iş kazası tespiti ve tazminat davası

merhaba arkadaşlar,müvekkil bir inşaat yerinde taşerona bağlı olarak 40 gün boyunca çalışıyor,40.gün iş kazası geçiriyor,işveren müvekkil işe girer girmez sigortasını yapmadığı için bu kazadanda hiçbir yere bildirimde bulunmuyor,sonra biz ssk ve çalışma güvenlik bakanlığına bildirimde bulunuyoruz,çalışma bakanlığı %100 kusuru işverene veriyor,bizde çalışma bakanlığının raporu gelince işveren aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açıyoruz,daha sonra ssk bu olay iş kazası değildir diye rapor düzenliyor,bunun üzerine iş kazası tespiti davası açıyoruz,bilirkişi işçinin 40 gün boyunca orada çalıştığı kesin olmadığından ve o gün işe başlayacaktı bu sebeple iş kazası olmaz diye saçma sapan bir rapor düzenliyo,mahkemede bu rapora göre iş kazası tespiti davamızı red ediyor. ben bu red kararını temyiz ettim fakat yargıtay kararı onaylarsa iş kazasına bağlı olarak açtığım tazminat davasıda red mi olur yoksa mahkeme görevsizlikmi verir,normal tazminat davasıdır diye? bu arada zamanaşımı dolmasın diye normal mahkemelerde tazminat açarsam bu sefer derdestlik itirazına maruz kalacağız,bu konudaki fikir ve önerilerinizi bekliyorum arkadaşlar..

Alıntı: çalıkuşu06

Alıntı: işveren müvekkil işe girer girmez sigortasını yapmadığı için

Sayın çalıkuşu06,

Deneme süreli iş sözleşmesi
İş.m.15.- Taraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir.
Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.

İş K.m.2-

Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi,

işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren,

işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir.

İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddi olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir.

İş kazası: İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen özre uğratan olayı ifade eder (6331 s. İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu, m.3/1-g)

Alıntı: merhaba arkadaşlar,müvekkil bir inşaat yerinde taşerona bağlı olarak 40 gün boyunca çalışıyor,40.gün iş kazası geçiriyor,işveren müvekkil işe girer girmez sigortasını yapmadığı için bu kazadanda hiçbir yere bildirimde bulunmuyor,sonra biz ssk ve çalışma güvenlik bakanlığına bildirimde bulunuyoruz,çalışma bakanlığı %100 kusuru işverene veriyor,bizde çalışma bakanlığının raporu gelince işveren aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açıyoruz,daha sonra ssk bu olay iş kazası değildir diye rapor düzenliyor,bunun üzerine iş kazası tespiti davası açıyoruz,bilirkişi işçinin 40 gün boyunca orada çalıştığı kesin olmadığından ve o gün işe başlayacaktı bu sebeple iş kazası olmaz diye saçma sapan bir rapor düzenliyo,mahkemede bu rapora göre iş kazası tespiti davamızı red ediyor. ben bu red kararını temyiz ettim fakat yargıtay kararı onaylarsa iş kazasına bağlı olarak açtığım tazminat davasıda red mi olur yoksa mahkeme görevsizlikmi verir,normal tazminat davasıdır diye? bu arada zamanaşımı dolmasın diye normal mahkemelerde tazminat açarsam bu sefer derdestlik itirazına maruz kalacağız,bu konudaki fikir ve önerilerinizi bekliyorum arkadaşlar..

Onaylamak ...
Onamak...

1.Olay: ?
2.Olayın ispatı:?
3.Mahkemenin red gerekçesi:?
4.İspat hukuku: İşlem belgeyle / Eylem tanıkla...
5.Temyiz gerekçesi:?

Mola...

Saygılarımla

Sayın meslektaşım, bence İş Mahkemesi'nde tazminat davası açmakta aceleci davranmışsınız. Zira İş Mahkemesi'nin görevli olabilmesi için olayın ya SGK tarafından veya bu konudaki bir yargı kararı ile olayın iş kazası sayılmış olması gerekiyor. Aksi taktirde İş Mahkemesi görevli olmaz. Somut olayda maddi ve manevi tazminat davasının açıldığı İş mahkemesi, tespit davasının sonuçlanmasını bekletici mesele yapması gerekir. Hasıl olacak sonuca göre ya davaya devam eder, ya da görevsizlik kararı verecektir. Görevsizlik kararı üzerine ise HMK 20.md. (HUMK 193) gereğince işlem yapmanızı gerekecektir. Saygılarımla,

[quote=avkaratas]Sayın meslektaşım, bence İş Mahkemesi'nde tazminat davası açmakta aceleci davranmışsınız. Zira İş Mahkemesi'nin görevli olabilmesi için olayın ya SGK tarafından veya bu konudaki bir yargı kararı ile olayın iş kazası sayılmış olması gerekiyor. Aksi taktirde İş Mahkemesi görevli olmaz. Somut olayda maddi ve manevi tazminat davasının açıldığı İş mahkemesi, tespit davasının sonuçlanmasını bekletici mesele yapması gerekir. Hasıl olacak sonuca göre ya davaya devam eder, ya da görevsizlik kararı verecektir. Görevsizlik kararı üzerine ise HMK 20.md. (HUMK 193) gereğince işlem yapmanızı gerekecektir. Saygılarımla,

sevgili meslektaşım,tazminat davasını hemen açmamda beni yanıltan çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığının raporu oldu,kusur oaranlarını takdir edince,olayı iş kazası olarak kabul ettiklerini düşündüm..bu arada tazminat davasında hakim zaten iş kazası tespit dosyasını bekletici mesele yaptı..benim sıkıntım tazminat davasında hakim görevsizlik kararı vermeyip direk davayı red ederse bu sefer normal tazminat davası açmak için zamanaşımı sürem dolacak. yargıtaya giden dosyaların dönüş süresi malum..kafam karıştı tespit dosyasını temyiz etmekten vazgeçip,normal tazminat davasımı açsam,hangi yol sizce mantıklı ?

Benim de buna benzer bir sorunum var. Müvekkil bir limited şirket (A şirketi). Tedaş'tan ihaleyle enerji nakil hattı bakım onarım işini alıyor ve taşeron şirketine (B şirketi diyelim) veriyor. B taşeron şirketi bünyesinde çalışan işçi ise TEDAŞ'a ait direğe çıkıp bağlı teli kestiğinde direk devrilince bu işçi yaralanıyor ve bu iş kazası sonucu malul kalıyor. Bu iş kazası sonucunda SGK müfettişleri düzenledikleri raporlarda iş sağlığı ve iş güvenliği tüzüğünün 4. maddesi gereğince deneyimli ve yetkili teknik eleman çalıştırmadığından %100 kusurlu bulmuştur.

Yargıtay onamasından geçerek kesinleşen iş davasının sonucunda iş kazası sonucunda malul kalan sigortalı işçiye davacı SGK tarafından peşin sermaye değerli gelir, geçiciişgörmezlik ,tedavi giderleri ödendiğinden rücuen tazminat talepli dava A ve B şirketleri aleyhine sonuçlanmıştır. Kusur oranları da A müvekkil şirkete %30, B şirketine %40 malul kalan işçiye de %30 oranındadır. B şirketi ortada olmadığından A müvekkil şirket bütün tazminatı ödemiştir. Ancak dosyadaki ifadelerden anlaşıldığı üzere TEDAŞ'n sorumluluğu bulunmaktadır. TEDAŞ'ın verdiği iş projesinde devrilen direğin sağlam olduğu ve değiştirilmesine gerek olmadığı bildirilmiştir. Oysa direkin toprağa gömüldüğü kısım çürümüştür ve dışardan bunun farkedilmessi mümkün değildir. Yargılama aşamalarının büyük bir kısmında bulunmayan davalı A ve B şirketleri savunma yapamamışlar davacı taraf olan SGK'nın istediği şekilde dava devam etmiş ve sonuçlanmıştır.

Benim sorum ise 2002 yılında meydana gelen kaza SGK rücuen tazminat davası aralık 2012 de kesinleşiyor ve müvekkil A şirketi de bütün tazminatı ödüyor. Zamanaşımı konusunu da düşünerek TEDAŞ hakkında sorumluluk davası açabilirmiyiz. A şirketi olarak ödediğimiz tazminatı TEdaş'a nasıl rücu edebiliriz? İzleyeceğimiz yol nedir? Nerden başlıyacağım bilemiyorum. Yardımcı olacaklara şimdiden teşekkür ederim.