Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

idare hukuku tazminat

Yanıt
Old 12-07-2007, 13:37   #1
burçin solmaz

 
Varsayılan idare hukuku tazminat

sayın meslektaşlarım, sorum idare hukuku alanında. bir müvekkilin arcının üstüne beton mikseri devrildi. sorun yoldaki çökmeden kaynaklanıyor. araçtaki değer kaybından dolayı tazminat davası açmayı düşünüyoruz. konuya benzer yargıtay kararı bulamadım. yardımcı olabilir misiniz. diğer bir soru da olay 15 haziran 2007 de gerçekleşmiş. arabanın tamiri 5.7.2007 de tamamlanmış. bizim dava açma süremiz ne zaman doluyor, 60 günlük süre burda da geçerli mi
Old 12-07-2007, 13:58   #2
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın av.burçin solmaz

İdari Yargılama Usulü Kanunu' nda TAM YARGI ile ilgili maddeleri okuyunuz. Tam yargı davası açmadan önce kusurlu idareye başvuru zorunluluğunu unutmayınız.

60 günlük süre iptal davaları için geçerlidir. Sizin bir yıllık süreniz var: telaşlanmayınız.

Saygılarımla
Old 12-07-2007, 14:48   #3
burçin solmaz

 
Varsayılan

teşekkür ederim, peki elinizde konuyla ilgili yargıtay kararı var mı
Old 12-07-2007, 15:10   #4
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın burçin solmaz

Kanunda çok açık biçimde yazan süre konusunda neden emsal karara ihtiyaç duyduğunuzu anlamıyorum. Tartışmalı bir konu olsa, kanunun yorumunda taraflar anlaşmazlığa düşse karar aranır ama böyle bir durumda aranmamalı.

Hukukçunun görevi kanunu uygulamaktır; kararları uygulamak değildir.

Saygılarımla
Old 12-07-2007, 19:03   #5
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan idare hukuku tazminat

Sayın Konyalıya katılıyorum
Eylam haksız fiilden kaynaklandığı için zamanaşımı süresi bir yıldır.

Saygılar
Old 13-07-2007, 12:06   #6
mustafaaladag

 
Varsayılan

Üstadım bu konuya ilişkin idare mahkemesinde tam yargı davası açmanız gerekiyor. Bu kesin bir durum yargıtayın bu hususa ilişkin yüzlerce kararı var. Zamanaşımı meslesişne gelince 1-5 yıllık zamanaşımı geçerli. yani zararı ve faili öğrendiğiniz tarihten itibaren 1 yıl her halükarda 5 yıl içöerisinde dava açmanız gerekmektedir. Bu nedenle tamir bittiğinde zararınızn miktarı belli oluyor. OIlaya ilişkin tutanaklar ile birlikte fatura da ekleyerek karayolları genel müdürlüğğünden tazminat bedelini isteyin. Size cevap vermedikleri takdirde yada cevap verdikleri tarihten itibaren 60 gün içinde yetkili idare mahkemesine karayolları genel müdürlüğü aleyhine tam yargı davası açın.
Old 13-07-2007, 15:30   #7
üye14072

 
Varsayılan

acaba idari dava mı yoksa adliye mahkemelerinde idare aleyhine dava mı?

bir istisna hatırlıyorum,

bir de şu var
neden idare alıyhine,
mikserin sahibi kim,
bence önce sorumluyu, ve hasarı tespit ettirin,

ve dikkat idae hukukunda kısmi dava olmaz.

sevgiler saygılar
Old 13-07-2007, 16:33   #8
burçin solmaz

 
Varsayılan

sanırım yanlış anlattım, yargıtay kararını yol çökmesi konusunda idarenin kusurlu ya da kusursuz sorumluluğu konusunda istedim.süre konusunda değil. beton taşıyan şirket arabası ile ilgili değil sorun. sorun, idarenin doğalgaz çalışmaları yaparken yolun altını oyması ve yol alt yapısının bozuk olmasıyla ilgili. yani davayı belediyeye yöneteceğiz. benzer durumda idareye kusur çıkaran ve alehine verilen yargıtay kararı var mı bulabildiğiniz?tüm ilgilenenlere şimdiden teşekkürler
Old 13-07-2007, 17:15   #9
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Bence ortada haksız fiil durumu var. Adli yargıda tazminat davası açılmalı ,birde boru hattını döşeyen idare belediyemi , yoksa Botaş mı , veya yüklenici firma mı? Bunları sağlıklı tespit etmeli. Diye düşünüyorum.

Saygılarımla.

T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/12956

K. 2004/13232

T. 13.12.2004

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılama sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalının doğalgaz çalışması sırasında, trafik işaret ve levhalarının bulundurmaması nedeniyle müvekkilinin idaresindeki aracıyla takla atarak maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini iddia ederek 15.000.000.000 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tespit tutanağının gerçekleri yansıtmadığını, hasar miktarının fahiş olduğunu ve haksız fiilden kaynaklanan istemin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu gereğince, davanın kabulü ile 15.000.000.000 TL tazminatın 24.7.2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
SONUÇ : Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasıdır. Davaya konu edilen zararlandırıcı eylemin iki yönlü trafiğe açık bir yol üzerinde meydana geldiği belirgindir. Karayolu üzerinde meydana gelen trafik kazalarında 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası uygulanır. Belirtilen yasanın 109.maddesine göre motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepleri zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Olayımızda trafik kazası 24.7.2001 tarihinde vuku bulmuş olup, dava iki yıllık zamanaşımı süresi dolmadan 18.7.2003 tarihinde açılmıştır. Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 810.100.000.TL peşin alınan harcın onama harcına mahsubuna 13.12.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-07-2007, 17:27   #10
halit pamuk

 
Varsayılan

Kanaatimce ise idari yargı görevli, çünkü hizmet kusuru var:

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/11793
K. 2005/9308
T. 5.10.2005
• KARAYOLUNDAKİ BOZULMADAN DOLAYI ARACIN UĞRADIĞI ZARAR NEDENİYLE TAZMİNAT TALEBİ ( Belediyenin Tacir Niteliğinin Bulunmaması - Zorunlu Kamu Görevi Dolayısıyla Meydana Gelen Zararın Hizmet Kusuru Sonucu Doğmuş Olması ve İdari Yargının Görevli Olması )
• TİCARİ İŞ NİTELİĞİNİN BULUNMAMASI ( Belediyenin Zorunlu Kamu Görevi Niteliğinde Bulunan Karayollarının Bakım ve Onarımını Yapmaması Nedeniyle Araçta Meydana Gelen Hasardan Dolayı Tazminat Yükümlülüğü - Görevli Yargı Yolu )
• HİZMET KUSURU SONUCU MEYDANA GELEN ZARARDAN DOLAYI BELEDİYENİN TAZMİNAT SORUMLULUĞU ( Belediyenin Tacir Sayılmaması ve Zarara Sebep Olan İşin de Ticari İş Niteliğinde Olmaması - Tazminat Davasında Görevli Yargı Yolu )
• GÖREVLİ YARGI YOLU ( Belediyenin Hizmet Kusuru Sonucu Üçüncü Kişilere Verdiği Zarardan Dolayı Açılan Tazminat Davasında - Belediyenin Sorumluluk Alanındaki Karayolundaki Çökme Nedeniyle Davacı Aracının Hasara Uğraması )
2577/m.2
1580/m.15
6762/m.3,11,12/11,14,18/2
ÖZET : Dava, davalı Belediye'nin sınırları içerisinde bulunan yolun çökmesi nedeniyle davacının selefine ait aracın logar kapağına çarpması sonucu hasarlandığı maddi olgusuna dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa davalı, TTK.'nun 3 ncü, 11 nci, 12/11 nci, 14 ncü, 18/2 nci madde hükümleri karşısında, tacir değildir ve haksız eylemi de ticari iş niteliği taşımaz. Nitekim, 1580 sayılı Belediyeler Kanunu'nun 15 nci maddesi uyarınca, belediyelerin sorumluluğunda bulunan karayollarının bakım ve onarımı da belediyenin görevleri arasındadır. Belediyenin bu zorunlu kamu görevi dolayısıyla meydana gelen zararlar, hizmet kusuru sonucu doğmuş olacağından, tazminat davasının davalı bakımından çözümlenme yeri, idari yargı merciidir. O halde, mahkemece, dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine kararı verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada K. Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 17.06.2004 tarih ve 2003/980-2004/527 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi A. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı sigorta vekilinin, TTK.'nun 1301 nci maddesi hükmüne dayalı olarak davalı aleyhine açtığı rücu davası sonucunda, mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair tesis edilen hüküm, davalı vekili tarafından temyiz etmiştir.

1- Dava, davalı Belediye'nin sınırları içerisinde bulunan yolun çökmesi nedeniyle davacının selefine ait aracın logar kapağına çarpması sonucu hasarlandığı maddi olgusuna dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa, davalı, TTK.'nun 3 ncü, 11 nci, 12/11 nci, 14 ncü, 18/2 nci madde hükümleri karşısında, tacir değildir ve haksız eylemi de ticari iş niteliği taşımaz. Nitekim, 1580 sayılı Belediyeler Kanunu'nun 15 nci maddesi uyarınca, belediyelerin sorumluluğunda bulunan karayollarının bakım ve onarımı da belediyenin görevleri arasındadır. Belediyenin bu zorunlu kamu görevi dolayısıyla meydana gelen zararlar, hizmet kusuru sonucu doğmuş olacağından, tazminat davasının davalı bakımından çözümlenme yeri, idari yargı merciidir. Zira, Kamu hizmetini görmekle yükümlü olan davalı idare, kural olarak özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Davacının iddiası, hizmet kusurundan kaynaklanan zarara ilişkin olup, böyle bir davanın, İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun'un 2 nci maddesi hükmü uyarınca davalı idare aleyhine tam yargı davası olarak açılması gerekmektedir.

O halde, mahkemece, dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

2- Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle kararın BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Ancak Karayolları Trafik kanundan kaynaklı davayı açacaksınız bu durumda Adli yargı görevli olacaktır.

Eğer Belediyenin hizmet kusuruna dayanacaksınız idari yargı görevli olacaktır.
Old 19-07-2007, 12:44   #11
burçin solmaz

 
Varsayılan

sayın Korayad ve Yüce KOCABAŞ yargıtay kararları için ve ilgilendiğiniz için teşekkürler, tabi diğer meslektsaşlarıma da ilgilerinden ötürü teşekkürler...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
idare hukuku kitap önerisi ahmetsacit Hukuk Lisans Eğitimi 15 28-07-2007 15:22
idare hukuku olumsuz idari işlem danıştay kararı ve yardım prag Meslektaşların Soruları 3 29-12-2006 14:02
ceza hukuku ve idare hukuku ilişkisi taylan Hukuk Soruları Arşivi 2 10-08-2006 17:12


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05412698 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.