İş yerinde işverene ait araçla, direksiyon eğitimi yapan işçinin ölümü durumunda iş kazası sayılır mı

merabalar sayın meslektaşlarım. sormak istediğim soru şu, müvekkil adayının kardeşi şantiyede güvenlik elemanı olarak çalışmaktadır. mesai bitimine yakın olarak iş yerine ait araçla pratik yapmaya çalışırken kaza geçiriyor ve ölüyor. bununla birlikte ölen işçinin ehliyeti mevcut değil. sormak istediğim soru ise şu acaba bu durum iş kazası olarak nitelendirilebilir mi?

sorunuzun net bir cevabı olmadığı kanaatindeyim. 5510 s kanunun 13/1-a bendine göre bir işçinin iş yerinde bulunduğu sırada kaza geçirmesi sebebiyle yaralanması ölmesi iş kazasıdır. Kimi yargıtay kararlarında işçi kendi ağır kusuruyla kazaya sebep vermişse hakkaniyet gereği iş kazası hükümlerinden faydalanmamalıdır gibi ifadeler mevcut. Ancak Aksi yönde kararlar da var. mesela İş yerindeki yüzme havuzuna girip boğulan işçinin bu durumu iş kazası sayılmış.

İşçinin bu aracı , işverenin izni ve bilgisi dahilinde iş yerinde kullanması ( pratik yapması ) söz konusu ise İŞ KAZASI, değil ise iş kazası sayılmaz...

Alıntı: Yazan mehmet emin takı merabalar sayın meslektaşlarım. sormak istediğim soru şu, müvekkil adayının kardeşi şantiyede güvenlik elemanı olarak çalışmaktadır. mesai bitimine yakın olarak iş yerine ait araçla pratik yapmaya çalışırken kaza geçiriyor ve ölüyor. bununla birlikte ölen işçinin ehliyeti mevcut değil. sormak istediğim soru ise şu acaba bu durum iş kazası olarak nitelendirilebilir mi?

Olay işçi iş yerindeyken ve mesai saatlerinde gerçekleşmiş olduğundan, her halükarda iş kazası sayılır.
Ancak bu iş kazasından dolayı işverenin bir kusuru ya da tazmin zorunluğu olması ayrı bir meseledir.

Sayın meslektaşım,

Sayın Adli Tip'in yorumuna katılıyorum.

Kaza bir iş kazasıdır.

Ancak işverenin kusuru ve tazmin sorumluluğu ayrı bir konudur ve bu konuda, ancak olayın tüm detayları birlikte değerlendirilerek karar verilebilir.

Şayet işveren, ehliyetsiz olmasına rağmen, aracı müteveffaya teslim etmiş ve kullandırmışsa kusuru oranında sorumludur. Araç zimmet formu gibi bir form olup olmadığını araştırın derim, varsa ve işçi imzalayarak aracı almışsa davada işinize yarayacaktır. Çünkü işveren, ehliyetsiz olduğunu bile bile aracı işçiye teslim etmemelidir. (Gerçi şantiye diyorsunuz, zimmet formu bulunması, çok düşük bir ihtimal olarak gözüktü şu an gözüme )

Şayet müteveffa, aracı işverenin izni olmadan kendisi, alıp kullanmışsa bu durumda da işverenin kontrol ve denetim görevi/yükümlülüğü tartışılabilir. Araçların gereği gibi zimmetlenmesi ve işyerinde bu şekilde bir pratik yapılmaması konusunda işverenin kontrol ve denetim görevi lehinize yorumlanacak şekilde kullanılabilir.

Örneğin, işvereni müteveffaya "araba kullanmayı öğreneceksin" şeklinde bir dayatmada da bulunmuş olabilir. Tüm bu farklı ihtimallere karşı sonuç, olayınızın detaylarına göre belirlenmelidir.

Ancak müteveffa tamamen kendi iradesi ile işverenin de izin ve onayı olmaksızın bu eylemi gerçekleştirmiş ise "kimse kendi kusurundan yararlanamaz." ilkesi de karşınıza çıkacaktır.Burada ehliyetsiz olarak pratik yapan işçinin de kusuru olduğu tartışmasız.

Sonuç olarak bu bir iş kazasıdır ve işveren ancak kusuru oranında sorumlu tutulabilir.

Urfa'ya selam ve saygılar,