suça iştirak iradesi

Sanığın 18 den yaşından küçük kızla arkadaş olmasına mağdurenin telefon numarasını vererek katkıda bulunan diğer sanık suça iştirak ettiğinden cezalandırılmasını talep eden iddianamenin kabulu ile açılan ceza davasında; sanığın hiçbir maddi katkısı olmadan sadece telefon numarasını verdiğinden bahisle iştirak iradesinin varlığı ileri sürülebilir mi? sanık telefon numarasını verip git mağdureyle cinsel ilişki kur ya da başka bir suç işle demek mi istemiş ki, bundan dolayı ceza davası açılmış?
Özetle burda sanığın iştirak iradesi olabilir mi? </I>

selamlar; sorunuzdan anlayabildiğim kadarı ile sanığın yalnızca mağdurenin telefon numarasını vermekten ibaret gibi görünen eyleminde hiç bir surette iştirakten bahsetmek mümkün değildir. Zira 765 sayılı TCK.nda yer alan asli ve fer'i iştirak kavramları 5237 sayılı yasanın 37.maddesinde yer almamış ve yeni düzenlemede müşterek failliğe yer verilmiştir. Buna göred kısaca müşterek faillikte birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde ortak hakimiyet kurulduğu için, her bir suç ortağı fail statüsündedir ve her bir failin suça katkısı ve rolü önemli olup herbirinin tek başına suçun oluşmasını yada engellenmesini temin edebilecek vaziyet vardır.Oysa sizin olayınızda yalnızca telefon numarası temin etmek suç teşkil eden olayın oluşumuna tek başına yeterli görünmemektedir. Burada iştirakten değil olsa olsa 39.madde de yer alan " yardım etme" den sözedilebilir ki 39.maddenin 2/b fıkrasını olaya göre yorumlamanızda fayda var kanaatindeyim. başarılar,saygılar

selamlar; sorunuzdan anlayabildiğim kadarı ile sanığın yalnızca mağdurenin telefon numarasını vermekten ibaret gibi görünen eyleminde hiç bir surette iştirakten bahsetmek mümkün değildir. Zira 765 sayılı TCK.nda yer alan asli ve fer'i iştirak kavramları 5237 sayılı yasanın 37.maddesinde yer almamış ve yeni düzenlemede müşterek failliğe yer verilmiştir. Buna göred kısaca müşterek faillikte birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde ortak hakimiyet kurulduğu için, her bir suç ortağı fail statüsündedir ve her bir failin suça katkısı ve rolü önemli olup herbirinin tek başına suçun oluşmasını yada engellenmesini temin edebilecek vaziyet vardır.Oysa sizin olayınızda yalnızca telefon numarası temin etmek suç teşkil eden olayın oluşumuna tek başına yeterli görünmemektedir. Burada iştirakten değil olsa olsa 39.madde de yer alan " yardım etme" den sözedilebilir ki 39.maddenin 2/b fıkrasını olaya göre yorumlamanızda fayda var kanaatindeyim. başarılar,saygılar

TCK 39/2. maddesinin b bendini olay açısından okuyunca herhangi bir iştirak iradesinin mevcut olduğunu düşünmüyorum.Çünkü 39/2. b de suçun nasıl işleneceği hususunda yol göstermek veya fiilin işlenmesinde kullanılacak araçları sağlamaktan söz ediyor kanun koyucu.
Anladığım kadarıyla iddianameye konu edilen suç reşit olmayanla cinsel ilişki suçudur.Mağdurenin telefon numarasını faile vermiş olmak ne suçun nasıl işleneceği hususunda yol göstermektir ne de suçta kullanılacak araçları sağlamaktır.Bu durumda faile salt mağdurenin telefon numarasının verilmiş olması yukarıda bent kapsamında yardım etme düzeyinde iştirak sayılamaz.

Ancak 39/2 c deki durum belki söz konusu olabilir.Zira faile telefon numarası verilmesi suçun icra hareketi olmamakla ve suçun işlenmesi için önemsiz olmakla beraber suçun işlenmesini kolaylaştırmış sayılabilir.

Olaya iştirak iradesi açısından da farklı bir yorum getirilebilir belki.

Saygılar...

slm değeli meslektaşım.bu tarz durumlarda eski yasanın artık uygulamdan kalmış olması yani eski yasadaki buradaki suç vasfına uyan fer-i manevi iştirak hükmü yeni yasada yer almadığından mahkemerin bu konuda taktir yetkisi fazla olacaktır.dolayısıyla özel hayatın gizliliği ve aslın da telefon numarası verilirken "cinsel münasebet "olma ihtimali dahilinde verilmiştir ve neticesinde olan da olmuştur: mahkeme yardımdan tck 39 dan ceza verebilir diye düşünüyorum.tşk.