Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Delİl Toplama YÖntemİ Olarak Bekaret KontrolÜ Ve Genİtal Muayene

Yanıt
Old 31-07-2008, 20:21   #1
üye19576

 
Varsayılan Delİl Toplama YÖntemİ Olarak Bekaret KontrolÜ Ve Genİtal Muayene



I-GİRİŞ;

Toplumda bekaret kontrolü olarak bilinen, yasalarımızda genital muayene ve iç beden muayenesi olarak düzenlenen, bir çeşit delil toplama yöntemi olarak kabul edilen cinsel organların kontrol edilmesine yönelik rahatsızlık verici ve özel yaşamı kısıtlayan niteliğe sahip delil toplama yöntemi ve sonuçları üzerinde kısa ve genel biçimde dayandığı mevuzat hükümleri çerçevesinde aşağıda değerlendirmeler yapılmıştır.
Tutuklama ve gözaltına alma gibi koruma tedbirlerinden çokta farklı olamayan bu delil toplama şekli, ne hikmetse diğer koruma tedbirleri kadar denetim altına alınmamış, bu tedbirlere neden olan makam ve kişiler daha serbest bırakılmıştır. Düşünsenize CMK 141.maddesinde tazminat kalemleri nedenleri düzenlenmiş ve genital muayene, iç beden muayenesi, bekaret kontrolü bu kapsama alınmamıştır. Bu durumun bu tedbire daha kolay karar verilmesi anlamına geldiğini ve böyle bir ihtilalin bulunduğunu söylemek sanırım mümkündür.
Diğer taraftan bu kontrol ve muayene usulünde, rahatsızlık çeken ve mağdur olan kişi, sadece bayanların olduğu düşünülse de, genital muayenenin sadece bekaret kontrolünden ibaret olmadığı, fiili livata anlamında mağdur erkeklerin de bu kontrol kapmasında, bayanlar ile aynı kategoride yer aldığı açıktır.
Ayrıca genital muayenenin ve dolayısı ile bekaret kontrolünün de bir delil toplama yöntemi olduğuna dikkat edildiğinde, bu delil toplanması ve kontrolün yapılmasına karşı çıkmak, engel olmaya çalışmak, TCK nın 281.maddesi dairesinde sorumluluk doğurabilecektir.
Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğinin 18/1.maddesi şüpheli sanık veya diğer kişilerin, şartları gerçekleşmiş muayene ve kontrol hususunda aydınlatılmış olmalarına rağmen muayene yapılmasına rıza vermemeleri hâlinde, kararın infazı için ilgilinin muayenesini sağlamak üzere ilgili Cumhuriyet başsavcılığınca gerekli önlemler alınacağı belirtilmiştir. Kararın infazı anlamında, alınacak tedbirlerin içinde, zorla bu kontrollerin yapılmasının da bulunduğunu söylemek kehanet olmayacaktır.

II-AÇIKLAMA:

Öncelikle kimlerin mahkeme veya savcılık kararı ile de olsa, sonuçta zorla bekaret kontrolüne ve genital muayeneye gönderilebileceği baktığımızda;

A-ADLİ YÖNDEN;

1-Bir suçun şüphelisi ve sanıkları,
2-Bir suçun mağdurları,
3-Bir suçun tarafı olmayan diğer kişiler, olarak karşımıza bir sıralama çıkmaktadır.
Yani bir suç soruşturmasında olayın tarafları kadar, bu suçun ve davanın tarafı konumunda olmayan diğer kişilerinde zorla bu kontrollerden geçirilmesi mümkündür.
Ayrıca bu kontroller sadece adli yönden değil, disiplin gibi idari yönden yapılacak işlemlere esas olmak üzerede yapılabilmektedir. İdari ve disiplin ile ilgili olarak yapılacak kontrollere aşağıda ayrıca değinileceğinden, adli yönden yapılacak kontroller ile açıklamalarımıza devam ediyoruz.
Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğinin 4., 7., 11. 18. ve 20.maddeleri incelendiğinde, cinsel organlar veya anüs bölgesinde yapılan muayenenin iç beden muayenesi sayıldığı, CMK nın 75/4.maddesinde aynı düzenlemenin yer aldığı, üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda, iç beden muayenesi yapılamayacağı anlaşılmaktadır.
Şüpheli, sanık ve mağdurlar içinde savcılık veya mahkeme kararlarının Yönetmeliğin 4. ve 7.maddeleri uyarınca alınmasının zorunlu olduğu, mağdurun rızasının 18.madde uyarınca da geçerli olduğu, kadının muayenesi anlamına gelen bekaret kontrolünün, istem hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın tabip tarafından yapılmasının yoksa bir sağlık görevlisi bayanın refakat etmesi gerektiği, kontrol sonrasında Yönetmeliğin 20.maddesinde belirtilen şekilde raporların düzenlendiği görülmektedir.
TCK 102.maddesinde düzenlenen cinsel saldırı suçunun ise alt sınırı 2 yıl, üst sınırı ise yedi yıl olduğuna göre, bu suçta iç beden muayenesi anlamına gelen bekaret kontrolü ve genital muayene yapılabilir.
TCK nın reşit olmayanlar ile cinsel ilişki suçunu düzenleyen 104.maddesinde yer alan suçun üst sınırı 2 yıl, cinsel taciz suçunu düzenleyen 105.maddede yer alan suçun üst sınırı da 2 yıldır. Dolayısı ile bu iki suç nedeni ile de, bekaret kontrolü ve genital muayene yapılabilir.
Muayene olmak istemeyen, buna rıza göstermeyenlerin ise Yönetmeliğin 18/1.maddesine göre, bu muayenenin yapılmasını öngören kararın icrası anlamında zorlanacağı ve zorla kontrol edilecekleri mevzuatımızda yer almaktadır.
Bir başka delil ile veya bir ihbar ile başlayan bir soruşturmada, bir kişinin bekaret kontrolü anlamına da gelen genital muayeneden geçirilmesi mümkündür. Bu muayeneye karşı çıkması halinde de zorla kontrol edilmesi yolu açıktır. Ayrıca TCK nın 281.maddesi anlamında delil gizleme gibi bir durumda belki gündeme gelecek veya bu zorlamaya şiddet ile karşı koyma aşamasına gelindiğinde, kontrole tabi tutulmak istenen kişi ayrıca direnme suçu ile karşı karşıya kalacaktır. Peki bu durumda ve bu karşı koyma sonrasında, genital muayaneye veya bekaret kontrolüne neden olan suçun oluşmadığı anlaşılırsa ne olacak, şüpheli ve sanıklar serbest kalacak, tutuklananlar veya gözaltına alınanlar, CMK 141. ve 143.maddeleri çerçevesinde tazminat alacaklar, ancak hem bu rahatsız edici kontrole tabi tutulan, hem de buna karşı koymaya çalışırken suç işleyen ve zor kullanmaya maruz kalan, diğer kişi veya mağdur konumunda bulunan kontrol edilen kişi, yargılama sonunda ikinci kez mağdur olacaktır. Sanırım bu sonuca katlanmak zorunda kalmak çok ağır ve çok zor olacaktır.
Karar verme konumunda bulunan adli mercilerin yasalar doğrultusunda karar verirlerken seçici olduklarını kabul etmek ve adli makamların kararı ile bu kontrolün yapılacağını düşünmek bir ölçüde rahatlatıcı olmak ile birlikte, CMK 141. ve 143.maddelerin getiriliş ve kanunda yer alış nedenleri göz önüne alındığında, en azından zorla kontrol kapsamının daraltılmasının ve adli bakımdan zorla kontrol kapsamına sadece şüpheli ve sanıklar açısından bu kontrol yolunun açık olmasının, bu kişilerin CMK 141 ve 143.maddeler kapmasına alınması, kadınlar kadar sanırım erkekler içinde, tercih edilen bir seçenek olacaktır.

B-İDARİ YÖNDEN;

1-Öğrenciler;

Sağlık Bakanlığı Sağlık Meslek Liseleri Ödül ve Disiplin Yönetmeliğinin “Örgün Eğitim Dışına Çıkarma” başlıklı 41/d.maddesinde; “Fuhuş yapmak ya da cinsel ilişkiye girmiş olduğu tespit edilmiş olmak” suçunun, Örgün Eğitim Dışına Çıkarma Cezasını gerektiren davranışlar arasında olduğu düzenlenmiştir
Anılan madde de Örgün Eğitim Dışına Çıkarma cezası, öğrencinin devam zorunluluğu olan okullara kayıt yaptıramayacak şekilde okuldan tasdikname ile uzaklaştırılması şeklinde tanımlanmıştır.
Ayrıca bu hükmün düzenleniş şekline bakıldığında, cinsel ilişkiye girenlerin okula dahi kabul edilmeyeceği gibi bir sonuca varmak da mümkün gibi algılanıyor.

2-Fuhuşla mücadele bakımından;

Bilindiği üzere fuhuş yapmak adli yönden suç değil, fuhuşa aracılık yapmak gibi eylemeler suçtur. Fuhuş yapmak sadece tüzük hükümlerine göre idari tedbirler gerektiren ve toplum sağlığı için denetim altına alınan sosyal bir vakadır.
Genel Kadınlar ve Genelevlerin Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğünün 4., 7., 8., 23. ve 25.maddelerinde, 18 ile 21 yaş arasında yer alan tescil edilmemiş bayanların, gizli fuhuş yapanların, genel kadın olarak tarif edilen kadınların ve lüzumu görülen şahısların bulaşıcı hastalıklar yönünden muayeneleri ile ilgili hususlar düzenlenmiştir. Bu muayeneler ile ilgili her hangi bir adli tahkikat gerekli değildir.
Genel kadın olarak kayıtlı olan kadınların açısından, bu hükümleri anlamak mümkün ise de, fuhuş yaptığı düşünülen ve gizli kayıt gibi bazı kayıtlar ile takip edilen genel kadın ismini almayan kişilerin, bu kapsamda muayeneye sevki öngörülen diğer kişilerin idari makamlarca muayene sevk yolunun açık olduğu, TCK 287/2.maddesinde yer alan izin kapsamında bu yolun hukuki olduğunu belirtmek gerekir.
Özetle idari veya disiplin yönünden de yapılabilen, intiharlara ve namus cinayetlerine de gerekçe oluşturan tespitleri barından bekaret kontrolü ve genital muayenenin tıpkı CMK 141. ve 143.maddelerde belirtilen şekilde tazminat yolunun daha pratik anlamda hayata geçirilmesi faydalı olacaktır. Bu idari işlemler nedeni ile 2577 sayılı yasa kapsamında tam yargı davası açmak veya bu tedbirlere karar veren kişilerin hakkında hukuk mahkemelerinde tazminat davası açmak her zaman mümkün ise de, CMK 141.madde ve 143.maddelerin, yasalarda ayrıca ve özel olarak düzenlenme neden ve gerekçeleri, gereksinim ve ihtiyacı da gözetilerek, benzeri düzenlemelerin idari mevzuatta de yürürlüğe girmesi, aynı gerekçeler doğrultusunda faydalı olacaktır.

III-SONUÇ:

1-Bekaret kontrolü veya daha geniş anlamı ile genital muayeneye, iç beden muayenesine karşı çıkan mağdur ve diğer kişi konumunda bulunan kişilerin karar icrası anlamında zorla kontrol ve muayene tabi tutulmasına ilişkin yolun kapatılmasının,
2-Şüpheli ve sanık konumunda bulunan kişilerin genital muayeneden, kararın icrası anlamında zorla geçirilmelerine müteakip, yargılama sonunda beraat etmeleri veya haklarında kovuşturmaya gerek yoktur kararı verilmesi durumunda, genital muayene ve bekaret kontrolünün CMK 141.maddesinde belirtilen tazminat ödenmesine ilişkin nedenler arasına alınmasının,
3-Kontrole neden olan kişilerin CMK 143/3.madde kapsamında “İftira konusunu oluşturan suç veya yalan tanıklık nedeniyle gözaltına alınma ve tutuklama halinde; Devlet, iftira eden veya yalan tanıklıkta bulunan kişiye de rücu eder.” Kapsamına alınmasının,
4-Kontrol ve muayene karar veren kişilerinde CMK 143/2.maddesinde yer alan “Devlet, ödediği tazminattan dolayı, koruma tedbiriyle ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine rücu eder.” Hükmü kapsanma alınmasının,
5-Rıza ile yapılan kontrollerin hasta ve doktor ilişkisi içinde gizli tutulması, verilecek raporların muayene tabi tutulan kişiye verilmesinin ve bu raporların ilgili resmi daireye verip vermeme konusu ile ilgili tercih ve nihai kararın bu kişi tarafından tekrar kullanılmasına imkan tanınmasının,
6- Soruşturmasında sperm vs delil elde etmek için yapılan kontrol ve muayene raporunda, bakiredir veya değildir şeklinde tespitlere ayrıca yer verilmemesinin,
7-Rıza ile bile yapılmış olsa, bir suç soruşturması nedeni ile bu muayene ve kontrole tabi tutulan kişilerin de tazminat almalarına imkan verilmesinin,
8-Bu muayeneye zorla tabi tutulacaklar hakkında TCK 281.madde ve TCK 261.madde kapsamında suçların oluşmayacağına ilişkin kurallar getirilmesinin,
9- İntiharlara ve namus cinayetlerine de gerekçe oluşturan tespitleri barından, idari veya disiplin yönünden de yapılması mümkün olan, genital kontrol veya iç beden muayenesi sonucunda, genel hak arama yöntemlerinin yanında yasalarda ayrıca ve özel olarak yer alan CMK 141. ve 143.maddelerde belirtilen şekilde tazminat yolunun daha pratik anlamda hayata geçirilmesinin ve idari mevzuatta da bu şekilde düzenlemelerinin yapılmasının,

Bu ağır delil toplama şeklini disipline etmek adına faydalı olacağını söylemek sanırım günümüz için gerekli ve faydalı olacaktır.

Önder ÖZLEM


Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kadınlarımızın bekaret sorunu doktor2002 Kadın Hakları Çalışma Grubu 28 22-01-2010 16:13
Tacız ve Delil Toplama Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 23-07-2008 15:27
Şüphelinin delil toplama hakkı Av.Tevfik TATAR Meslektaşların Soruları 1 15-04-2008 10:57
Yasal Olmayan Delİl AV.SANEM Meslektaşların Soruları 4 23-09-2007 13:58
Bekâret cinayeti mi? Y£LİZ Hukuk Haberleri 2 17-02-2007 22:44


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06048894 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.