Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Belediyeler Tapulama Harici Yeri İdari Yoldan Tescil Edebilirler Mi

Yanıt
Old 13-07-2007, 11:27   #1
AV. NURAN

 
Varsayılan Belediyeler Tapulama Harici Yeri İdari Yoldan Tescil Edebilirler Mi

Merhabalar arkadaşlar. Tüm araştırmalarıma rağmen yeterli bilgiye ulaşamadığım bir konu var yardımlarınızı bekliyorum.

Belediye 1995 yılında tapulama harici olan bir yeri encümen kararı ile ihdasen tescil ediyor (18 uygulaması ile) bu yerde benim müvekkilimin kazandırıcı zilyetliği söz konusu. Yani 1995 yılına kadar 20 yıldan fazla zilyetliği var ancak hak düşürücü süre olan 10 senelik süre içinde dava açmamış. şimdi ben; belediyenin 1995 yılındaki tescilinden önce oluşan kazandırıcı zamanaşımına dayanarak tapu iptal ve tescil davası açsam süre yönünden reddedilir mi ?

Yargıtay kararlarında hep; kadastro kanununa göre,kadastro tespiti yapıldıktan sonra tespitten önceki zilyetliğe dayanarak dava açmak için 10 yıllık hak düşürücü süre var denilmiş. Bu süre idari tescil için de geçerli mi? Eğer geçerli ise dava süresini kaçırdık. Ancak belediyenin yaptığı tescilin yolsuz olduğundan bahisle idare mahkemesinde dava açabilir miyiz? Belediye tapulama harici bir yeri hazine değil de kendi adına tescil edebilir mi? Yardımcı olmanızı bekliyorum

İ
Old 14-07-2007, 02:03   #2
kadirtoprak

 
Varsayılan

selamlar üstadım aşağıdaki karar sanırım işinize yarayacaktır. Zira davanız haklı görünüyor. Yani 20 yıllık süre tapu kaydının hukuki değerini ortadan kaldırdığından bu husus her zaman ileri sürülebiliyor.
T.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 8

Esas No. 2004/3703
Karar No. 2004/4096
Tarihi 24.05.2004

743-TÜRK KANUNU MEDENİSİ/639


4721-TÜRK MEDENİ KANUNU (MK)/713



İDARİ YÖNDEN TAPU KAYDI OLUŞMASI
ZİLYETLİĞE DAYALI İPTAL VE TESCİL İSTEĞİ

ÖZET
1- TESCİL İSTEMİ TAPU İPTAL İSTEMİNİ DE KAPSAR. TAŞINMAZIN İDARİ YÖNDEN TAPUYA BAĞLANMASINDAN ÖNCEKİ ZİLYETLİĞE DAYANILARAK KAYDIN İPTALİ İSTENMESİ HALİNDE KOŞULLARIN OLUŞMASI DURUMUNDA TAŞINMAZIN ZİLYETLİK YOLUYLA KAZANILMASI MÜMKÜNDÜR. 2- YARGITAY BOZMA İLAMINA UYULMASI HALİNDE BOZ¬MA İLAMI DOĞRULTUSUNDA ARAŞTIRMA VE İNCELEME YAPILMALIDIR.

Hasan ile Hazine, B.............Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının reddine dair Ankara Onbirinci Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 24.12.2003 gün ve 423/1030 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı Köy temsilcisi, yargılama oturumlarına katılmamıştır.
Mahkemece davanın kanıtlanmamış olması nedeniyle reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz, 1953 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında "ekilemez arazi" niteliği ile tespit dışı bırakılmış 10.1.2002 tarihinde idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı, 20.2.1992 tarihinde açtığı görülmekte olan dava ile imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanarak tescil isteğinde bulunmuş, yerel bilirkişi ve tanıklar taşınmaz üzerindeki taşların davacının babası Şevket tarafından temizlendiğini, imar ve ihya olgusunun 1960 yılında tamamlandığını, miras ve taksim yoluyla davacıya kaldığını, dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile tasarrufta bulunduğunu, ziraatçı uzman bilirkişi kuru tarım arazisi niteliğinde olduğunu bildirmiştir. Davanın kabulüne ilişkin önceki hüküm davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine yapılan bozmalarda özet olarak taşınmazın niteliğinin belirlenmesi ve imar ve ihya olgusunun araştırılması gereğine işaret edilmiştir. Uyulan bozma ilamları uyarınca yapılan araştırma, inceleme ve bilirkişi kurulundan alınan rapor ve hakimin tutanağa geçen gözlemine göre dava konusu taşınmazın imar ve ihyası tamamlanmış kültür arazisi niteliğinde bulunan bir yer olduğu belirlenmiştir.
Mahkemece kısa kararda dava konusu yerin 10.1.2002 tarihinde idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edildiği, tapulu bir yerin tescilinin mümkün olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, gerekçeli kararda gerekçe açıklanmakla birlikte davanın kanıtlanmamış olması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Dava konusu taşınmaz ve çevresi davanın açılması tarihinden sonra 10.1.2002 tarihinde Hazinenin istemi üzerine idari yoldan tapuya tescil edilmiştir. Tescil davası daha önce açılmış bulunduğuna ve tescil isteği iptali de kapsayacağına göre davanın tapu iptali ve tescil davası olarak sürdürülmesi ve sonuçlandırılması gerekirken, tapulu bir yerin zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesi yerinde bulunmamaktadır. Somut olayda davacı dava ve taşınmazın tapuya bağlanmasından önceki sebebe dayanarak istekte bulunmaktadır. Bu nedenle mahkemenin benimsediği gerekçeler dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Uyulan Yargıtay bozma ilamları uyarınca toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nednle (BOZULMASINA) ve 10.100.000.- lira peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.5.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
ktır.. iyi çalışmalar
Old 16-07-2007, 10:51   #3
AV. NURAN

 
Varsayılan

sayın kadirtoprak; yanıtınız için teşekkür ediyorum aynı yargıtay kararını bende buldum. yalnız; benim sorunum dava açmak için hak düşürücü süre olan 10 yıllık sürenin kaçırılmış olması halinde de dava açılabilir mi? yargıtay kararlarında kadastro tespiti ile tapulanmış yerlerde tapulamadan önceki nedenlere dayanarak dava açma süresinin 10 yıl olduğunu ve bunun hak düşürücü süre olduğunu söylüyor. bu durum idari tescil ile oluşturulan tapularda da geçerlimi? yani idari tescil olunan yerde de 10 yıl geçtikten sonra dava açılması halinde hak düşürücü süreden dolayı reddedilme durumu var mı? yardımlarınız için teşekkürler
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İdari yoldan tescili yapılmış taşınmazın zamanaşımı ile iktisabı halit pamuk Meslektaşların Soruları 3 11-06-2008 13:56
yabancı uyruklu baba - tanıma - nüfusa tescıl Av.Yasar SALDIRAY Meslektaşların Soruları 3 16-03-2007 11:14
Tmk.713- Tescİl Davasi Av. Hulusi Metin Hukuk Haberleri 4 27-02-2007 22:29
Yoldan Çıkaran Takvim Av.Habibe YILMAZ KAYAR Site Lokali 0 23-09-2003 08:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04321909 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.