esas sermaye artışına oyçokluğu ile karar verilirse

Değerli Meslektaşlarım,
Anonim ortaklıkta, olağanüstü genel kurul toplantısında oyçokluğu ile sermaye artırımına karar verilmiş. Artırılan sermayenin ortaklar tarafından 4 taksitle ödenmesine ve gecikme halinde faiz alınmasına karar verilmiş. Ayrıca değiştirilen madde ile "artırılan sermayenin ortaklar tarafından tamamı nakit olarak taahhüd edilmiştir" şartı konmuş.
Şirket tarafından, sermaye artırımında payına düşen sermayeyi ödemeyen ortaklara karşı icra takibi yapılmış.
Sorum şu; oyçokluğuyla sermaye artırımına karar verildiğinden sermaye artırımına ret oyu veren kişilerin sermaye artışından sorumlu tutulamamalı diye düşünüyorum. Ayrıca genel kurul kararı dışında da bu kişilerin sermaye artışından dolayı payları oranında sermaye verme borcu altına girmeleri için ayrıca taahhütte bulunmalılar diye düşünüyorum. Ortakların sermaye artışında hisse almaları bir haktır, borç değildir. Bu konuda fikirlerinize ihtiyacım var.
Saygılarımla...

Merhaba Sayın Ergül,
Esas sermayenin artılmasına ilişkin anasözleşme değişikliği kararları TTK m 388/3-4 hükümlerine tabidir. Müzakare için ilk genel kurulda ortaklık sermayesinin en az yarısına sahip olan paysahiplerinin veya temsilcelerinin hazır bulunması şart olup, karar yeter sayısı da toplantıda mevcut oyların ekseriyetidir.Eğer bu yeter sayılarına uygun olarak karar alınmadıysa artırım kararı iptal edilebilir nitelikte bir karardır.
Toplantı ve karar yeter sayılarına uyulmuş ise ancak kararın kanuna, ana sözleşmeye veya afaki iyiniyet kurallarına aykırı olması nedeniyle (TTK 381-384) artırım kararının alındığı tarihten itibaren 3 aylık süre içinde, kararın iptali için dava açılabilir diye düşünüyorum. Bu ihtimalde, dediğiniz gibi karara ret oyu verenler dava açabilecektir. Ancak bu takdirde artırım kararının konusu ve amacı itibariyle gerekli olmadığı hususunun ispatlanması gerekebilir.

Sayın Ergül,

Sorunuzdaki gibi durumlarda, özellikle anonim şirket genel kurullarında sermaye artırımı kararı alındığı halde, bir kısım ortakların, artırılan sermayeye iştirak etmek istememeleri söz konusu olmaktadır.

Bu gibi durumlarda, TTK 406 ve 407. maddelerinde açıklanan hükümlerin doğrudan doğruya uygulanması mümkün değildir.

Çünkü Türk Ticaret Kanunu'nun 394. maddesinde, ortakların artırılan sermayeden yeni pay almaları bir hak olarak nitelendirilmiştir. Uygulamada bu hak “rüçhan hakkı” olarak adlandırılmaktadır.

Kanun'a göre, genel kurulda aksi kararlaştırılmamış olmak şartıyla her ortak, yeni paylardan şirket sermayesindeki payı ile orantılı miktarını alabilir.

Yönetim kurulu, yeni payların bedellerini gazetelerle ilan eder. Bu ilanlarda yeni pay alma hakkının kullanılması için öngörülen sürenin 15 günden az olmaması gerekir. Kanımızca bu kuraldan çıkan sonuca göre, ortakların sermaye artırımı ile oluşan yeni paylardan almaya zorlanması mümkün değildir.

Bu gibi durumlarda izlenmesi gereken yol aşağıdaki biçimde açıklanabilir:

1- Yönetim kurulu, aksi yönde bir genel kurul kararı mevcut değilse, yeni pay edinmek istemeyen ortakların paylarını öncelikle diğer ortaklara teklif eder. Diğer ortaklara bu konuda karar vermeleri için en az 15 günlük süre tanınması gerekir.

2- Diğer ortakların da yeni payları almak istememeleri durumunda, söz konusu paylar şirket dışından üçüncü kişilere satılabilir.

Tekrar merhaba,
Burada ana sözleşmede yapılan değişiklikten dolayı sayın Önder'in tavsiye ettiği çözüm tarzının uygulanması ne kadar mümkün olur bilemiyorum. Bir seçenek de TTK m 388/1 uyarınca pay sahiplerinin taahhütlerini artırmak gibi bir durum söz konusu olacağından bahisle, böyle bir karar için tüm pay sahiplerinin ittifakının gerekeceği ileri sürülerek iptal istemek olabilir.