Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Haksız azil halinde vekalet ücreti alacağı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-05-2020, 11:07   #1
egemen48

 
Varsayılan Haksız azil halinde vekalet ücreti alacağı

Trafik kazasindan kaynaklanan eylem neticesinde hem tazminat davasinin acilmasi hem de ceza yargilamasinin takibi icin anlasilmistir.Tazminat davasinda dosya karar asamasinda iken haksiz azil soz konusu olmustur.Hem tazminat davasi hem de ceza yargilamasi derdesttir.
1-Haksiz fiilden kaynakli tazminat alacaklari icin kesinlesme sarti aranmadigindan dolayi hukmun kurulmasi ile tazminati icraya koymayi dusunuyorduk,fakat azil ile icra vekalet ucretinden de mahrum kaldik.Bu durumda icra vekalet ucretini de asilden talep etme hakki soz konusu mudur?
2-Basit bir sorusturma dosyasi olmasina ragmen 1.5 sene boyunca iddianame tanzim edilmemisse de,hukuk davasinda alinan bilirkisi raporunda karsi tarafin tam kusurlu oldugu sabittir.Azilname geldikten kisa sure sonra da iddianame tanzim edildi.Bu durumda asilden talep edilecek vekalet ucreti alacagi sadece sorusturma asamasi icin mi soz konusu olur yoksa ceza davasina katilmis gibi mi hak edilir?Eger ceza davasina katilmis gibi kabul edilirse bu durumda mahrum kalinan karsi vekalet ucreti de asilden talep edilebilinir mi?
Old 11-05-2020, 15:38   #2
Av. Zümer AYDIN

 
Varsayılan

Merhabalar meslektaşım. Uygulamada ne yazık ki daha çok taraf iradelerine kalmış bir konu olarak görünse de haksız azil halinde avukatları koruyan hükümler mevcut. Öncelikle yapmış olduğunuz bir avukatlık ücret sözleşmesi varsa ona göre hareket etmek doğru olacaktır. Matbu olarak hangi aşamada olursa olsun müvekkilin haksız bir hareketinde çalışmaya devam edilmese de vekil olarak tam ücrete hak kazanırız. Dolayısıyla 1. sorunuza yönelik olarak sözleşme olmasa da Avukatlık Kanunu gereği yapılacak işin tam karşılığı olan meblağa hak kazanmış olursunuz kaldı ki müvekkilin haksız eylemi nedeniyle uğranılan maddi bir zarar söz konusu olacak dolayısıyla asilden talep etmenize engel olacak bir husus olduğunu düşünmüyorum. Konuyla ilgili AAÜT maddelerinde de açıklayıcı ibareler mevcut. 2. sorunuz için de takip edilen kısım ölçüsünde vekalet ücretine hak kazanılır yani sadece soruşturma aşaması için bir ücret talep edebilirsiniz diye düşünüyorum ancak yaptığınız bir sözleşme varsa ve burada kovuşturma aşamasını da kapsayacak şekilde bir anlaşma yapıldıysa tabiki sözleşme hükümleri öncelikli olacaktır. Aksi kanaat varsa paylaşılırsa sevinirim.
Old 14-05-2020, 13:46   #3
egemen48

 
Varsayılan

Merhabalar belirtilen sorulara yönelik görüş sahibi,elinde Yargıtay kararı ya da makale olan var mıdır?Teşekkürler
Old 17-05-2020, 03:14   #4
Av. M. Bahadır Özer

 
Varsayılan

İlk sorunuza ilişkin davada bedel arttırıp arttırmadığınızı yahut ıslah edip etmediğinizi öğrenmek isterim.

İlk sorunuzun cevabının icra vekalet ücretini müvekkilden talep edemeyeceğiniz şeklinde olduğunu düşünüyorum.

Zira Avukatlık Kanununun 173. maddesinin 1. fıkrasına göre sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kararlaştırılan avukatlık ücreti yalnızca avukatın üzerine almış olduğu işin karşılığı olup, mukabil dava, bağlantı ve ilişki bulunsa bile başka dava ve icra kovuşturmaları veya her türlü hukuki yardımlar ayrı ücrete tabidir.

İkinci sorunuzun cevabının da aynı hükümde mevcut olduğunu düşünüyorum. Buna göre aksine sözleşmeniz yoksa müvekkilden yalnızca soruşturma aşamasına ilişkin ücret talebinde bulunabileceğinizi düşünüyorum.
Old 17-05-2020, 23:00   #5
egemen48

 
Varsayılan

Konu manevi tazminat davasi idi o nedenle islah soz konusu olmadi.
Av.K.m173 avukatin her is icin ayri ucrete hak kazanacagini ifade ediyor.Oysaki somut olayda haksiz azil sonucu mahrum kalinan icra vekalet ucreti soz konusu.Bu nedenle ben icra vekalet ucretine de hak kazanilacagini dusunsem de dusuncemi destekler bir dayanak bulamadim
Old 21-05-2020, 14:49   #6
Av. Zümer AYDIN

 
Varsayılan

Meslektaşım şöyle bir karara ulaştım. Karar aşamasındayken meydana gelen haksız azil neticesinde vekilin tam vekalet ücretlerine hak kazanacağı yönünde karar çıkmış. Faydalı olabilir.



T.C YARGITAY 13.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 12330 Karar: 2019 / 6399
Karar Tarihi: 21.05.2019


YARGITAY KARARI

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi



Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR



Davacı, avukat olduğunu ve ... 4.Noterliği’nden 22.01.2014 tarihli

vekalet>name ile davalının vekilliğini üstlenerek davalının alacaklı olduğu ... 1.İcra Müd.nün 2014/780E.sayılı dosyası ile icra takibini yürüttüğünü, bilahare dosya borçlusunun itirazı nedeniyle takibin durması üzerine ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/97E. 2014/603K.sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açtığını, icra takibinde dosya borçlusunun istihkak iddiasında bulunması üzerine ... 1.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/128E. Sayılı dosyasından istihkak davası açtığını, öte yandan icra dosyasının borçlusuna yediemin olarak teslim edilen hacizli malların bulunmadığının tespiti üzerine dosya borçlusu hakkında ... 4.Asliye Ceza Mahkemesinde görülen muhafaza görevini ihlal ceza davasında da davalının vekilliğini yaptığını, görevini layıkıyla yapmasına rağmen



haksız olarak 08.09.2015 tarihli



azilname ile azledildiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL hak kazanılan

vekalet

ücreti ve karşı

vekalet

ücreti alacağının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 27/01/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 53.869,61 TL ye çıkartmıştır.

Davalı, icra takibi sonrası haciz işlemi yapıldığını, ancak davacı avukatın mahcuz malların satışını istemediği için haczin düştüğünü, yine icra dosyasında haczedilen gayrimenkulün satılmasına karar verilmesine rağmen davacı avukatın satış avansını yatırmadığı ve haciz işlemini takip etmediğini, bu nedenlerle davacıyı haklı olarak azlettiğini belirterek davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın kabulüne 10.000,00 TL

vekalet

ücreti alacağının dava tarihi 11/09/2015 tarihinden başlayacak yasal faizleri ile birlikte, 43.869,61 TL

vekalet

ücreti alacağının ıslah tarihi 27/01/2016 tarihinden başlayacak yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı,



haksız



azil nedenine dayalı olarak

vekalet

ücretinin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davacı avukat azlin



haksız olduğunu ileri sürerken, davalı ise azlin haklı olduğunu savunmuştur. O halde, taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık azlin haklı olup olmadığı ile ilgili olup, ancak bunun sonucuna göre davalının

vekalet

ücreti ödemekle yükümlü olup olmadığına karar verilebilecektir. Mahkemece, alınan 12/01/2016 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda azlin



haksız olduğu kabul edilerek sonuca gidilmiş, raporda ise davacı avukatın icra dosyasında yapılması gereken tüm işlemleri yaptığı istihkak ve ceza davası dosyalarında ise dosyalar

tam karar aşamasındayken azledildiği, her iki davanın da azledilmesi sebebiyle sadece son duruşmalarına giremediği ve o duruşmalarda da dosyanın karara çıktığının görüldüğünü, takip edilen bir icra dosyası, bir ceza davası dosyası ve iki hukuk dava dosyasında; 71.812,00 TL

vekalet

ücreti+13.350TL aldığı

vekalet

ücreti+12.195,80 TL masraflardan avukata verilen 15.000,00 TL avans ve 10.000,00 TL ücret düşülmüş, avukatın toplam alacağı 72.357,80 TL olarak hesaplanmıştır. Ancak davacı avukat hesaplamada sehven yapılan yanlışlıklar olduğunu belirterek rapora itiraz etmiş, toplam alacaklarının 53.869,61 TL olduğunu belirtmiş, Mahkeme de bu değer üzerinden davanın kabulü şeklinde karar vermiştir.

Davacı avukatın, vekil olarak borçları TBK'nun 505 ve devamı maddelerinde gösterilmiş olup, öncelikle vekilin TBK.nun 506 maddesine göre müvekkiline karşı

vekaleti sadakat ve özen ile ifa etme yükümlülüğü vardır. Vekil sadakat borcu gereği olarak müvekkilinin yararına olacak davranışlarda bulunmak, ona zarar verecek davranışlardan kaçınmak zorundadır. Şayet vekili görevini yerine getirirken gerekli özen ve dikkati göstermemiş, sadakatle

vekaleti ifa etmemiş ise, vekil edenin vekilini azli haklıdır. Avukatlık Kanunu'nun 174. maddesi hükmüne göre



azil haklı ise avukatlık

ücretinin ödenmesi gerekmez,



haksız



azil halinde ise

ücretin

tamamına avukat hak kazanır. Bu nedenle öncelikle davacı avukatın azlinin haklı olup olmadığının değerlendirilmesi gerekir.

Mahkemece, davalının itirazları karşılanmaksızın bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Raporda, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmediği ve davalının



azilde haklı olup olmadıkları hususunda dayanaklar gösterilmediği gibi, icra dosyalarının yüzeysel bir şekilde incelendiği, mahcuz malların satış isteme sürelerinin, yatırılan ve yatırılması gereken satış avanslarının ve düşen hacizlerin incelenmediği görülmüştür. Yapılan hesaplamada da avukatın tahsil ettiği

vekalet

ücreti alacağı çıkartılması gerekirken, sehven alacak miktarı ile toplanmasının yanında, hesaplamanın eksik incelemeye dayalı yapıldığı, dolayısıyla davacının alacağın çok üstünde bir sonuca ulaşıldığı görülmüştür. Davacının rapora itirazı üzerine daha önce tahsil edilen

vekalet

ücreti alacağı, avans miktarı asıl alacaktan düşülerek sırf davacının belirttiği miktar üzerinden davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Hal böyle olunca, mahkemece, davacı ve davalının bir önceki rapora yaptıkları itirazlarını karşılar mahiyette, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmediği ve davalının



azilde haklı olup olmadığı konusunda aydınlatıcı, taraf, hâkim ve Yargıtay denetimine elverişli, konusunda uzman bir bilirkişi heyetinden rapor alınmak suretiyle oluşacak sonuca göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, yazılı şekilde yetersiz rapora itibar edilerek eksik inceleme ve değerlendirme sonucu karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Haksız Azil Halinde Vekalet Ücreti Av.Ayça Barlah Meslektaşların Soruları 5 06-01-2018 09:20
Kısmi davada haksız azil halinde vekalet ücreti nesrintat Meslektaşların Soruları 1 02-01-2016 21:21
haksız azil halinde vekalet ücreti, karşı vekalet ücreti talebi için kesinleşme şartı emrahcevik Meslektaşların Soruları 2 10-12-2011 19:02
haksız azil halinde vekalet ücreti günseligonca Meslektaşların Soruları 7 04-08-2011 14:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03968692 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.