inançlı işleme dayalı tapu iptali tescil davasın

merhabalar,
davalı vekili olarak hareket ettiğim bir tapu iptali tescil davasında;davacı taraf, müvekkile taşınmazını borcunun teminatı olması amacıyla tapuda satış gösterdiğini, daha sonra borcunu ödediğini ancak müvekkilin tapuda taşınmazı devretmediğini iddia etmektedir.
Bu hususta tanık dinletmek istediler ama ben itiraz ettim zira Yargıtay kararlarına göre bunu yazılı delille ya da ancak yazılı delil başlangıcı varsa her türlü kanıtla kanıtlanabilir.
Bunun üzerine karşı taraf taraflar arasında akdedilmiş bir kira sözleşmesi ortaya çıkardı. Bu sözleşme yazılı delil başlangıcı sayılır ise, karşı taraf tanık dinletebilecek. Ben bu sözleşmenin doğru olduğuna inanmıyorum. zira dava açıldıktan yaklaşık 1-1,5 yıl sonra sunuldu ve bu sonradan düzenlendiğine dalalet.
Şöyle bir sorun var. Müvekkilim ölü kişi. Sözleşmenin altında imzası gözüken de o. Şimdi ben imza inkarında bulunsam yapılacak incelemede nasıl bir sonuç alınır.
Bir de adli tıptan sözleşmedeki yazıların tarihleri tespit edilebiliyor mu? Teşekkür ederim.

1.Belgedeki imzanın ölü kişiye ait olup olmadığı, belge tarihine yakın tarihlerde
o kişinin sağken attığı imzalar incelenerek imzanın kendisine ait olup olmadığı, uzman bilirkişi raporu, kriminal polıs labratuvarı veya adli tıp raporları ile teknik olarak tespit edilir.

2.

Alıntı: Yazan Jale Bafra Saygılar, Hala ilgilenip ilgilenmediğinizi bilemiyorum. Ama yine de forumda gördüğüm yanlış ve faklı bilgiler dikkatimi çektiği için bir ekleme yapmak zorunluluğu hissettim. Öncelikle adli belge inceleme alanında 12 yıldır çalışıyorum bir doktora tezi ve bir de kitabım var. İsmi İmza, yazı ve Adli Belge İncelemeleri-Esas ve Teknikler. Ayrıca Adli Tıp Enstitüsü Belge İnceleme Biriminin de yöneticisiyim. Sorunuz çok sorulan, büyük bir ihtiyaç. Ne yazık ki Türkiye'de mevcut teknik imkanlarımız doğrultusunda halen yazı ya da mürekkep yaşı belirlemesi yapamıyoruz. Esasında Dünya'da da çok sınırlı ölçüler içerisinde ve 6 aydan daha eski yazılar için sadece belirli kişiler tarafından yapılabiliyor ve henüz yöntemler oturmuş değil. Türkiye'de ise bunu yapan bir kurum ya da kuruluş mevcut değil. İyi çalışmalar dilerim.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=8517