Kamulaştırmada malikin tebligat olmadan idareye dilekçe vermesi

Öncelikle meslektaşlarıma iyi günler dilerim.
İdare kamulaştırma tebligatını dosyaya sunamıyor ve fakat malik kıymet takdir raporundaki bedelin kendisine ödenmesini, bedel artırım davası açmayacağını yazılı olarak idareye dilekçe ile bildiriyor.
Fakat malik, parayı almadığı gibi tapuda ferağ da vermiyor idare 17. maddeye göre açtığı tescil davası ile tapuyu üzerine geçiriyor.
Bu durumda 'yasaya göre kamulaştırma işlemi ancak usulüne uygun bir tebligat başlar' eski yasadaki 30 günlük hak düşürücü süre başlamamıştır ' usulüne uygun kamulaştırma yoktur'
diyerek bu haliyle kamulaştırmasız el atma bedel davamızı kazanabilir miyiz ? ya da
Araştırılması gereken başka hususlar var mı ?

1.)DOĞMAYAN HAKTAN FERAGAT GEÇERSİZDİR
2942 sayılı Kamulaştırma K.mad.25'in eski metnine göre "Hakların kullanılması bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi için yapılan tebligatla başlar. "Henüz doğmayan bir haktan feragatın geçersiz" olduğuna dair evrensel hukuk kuralı gereği, mal sahibinin tebliğ edilmeyen kamulaştırma işlemi hakkında bedel davası açmayacağına dair beyanı hüküm ifade etmeyen bir beyandan ibaret kalır.

2.) 17.MADDEYE GÖRE VERİLEN TESCİL KARARI KURAL OLARAK KESİN DELİL TEŞKİL EDER
Diğer yandan; Kanunun 17.maddesinin eski metnine göre, hakimin tescil kararı verebilmesi için ,kamulaştırma evrakının tebliğ edilmiş olması, bedelin bankaya yatırılması,duruşmaya mal sahibinin davet edilmesi şartları da vardır. Bu kararların temyiz kabiliyeti bulunmakta idi. Hakim bu unsurları incelememiş,yanlış değerlendirmiş ise zamanında temyiz edilmeliydi.Denilebilir. Kural olarak 17.maddeye göre verilen tescil kararı mal sahibi için tebligatın varlığı konusunda kesin delil teşkil edeceğinden şimdi bedel davası açılamaz.

3.) 17.MAD.GÖRE TESCİL DURUŞMASINDA ve KAMULAŞTIRMA TEBLİĞİNDE USULSÜZ TEBLİGAT VARSA ŞİMDİ BEDEL İSTENEBİLİR
Hangi halde şimdi bedel davası açılabilir. Eğer mal sahibi 17.maddeye göre yapılan duruşmaya usulüne uygun çağrılmamış veya verilen karar usulüne uygun tebliğ edilmemiş ve ayrıca kendisine kamulaştırma işlemi usulüne uygun tebliğ edilmemiş sonuç olarak ortada usulsüz tebligat varsa ve ayrıca bedel de bankadan alınmamış ise ,böyle durumda şimdi bedelin arttırılması yada kamulaştırmasız el atma davası açılabilir.( açılamayacağına dair Kam.K.geçici 7.mad.hükmü Anayasa Mahkemesince iptal edildiğinden ) diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan Yücel Kocabaş 1.)DOĞMAYAN HAKTAN FERAGAT GEÇERSİZDİR 2942 sayılı Kamulaştırma K.mad.25'in eski metnine göre "Hakların kullanılması bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi için yapılan tebligatla başlar. "Henüz doğmayan bir haktan feragatın geçersiz" olduğuna dair evrensel hukuk kuralı gereği, mal sahibinin tebliğ edilmeyen kamulaştırma işlemi hakkında bedel davası açmayacağına dair beyanı hüküm ifade etmeyen bir beyandan ibaret kalır. 2.) 17.MADDEYE GÖRE VERİLEN TESCİL KARARI KURAL OLARAK KESİN DELİL TEŞKİL EDER Diğer yandan; Kanunun 17.maddesinin eski metnine göre, hakimin tescil kararı verebilmesi için ,kamulaştırma evrakının tebliğ edilmiş olması, bedelin bankaya yatırılması,duruşmaya mal sahibinin davet edilmesi şartları da vardır. Bu kararların temyiz kabiliyeti bulunmakta idi. Hakim bu unsurları incelememiş,yanlış değerlendirmiş ise zamanında temyiz edilmeliydi.Denilebilir. Kural olarak 17.maddeye göre verilen tescil kararı mal sahibi için tebligatın varlığı konusunda kesin delil teşkil edeceğinden şimdi bedel davası açılamaz. 3.) 17.MAD.GÖRE TESCİL DURUŞMASINDA ve KAMULAŞTIRMA TEBLİĞİNDE USULSÜZ TEBLİGAT VARSA ŞİMDİ BEDEL İSTENEBİLİR Hangi halde şimdi bedel davası açılabilir. Eğer mal sahibi 17.maddeye göre yapılan duruşmaya usulüne uygun çağrılmamış veya verilen karar usulüne uygun tebliğ edilmemiş ve ayrıca kendisine kamulaştırma işlemi usulüne uygun tebliğ edilmemiş sonuç olarak ortada usulsüz tebligat varsa ve ayrıca bedel de bankadan alınmamış ise ,böyle durumda şimdi bedelin arttırılması yada kamulaştırmasız el atma davası açılabilir.( açılamayacağına dair Kam.K.geçici 7.mad.hükmü Anayasa Mahkemesince iptal edildiğinden ) diye düşünüyorum.

Değerli üstad yol göstermeniz için tekrar teşekkür ederim. Bu doğrultuda bulduğum bir içtihadı buradan paylaşmak istedim.

Yargıtay 18.HD'nin 21.06.1999 tarihli 1999/6593 E. 8240 K. sayılı ilamında da benzer şekilde 'Kamulaştırma Yasasının 25. maddesine göre hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından, kamulaştırma işlemi mal sahibi için 13. madde uyarınca tebligatla başlar. Feragat tarihinde tebligat yapılmadığı anlaşıldığına göre henüz doğmamış bir haktan peşinen feragat mümkün olmadığından davanın süresinde olduğunun kabulü ile davanın esasına girilerek...'
Ayrıca Yargıtay artık, 17. maddeye göre tescil davasında tescil kararı olsa bile tebligat usulsüz ise kamulaştırmasız el atma bedel davalarını artık görüp karara bağlıyor. Hatta malik tescil davasının duruşmasına girse bile...

ÖZET: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafa kamulaştırma işlemi usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş, dava konusu taşınmaza da davalı idarece fiilen el atılmıştır. Bu durumda, taşınmaz maliki bedel artırım davası açabileceği gibi, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası da açabilir. Dosya kapsamına göre davanın kamulaştırmasız el atma davası olarak nitelendirilmesi gerekir.(2942 S. K. m. 25) YARGITAY 5.H.D 2009 / 9733 E. 2009 / 16372 K. 23.11.2009


ÖZET: Dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasına karar verilmiş, ihtilafsız bedel mülk sahibi adına bankaya bloke edilmiş, kamulaştırma kararı taşınmaz malikine tebliğ edilmeden, taşınmaza el atılmıştır. Kamulaştırma Kanununun 25.maddesine göre hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi için tebligatla başlar. Bu nedenle davacı tarafından açılan davanın kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davası olarak nitelendirilmesi gerekir. Yargıtay 5.HD 2002 / 7510 E. 2002 / 13809 K. 17.06.2002