|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
26-05-2002, 01:51 | #1 |
|
Eş Üzerine Kayıtlı Gayrimenkulün Haczi
Sayın Meslektaşlarım,
Aklıma takılan bir konu hakkında görüşlerinizi almak isterim. Farzedelim ki E hanım Z bey ile evlidir. Z tacir olup X firmasından kredili olarak mal satın almış ancak ödemede temerrüde düşmesi üzerine evine ve işyerine haciz uygulanmıştır. (Haczedilen malların değeri borcu karşılamamış olsun) Bu işlemlerden kısa bir süre sonra X firması avukatları, E hanımın 1.2.2002 tarihinde satın almış olduğu gayrimenkulün haczi talebiyle icra dosyasında talepte bulunmuş ancak bu talepleri icra müdürü tarafından reddedilmiştir. X firması avukatları, red kararına karşı şikayet yoluna başvurmuş ve dilekçelerinde, 1.1.2002 tarihinden sonra edinilen mallarda mal birliği rejimi uygulanacak olması nedeniyle icra müdürünün red kararının yasaya aykırı olduğunu iddia etmektedir. İcra hakimi nasıl bir karar vermelidir? |
27-05-2002, 10:12 | #2 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Hamle,
Bu konu çok yeni olduğundan esasen, yeni kanuni mal rejimi ''edinilmiş mallara katılım ortaklığı'' hakkında kapsamlı ve anlaşılır hükümler konulmadığından hukukçuların uygulamada başı çok ağrıyacaktır. Sorunuz önemlidir. Benim fikrim kısaca şu şekildedir: Herşeyden önce belirtmekte fayda vardır, Yeni kanuni mal rejiminden çıkabilme(değiştirebilme) imkanı eşlere tanınmış bir haktır. Bunun süresi ise, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıldır. Başka bir ifade ile, eşler 1.Ocak.2003 yılına kadar kanuni mal rejiminden çıkabilecektir. Olayınıza döndüğümüzde, 1.2.2002 tarihinde satın alınan mal, 1 yıl içinde mal rejimi değiştirilmedikçe (kural olarak) edinilmiş mal sayılacaktır. Ancak, 1.1.2003 tarihine kadar kanuni mal rejimini terk edip, örneğin mal ayrılığını seçebileceklerinden bu süre zarfında icra hakimliğinin davaya bakması mümkün değildir. Ancak bu arada iyiniyetli alacaklının istismar edilmemesi de düşünülmelidir. Olayın diğer boyutu daha da karmaşıktır. Biz bu sürenin geçtiğini ve kanuni mal rejiminde kalındığını farz edelim; Kanuni mal rejimini (taraflara tanınan 1 yıllık süre geçtiği halde devam ettiren) kabul eden eşler' den birinin tacir sıfatıyla (TK.14) yüklendiği borçların ortak mal kapsamından tahsili sırasında, diğer eş, borçlu eşinin ticari (mesleki) borcu da dahil, mal ortaklığına yönelen haczi bertaraf edebilecek midir?
yukarıdaki maddenin 3. bendi önemlidir. Buna göre, şahıs olarak tacir sayılan eş, işletmesinin borçlarından kişisel malvarlığı ile de sorumlu olacağından, dolaylı olarak tacir eşin ticaretinden kaynaklanan borcu, 3. bend kapsamında ortaklık boçlarından sayılacaktır. Etraflıca tartışılması gereken bir konu olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, Edinilmiş mal varlığına katılım mal rejiminde hüküm bulunmadığı durumlarda, mal ortaklığının genel nitelikli hükümlerinin de uygulanması gereği ortadadır. Selam ve saygılarımla.. |
30-05-2002, 00:45 | #3 |
|
Sayın Tikici,
Cevabınız için teşekkür ediyorum. Konuyu toparlayarak yardımcı oldunuz. Bu arada, haciz talebinden sonra eşlerin mal ayrılığını seçmiş olması halinde hakkın kötüye kullanılması, muvazaa, alacaklıdan mal kaçırma iddialarının tartışılması gerekmez mi? Saygılarımla... |
30-05-2002, 12:32 | #4 | |||||||||||||||||||
|
Sayin Hamle, Kanunun geçiş için öngördüğü süre eşlere tanınan bir haktır. Bu hakkın kötüye kullanıldığı iddiasında bulunmak mümkün olsa bile, iddia eden ''haciz talebine konu olan malın'' eşlerin ortak malvarlığında bulunduğu halde, sırf alacaklıları zarara uğratmak için mal ayrılığına geçildiğini ispatlamak zorunda kalacaktır. Bunun ispatı ise imkansızlık ölçüsünde zordur. Saygılarımla.. |
27-10-2008, 09:25 | #5 |
|
merhabalar
1-eşin malvarlıgının yarısına haciz konulduktan sonra bunun satılabilmesi için, borçlu eş üzerine herhangi bir malvarlıgı olmaması gerekli mi? 2- bu mal, gayrimenkul ise bu gayrimenkulün yarısının satılabilmesi için izale-i şuyuu davası açılması gereklimidir? |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
kira sözleşmesi-malen kayıtlı senet | *sinequanon* | Meslektaşların Soruları | 6 | 14-09-2012 09:27 |
Şirkete Ait Gayrimenkulün Kiralanması | Emrah Güler | Meslektaşların Soruları | 3 | 04-01-2007 16:18 |
Gayrimenkulün Alman Vatandaşına Devri | Gemici | Meslektaşların Soruları | 3 | 17-07-2006 08:41 |
Baroya Kayıtlı Olmayan Avukatın Ünvan Kullanması | mkdep | Meslektaşların Soruları | 2 | 27-03-2006 17:36 |
Ecrimisil, Kötüniyet, Tapuda Kayıtlı İntifa Hakkı | kağanulaş | Meslektaşların Soruları | 2 | 22-04-2005 14:18 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |