Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Temyizden sonra ek bir temyiz dilekcesi daha gondermenin hukuki mahiyeti nedir?

Yanıt
Old 29-05-2012, 14:58   #1
oztrkbasak

 
Varsayılan Temyizden sonra ek bir temyiz dilekcesi daha gondermenin hukuki mahiyeti nedir?

Merhabalar,
Asliye hukukta gorulen bir davada karsi taraf mayis 2010 da temyize gidiyor. Yaklasik 4 ay sonra yargitaya bir ek temyiz dilekcesi daha Gonderiliyor. Yargitaydan aleyhimize karar cikiyor. Sonradan gonderilen bu ek temyiz dilekcesi kabul edilebilir mi? Ek temyiz dilekcesi gondermenin bir suresi var mi? Hatta bu ek temyiz dilekcesi ile savunmanin genisletildiginden bahisle karar duzeltme yoluna gidebilir miyiz yoksa yargitay temyiz nedenleri ile bagli olmadigi icin bunda bir hukuki yararimiz olmaz mi? Elinde yargitay karari olan ve bu konuda beni aydinlatacak olan varsa sevinirim tesekkurler
Old 29-05-2012, 15:02   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan oztrkbasak
Merhabalar,
Asliye hukukta gorulen bir davada karsi taraf mayis 2010 da temyize gidiyor. Yaklasik 4 ay sonra yargitaya bir ek temyiz dilekcesi daha Gonderiliyor. Yargitaydan aleyhimize karar cikiyor. Sonradan gonderilen bu ek temyiz dilekcesi kabul edilebilir mi? Ek temyiz dilekcesi gondermenin bir suresi var mi? Hatta bu ek temyiz dilekcesi ile savunmanin genisletildiginden bahisle kanun yararina bozmaya gidebilir miyiz yoksa yargitay temyiz nedenleri ile bagli olmadigi icin bunda bir hukuki yararimiz olmaz mi? Elinde yargitay karari olan ve bu konuda beni aydinlatacak olan varsa sevinirim tesekkurler

Ek Temyiz dilekçesi uygulamada kullanılan ve sadece taraf beyanı niteliği taşıyan bir dilekçedir. Bu bakımdan HMK'da sayılan dilekçeler teatisi kapsamında değerlendirilemez kanaatindeyim.
Old 04-06-2012, 10:47   #3
oztrkbasak

 
Varsayılan

bu konu hakkında başka bilgi verecek olan var mı?
Old 04-06-2012, 12:31   #4
egemen48

 
Varsayılan

ek temyiz dilekçesi süresi içerisinde verilmediyse,ki sizin olayınızda böyle,yargıtayca dikkate alınmayacaktır
Old 04-06-2012, 18:48   #5
AV.POYRAZ

 
Varsayılan

Ek temyiz dilekçesi diye birşey yoktur, uygulamada dahi yoktur, yargıtay ek temyiz dilekçesini kabul etmemektedir ve hiçbir şekilde dikkate almamaktadır. ek temyiz dilekçesinin kabul edilmesi demek karşı tarafa ek cevap hakkı doğurur.
Old 04-06-2012, 22:01   #6
av.buğra

 
İnceleme

sn.öztrkbaşak ilk temyizden sonra ,ek temyiz dilekçesi verilemiyeceğine ilişkin aşağıda danıştay kararı gönderiyorum...
sorunuz ile ilgili olmamakla birlikte ,temyiz süresi geçmemişse eğer, davada ileri sürülmeyen davanın esasını ilgilendiren belgenin"...ibraname ..." temyiz süresi içerisinde ek dilekçe ile ileri sürülebileceğine ilişkin içtihat var....kolay gelsin. iyi çalışmalar...

T.C.
D A N I Ş T A Y
Altıncı Daire
Esas No : 2006/3758
Karar No : 2008/2782

Özeti : Temyiz dilekçesindeki istemlerden farklı olarak, ek temyiz isteminin genişletilemeyeceği hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan :
Vekili : Av. …
Karşı Taraf :
Vekili : Av. …, Av. …
İstemin Özeti : İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 08.12.2005 günlü, E:2003/977, K:2005/2194 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi …'in Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …ı'nın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacıya ait İstanbul İli, .. İlçesi, ... pafta, ... sayılı parselin bulunduğu alanda 2981 sayılı Yasanın 10/c maddesi uyarıca yapılan parselasyon işlemi ile taşınmazın belediye hizmet alanı olarak ayrılmasına ilişkin 14.02.1996 günlü uygulama imar planının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; Danıştay Altıncı Dairesinin 19.11.2002 günlü, E:2001/4732, K:2002/5326 sayılı mahkeme kararının parselasyon işlemine ilişkin kısmının değişik gerekçeyle onanması, imar planına ilişkin kısmının bozulması üzerine anılan bozma kararına uyularak, uyuşmazlığa konu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 1/5000 ölçekli nazım imar planına aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu imar planının iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyize konu mahkeme kararında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmamaktadır.
Davalı idare tarafından temyiz süresi geçtikten sonra temyiz dilekçesinde ek dilekçe verilerek mahkeme kararının yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden bozulması istenilmiş ise de, ilk temyiz dilekçesinde belirtilen istemlerden farklı olarak temyiz isteminin genişletilmesi mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, temyize konu İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 08.12.2005 günlü, E:2003/977, K:2005/2194 sayılı kararının onanmasina, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 07.05.2008 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


KARŞI OY
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarıca karar verilirken karar düzeltme istemlerine ilişkin dilekçelerde ileri sürülen sebeplere bağlı kalınması gerekmektedir. Ancak anılan Kanunun 49. maddesi uyarınca temyiz incelemesi için mahkeme kararının bozulmasının istenmesi yeterlidir ve res'en inceleme yetkisi uyarınca Dairemizce karar verilmelidir.
Bu nedenle, davalı idarenin yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz isteminin de incelenmesi gerektiği oyuyla Dairemiz kararının bu kısmına katılmıyorum.




Bu mesaj size yararlı oldu mu? Sağ alt köşedeki TEŞEKKÜR bağlantısına yazan üyemize teşekkür etmeyi lütfen unutmayınız. (Lütfen teşekkürünüzü konuya yeni bir cevap ekleyerek DEĞİL, teşekkür bağlantısına tıklayarak iletiniz!)



Old 05-06-2012, 08:44   #7
av.eduss

 
Varsayılan

peki temyizimizi -duruşmalı- olarak talep etmemiş isek ve daha sonra duruşmalı istemenin bize daha faydalı olacağına kanaat getirmiş isek sadece duruşma talebimizi içerir ek bir temyiz dilekçesi verebilirmiyiz??
Old 05-06-2012, 13:24   #8
av.buğra

 
İnceleme

Alıntı:
av.eduss peki temyizimizi -duruşmalı- olarak talep etmemiş isek ve daha sonra duruşmalı istemenin bize daha faydalı olacağına kanaat getirmiş isek sadece duruşma talebimizi içerir ek bir temyiz dilekçesi verebilirmiyiz??

Sn.Meslektaşım;
İş mahkemesinden verilen kararlar için mürafaa yapılmasını diliyorsak, hüküm tarihinden başlayarak sekiz gün içinde mürafaa talebinde bulunulması gerekir.
Y.9,H.D.,3.4.1964,E.2021,K.2127

ayrıca ikinci bir yargıtay ilamıda gönderiyorum...iyi çalışmalar.
T.C.
YARGITAY
7. Ceza Dairesi
Esas : 2001/6841
Karar : 2002/8615
Tarih : 04.06.2002
ÖZET : TIR´larla İran´a transit olarak götürülmesi gereken eşyaları, sahte belge düzenleyerek Türkiye´de boşaltıp açık Pazar yoluyla İran´a satmak istediklerinden bahisle haklarında kamu davası açılan sanıkların, yöntemine uygun olarak imza istiktabı yapılmalı, müfettiş raporunun sonucu ve transit eşyaların yurt dışı edilip edilmediği, tampon bölge statüsüne göre yeniden yurda sokulup sokulamayacağı hususları tesbit edilerek sanıkların hukuki durumları saptanmalıdır.
(765 sayılı TCK. m. 59) (647 sayılı CİK. m. 5)
KARAR METNİ :
1918 s. Yasaya muhalefetten sanıklar Ali ve arkadaşları haklarında yapılan duruşma sonunda: Sanıklardan Mehmet ve Nurşah'ın hükümlülüklerine, tırların sahiplerine iadesine, kaçak malların zoralımına, sair bütün sanıkların beraatlerine dair (Ağrı Birinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16.11.2000 günlü hükmün Yargıtay'ca tetkiki sanıklar Mehmet ve Nurşah vekilleri ile müdahil idare vekili tarafından süresinde istenilerek, sanıklar Mehmet ve Nurşah vekilleri yönünden süresinden sonra duruşmalı inceleme isteğinde bulunan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının onama ve bozma isteyen 38315 s. tebliğnamesiyle daireye verilmekle dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanıklar Mehmet ve Nurşah vekilleri ile, müdahil idare vekilinin sanıklar Ali, Mevlüt, Ali, Metin, Yaşar, Mehmet ve Ali İhsan'a yönelik temyizine göre yapılan incelemede,
Sanıklar Mehmet ve Nurşah vekillerinin temyiz süresi içerisinde verdikleri süre tutum dilekçelerinde duruşma isteği bulunmadığı cihetle, kanuni süresinden sonra vaki duruşma isteklerinin reddine,Sanık Mehmet'in gerekçeli karar başlığında 1940 olarak yazılan doğum tarihinin nüfus kaydına uygun olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüş, hüküm tarihi itibariyle nisbi harcın binde 45 yerine, binde 36 üzerinden hesapla eksik tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
1- Sanıklar Mevlüt, Ali ve Ali ihsan idaresindeki TIR'larda bulunan ve İran'a transit olarak götürülmesi gereken eşyaların gümrük sahasına sokulmadan Sarısu açık pazarı önüne indirilip, buradan Türkiye-İran arasındaki tampon bölgeye konularak muhafaza altına alındığı, bu arada sair sanıkların, sanık Nurşah ile anlaşarak sahte evrak tanzimi suretiyle TIR'lar ve eşyaların İran'a çıkış yapmış gibi gösterildiği, böylece sanıkların İran'a transit olarak gitmesi gereken eşyaları Türkiye'de boşaltıp açık pazar yoluyla İran'a satmak istediklerinden bahisle sanıklar haklarında kamu davası açılmış olup, bütün sanıkların imza örnekleri alınarak, mukayese imzaları da temin edilip, TIR karneleri ve varsa sair belgelerdeki sahte olduğu öne sürülen imzaların hangi sanık ya da sanıkların eli mahsulü olduğu ve sanık Mehmet'in eylemine hangi sanığın iştirak ettiğinin tespit edilmesi ve Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu'nun 9.8.1995 tarihli yazısında belirtilen müfettiş soruşturması akıbeti araştırılıp, varsa rapor ve eklerinin getirtilerek dosyaya eklenmesi, bunların yanında transit rejime tabi eşyada kaçakçılık suçunun oluşabilmesi için eşyaların gümrük vergi ve resimleri ödenmeden, kanuni olmayan yollardan yurt içerisinde bırakılması gerektiği de gözetilerek, sanıkların başvurusu üzerine gümrük idaresince, Iran gümrük yetkilileri ile müştereken tampon bölgede muhafaza altına alınan eşyaların kısmen ya da tamamen yurt dışı edilip edilmediği, tampon bölgenin statüsünün ne olduğu ve burada İran gümrüğü ile müştereken muhafaza altına alınan eşyaların sanıkların başvurusu üzerine yeniden yurt içine sokulup sokulamayacağı hususlarının da tesbitiyle, sonucuna göre sanıkların olaydaki fonksiyonları da nazara alınarak bir karar verilmesi gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı biçimde hüküm kurulması,
2- Hesap hatası sonucu nisbi vekalet ücretinin fazla tayini,
3- 4421 s. Kanun ile değişik 647 s. Kanunun 5. maddesinde mahsup miktarlarının her yıl yeniden değerleme oranına göre arttırılacağının öngörüldüğü cihetle, sanık Mehmet'in tazmini para cezasını ödemede acze düşüp, hapse çevrilmesi gereken tarihte yürürlükte olacak yeniden değerleme oranına göre infaz sırasında hesaplanması gerektiği gözetilerek çevrili hapis süresinin gösterilmemesi, ancak hürriyeti bağlayıcı cezadan TCK.nun 59. maddesi ile indirim yapıldığından, ödemede acze düşmesi halinde, tazmini para cezasından anılan madde ile ve aynı oranda eksiltme yapılarak infazı gereken sürenin belirlenmesi gerektiğine işaret edilmesiyle yetinilmesi yerine, çevrili hapis süresinin gösterilmesi suretiyle infazı tahdit eder biçimde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı sanıklar Mehmet ve Nurşah vekilleri ile müdahil idare vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün kısmen isteme uygun olarak (BOZULMASINA), 4.6.2002 günü oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak : YKD. Aralık 2002
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
banka dekontunun hukuki mahiyeti ve ispat kabiliyeti.. giatrus Meslektaşların Soruları 19 10-11-2016 12:48
Danıştay temyiz aşamasında yürütmeyi durdurma kararı verip daha sonra yerel mahkemenin kararını onayabilir mi? Avukat A. Duygu Meslektaşların Soruları 1 01-03-2012 11:40
harçlar kanunu'ndaki değişiklikten sonra temyiz harcı nedir ? janveljan Meslektaşların Soruları 6 02-02-2012 16:26
Haciz Şerhinin Kaldırılması İçin İstenilen Harcın Hukuki Mahiyeti umutlaw Meslektaşların Soruları 15 28-10-2011 09:15
Boşanma , temyiz, temyiz edildikten sonra temyizden feragat Av. İlhan SALBAŞ Meslektaşların Soruları 6 22-06-2010 09:02


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06247497 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.