Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

boşanma davası- delil - telefon ses kaydı

Yanıt
Old 01-06-2015, 13:58   #1
avukatmutlu

 
Acil boşanma davası- delil - telefon ses kaydı

merhabalar,
açmak üzere olduğum bir boşanma davasında müvekkilin önemle Mahkemeye sunmak istediği telefon ses kayıtları var.
Kayıtların tamamı karşılıklı telefon görüşmelerinde müvekkil tarafından kaydedilmiş ve bir kısmında eşinin haberi olmamasına rağmen, bir kısmında bunları kaydet hakime savcıya dinlet şeklinde ifadeler de geçiyor.
Konuşmalarda ziynet eşyalarını kendisinin aldığı, ihanet ettiği, hakaret ve tehditleri açıkça geçiyor. Müvekkilin özel hayat gerekçesi ile savcılık şikayeti ile karşılaşmasını istemiyorum.
Bu konuda savcılık şikayetlerinde son durum, emsal kararlar, Yargıtay'ın delil kabulündeki son görüşleri, emsal davalarınız ve konu kapsamındaki şahsi fikirlerinizi bekliyorum.
İyi Çalışmalar dilerim ve şimdiden teşekkür ederim.
Old 01-06-2015, 15:04   #2
av.sahin67

 
Varsayılan

Ceza hukuku açısından Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı var ve hukuka uygun deniliyor. Fakat bu halen savcılık ve mahkeme nezdinde suç duyurusu nedeni olabiliyor. Önerim şudur: tanık beyanlarını delil göstererek şikayette bulunun. Ceza yargılamasında savcının durumuna göre tavır alın. İçtihatları sunarak sonradan dilekçeye ekleyebilirsiniz.
Old 02-06-2015, 16:27   #4
nephilis

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avukatmutlu
merhabalar,
açmak üzere olduğum bir boşanma davasında müvekkilin önemle Mahkemeye sunmak istediği telefon ses kayıtları var.
Kayıtların tamamı karşılıklı telefon görüşmelerinde müvekkil tarafından kaydedilmiş ve bir kısmında eşinin haberi olmamasına rağmen, bir kısmında bunları kaydet hakime savcıya dinlet şeklinde ifadeler de geçiyor.
Konuşmalarda ziynet eşyalarını kendisinin aldığı, ihanet ettiği, hakaret ve tehditleri açıkça geçiyor. Müvekkilin özel hayat gerekçesi ile savcılık şikayeti ile karşılaşmasını istemiyorum.
Bu konuda savcılık şikayetlerinde son durum, emsal kararlar, Yargıtay'ın delil kabulündeki son görüşleri, emsal davalarınız ve konu kapsamındaki şahsi fikirlerinizi bekliyorum.
İyi Çalışmalar dilerim ve şimdiden teşekkür ederim.



Cezai açıdan Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun T. 21.6.2011 E. 2010/5-187 K. 2011/131 sayılı kararında "Maruz kalınan suçun delilini elde etmek için ses-görüntü kaydı alınmasında hukuka aykırılık yoktur" şeklinde içtihat edilmiştir. Ben bu şekilde elinde ses kaydı olan müvekkil adına boşanma davası açtım. Davada sözkonusu kayıtlar mahkemece dikkate alındı. Ayrıca karşı taraf hakkında savcılığa yukarıdaki kararı dilekçe ekinde eklemek suretiyle şikayette bulunduk. Şahıs hakkında alenen hakaret suçuna dayalı olarak dava açıldı.
Old 05-06-2015, 00:05   #5
metinnarin

 
Varsayılan

Delilin hukuka uygunluğu veya aykırılığı ve buna bağlı yaptırımlar sorunu ne yazık ki mahkemeler ve temyiz makamları tarafından henüz çözülmüş değil. Her okuduğunuz kararda aklınız biraz daha karışıyor.
Yararı olur diye aşağıda meslektaşlarımızın bir facebook grubunda paylaştığı alıntıyı sunuyorum. Anayasa Mahkemesi'nin bir bireysel başvuruyu karar bağlarken hukuka aykırı delilleri ne şekilde değerlendirdiğini gösteriyor.

'' AYM'YE GÖRE HUKUK DAVALARINDA HUKUKA AYKIRI DELİLLERE DAYANAN İSPAT ADİL YARGILANMA HAKKININ İHLALİDİR. YENİDEN YARGILAMAYI GEREKTİRİR.
AYM'YE GÖRE;
1-Anayasa'nın 38. maddesinin altıncı fıkrasında, kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulguların delil olarak kabul edilemeyeceği açıkça hükme bağlanmıştır. Bahsi geçen anayasal kural, temel olarak ceza yargılaması hukukuna ilişkin olmakla birlikte, uygulanabildiği ölçüde hukuk yargılaması bakımından da dikkate alınmalıdır. Nitekim 6100 sayılı Kanun'un. 189. maddesinin (2) numaralı fıkrasında hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan delillerin mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınmayacağı hükmüne yer verilmiştir. Madde gerekçesinde de, bir davada ileri sürülebilecek her türlü delilin mutlaka hukuka uygun yollardan elde edilmiş olması gerektiği; hukuka aykırı olarak elde edildiği anlaşılan delillerin, mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınamayacağı düzenlenmek suretiyle, yargılama sırasında taraflarca sunulan delillerin elde ediliş biçiminin mahkeme tarafından resen göz önüne alınması ve delilin her ne suretle olursa olsun hukuka aykırı olarak elde edildiğinin tespit edilmesi halinde diğer tarafça bir itiraz ileri sürülmese dahi mahkemece caiz olmadığına karar verilerek dosya kapsamında değerlendirilmemesi ilkesinin kabul edildiği ifade edilmiştir.
2- Belirli bir davaya ilişkin olarak delilleri değerlendirme yetkisi kural olarak yargılamayı yürüten mahkemeye ait olmakla birlikte,.... hukuka aykırı elde edilen delillerin tek ve belirleyici delil olarak kullanılmasının bir bütün olarak yargılamanın hakkaniyetini zedelediği ve DELİLİN "kanuna aykırılığının" yargılamanın bütünü yönünden adil yargılanma hakkını ihlal eder nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır. Bu sebeplerle başvurucunun Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına adil yargılanma hakkını ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
Benim Notum: Bir hukuk yargılamasında (ceza davalarında da aynı kural geçerlidir) mahkeme hükmüne dayanak deliller hukuka aykırı ise ispat açısından kullanılamazlar, hükme esas alınamazlar. Alınmış iseler bu adil yargılanma hakkının ihlalidir. Ancak mahkeme kararı aynı zamanda farklı delillere de dayanıyor ise ve bu deliller mahkemenin karar vermesine yeterli ise, kararda ayrıca hukuka aykırı delile de dayanılmış olması yargılamayı adil olmaktan çıkarmayacaktır. Bu nedenle AYM tarafından da başka kararlarda da sıkça vurgulandığı üzere; hukuka aykırı delilin bütüne olan etkisi belirleyici olacaktır. ''
kaynak :aymbireyselbasvuru facebook grubu
Old 05-06-2015, 09:41   #6
emldnz

 
Varsayılan

Bazen müvekkiller bu tip durumlarda ısrarcı olabiliyor. Benim nacizane fikrim "rıza dışı ses ve görüntü kaydetme" nedeni ile "hakkında suç duyurusunda bulunulabileceği" ihtimalini müvekkile hatırlatarak bunu kabul göze alması halinde bu delilleri sunmanız.
Açıkçası aile mahkemesi hakimleri hukuka aykırı delil dense bile bu durumlardan etkileniyorlar.
Ben bir kaç davamda sundum, karşı taraf delil niteliğinde olmadığını söylerek dosyadan çıkartılmasını istedi ancak dosyadan kayıtlarımız çıkartılmadı. Gerekçeli kararda buna dayanmasa da hakîmin davayı anlaması adına etkili olduğunu düşünüyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşanma Davası-Ses kaydı delil olarak kullanılabilir mi? akrd61 Meslektaşların Soruları 2 27-04-2015 12:20
telefon kayıtlarının zina sebebiyle boşanma davasında delil olma niteliği av__hakan Meslektaşların Soruları 6 26-04-2012 16:05
boşanma/ telefon kaydı/ ispat Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 08-02-2011 12:32
boşanma davasında 3.kişinin ses kaydı delil olabilir mi? avpinarvardi Meslektaşların Soruları 3 02-01-2009 11:29
İzinsiz Telefon Konuşmasını Kaydetmek Ve Boşanma Davasında Delil Olarak Sunmak SEVGİ KARLI Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 18-11-2008 20:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04593897 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.