İzaleyİ ŞÜyuu Davasi Sirasinda Yapilan AnlaŞmada 3. KİŞİyle OrtaklaŞa Alinan Pay?

Saygıdeğer meslektaşlarım. Öncelikle bu anlaşılmaz başlık için özür dileme zorunluluğu hissediyorum. Lakin konu o kadar garip ki nasıl yazılırdı hala bilemiyorum ama neticede ortaya böyle birşey çıktı.

Bugün gelen bir müvekkilimiz bize olayı nasıl anlattıysa aynen aktarıyorum: "Benim annem ve babam sağdır, teyze oğlumun ise annesi vefat etmiştir. Annemler tarafından kalan mirasçıların mülkiyetindeki arsamız var. Benim annem sağ olduğu için ben paydaş değilim annem paydaş ama benim teyze oğlum paydaş. Açılan izaleyi şüyuu davası sırasında aramızda yaptığımız "sözlü" anlaşma ile tüm taraflar payını teyze ogluma satmayı kabul ettiler ve bizde davadan vazgeçtik. Daha sonra paydaşların çoğu paylarını resmiyette mevlüte devrettiler ama aslında resmiyette öyle görünmesine rağmen ben ve mevlüt parayı ortak ödeyerek aramızdaki yazılı ama noter onaysız anlaşma ile mevlütün üzerine alınan payları ortaklaşa alıyorduk. Çoğu paydaş payını satmasına rağmen paydaşlardan ikisi satmayı daha sonradan reddediyorlar. Yazılı bir sözleşme de olmadığı için bize tekrar izaleyi şüyuu davası açmak kalıyor. Biz bu davayı açacağız. Benim kafamı karıştıran asıl konu benim teyze oğluma bu dava sonuçlanana ve biz tüm arsa onun üzerine geçtikten sonra yapacağımız satış ile t benim üzerime olan kısmı apuda da göstermeden önce teyze oğlum aleyhine bir icra takibi başlarsa veyahut kendi kötü niyeti ile bir işleme karkışırsa benim hukuki güvencem ne olcak. Biz o arsa payının kuzenimle aramızdaki anlaşma gereği aslında yarısının da benim olduğunu nasıl ispat edebiliriz. Şimdi paydaşlardan başkasına yani kuzenimden bana paylarının yarısını satış göstersek ne olur. Ön alım hakkı idda edebilirler mi. Yoksa tapuda şerh düşebilir miyiz bu konuya ilişkin."

Konu uzun biraz evet kusura bakmayın okuması zor olacak szin için ama daha kısa yazamadım. Bu durumda ben müvekkilime öncelikle kuzeni ile arasında olan anlaşmayı noter onaylı bir anlaşma haline dönüştürmesi tavsiyesinde bulundum. Diğer konularda ise araştırmak için zaman istedim. Benim fikrim şu anda kalan diğer paydaşlar ön alım hakkı idda edebileceklerinden satış yapamazlar. ama aralarındakği özel protokole dayanarak tapuda şerh düşme vs olabilir mi bilmiyorum. Yardımcı olacak meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Teyze oğlu Mevlüt, size danışan teyze oğluna noterde yapılacak bir satış vaadi sözleşmesi yolu ileride taşınmaz kendi uhdesine geçtiğinde taşınmazın yarısını satmayı vaad edebilir. Bedeli peşinen aldığını sözleşmede beyan etsin ki ileride taşınmaz teyze oğluna kalmadığında bu bedeli geri isteme hakkınız olsun. Bu arada taşınmazın imar kanunu ve tarım topraklarının korunması bakımından bölünebilir olup olmadığını göz önüne alın.

Değerli Yılmazkan. Öncelikle cevabın için teşekkür ederim. Ama kafamı karıştıran şu. Satış vaadi sözleşmesi yapıldı diyelim ve sözleşmede bedelin peşin alındığı yazıyor diyelim. İleride açılacak bir icra dosyası üzerinden ilgili taşınmazın satışı istenirse bu durumda müvekkilim elindeki satış vaadi sözleşmesi ile nasıl bir müdahalede bulunabilir sürece? Satışı engelleyemez ve para ödenirse ne olur. İcra dairesindeki paradan hakkını alabilir mi?

Araştırdım ve gördüm ki ilgili taşınmaz bölünebilir değilmiş. Bu durumda müvekkilim noterde durumu açıkça ortaya koyan bir metinle bir protokol yapmayı düşünüyor. Acaba ileride bir icra takibi sürer ve satış istenirse ilgili taşınmazla ilgili, o zaman istihkak davası ile hak ararken böyle noter onaylı bir protoköl bizı sonuca ulaştırır mı? En azından ödediğimiz bedeli geri alabilir miyiz? Teşekkür ederim.

Noterde düzenlenecek bu protokolde satış vaadi de düzenlenmekle geçerli olur ve/veya en azından bedeli geri alma imkanı verir.

en mantıklı çözüm dava devam ederken payınız oranında size satış yapılması.kişinin icra sorunları vs de varsa yeni sorunlarla uğraşmamak adına satış yapmak daha akıllıca çözüm diye düşünüyorum.