ilamlı icra ve hakaniyet ilkesi?

Herkese iyi çalışmalar sayın meslektaşlarım. elimde 19/08/1999 dava tarihli ve 20/12/1999 karar tarihli bir nafaka dava dosyası var. Bu kararı davacı taraf olarak 17/11/2007 tarihinde kesinleştirdik. Kararda şu şekilde yazmaktadır:

1- davacı kadın için 50 YTL tedbir nafakasına, çocuk için 50 YTL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan alınıp davacıya verilmesine.

Şimdi bahse konu davadan sonra taraflar boşanmamışlar ve yeniden birleşerek 2. çocuklarını dünyaya getirmişlerdir. Ancak 2007 yılında aralarındaki anlaşmazlık nedeniyle aile mahkemesi kararıyla boşanmışlardır. Ancak müvekkil 1999 yılındaki kendisine mahkeme kararıyla tanınan bu nafaka hakkını talep etmek istemektedir eski eşinden. Şimdi somut durumu düşündüğümüzde 1999 yılında verilen nafaka kararı 17/11/2007 tarihinde kesinleştirilmiştir. Ben bu kararı icraya koyarken karar 2007 de kesinleştiğinden TEDBİR nafakası kısımlarını talep edemeyeceğimi düşünüyorum. İştirak nafakasına dair kısmı ise; dava tarihinden başlayarak tarafların 1999 yılında tekrar birleştikleri tarihe kadar olan süreyi (Yaklaşık 4-5 ay oluyor) aradan geçen 9 senenin yasal faizi ile birlikte istemeyi düşünüyorum. ve Ayrıca taraflar 2007 de boşandıkları için boşanma tarihinden sonra bu nafakaları yeniden isteyebileceğimi düşünüyorum. Fikirlerinizi bekliyorum saygılarımla....

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas : 2004/12464
Karar : 2004/13550
Tarih : 22.11.2004
ÖZET : Yoksullu ve iştirak nafakalarına faiz ancak işlemiş ve muaccel hale gelmiş nafakalar yönünden yürütülebilir. Bu yön gözetilmeden yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmün kesinleşmesi gününden itibaren faiz hükmedilmesi doğru değildir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir.
(4721 sayılı MK. m. 175, 182) (3095 sayılı Faiz K. m. 2)
KARAR METNİ :
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarda gün numarası gösterilen hüküm tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunarak gereği görüşülüp düşünüldü.
1- Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına * ve özellikle manevi tazminat yönünden temyiz edilmeyen ilk hükümdeki faiz nisbetinin usulü kazınılmış hak olarak icra aşamasında nazara alınmasının mümkün bulunmasına göre davalının bütün davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyizi itirazları yersizdir.
2- Yoksullu ve iştirak nafakalarına faiz ancak işlemiş ve muaccel hale gelmiş nafakalar yönünden yürütülebilir. Bu yön gözetilmeden yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmün kesinleşmesi gününden itibaren faiz hükmedilmesi doğru değildir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir. (HUMK. mad.438/7)
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen nedenle gerekçeli kararın hüküm kısmının 3 no.lu bendin son cümlesi olan "hükmün kesinleşmesi gününden itibaren kanuni faiz yürütülmesi" cümlesinin çıkarılarak hükmün bu kısmının düzeltilmiş şekliyle, temyize konu sair hususların 1. bentte gösterilen sebeplerle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, istem halinde temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 tarih içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.11.2004

Faiz konusunda da sııntı yaşabilirisniz diye düşünmekteyim

Ben nafaka alacağının muaccel hale getirilmesi gerektiğini düşünmüyorum. Benim olayımda celse sırasında yüze karşı okunmuş. dolayısıyla faiz isteyebileceğimi düşünüyorum. benim aklıma takılan kadın için tedbir nafakası çocuk için iştirak nafakası diyor kararda. karar kesinleştiğine göre tedbir nafakasını isteyemeyecek. sadece iştirak nafakasını mı 9 yılın faiziyle birlikte geriye dönük isteyebileceğim?