Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Birleşen Dava - Ayrı Ayrı Vekalet Ücreti - İlamlı İcra

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-02-2013, 11:13   #1
alperyldrm

 
Varsayılan Birleşen Dava - Ayrı Ayrı Vekalet Ücreti - İlamlı İcra

Merhaba,

Birleşen davada iki ayrı davalı aleyhinde ayrı ayrı vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedildi.

Kararla ilgili icra takibi başlatacağım. Bu icra takibi nasıl olacak?

Asıl alacak kısmında ayrı ayrı vekalet ücretlerini ve yargılama giderlerini yazıp bu alacaklardan hangi borçlunun sorumlu olduğunu açıkça yazarsam buraya kadar bir sorun yok.

Ancak takipten sonra işleyecek faizden, ödenecek tahsil harcından ve diğer masraflardan hangi borçlunun ne kadar sorumlu olduğu belli olmuyor. Bu nasıl hesaplanacak. ?

Yoksa ben bu ilamlı icrayla ilgili iki ayrı ilamlı takip mi başlatmalıyım
Old 01-02-2013, 11:56   #2
Devils advocate

 
Varsayılan

asıl alacak ile ilgili ayrı yargılama gideri ve vekalet ücreti ile ilgili iki ayrı icra takibi başlatabilirsiniz.
Old 01-02-2013, 13:38   #3
hltydmr

 
Varsayılan

ayrı ayrı iki takip başlatamazsınız. bir ilam= bir takip
Old 01-02-2013, 15:36   #4
Devils advocate

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

Esas: 2010/12-138
Karar: 2010/169
Karar Tarihi: 24.03.2010

ŞİKAYET DAVASI - İLAMDA YAZILI OLAN ASIL ALACAK VE YARGILAMA GİDERLERİ İLE VEKALET ÜCRETİ YÖNÜNDEN TEK BİR TAKİP YAPILABİLECEĞİ - ŞİKAYETİN REDDİ GEREĞİ

ÖZET: Somut olayda ilamda yazılı olan asıl alacak ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden tek bir takip yapılabileceği gibi ayrı ayrı takip yapılması da mümkündür. İlamda hükmedilen asıl alacak ve buna bağlı fer'i alacaklar yönünden ayrı ayrı takip yapılmasını engelleyen yasa hükmü bulunmadığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekir.

(1086 S. K. m. 429)

Dava: Taraflar arasındaki <Şikayet> davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 22.09.2008 gün ve 2008/922 E., 2008/840 K. sayılı kararın incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 09.03.2009 gün ve 2008/24958 E., 2009/4787 K. sayılı ilamı ile onanmış, alacaklı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 13.10.2009 gün ve 10422-18967 sayılı ilamı ile;

(...Takip dayanağı Antalya 2. İdare Mahkemesi'nin 25.04.2008 tarih ve 2005/833 Esas 2008/827 Karar sayılı ilamında, <240.000.-YTL maddi, 10.000.-YTL manevi tazminatın, 17.500.-YTL nispi vekalet ücretinin, ayrıca toplam 13.791,90.-YTL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine> karar verildiği anlaşılmaktadır. Alacaklı tarafça mahkemece hükmedilen bu kalemlerin her biri ayrı ayrı ilamlı icra takibinin konusu yapılmıştır. Borçlu idare, ilamda hükmedilen kalemlerin üç ayrı ilamlı icra takibine konu edilmesini, mükerrer takibe sebebiyet verildiğinden dolayı şikayet konusu yapmıştır.

Dairemizin müstekar içtihatları gereği ilamda yazılı olan asıl alacak ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden tek bir takip yapılabileceği gibi ayrı ayrı takip yapılması da mümkündür. İlamda hükmedilen asıl alacak ve buna bağlı fer'i alacaklar yönünden ayrı ayrı takip yapılmasını engelleyen yasa hükmü bulunmadığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla; alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Temyiz Eden: Alacaklı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK'nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 24.03.2010 gününde, ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi. (¤¤)

Aynı ilama bağlı asıl alacak için ayrı, yargılama gideri ve vekalet ücreti için ayrı takip yapılabilir. Saygılarımla
Old 01-02-2013, 16:04   #5
olgu

 
Varsayılan

8. Dairenin son kararına göre ilamın bölünerek icraya konulmasına aykırı iik da düzenleme olmasada bu durum hakkın kötüye kullanılmasıdır.

Alıntı:
T.C.

YARGITAY

8. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/7921

K. 2012/10135

T. 09.11.2012

* İLAM BÜTÜN OLMASINA RAĞMEN İKİ AYRI İCRA TAKİBİ BAŞLATILMASI (Aynı İlama Dayanarak/Her Takip Dosyasında Yeni Takip Vekalet Ücreti Talep Edildiği - Bu Durumun Hukuk Düzenince Korunamayacağı)

* TAKİP VEKALET ÜCRETİNİN FAZLADAN TALEP EDİLMESİ (Aynı İlama Dayanılarak Vekalet Ücreti İle Yargılama ve Tazminat Alacağına İlişkin Vekalet Ücreti Talep Edildiği - Her Dosyada Takip Vekalet Ücreti Talep Edilmesinin Hakkın Kötüye Kullanılması Olduğu)

* HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI (Aynı İlama Dayanılarak Ayrı Takipler Yapılarak Takip Vekalet Ücreti Talep Edildiği - Sebepsiz Zenginleşmeye Neden Olacak Şekilde Fazladan Avukatlık Ücretinin Talep Edilmesinin Hakkın Kötüye Kullanılması Olduğu)

* VEKALET ÜCRETİNİN İKİ AYRI TAKİPLE TALEP EDİLMESİ (Aynı İlama Dayanarak/Ayrı Takip Vekalet Ücreti Talep Edilmesinin Hukuk Düzeni Tarafından Korunmayacağı - Sebepsiz Zenginleşmeye Yol Açacağı)

* AVUKATIN SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMESİ (Aynı İlama Dayanılarak Vekalet Ücreti İle Yargılama ve Tazminat Alacağına İlişkin Vekalet Ücreti Talep Edildiği - Her Dosyada Takip Vekalet Ücreti Talep Edilmesinin Hakkın Kötüye Kullanılması Olduğu)

2709/m.36

4721/m.1, 2, 4, 33

6100/m.29, 297, 323, 326

6098/m.77

2004/m.32

818/m.61

ÖZET : Alacaklı vekili tarafından aynı ilama dayanılarak vekalet ücreti ile yargılama ve tazminat alacağına ilişkin vekalet ücreti olmak üzere iki ayrı takip başlatıldığı ve her takip dosyasında yeni takip vekalet ücreti talep edilmiş olduğu görülmüştür. Kötü niyetli olmasa da alacaklı tarafından yasadaki boşluktan yararlanılarak bir ilamdaki haklar için ayrı ayrı takip başlatılarak sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde fazladan avukatlık ücreti talep edilmesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Bu durum hukuk düzeni tarafından korunamaz. Borçlunun bu yöndeki şikayetinin kabulü gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme Kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Borçlu vekili; Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2012/4541 ve 2012/4542 Esas sayılı dosyalarına konu Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/301 sayılı ilamında hüküm altına alınan alacağı bölerek iki ayrı icra emri ile ilamlı takip yaptığını, bunun yerinde olmadığını beyanla kanuna aykırı Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2012/4541 sayılı dosyasındaki takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece alacaklının aynı ilamdaki farklı alacak kalemleri için ayrı ayrı takip yapmasına yasal bir engel bulunmadığından ve dosyayı hesap bilirkişisine düzenlenen rapor doğrultusunda hüküm tesis etmiştir.

6100 sayılı HMK.nun Hükmün Kapsamı başlıklı 297. maddesinde; hükmün sonuç kısmında yargılama giderleri konusunda, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yargılama Giderlerinin Kapsamı başlıklı 323. maddesinin (ğ) bendinde vekille takip edilen davalarda vekalet ücretini yargılama giderleri içinde saymıştır. Yargılama Giderlerinden Sorumluluk başlıklı 326. maddesinin 1. fıkrasında yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği belirtilmiştir. Tüm bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde ilam taraflara yüklenen borçlar, tanınan haklar, yargılama giderleri olmak üzere bir bütündür. Vekille temsil edilen davalarda hüküm altına alınan avukatlık ücreti de yargılama giderleri kapsamındadır.

6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanununun Dürüst Davranma ve Doğru Söyleme Yükümlülüğü başlıklı 29. maddesinde "Taraflar, dürüstlük kuralına uygun davranmak zorundadırlar. Taraflar, davanın dayanağı olan vakıalara ilişkin açıklamalarını gerçeğe uygun bir biçimde yapmakla yükümlüdürler." Dürüstlük Kuralına aykırılık sebebiyle Yargılama Giderlerinden Sorumluluk başlıklı 327. maddesinin 1. fıkrasında "Gereksiz yere davanın uzamasına veya gider yapılmasına sebebiyet vermiş olan taraf, davada lehine karar verilmiş olsa bile, karar ve ilam harcı dışında kalan yargılama giderlerinin tamamı veya bir kısmı ödemeye mahkum edilebilir." denilmiştir.

4721 sayılı TMK.nun Hukukun Uygulanması ve Kaynakları başlıklı 1. maddesinde "Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır. Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hakim, örf ve adet hukukuna göre, bu da yoksa kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir. Hakim, karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır.", Dürüst Davranma başlıklı 2. maddesinde "Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.", Hakimin Takdir Yetkisi Başlıklı 4. maddesinde "Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri gözönünde tutmayı emrettiği konularda hakim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.", Hukukun Uygulanması başlıklı 33. maddesinde ise; "Hakim, Türk hukukunu resen uygular." denilmiştir.

2709 sayılı 1982 Anayasasının Hak Arama Hürriyeti başlıklı 36. maddesinde "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir." denilmiştir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 61. maddesini sadeleştiren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Borç İlişkileri başlıklı 77. maddesinde "Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur." denilmiştir.

Somut olayda, alacaklı vekili tarafından borçlular Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/301 Esas ve 2012/98 Karar sayılı ilamına dayanılarak Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2012/4541 takip numaralı dosyasında vekalet ücreti ile yargılama giderleri 2012/4542 takip numaralı dosyasında tazminat alacağına ilişkin vekalet ücreti olmak üzere iki ayrı takip başlatıldığı ve her takip dosyasında yeni takip vekalet ücreti talep edilmiş olduğu görülmüştür.

Mahkemece, aynı ilamda hüküm altına alınan alacak kalemleri için tek ve aynı dosya ile ilamlı icra takibinde bulunulmasını zorunlu kılan türden yasal düzenlemenin mevcut olmadığı gerekçesine dayanılmıştır. Ancak, yasalarda bir ilamla hüküm altına alınan haklarla ilgili olarak ayrı ayrı takip yapılabileceğine ilişkin hiçbir düzenleme de mevcut değildir. Bu durumda TMK.nun 1, 2, 4. ve 33. maddelerinin, Anayasanın 36. maddesinin, Borçlar Kanununun 61. ve Yeni Türk Borçlar Kanununun 77. maddesinin, HUMK.nun 29. maddesinin gözönüne alınarak uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması gerekir.

Genel olarak icra hukukuna ilişkin itiraz ve şikayetlerde TMK.nun 2. maddesinin uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak, yukarıda belirtilen diğer yasa maddeleri gözönüne alındığında bu tip olaylarla sınırlı kalmak üzere objektif iyiniyet kurallarının gözardı edilmemesi gerekir.

Hakkın kötüye kullanılmasını; hukuken var olan bir hakkın sınırlarını aşarak ya da o hakkı gerekçe göstererek hukuka aykırı eylemler yapma durumu olarak veya bir hakkın yasaların tanıdığı yetkilerin sınırları içinde olmakla birlikte, amacından saptırarak kullanılması olarak da açıklayabiliriz. Türk Medeni Kanununun 2. maddesine göre herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Yani bir hak sahibi hakkını kullanırken ve borçlu borcunu öderken objektif iyiniyet kurallarına uymak, dürüst davranmak, başkalarını zarara uğratmamak zorundadır. Hak sahibi başkasına zarar vermek amacını taşımasa bile hareketi açıkça iyi niyet kurallarına aykırı ise ve başkasını zarara uğratıyorsa veya hak sahibine sağladığı yarar ile başkasına verdiği zarar arasında aşırı dengesizlik varsa bu durumu hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirebiliriz. Anayasa başta olmak üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu hak sahibinin hakkını kullanırken objektif iyi niyet kuralları içinde hareket etmesini emretmiş aksi davranışın hukuk düzeni tarafından korunamayacağını belirtmiştir.

Kötü niyetli olmasa da alacaklı tarafından yasadaki boşluktan yararlanılarak bir ilamdaki haklar için ayrı ayrı takip başlatılarak sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde fazladan avukatlık ücreti talep edilmesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Bu durum hukuk düzeni tarafından korunamaz. Hakim yukarıda belirtilen yasa maddeleri gereğince yasadaki boşluğu objektif iyi niyet kuralları içinde doldurmak zorundadır. İlam bir bütün olmasına rağmen yasal ve geçerli bir neden olmaksızın alacaklının üç ayrı takip başlatmak suretiyle yasalarda belirtilen dürüstlük kuralına uymadığı, borçlunun zarara uğramasına neden olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler karşısında alacaklının bu davranışı hukuk düzeni tarafından korunamayacağı için mahkeme tarafından borçlunun bu yöndeki şikayetinin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetli olmamıştır.

SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK.nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı on gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve temyiz edenden harç alınmasına mahal olmadığına, 09.11.2012 tarihinde oyhirliğiyle karar verildi.
Old 01-02-2013, 16:20   #6
Devils advocate

 
Varsayılan

Sundugum karar hukuk genel kurul kararidir. Yargitay daire karari degildir. saygilarimla
Old 01-02-2013, 16:26   #7
olgu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Devils advocate
Sundugum karar hukuk genel kurul kararidir. Yargitay daire karari degildir. saygilarimla
Karar tarihlerine dikkat ederseniz.

Hgk nın 2010 tarihli kararına göre işçi alacağı davalarında taktiri indirim halinde davalı işveren lehine vekalet ücreti yükletilmesi gerektiğidir. Ancak 9. Dairenin 2011 tarihli kararı gereği taktiri indirimlerde karşı vekalet ücretine hükmedilmiyor.

Hgk - özel daire ilişkisi her zaman kanun - yönetmelik ilişkisi gibi değildir.
8. Dairenin kararına göre yargıtay görüş değiştirmiş. Olmayan şey değil.
Old 01-02-2013, 19:10   #9
alperyldrm

 
Varsayılan

Benim sorduğum soru bu değildi. Bu kararlarda ilamdaki alacakların aynı anda ilamlı icraya konu edilmesi mümkünken ayrı ayrı ilamlı icraya konu edilmesi ve hakkın kötüye kullanılması. Benim olayımda ilamdaki alacaklarla ilgili tek bir ilamlı takip başlatırsam acaba takip tarihden sonra işleyecek faiz, icra masrafları ve özellikle icra vekalet ücretinden kim ne kadar sorumlu olcak bu nasıl hesaplanacak. Borçlulardan biri icra dairesine geldi. Ben sorumlu olduğum kısmı ödemek istiyorum dedi, ödeyeceği asıl alacak kısımları belli peki diğer alacakları nasıl ödeyecek
Old 01-02-2013, 19:55   #10
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan alperyldrm
Benim sorduğum soru bu değildi. Bu kararlarda ilamdaki alacakların aynı anda ilamlı icraya konu edilmesi mümkünken ayrı ayrı ilamlı icraya konu edilmesi ve hakkın kötüye kullanılması. Benim olayımda ilamdaki alacaklarla ilgili tek bir ilamlı takip başlatırsam acaba takip tarihden sonra işleyecek faiz, icra masrafları ve özellikle icra vekalet ücretinden kim ne kadar sorumlu olcak bu nasıl hesaplanacak. Borçlulardan biri icra dairesine geldi. Ben sorumlu olduğum kısmı ödemek istiyorum dedi, ödeyeceği asıl alacak kısımları belli peki diğer alacakları nasıl ödeyecek

TL toplam alacağın; borçlu A'nın sorumlu olduğu XXL TL asıl alacağa ve borçlu B'nin sorumlu olduğu YYX TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, icra masrafı ve vekalet ücreti ile birlikte ayrı ayrı tahsiline..
Old 04-02-2013, 08:54   #11
hltydmr

 
Varsayılan Tek ilam = Tek takip....

değerli meslektaşlarım.
bildiğiniz üzere ilamda hükmedilen asıl alacak ve diğer ferilerle ilgili olarak ayrı ayrı takip yapılmasını engelleyen bir yasa hükmü olmaması nedeni ile, bazxı meslektaşlarımız tarafından çeşirtli sebeplerle ayrı takip yapılmakta idi. gerekçe olarak da yukarıda belirttiğim bunu engelleyen bir yasal düzenlemenin olmaması gösteriliyordu.
başıma gelen aynı türden bir olay nedeni ile biraz uğraşma gereği hissettim. bu konu bu forumda çok tartışıldı. Ancak gelinen aşamada tek ilam = tek takip kuralı işler hale geldi ve sebepsiz zenginleşmenin önüne geçildi diyebiliriz.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 10/09/2012 tarihve 2012/18690 E., 2012/25539 K. Sayılı ilamında bu durum açıkça dile getirildi ve hakkın kötüye kullanılması engellendi.
tüm meslektaşlarıma saygı ile duyurulur
Old 07-05-2013, 14:41   #13
Av.Suleyman.Karadag

 
Varsayılan

Açmış olduğum tapu iptali ve tescil davasında 5 tane davalı bulunmaktayken davalılardan 4 tanesi birleşerek karşı dava açtı. Yerel mahkeme davamızı kabul edip karşı davayı reddetti. Karar yeni kesinleşti.

1- Davamızın kabulü ile birlikte 5 davalı için taşınmazın değeri üzerinden vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedildi. Burada herhangi bir sorun yok. Fakat;

2- Karşı davanın reddi sebebiyle hükmedilen vekalet ücretinde ise davalılardan birisi karşı dava açmadığı ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığı için aynı ilama dayanarak 2 ayrı takip yapmam gerektiğini düşünüyorum ve bir sorunla karşılaşırmıyım diye birkaç gündür bekletiyorum.

Bu durumda hakkın kötüye kullanılmasından bahsedilemez herhalde?
Old 07-05-2013, 15:04   #14
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suleyman.Karadag
Açmış olduğum tapu iptali ve tescil davasında 5 tane davalı bulunmaktayken davalılardan 4 tanesi birleşerek karşı dava açtı. Yerel mahkeme davamızı kabul edip karşı davayı reddetti. Karar yeni kesinleşti.

1- Davamızın kabulü ile birlikte 5 davalı için taşınmazın değeri üzerinden vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedildi. Burada herhangi bir sorun yok. Fakat;

2- Karşı davanın reddi sebebiyle hükmedilen vekalet ücretinde ise davalılardan birisi karşı dava açmadığı ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığı için aynı ilama dayanarak 2 ayrı takip yapmam gerektiğini düşünüyorum ve bir sorunla karşılaşırmıyım diye birkaç gündür bekletiyorum.

Bu durumda hakkın kötüye kullanılmasından bahsedilemez herhalde?

Yukarıda 10. no.lu mesajla size de cevap vermişim.

Alıntı:
TL toplam alacağın; borçlu A'nın sorumlu olduğu XXL TL asıl alacağa ve borçlu B'nin sorumlu olduğu YYX TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, icra masrafı ve vekalet ücreti ile birlikte ayrı ayrı tahsiline..
Old 07-05-2013, 16:08   #15
Av. Mehmet Demirezen

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan alperyldrm
Merhaba,

Birleşen davada iki ayrı davalı aleyhinde ayrı ayrı vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedildi.

Kararla ilgili icra takibi başlatacağım. Bu icra takibi nasıl olacak?

Asıl alacak kısmında ayrı ayrı vekalet ücretlerini ve yargılama giderlerini yazıp bu alacaklardan hangi borçlunun sorumlu olduğunu açıkça yazarsam buraya kadar bir sorun yok.

Ancak takipten sonra işleyecek faizden, ödenecek tahsil harcından ve diğer masraflardan hangi borçlunun ne kadar sorumlu olduğu belli olmuyor. Bu nasıl hesaplanacak. ?

Yoksa ben bu ilamlı icrayla ilgili iki ayrı ilamlı takip mi başlatmalıyım


Şahsi görüşüm ayrı ayrı takip yapabilirsiniz ve bu durum hakkın kötüye kullanımı teşkil etmez.

Takip vekalet ücreti , takip sonrası işleyecek faiz,ve takip masraflarından hangi davalının ne kadar sorumlu olacağı sorunuyla baş başa kalmaktansa hem kendinize hem borçlulara hemde icra müdürüne bir iyilik yaparak ayrı ayrı takip yapmanızda fayda var.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vekalet Ücreti İçin Ayrı Ayrı Takip Yapılması - Baroya Şikayet sibel19 Meslektaşların Soruları 5 20-09-2016 20:24
nafaka davasında ilam vekalet ücretinin ve nafakanın ayrı ayrı icraya konulması... Avukat4238 Meslektaşların Soruları 9 04-04-2012 12:44
davanın açılmamış sayılması kararı ve birden fazla vekile ayrı ayrı vekalet ücreti JULY_83 Meslektaşların Soruları 5 07-02-2008 17:08
İki davalı lehine birlikte hükmedilen vekalet ücretinin ayrı ayrı takibe konulması Selahattin Meslektaşların Soruları 5 11-04-2007 12:06


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07072592 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.