Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Muvazaa davasında, gayrimenkulü devralan şahısların davaya dahil edilmesi

Yanıt
Old 12-04-2007, 15:27   #1
soliciter

 
Varsayılan Muvazaa davasında, gayrimenkulü devralan şahısların davaya dahil edilmesi

Sayın meslektaşlarım,
Şu anda yürüttüğümüz bir muvazaa davasında, davalının (ki kendisi de müvekkilenin eski eşinden muvazaalı olarak ilk devralan) gelen tapu kayıtları ile gayrimenkulleri devretmiş olduğunu öğrendik. İhtiyati tedbir kararını ancak bu devirlerden sonra alabildik. Ancak devralan kişileri davaya dahil etme hususunda hakim, tereddütlü olması nedeniyle henüz bir karar veremedi. Bu kişilerin davaya dahili konusunda yorumlarınızı bekliyorum.

Yorumlarınız için şimdiden teşekkürler!
Old 12-04-2007, 15:35   #2
Hasan Coşkun

 
Varsayılan

eğer davanızda son devralanın kötüniyetli olduğunu iddia ediyorsanız ve tapu iptali istiyorsanız davaya dahil etmeniz gerekir,hatta zorunlu dava arkadaşlığı vardır.Eğer kötü niyetli değil diyorsanız davaya tazminat olarak devam edeceksiniz bu durumda davaya dahil edilmesine gerek yoktur
Old 12-04-2007, 15:47   #3
Av.Turhan Demiroğlu

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 14


Esas No.
2001/6501
Karar No.
2001/7594
Tarihi
06.11.2001
DAVA : Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.5.1995 gününde verilen dilekçe ile tescil ve alacak istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tescil isteğinin reddine, alacak isteğinin kısmen kabulüne dair verilen 19.12.2000 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 6.11.2001 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. Yavuz Doğan ile karşı taraftan davalı İsmail Kıroğıu vekili Av. Taner Küçüktepe geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Mahkemece hükmüne uyulan önceki bozma ilamında; uyuşmazlığın Borçlar Yasasının 162 ve izleyen maddeleri uyarınca değerlendirilerek sonuca ulaşılması gerektiğine, dava konusu bağımsız bölümün 450.000.000 lira bedelle davacıya temlik edildiği hususunda yazılı temlik belgesi ve bunu teyit eden davalının emniyet ifadesi bulunduğuna, taraflar arasındaki bu sözleşmenin yürürlükte olduğuna, satış bedelinin ödenen 130.000.000 liralık kısmı dışındaki kısmın ödenmesi için Borçlar Kanununun 81 inci maddesi uyarınca davacıya önel verilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğine işaret olunmuştur.

Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra bakiye satış bedelini depo etmesi için 28.9.1999 tarihli oturumda davacı tarafa önel verilmiş ve süresi içinde 7.10.1999 tarihinde bakiye satış bedeli mahkeme veznesine depo edilmiştir.

Ne var ki; bu arada davacı tarafa önel verilmesinden bir gün sonra davalı, tapudaki payının tamamını kızı olan Derya Çınar'a tapudan devretmiştir.

Bu durum sonradan anlaşılınca davacı vekili 7.12.1999 tarihli dilekçesi ile davasını H.U.M.K.nun 186 ncı maddesi uyarınca Derya Çınar'a yönelttiğini bildirmiş ve tedbir konmasını istemiştir.

Mahkeme 8.12.1999 tarihinde tedbir konmasına karar vermiş ise de Derya Çınar 7.12.1999 tarihinde dava kendisine yöneltildiği gün bu payı tapudan Azize Salkava isimli kişiye satmıştır.

Bunun üzerine de davacı vekili H.U.M.K.nun 186 ncı maddesi uyarınca davayı yeni malik Azize Salkaya'ya yöneltmiştir.

Yukarıda anlatılan safahat ve tarih bağlantılarına, bazı ara kararları ve talepler sonrası tapudan gerçekleştirilen işlemlerdeki sürat ve çabukluğa göre Azize Salkaya'nın iktisabının muvazaaya dayalı olduğunun kabulü hayatın olağan akışına ve halin icabına uygundur. Böyle bir karinenin varlığı karşısında iktisabında muvazaa olmadığını, iktisabının gerçek bir alım olduğunu kanıtlamak Azize Salkaya'ya düşer. Azize Salkaya ise taşınmazı yatırım amacıyla satın aldığı yönündeki savunmasını kanıtlayamamıştır. Hal böyle olunca davacının ayın isteğini Azize'ye karşı da ileri sürmesi mümkündür. Bu hususlar gözardı edilerek tapu iptali ve tescil isteğinin reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine, 6.000.000 lira duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6.11.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 12-04-2007, 16:19   #4
av.murat kalkan

 
Varsayılan

Sn. soliciter, sorunuzun net cevabı HUMK 186'da düzenlenmiş olup konunun özü ahara temlik'tir. İlgili madde uyarınca, dava konusu, ahara temlik olunduğu takdirde diğer taraf dilerse temlik edene karşı olan davasından sarfınazar ederek temlik alana karşı davasını devam ettirir. Veya, dilerse aynı kişiye karşı davasını tazminat davası olarak devam ettirir.

Saygılarımla,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vergi davasında davaya müdahale- acilll! Neslihan Meslektaşların Soruları 8 09-03-2007 10:08
ÖTV tazminata dahil midir? avegunduz Meslektaşların Soruları 1 26-01-2007 19:21
Davaya dahil edilmemiş kararı çıkmış araç işleteni hakkında ne yapabiliriz tema Meslektaşların Soruları 2 26-01-2007 11:07
işe iade davasında 6 aylık kıdemin hesabı zorunlu fesihten önceki çalışmalar da dahil Av.Ayşe Batumlu Meslektaşların Soruları 3 27-11-2006 20:09
Taşıt Kanununun L6 Incı Maddesine Muhalefet Eden Şahısların Davası zeki Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 19:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04904294 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.