Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

89/3 Nedeniyle Menfi Tespit Davasında Taraf Sorunu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-11-2017, 11:32   #1
Av. Yakup AYDIN

 
Varsayılan 89/3 Nedeniyle Menfi Tespit Davasında Taraf Sorunu

Değerli meslektaşlarım,

Bir icra takibi kapsamında borçlunun, annesi adına kayıtlı araçlarla iş yaptığını tespit ettik. Diğer bir deyişle, borçlu iş için kullandığı araçları annesinin adına almış. Bu nedenle borçlunun annesine İİK 89 kapsamında 1. 2. ve 3. haciz ihbarnamesi gönderdik. 3. haciz ihbarnamesinin tebliğinin ardından borçlunun annesi tarafından menfi tespit davası açıldı. Takip alacaklısı üç kişidir. Fakat menfi tespit davasında, alacaklı olan üç müvekkilimizden ikisi davalı olarak gösterilmiş, ayrıca 'diğer davalı' adı altında takip borçlusu olan kendi oğlu da davalı gösterilmiştir. Sonuç olarak, alacaklı olan müvekkillerimizden biri davanın tarafı değildir.

İİK 89/3'e göre "Bu davada üçüncü şahıs, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur." Bu durumda tespiti istenen husus, üçüncü kişinin takip borçlusuna herhangi bir borcu olmadığıdır. Ve davada ispatlanması gereken husus da budur.

Buna göre, takip alacaklısının/alacaklılarının bu davada davalı olarak gösterilmesinin hukuki dayanağı nedir?

Ve ayrıca, takip alacaklılarından birinin bu davada davalı olarak gösterilmemiş olmasının hukuki sonucu hakkında görüşünüz nedir?

Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
Old 23-06-2021, 22:36   #2
avmehmetkaramanli

 
Varsayılan Görev yönünden de ilgili karar bu şekilde ( Ticari işlerde ticaret mahkemesi görevli)

T.C.
YARGITAY

19. Hukuk Dairesi

Esas No: 2019/1500

Karar No: 2019/4799

Karar Tarihi: 16.10.2019

YARGITAY KARARI



YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi





Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

- KARAR -

Davacı vekili, davacı şirketin eski çalışanı dava dışı ...hakkında, davalı şirket tarafından başlatılan icra takibinde, İ.İ.K.’nun 89/I ve 89/II maddelerine göre davacı şirkete tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine, davacı şirket tarafından itiraz edilmediğini, bunun üzerine davacı şirkete İ.İ.K.’nun 89/III maddesine göre haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, davacı şirketin, davalı şirkete veya davalı şirketin icra dosyasında borçlu olarak görülen dava dışı ...adlı şahsa herhangi bir borcu olmadığını belirterek, davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davanın İ.İ.K.’nun 89/3. maddesinde düzenlenen 15 günlük süre geçtikten sonra açıldığını, dava dışı ...'ın davacı şirket bünyesinde 12/06/2012 tarihinde işe başladığını ve halen davacı şirkette çalıştığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 89/I haciz ihbarnamesinin 10/01/2013 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği, 01/01/2013 tarihinde davacı şirkette işe başlayan dava dışı borçlu ...'ın 31/01/2013 tarihinde doğan Ocak ayı maaşının % 25’ine isabet eden 384,06 TL ve 28/02/2013 tarihinde doğan Şubat ayı maaşının % 25'ine tekabül eden 384,06 TL olmak üzere toplam 768,12 TL’yi davacı şirketin icra dosyasına yatırması gerekirken, dava dışı ...'a maaşının tamamını ödediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının davalı şirkete 768,12 TL borçlu olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava İ.İ.K.’nun 89/III maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır. İhbarnamenin gönderildiği takip, davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu ...’a karşı kambiyo senedine istinaden yapılmış bir takiptir. Bu itibarla ticari iş niteliğindeki takip dosyasından gönderilen ihbarnameye karşı açılan menfi tespit davasının ticaret mahkemesinde görülmesi gerekir. Dava tarihi itibarıyla asliye hukuk mahkemesi ile asliye ticaret mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğundan mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 / 2

iadesine, 16/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 23-06-2021, 23:03   #3
avmehmetkaramanli

 
Varsayılan 89/3 sürelerini kaçıran 3. kişi istirdat davasını alacaklıya karşı acabilir mi ?

. Hukuk Dairesi 2019/639 E. , 2019/5780 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/10/2013 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; menfi tespit isteminin kabulüne, istirdat isteminin ise reddine dair verilen 15/11/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece, menfi tespit isteminin kabulüne, istirdat isteminin ise reddine karar verilmiş; hüküm; davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlular ... ve ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2012/16159 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibi nedeniyle tarafına 1., 2. ve 3. haciz ihbarnameleri gönderildiğini, haciz ihbarnamelerine karşı süresinde itiraz edemediğini, dava dışı borçlular ile arasında herhangi bir alacak ve borç ilişkisi bulunmadığını belirterek, icra dosyası alacaklısı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; alınan bilirkişi raporu benimsenerek davacının icra dosyasında borçlu olan şahıs ve şirketler grubu ile arasında herhangi bir iş yapılmadığı, bu nedenle aralarında alacak ve borç ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle menfi tespit isteminin kabulüne, davalının haciz ihbarnamelerinin gönderilmesi sırasında kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle istirdat isteminin reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden; mahkemece, davanın İİK'nın 89/3 maddesi uyarınca hak düşürücü sürede açılmadığı gerekçesiyle süre yönünden reddine dair verilen 11/03/2014 tarihli ilk kararın, Dairemizin 27/10/2014 tarih ve 2014/9437 esas, 13930 karar sayılı ilamıyla, davanın genel hükümlere göre açılan menfi tespit davası olduğu, bu nedenle hak düşürücü süre yönünden ret kararı verilmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulması sonrasında; davanın menfi tespit davası olarak genel hükümlere göre açıldığı kabul edildiğine göre, ilgili dosya borçlusu olarak görünen dava dışı şirket ve Taner Gürsel aleyhine açılması gerektiği, zira iddianın genel olarak borçlu olunmadığının tespiti davası olduğu, icra dosyası alacaklısının davacıdan doğrudan alacaklı olduğuna dair bir iddiasının bulunmadığı, kendisine bu davada husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın husumet yönünden reddine karar verildiği ve bu kararın da Dairemizin 28/01/2016 tarih ve 2015/16047 esas, 2016/1193 karar sayılı ilamıyla, takip kapsamında davacıya İİK 89. maddesi uyarınca gönderilen 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine süresi içinde itiraz edilmediği,
üçüncü haciz ihbarnamesinin ise 21/05/2013 tarihinde tebliğ edildiği, süresi içinde dava açılmadığı, bu haliyle takip kesinleşmekle davacının, takip borçlusu yerine geçtiği, bu nedenle davacıya husumet düştüğü gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Şu durumda, Dairemizin yukarıda belirtilen ve mahkemece uyulan bozma ilamları uyarınca eldeki davanın genel hükümlere göre açılan menfi tespit davası olduğu hususu kesinleşmiştir. Dosya kapsamına alınan ve mahkemece de benimsenen bilirkişi raporu uyarınca icra takibi borçlusu ... ve ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'ne davacının borçlu olmadığı tespit edildiğine göre genel hükümlere göre açılan menfi tespit davasında istirdata karar verilebilmesi için karşı tarafın kötüniyetli olunduğunun ispatına ihtiyaç yoktur. Mahkemece istirdat isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir. Anılan yön gözetilmeden usul ve yasaya aykırı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
icra takibi olmaksızın çek e dayalı menfi tespit davasında tanınmayan karşı taraf adresi bildirilmesi zorunlu mudur? AVUKAT340601 Meslektaşların Soruları 0 29-05-2016 18:40
Menfi Tespit Davasında İyi Niyetli Üçüncü Kişi Sorunu Av. Emre Heper Meslektaşların Soruları 1 12-11-2014 23:56
Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması suretiyle yapılan kısmi icra takibi sonucu açılacak menfi tespit davasında dava değeri sorunu av.halilari Meslektaşların Soruları 4 28-08-2011 20:05
Menfi Tespit Davası taraf sorunu? MuratCANLI Meslektaşların Soruları 7 26-02-2011 23:29
Kira tespit davasında davalı taraf sorunu gökmen17 Meslektaşların Soruları 0 25-05-2010 21:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02933598 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.