Ticari zarar hakkında Yargıtay kararı arıyorum.

Merhabalar. Müvekkil şirket bir işyerini uzun süreli olarak kiraya vermiş ve sözleşme devam ederken kiracı işyerini müvekkilin kusuru nedeniyle işletemediği iddiasıyla zarar ziyan davası açmış. Biz herhangi bir kusurumuz olmdığını, kusurumuz olsa dahi ancak kiracının gelirlerindeki azalmadan, ya da zararındaki artıştan sorumlu olabileceğimizi belirttik. Bilirkişi ise davacının gelirlerindeki azalmadan değil,hasılatındaki azalmadan sorumlu olduğumuz iddiasında. Davacı işyerini kullanamadığı için giderleri büyük ölçüde düşmüş durumda. Bu nedenle arada uçurum gibi bir fark var. Dava açmadan önceki iki yılda zarar eden firma hasılatındaki düşüten sorumlu olmamız halinde çok yüksek bir kar elde edecek.

Kusurumuz olduğu kanıtlanması halinde gelirlerdeki azalmadan mı yoksa hasılatındaki azalmadan mı sorumlu olduğumuz konusunda Yargıtay kararı araştırıyorum şimdiden yardımlarınız için teşekkür ederim.

Taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş sayılması gerektiği görüşündeyim ( TTK. m. 21).
Bu kabulle:
1.Müvekkile atfedilen kusur iddiası ?

2.Sözleşmenin durumu (?):
2.1.Feshedilmiş se ( istenebilecek tazminat; davacının kaçırılan fırsatı olarak olumsuz –menfi- zararıdır.818 s.BK.m.106,108)
2.2.Feshedilmemişse (Müspet zarar)

3. “Zarar ziyan davası” nın kapsamı (?):
3.1.”Gelirdeki azalma – Zarardaki artış”, -
3.2. “Hasılattaki azalma” –
3.3.Yoksun kalınan kâr –
3.4.Munzam zarar (BK.m.105)

Alıntı: ...Yargıtay kararı araştırıyorum...

Önce yasal dayanak araştırılsa daha yararlı olmaz mı?

Kahve molası...

Davacı kiracı, işyerinde yaşanan hasar nedeniyle işyerini kullanamadığını, bu hasarın müvekkil tarafından giderilmesini ve işyerini kullanamadığı günler içindeki zararın müvekkil tarafından karşılanması gerektiğini iddia ediyor. Kira sözleşmesini feshetmeyen davacı işyerini çalıştıramadığı dönem için zararını talep ediyor. İhtilaf konusu bu zarar hesaplanırken kiracının gelirlerindeki azalmadan mı hasılatındaki azalmadan mı sorumlu olduğumuz.