Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

İş İlanında Cinsiyet Belirtmek Hukuka Aykırı Mıdır?

Yanıt
Old 28-02-2007, 17:19   #31
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.Yılmaz,

1. İcranın erkek işi olduğuna;
2. İlan konusu işin erkeklere özel olduğuna;
her ikisine de karar verilmedi. Benim yetkim de yok zaten. Ben işçi ve işveren gözüyle bakıyorum olaya.

Sadece iş ilanını veren kişinin iş tanımında ve işin yapılacağı ortamla ilgili bağlayıcı, işgörenin lehine ve aleyhine olabilecek durumlar değerlendirildi. Sonuçta da, ayırımcılık olup olmadığına karar verebilmek için yapılabilecek tek şey var: ilanı verenin iş tanımında (yazılı veya değil) öngörülen işlerin cinsiyetten etkilenip etkilenmediğini araştırmak, soruşturmak. Bunu yapmaksızın, ilanın ayırımcılık unsuru taşıdığı sonucuna sizin kadar kolay ulaşmam mümkün olmuyor. Siz neye dayanarak bu sonuca ulaştınız? Uluslararası sözleşme, yasa, yönetmelik öne sürmeyin lütfen; onlar bana göre çok soyut, öyle de böyle de anlaşılabilir. Uygulamaya dayanak olmuş somut şeylerden söz edin ki, ben de anlayabileyim. Hukukçu değilim, stajyer hiç değilim, ama işçi de, işveren de oldum. Ayırımcılık yapıp yapmadığı belli olmayan birisine kağıda dökülmüş yol gösterici düzenlemelere dayalı olarak, bir ilandaki sözcükler dolayısıyla, ayırımcılık yaptı deyivermek bu kadar kolay mı oluyor? Yargı bu kadar dayanaksız değildir herhalde. Felsefe ortada, Sn.Kayar ve Sn.Koz ortaya koydular, ama kanıtlar, örnekler nerede? Vallahi, soykırım demek bile mümkün bu yöntemle.

Sn.Koz,

Riske işçi (kadınlar demeyeceğim) adayları karar versin diyorsunuz. Bu olanaksız. Yüzlerce yıllık bir işi gördüren işveren değil de, o işe girecek olan kişi mi karar versin risklere, olup biteceklere. Affedersiniz ama, nerden biliyor ki?

Ayrıca işi gördürecek olan, buna karşılık ücret ödeyecek olan da işveren. Siz hiç bir dükkandan manto almaya gidip de, sizin boyutunuzda manto olmadığı için tezgahtarın size zorla etek vermesine razı geldiniz mi? İşveren, işçiden hizmet satın almaktadır. Bu sırada da, kendine maliyetini düşünmek zorundadır. Yılda 1000 iş yapacak, bunların 990 ı kadınlar için uygun olmayan ortamlarda gerçekleşecekse, ve 10 iş için bir kişi bir yıl meşgul olacaksa, kadın işçi almasını beklemezsiniz herhalde, değil mi? Şimdi bu işveren ayırımcılık mı yapmış oldu yani? Bunu hiçbir işverene, hatta işveren olmayan ama hesap kitap bilen hiç kimseye kabul ettiremezsiniz. Sermaye her zaman uygun bir çıkış yolu bulur, bulamazsa da, yasaları değiştirtir.

Bunun kötü niyetle kullanıldığı görüşünüze katılıyorum; öyle davrananlar var. Ama bunun kararını vermek için kanıt olması gerekir; bir ilan yetmez; değil mi?

Ayrıca, iş ve işçi sağlığı mevzuatıyla ilgili söylediklerim gerçektir; siz avukat olduğunuza göre, arayıp bulabilirsiniz. Alıntınızı kestiğiniz yerin devamına bakarsanız, işverenin, işçiyi gözetmekle yükümlü olduğu, ve onu işin kapsamı dışında işlere koştuğu taktirde de haksız durumlara düştüğünden söz edilmektedir. Bunun temel nedeni de, işverenin işin yapısını işçiden iyi bilmesi gerektiği düşüncesidir. Ve bence de doğrudur. İşverene iş için uygun nitelikleri belirleme özgürlüğünün de dayanağı budur. En belirgin niteliklerden birinin de cinsiyet olduğu kuşku götürmez.

Mantık çerçevesinden bakalım. Bütün insanlar kümesini ayıran en önemli nitelik nedir? Cinsiyet, çünkü insanların bir yarısı bir, diğer yarısı öbür cinsiyettendir. Başka hiçbir nitelik, daha az sayıda sınıflama grubuna yol açamaz, çünkü en azı budur: 2. Yaş, ırk, dil, din, boy, kilo, eğitim, beceriler hep daha çok sayıda bölünmeye yol açar. Bu açıdan bakıldığında, aslında o sayılan sözleşmelerde cinsiyetin yer almaması gerekir; çünkü diğerlerinden çok farklı bir niteliktir: doğuştan ister istemez edinilen, tartışılamaz ve değişmez bir nitelik. Ne ırk, ne dil, ne din, ne boy pos, ne de eğitim bu özellikleri taşır. Kısacası, sözü edilen metinleri ya hatalı kabul etmemiz, ya da cinsiyet açısından farklı değerlendirmemiz gerekiyor.

Bu söylediklerimden kadınların çalışmasına karşı olduğum, bu isteklerini hoş karşılamadığım, veya ayırımcılığa tabi tutulmalarını doğal bulduğum, ya da daha ileri giderek bunu istediğim yargısına varmış görünüyorsunuz. Bu yanlış, kusura bakmayın. Sadece 'ayırımcılık' suçlamasının cezalandırılacak bir durum yaratabilmesi için ortada mantıkla açıklanamayacak bir kanıt olması gerektiğini söylüyorum. İcra nedir, bilmem, ama bir iş ilanı ayırımcılığa kanıt olamaz. Zaten Sn.Admin müdahale ederek tartışmanın çerçevesini genelleştirdi, artık konu o ilan değil, bütün ilanlar.

Öte yandan, ilanlarda örneğin yaş konusunda belirtilen sınırlara karşı çıktığınızı da görmüyorum. Onlar sizce ayırım değil mi? İşveren nereden bilecek benim 80 yaşımda hammallık yapamayacağımı? Elbette yapan bulunabilir, ama işveren onu değil, 20 yaşındakini işe alacaktır. Aklı başında hiç kimse de, neden bu adamı işe almadın demez. İşverenin işine gelen, adı üstünde, o işe en iyi gelen - yani uyan, ona en az dert çıkartan, ve en yüksek verimi sağlaması muhtemel olandır. Beğenmeyebilirsiniz, ama hayatın gerçekleri bunlar. Ya eğitim önkoşullarına ne demeli? Benim bilgisayar alanında hiçbir eğitimim yok, ama o alanda eğitim almış yüzlerce kişiden daha yetkin ve becerikliyim örneğin. Yani, yayınlanan yüzlerce iş ilanının en az % 90 ına uygunum. Ama ne yaşım, ne eğitimim önkoşullara uyuyor. Ne yapayım, onları dava mı edeyim?

Dolayısıyla, hem işçisini gözetme, hem de kendi çıkarı açısından işverenin her türlü niteliği belirtme hakkı olduğuna, hatta bu konuda yükümlü olduğuna inanıyorum. Bu nitelikleri belirtmesinin ayırımcılık olduğuna karar vermek içinse nesnel kanıtlar gerektiğini söylüyorum. Örneğin, bir iş yerinde kadınlara uygun işler bulunmasına rağmen sadece erkekleri çalıştırıyor olmak. Bu gibi durumlarda bile işe kadınları almasını zorlamanın getireceği yararları anlamakta zorluk çekiyorum; o ayrı konu. Ancak, böylesi bir kanıt varsa, haklısınız. (Bütün yazıda erkek yerine kadın, kadın yerine de erkek koyarak okuyunuz lütfen; çünkü hiç farketmez)

Sn.Ragıp,

Soruma cevap vermediniz, ama son yazdıklarınızdan, stajyerliğin ücretsiz olduğu sonucunu çıkartmış bulunuyorum. Yasa yapımında en etkin olan mesleğin kendi kendisini meslek olarak saymadığını bu biçimde sergilemiş olması çok ilginç.

Saygılarımla,
Old 28-02-2007, 17:30   #32
ragıp

 
Varsayılan

Sayın Yılmaz, ben japonca bilmiyorum ne yazık ki. Yalnız sizin yazdıklarınız değil, tüm yazılanlara baktım.
Hukukçu olarak, öncelikle sorunu baştan kavramak gerektiği kanısındayım. Forum başlığından başlayalım.
Alıntı:
İş İlanında İşçinin Cinsiyeti Belirtmek Hukuka Aykırı mıdır?
Burada söz konusu olan iş ilanı değildir. Stajyer aranıyor. Stajyer ile Avukat arasındaki ilişkinin iş akdi olduğunu idda eden varsa tartışmayı da burada keserim.
Sayın Kayar da bu başlığa bakarak dili sürçtü sanıyorum. Yoksa stajyer aramanın İŞ ilanı olmadığını,gayet iyi bilir ve bu konudaki hassasiyetine inanıyorum.
Alıntı:
Bu ve benzeri iş ilanlarının ayrımcılık yasağına aykırı olduğunu ve çalışma özgürlüğünü engellediğini düşünüyorum.
Alıntı:
Ancak benim naçizane görüşüm bu tip ilanların hukuka aykırı olmadığı yolundadır. Bence her işveren işin koşullarına göre hangi özelliklerde bir işçi ile çalışacağını seçme özgürlüğüne sahiptir ve buna cinsiyet seçme de dahildir. Nitekim hemen hemen TÜM iş ilanlarının bu tip özellikler içerdiği ve çoğu kez de aslında bayanların öncelikle tercih edildiği malumunuzdur (Bayan Öğretmen aranıyor, Bayan Sekreter aranıyor, Bayan Tezgahtar aranıyor, Bayan Hemşire Aranıyor vs.).
Bu da sayın admin tarafından eklenen ileti.
Buradan sonra ben tartışmaya dahil oldum.
Öncelikle, avukatlık stajı bir iş değildir. Staj ücretsizdir. Stajyerlerden hizmet etmesi beklenemez. Tartışılması gereken konu bu bana göre.
Çok uç bir örek olacak ama; Bir cinayet olayı var. Bıçakla öldürülürse,insani, tabanca ile öldürülürse insanlık dışı, boğarak öldürülürse ayrımcılık gibi bir tartışma bana kalsa.
Çalıştırılmak üzere, stajyer ilanı verilmiş. Suç olan bu. İster bayan olsun isterse erkek. Ağaca bakarken ormanı görmemek diye buna denir.
Ben hukukçu olarak tepkimi koydum.
Eğer ayrımcılık konusunu tartışacaksak, neden bayan stajyer forumuna da gözatmanızı öneririm.
Son olarak, bu ilan ile güdülen amacın yasaya aykırı olduğunu; ayrımcılık konusunun ise sonra geldiğini söylüyorum.
Old 28-02-2007, 20:45   #33
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Benzer bir konu 2003 yılında tartışılmıştı.İlgili mesajları bu alana taşıdım.

Saygılarımla
Old 28-02-2007, 21:55   #34
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.Kayar,

Taşıdığınız şeyleri ben mi bulamıyorum, yoksa henüz taşınmadılar mı? Bir bağlantı (link) mi gerekiyor acaba?

Saygılarımla,
Old 28-02-2007, 22:28   #35
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Hekimbaşı

Taşınan mesajlar yayınlandıkları tarih nedeni ile bu tartışmanın 1 - 17 nolu mesajları olarak sıralanmıştır.

Saygılar
Old 28-02-2007, 22:43   #36
Hekimbaşı

 
Varsayılan Neden hep devlete karşı?

Sn.Kayar,

Teşekkür ederim, hiç aklıma gelmemişti.

Sn.Katılımcılar,

Okuduktan sonra merak ettim. Bizdeki bütün davalar devlet kuruluşlarına karşı. Hiç Koç, Sabancı gibi yerlere karşı açılmamış. Yabancı davalardan duyduklarım da hep ya devlet kuruluşları, ya da IBM, Wallmart, gibi dev, neredeyse devlet sayılacak kuruluşlar. Hiç mi KOBİ davası yok? Ayrıca, bizde neden özel sektöre karşı dava yok? Varsa da hiç kazanan olmuş mu? İnsan sormadan edemiyor.

Saygılarımla,
Old 01-03-2007, 00:12   #37
ragıp

 
Varsayılan

Sayın Kayar
konu yine bence hedeften saptı. Burda tartışmanın açıldığı ilan, erkek stajyer alınması. Bence sorun, çalıştırılmak üzere stajyer alınıp alınmamamsı. Bir öncelik sorunu var. Hasta haklarında tartıştığımız üzere, bazı sorunlarda öncelik vardır. Siz aksi görüşte de olsanız, öncelikli sorun her zaman mevcuttur.
Bir stajyerin yasaya aykırı olarak çalıştırılması bence öncelikli sorundur. Kadın ya da erkek stajyer aranması tali sorun.
Old 01-03-2007, 00:21   #38
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.ragıp

Konunun birden fazla tartışmayı gerektiren yönü bulunuyorsa başka bir alanda yeni bir başlık açmanızı öneriyorum.

İlan şöyle:

Beyazıt'ta bulunan ofimize icra konusunda deneyimli,sigara içmeyen bay stajyer arıyoruz

http://www.turkhukuksitesi.com/showt...6024#post66024

Saygılar
Old 01-03-2007, 00:28   #39
ragıp

 
Varsayılan

icra konusunda deneyimli bay stajyerin çalıştırılmak üzere değil de başka amaçla alındığı iddiasındaysanız; İcra konusunda yeni bir hukuk mezununun nasıl deneyim sahibi olabileceğini açıklamanız gerekir sanıyorum. Eğer açıklayabilirseniz,ben de o zaman ayrı bir forum açmayı düşünürüm
Old 01-03-2007, 10:20   #40
Admin

 
Varsayılan

Sayın Ragıp,

Stajyerin çalıştırılıp çalıştırılmayacağı Sayın Kayar'ın söylediği gibi ayrı bir konudur ve bu forumun (Kadın Hakları HÇG) konusu da değildir. Tartışmak isterseniz "Konumuz Hukukçular" ya da "Hukuk Sohbetleri" gibi bir alanda yeni konu açabilirsiniz.

İlanın kendisine ve içindeki "Stajyer" kelimesine takılmamanızı ve burada tartışma konusu olan "bir iş ilanında cinsiyet belirtilebilir mi" hususu konusunda görüşlerinizi paylaşmanızı rica ederiz.

Dilerseniz o ilanı unutunuz ve burada tartışılan konunun Av.Ahmet Yılmaz'ın Hürriyet Gazetesine verdiği "Bayan Sekreter Aranıyor" ilanı olduğunu varsayınız. Zira bu konunun açılma sebebi bu hususun tartışılmasıdır.
Old 01-03-2007, 13:28   #41
av.semire nergiz

 
Varsayılan

'Kadınlara ayrımcılık yapmayın'Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, tüm bakanlıklara gönderdiği iki sayfalık resmi yazıda, kamuya personel alımında cinsiyet ayrımı yapılmamasını istedi. Kamu kurum ve kuruluşlarına personel alımında cinsiyet ayrımı yapılarak kadınlar yerine erkeklerin tercih edilmesi ve bazı ilanlarda hizmetin gereği olmasa bile "erkek olma" kriteri getirilmesi üzerine hükümet harekete geçti. Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, tüm bakanlıklara gönderdiği iki sayfalık resmi yazıda, 22 Ocak 2004 tarihli, "personel temininde eşitlik ilkesine uygun hareket edilmesi" konulu Başbakanlık genelgesine atıfta bulunarak, kamuya personel alımında cinsiyet ayrımı yapılmamasını istedi. Bazı kamu kurum ve kuruluşlarının personel alımına ilişkin ilanlarında hizmetin gereği olmasa bile "erkek olmak" şartına yer verildiğinin görüldüğünü belirten Çubukçu, "Personel alımında hizmet gerekleri dışında cinsiyet ayrımı yapılması, başta anayasamız ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelere aykırılık teşkil etmektedir" dedi. ANAYASA'YA VURGU YAPTI Çubukçu, AB'ye uyum çalışmaları kapsamı nda da çıkarılan bazı kanunlarda ve Anayasa'nın 10'uncu ile 90'ıncı maddelerinde değişiklikler yapılarak kadın-erkek eşitliğinin güçlendirildiğini de hatırlattı. Çubukçu, bakanlı klara gönderdiği yazıda, kurumları n yalnızca cinsiyet ayrımcılığı yapmamakla yetinmemesini, kadının toplumda statüsünün yükseltilmesi için de çaba göstermesini istedi. Çubukçu genelgede şu ifadelere yer verdi: "Devlet sadece cinsiyet ayrımı yapmamakla yetinmeyecek, bunun yanında kadın ve erkeğin her alanda eşit haklara, eşit imkanlara kavuşması için düzenlemeler yapmak, gerekli tedbirleri almakla yükümlü kılınmıştır. Anayasa değişikliğiyle birlikte kadın ve erkek eşitliğini ilgilendiren tüm yasal düzenlemelerin Anayasa'nın 10'uncu maddesine göre yorumlanması gerekmektedir." 28.06.2006Sabah Gazetesi - ANKARA
Old 01-03-2007, 13:45   #42
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Sayın Kayarın da forma taşıdığı eski bilgi ve gelişmelerden de anlaşıldığı üzere kadınların mevcut eşitsizliğe razı olmadıklarını göstermeleri üzerine bu konuda ciddi bir kamu oyu oluşmuştur.Devletin en üst seviyesi bu konuda olaya genelgelerle müdahil olmuştur.Sorunun tamamen çözüldüğünü söylemek mümkün değilse de aşama katedildiği görülmektedir.Dünün iş ilanlarıyla bugünün iş ilanları arasında fark hemen göze çarpmaktadır.Konuyu pekiştireceği düşüncesiyle cinsiyetçi olmayan birkaç iş ilanı örneğini sunuyorum. 03.11.2006 - TSE personel alım ilanı TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜNDEN DUYURUAnkara´daki Merkez teşkilatında çalıştırılmak üzere 2 adet Büro Yönetimi ve Sekreterlik/Turizm Otelcilik ve 2 adet İşletme/Muhasebe bölümü ile, İstanbul Anadolu ve Avrupa Yakası İthalat birimlerinde çalıştırılmak üzere 8 adet Endüstriyel Elektronik/Kontrol Sistemleri/ Elektronik, 6 adet Elektrik, 12 adet Makina, 3 adet İnşaat, 3 adet Bilgisayar, 3 adet Kimya, 4 adet Otomotiv, 2 adet Gıda bölümlerinden olmak üzere toplam 45 Adet Meslek Yüksek Okulu Mezunu personel alınacaktır.ADAYLARDA ARANACAK ŞARTLAR1) Türk Vatandaşı olmak,2) Sınav tarihinde 30 yaşını doldurmamış olmak,3) Kamu haklarından mahrum bulunmamak,4) Erkek adaylarda askerliğini yapmış olmak, erteletmiş ya da askerlikle ilişkisi bulunmamak,5) Taksirli suçlar ve aşağıda sayılan suçlar dışında tecil edilmiş hükümler hariç olmak üzere ağır hapis veya 6 aydan fazla hapis, veyahut affa uğramış olsalar bile Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyet kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sıriarsnı açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak.6) Sağlık durumları itibariyle Türkiye´nin her yerinde görev yapmaya ve seyahat etmeye elverişli olmak (Enstitüye alınması uygun görülenlerden Sağlık Kurulu Raporu istenecektir 27.02.2007 - SPK Uzman Hukukçu Yardımcısı Alım İlanı SERMAYE PİYASASI KURULUNDANUZMAN HUKUKÇU YARDIMCILIĞIGİRİŞ SINAVI 2499 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu gereğince kurulmuş bulunan Sermaye Piyasası Kurulu´nda Avukatlık Hizmetleri sınıfında bulunan 8. derece kadrolu 5 adet " uzman hukukçu yardımcısı" kadrosunda görevlendirilmek üzere başarı durumları dikkate alınarak yeter sayıda aday personel seçimi için giriş sınavı açılacaktır. SINAVA KATILMA KOŞULLARI1) ÖSYM tarafından 10-11 Temmuz 2004, 02-03 Temmuz 2005 ve 01-02 Temmuz 2006 tarihlerinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı´nda (KPSS) Sermaye Piyasası Kurulu için hesaplanan; KPSSP6 puanı 80 ve üzerinde olmak kaydıyla başvuruda bulunanlardan en yüksek puanlı 100 kişi içerisinde bulunmak (Eşit puan almış olmaları nedeniyle 100 üncü şıradaki aday sayısının l´den fazla olması halinde bu adayların tümü sınava çağrılacaktır.),2) Devlet Memurları Kanunu´nun 48 inci maddesinde yazılı niteliklere sahip olmak,3) Hukuk Fakülteleri veya bunlara denk olduğu yetkili makamlarca kabul edilen yabancı fakülte veya yüksekokullardan birini bitirmiş olmaları ve avukatlık stajını tamamlamış bulunmaları veya en geç sözlü sınav tarihinden 1 hafta önce staj bitim belgesini Kurul´a vermeleri (Staj bitim belgesini söz konusu süre içerisinde getirmeyenler sözlü sınava alınmazlar),4) 01 Ocak 2007 tarihi itibariyle 30 yaşını doldurmamış olmak (01.01.1977 ve daha sonra doğanlar sınava katılabilir.),5) Sağlık ve diğer nitelikler bakımından "Sınav Broşürü"nde gösterilen şartlan taşımak zorunludur. 15.02.2007 - TEMSAN Türkiye Elektromekanik Sanayii A.Ş. Genel Müdürlüğü Daimi Alım İlanı Türkiye İş Kurumu Ostim Şube Müdürlüğünden: Aşağıda Belirtilen İşyerine Daimi İşçi Alınacaktır.Talep şartlarına durumları uyanların Türkiye İş Kurumu İl/Şube Müdürlüklerine şahsen başvurmaları gerekmektedir. (Tecrübeye ve diğer istenilen niteliklere ilişkin belgelerin ASILLARI İŞKUR personeli tarafından görülecek, aday sıralamaya girerse mülakat esnasında TEMSAN´a teslim edecektir.CİNSİYETİ MESLEK ADI İŞGÜCÜ SAYISI EĞİTİM DURUMU ARANILAN DİĞER NİTELİKLER E/K Elektronik Mühendisi 2 Lisans Elektrik-Elektronik veya Elektronik Mühendisliği Bölümü * Hidroelektrik Santrallerinin, İndirici Trafo Merkezlerinde, Yüksek Gerilim Tesislerinde en az (8) ay çalışmış olmak ve bu hizmet kamuda geçmiş ise hizmet belgesi, hizmeti özel sektörde geçmiş ise SSK prim dökümüyle birlikte belgelemek. * İngilizce bilmek (KPSS İngilizce testinden en az 35 doğru veya KPDS´den 70 ve üzeri puan almış olması şarttır.) E/K Makine Mühendisi 1 Lisans Makine Mühendisliği Bölümü * Hidroelektrik Santrallerinin, İndirici Trafo Merkezleri ve Şalt Sahasında en az (8) ay çalışmış olmak ve bu hizmet kamuda geçmiş ise hizmet belgesi, hizmeti özel sektörde geçmiş ise SSK prim dökümüyle birlikte belgelemek. * İngilizce bilmek ve bu hususta MEB´den onaylı veya Üniversitelerden alınmış İngilizce KURS SERTİFİKASI ile belgelendirmek. * AUTOCAD bilmek ve bunu KURS SERTİFİKASI ile belgelendirmek. Yukarıda Belirtilen Taleplere Başvuracak Adayların Dikkatine; Erkek Adayların Askerlikle ilişiği bulunmaması (Muaf, Yapmış veya Tecilli olması) gerekmektedir.* 2004 ve 2006 Kamu Personeli Seçme Sınavına (KPSS) katılan, lisans mezunlarının KPSSP3 Puan türünden 60 ve üzerinde olan adaylar başvurabilirler.Yukarıda belirtilen talep şartlarına durumu uyan adayların ilanın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren 15 Gün içerisinde..... Kaynak. www.atakkariyer.com Sayın Dr.CEM beye, özel şirketlerle ilgili olarak yaptığı yoruma cevaben TEMSAN 'IN Yukarıda verdiğim iş ilanını göstermek yeterlidir sanırım.Herkese iyi çalışmalar diliyorum.
Old 01-03-2007, 16:54   #43
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.toz,

42 nolu iletinizin son satırında bana hitap etmişsiniz, son gönderimle ilgili zahmet ettiğinizi varsayarak, ve ilan örnekleri için öncelikle teşekkür ederek sormak istiyorum:

1. TEMSAN özel bir şirket mi, KİT mi, devlet kuruluşu mu?
2. TEMSAN' ın ilanına dava açıldı ve yargı yoluyla değiştirilmesi mi sağlandı?

Yoksa, kadınların neler yapabileceklerine ilişkin kanıt olarak mı sundunuz bu örnekleri? Ben bunun zaten farkındayım, merak etmeyin. Bir işverenin iş tanımında cinsiyet farkına yol açacak özellikler yoksa, iş ilanında belirtmesini doğru bulmuyorum ki zaten. Söylediğim şey; bunun belirtildiği bir ilanın ayırımcılık sayılamayacağı, bu karara varmak için kanıt gerektiği.

Saygılarımla,
Old 02-03-2007, 13:08   #44
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Dr.Cem Hekimbaşı
Sn.toz,

42 nolu iletinizin son satırında bana hitap etmişsiniz, son gönderimle ilgili zahmet ettiğinizi varsayarak, ve ilan örnekleri için öncelikle teşekkür ederek sormak istiyorum:

1. TEMSAN özel bir şirket mi, KİT mi, devlet kuruluşu mu?
2. TEMSAN' ın ilanına dava açıldı ve yargı yoluyla değiştirilmesi mi sağlandı?

Yoksa, kadınların neler yapabileceklerine ilişkin kanıt olarak mı sundunuz bu örnekleri? Ben bunun zaten farkındayım, merak etmeyin. Bir işverenin iş tanımında cinsiyet farkına yol açacak özellikler yoksa, iş ilanında belirtmesini doğru bulmuyorum ki zaten. Söylediğim şey; bunun belirtildiği bir ilanın ayırımcılık sayılamayacağı, bu karara varmak için kanıt gerektiği.

Saygılarımla,
1.Temsan bir AŞ. dir 2.Hayır şahsen bu şirketin böyle bir davaya konu olduğunu söylemedim.Olduysa da enazından ben bilmiyorum. Kadınların neler yapabileceklerine ilişkin kanıt olarak mı sundunuz bu örnekleri? diyorsunuz kanıt göstermek için söylemedim,kadınların neler yapabildikleri ve yapabilecekleri konusunda kanıt göstermeye ihtiyaçları yoktur. Verdiğim iş ilanı örnekleri bugün itibariyle, gerek özel şirketlerin ve gerekse de kamunun, kadınların yarattığı kamuoyu tepkisi sayesinde artık kadın/erkek ayırımını yapmamaya gayret ettiklerini görmek açısından sadece birer örnekti.
Zahmet ettiğim konusuna gelince merak etmeyin,sorunun görünür kılınması açısından kadınlar için yapacağım en büyüğünden en küçüğüne kadar her iş benim için zahmet değil bir zevktir.
Old 02-03-2007, 13:23   #45
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.toz,

Anahtar sorulara yanıt getirmese de, zahmetiniz ve nezaketiniz için teşekkür ederim. Türü belli olmayan AŞ nin ve diğerlerine ait ilanların bu biçimde yayınlanmış olmaları sizin için yeterli görünüyorsa, diyeceğim birşey yok.

Saygılarımla,
Old 09-03-2007, 21:12   #46
Cest la vie

 
Varsayılan

Dun bir sey ogrendim:

CV'mi guncelleme asamasindayim ve bu konuda okulun kariyer servisinden yardim istedim. Ben kendi-eski CV'mi goturunce, en basindaki, cinsiyetimi, yasimi ve ulkemi gosteren 'Kisisel Bilgiler' kismini direkt cikarttilar ve CV'ye 'Egitim Bilgilerimle' basladilar. Ben saskin bir sekilde sordum: "Neden cikartiniz? Kullanmayacak miyiz onlari?" Bana cok garip gelmisti cunku. Cevaplari aynen soyle oldu:
-Bu CV bu sekilde isverene giderse, isveren daha en bastaki bu bilgileri gorur gormez, diger yerlere bakmadan CV'ni burusturur cope atar. Cunku yaptigi/yapacagi her islemin 'AYRIMCILIK IDDIASI" alacagindan korkar. Bu yuzden CV'ye bu tur seyler yazilmaz!

Bilmiyorum, belki de 'gelismis ulke' ile 'gelismekte olan ulke' arasindaki farklardan biri burdur...
Old 03-11-2007, 11:47   #48
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Neden kadın alındığı, öyle istendiği önemli sanırım tıpkı erkeklerde olduğu gibi. Örneğin büroda cinsiyet yönünden bir denge oluşturulmak isteniyorsa veya kendi hemcinsiyle daha rahat çalışabiliyorsa bundan dolayı kadın istediğinde ayrımcılık var gibi gelmiyor. Her ne kadar bu gerekçelere dayanarak ben aynı şeyi yapmasam da... Ama temizlik, yemek amacıyla kadın almak istiyorsa veya daha da değişik amaçlarla kadın alınmak isteniyorsa ortada bir sorun var demektir.
Old 03-11-2007, 13:56   #49
Themis99

 
Varsayılan

Merhaba,
Alıntı:
İş ilanında cinsiyet belirtmek ayrımcılık mıdır
Evet! ben ayrımcılık olduğunu düşünüyorum.
Özellikle tahsil durumu , yapılacak iş ve benzeri durumlar yönü ile aynı koşullara,özelliklere sahip (avukatlık mesela ) çalışanlar arasından erkek yada kadın tercihinde bulunmak düpedüz ayrımcılıktır.
İlanda özellikle kadın istenilmesi bana daha da itici , daha da ayrımcı bir durum olarak gözükmekte. Neden bayan stajyer /avukat/sekreter ...? Aynı işi erkek satjyer, avukat ,sekreter de yapabilir.Aklıma bu konuda ilanı veren kişinin niyetleri konusunda başkaca bazı düşünceler geliyor. Özellikle ilanda neden özellikle bayan tercih edildiği konusunda makul bir sebep gösterilmemiş ve ilanı veren bayan değilse bu niyete yönelik şüpheler daha da artıyor.

İlanda illahiki kadın istenmesi kadına yönelik olumlu bir ayrımcılık , pozitif bir gelişme olarak görünmemeli. Yalnızca bayan eleman aranması da negatif ayrımcılık olabilir.
Tam tersi bu yine erkek lehine bir ayrımcılık (özellikle ilanı veren erkekse )..
'' Stajyer / avukat / sekreter / mühendis ve benzeri aranıyor '' denmesi işe daha uygun bir ilan olacak, yetenekler ön plana çıkacaktır.

Umarım demek istediğimi net olarak açıklamışımdır.

Tutum ne olabilir ! Neler yapılabilir ....Hala düşünüyorum

Saygılar .
Old 03-11-2007, 17:01   #50
yağmurdamlası

 
Varsayılan

Bazı mesleklerde kadının ya da erkeğin ayrılmasına bir lafımız yok ama genel anlamda ise ayrımcılığın olduğunu ben de düşünüyorum...Hatta bazen özellikle yaş sınırı koymalarına bir anlam veremediğim durumlar oluyor...Bire bir yapılıyor gibi göztermemeye çalışsalar da perde arkasında böyle bir ayrımcılığı barındırıyorlar bence de....
Old 05-11-2007, 14:54   #51
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Bu şekildeki bir uygulama kadınlar lehine yapılmış bir POZİTİF AYRIMCILIK deneyimi olarak değerlendirilmelidir ve Türkiye gibi bir ülke için olması gereken çok olumlu bir adımdır.

Günümüzde pozitif ayrımcılık kavramı, yasalarla şekillenmekle beraber sosyal bilincin gelişmesiyle beraber daha çok benimsenmiştir.
Toplumun bakış açısı, toplumsal cinsiyet yoluyla kadına ve erkeğe bazı görevler vermiştir. Bu durum günümüzde de çok değişmemekle birlikte, farklı boyutlar kazanmıştır. Kadınların her zaman başarılı erkeklerin arkasında ve onu destekler konumda yer alması günümüzde kadınların iş hayatında girmesi ve kendi kişisel başarılarını talep etmesiyle yeniden şekillenmiştir. Pozitif ayrımcılık kavramı 1970’lerde şekillenmeye başladığında, ilk akla gelen kuşkusuz dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınlardı. Kadınların istihdama katılmaması, hem üretkenlik hem de alım gücü bakımından önemli bir kayıptı. Erkeklerin egemen olduğu sosyal, politik ve ekonomik alanda, bu eşitsizliği azaltmaya yönelik uygulamalar başlatıldı. Eşit eğitim imkânları sayesinde kız çocuklarının eğitime burslar vererek teşvik edilmesi kuşkusuz en önemli adımdı. Politik düzenlemeler, seçim kanunlarına bazı özel hükümlerin eklenmesiyle şekillendi. 1975’te bu konu özellikle dile getirilerek siyasete eşit katılım için kota uygulamalarının gerekliliğine dikkat çekildi.

Doğum oranının düşük olduğu ülkelerde kadınların iş hayatında daha aktif rol alması tesadüf değildir. Kadınların fizyolojik ve ailevi nedenlerden dolayı kariyerlerine ara vermesi sonucu, üst düzey yönetim pozisyonlarına ilerleme konusunda erkekler daha başarılı olmuşlardır. Anneliğin kadınların kariyer planlamasını olumsuz etkilemesi sonucu çoğu iş kadını çocuklarını yetiştirebilmek uğruna iş hayatlarından vazgeçmektedirler. Şirketlerde küçük çocukların bakımını üstlenecek tesislerin ya da kreşlerin bulunmaması da bunu hızlandıran nedenler arasındadır. 100 kadın çalıştıran şirketlerin kendi bünyelerinde kreş açma zorunluluğu bulunurken, şirketler bu rakamın biraz altında kadın çalışan istihdam ederek bu zorunluluktan kurtulmaktadırlar. Bu da kadınların iş hayatına olabilecek katkılarını büyük oranda engellemektedir.

Dolayısıyla, pozitif ayrımcılık uygulamalar, mevcut kanunların doğru uygulanmasıyla da desteklenmelidir.

Pozitif Ayrımcılık Türkiye’de ne ölçüde uygulanıyor?

Türkiye’de kadının, engellinin ve etnik azınlıkların konumuna baktığımızda geri kalmış olduklarını görürüz. Kız çocuklarının okula gönderilmemesi, kadınların istihdama katılamaması, sosyal ve ekonomik özgürlüklerinin kısıtlı olması dolayısıyla kendilerini geliştirme imkanlarının az olması kadınlar konusunda pozitif ayrımcılık uygulamalarını Türkiye’de de zorunlu kılmaktadır. Doğum konusu, kadının önüne bir engel olarak çıkmaktadır çünkü kadınlar doğum yapacakları için tercih edilmemektedirler ya da doğum yaptıktan sonra çalışmak istemelerine rağmen eski işlerine geri dönememektedir. Aynı işi yapan kadın ve erkek arasındaki ücret uçurumu da bir düzenlemeyi zorunlu kılmaktadır. İstatistiklere göre, Türkiye’de işsiz nüfusu oluşturan 23 milyon 950 bin kişinin 17 milyondan fazlası kadın. Bu kadınların ise %69.3’ünü ev kadınları oluşturuyor. Hiçbir işte çalışmayan nüfusun içinde kadınların oranı %71.4 iken, çalışan kadın sayısı yalnızca 5 milyon 762 bin civarında ve çalışma hayatındaki yönetici kadın oranı sadece %4. Kadınların %70’i evlilik ve doğum nedenleriyle işlerinden ayrılırken, %20’sini de işveren işten çıkarıyor. Kadınlar siyasette de varlık gösterememektedirler. Türkiye nüfusunun %51’ini oluşturan kadınların TBMM’deki oranı %4.4, yerel yönetimlerdeki kadın temsil oranı ise %1. 2002 Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Raporu’na göre Türkiye toplumsal cinsiyetle bağlantılı gelişme açısından 177 ülke arasında 88. sırada bulunuyor. Bu istatistikler, Türkiye’de ki kadın erkek eşitsizliği net şekilde gözler önüne sermektedir. Türkiye, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’ne (CEDAW) katılan taraflardan biri olarak; politik, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda kadınların erkeklerin yararlandığı bütün özgürlüklerden yararlanmalarını güvence altına almak ve kadın erkek arasındaki her türlü ayrımcılığı önlemek üzere yasalar düzenleme yükümlülüğünü almıştır.
Türkiye’de herhangi bir pozitif ayrımcılık ya da aksiyon planı yoktur ve kadının toplumsal hayata eş ya da anne olarak girmesi bu mekanizmaların gelişmesini de engellemiştir.

Kadınların istihdam, siyaset gibi alanlardaki etkilerini arttırabilmek ve toplumsal gelişimimizi sağlamak için pozitif ayrımcılığın yasalar çerçevesinde ifade edilmesi hafife alınmaması gereken bir husustur.

BU ANLAMDA KADINLAR LEHİNE YAPILAN VE YAPILACAK OLAN HERTÜRLÜ POZİTİF AYRIMCILIĞIN YANINDA YER ALACAĞIMI BELİRTMEK İSTİYORUM
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kadın / Erkek Doktor Tercihi Ayrımcılık Mı? Ayşegül Kanat Kadın Hakları Çalışma Grubu 45 09-05-2008 13:58
Bay Stajyer Avukat Aranıyor (Beyazıt - İstanbul) OLGA Adliye Duvarı 19 05-10-2007 00:25
Stajyer Avukat Aranıyor [izmir] Av.Selim Balku Adliye Duvarı 5 14-02-2007 11:17
Kadın / Erkek Doktor Tercihi Ayrımcılık Mı? Av.Habibe YILMAZ KAYAR Hasta Hakları Çalışma Grubu 0 31-01-2007 23:40
Avukattan 'Siz erkek değil misiniz' Sözüne Dava Seyda Hukuk Haberleri 0 30-12-2006 11:16


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06726193 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.