Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Açık bono olarak protesto edilen bono

Yanıt
Old 05-03-2008, 15:39   #1
DerinlikSarhoşu

 
Varsayılan Açık bono olarak protesto edilen bono

Müvekkilin icrai işlemler yapılması için tarafıma verdiği bonoda;
1- müvekkil emruhavale….. ve …….. …… Mahkemelerinin selahiyetini şimdiden kabul eylerim… şeklinde açık bono olarak müvekkil son ciranta olarak bonoyu almıştır;
2- önceki cirantalara takip yapabilmek için keşideciye protesto çekmiş ancak çekilen protesto yukarıda belirttiğim şekliyle açık bono olarak çekilmiştir.
Açık bono olarak protesto çekilen bononun icra takibi öncesinde eksiklerini doldurmam icra takibinin iptaline ve cezai sorumluluğuma neden olur mu? Yanıt veren herkese şimdiden teşekkür ederim…
Old 05-03-2008, 16:27   #2
Av.Hakan Var

 
Varsayılan

Keşideci bonoyu geri iade etmez düşünceniz varsa bononun lehtarını-ilk cirantayı- bulup ona kendi el yazısı ile doldurtabilirsiniz.

Açığa imzanın kötüye kullanıldığının ispatı durumunda takibinizin iptali ve cezai mesuliyetinizin doğması mümkün .Ceza davasında tanık dahil her türlü delille bunun ispatı uygulamada yapılabimketedir.
Old 05-03-2008, 17:53   #3
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Açık bono olarak protesto edilen bono

Bononun eksik unsurları tedavüle çıkmadan önce dolurulmalıdır. Siz çektiğiniz protesto ile bononun bu hali ile tedavüle çıkmış olduğunu belirlemişsiniz. Bundan sonra yapacağınız işlemler evrakta sahtekarlık suçu oluşturabilir.

Saygılar.
Old 06-03-2008, 13:20   #4
onur uğur kaplan

 
Varsayılan

bono protesto ile tedavüle çıkmış. bundan sonra SENET metninde yapacağınız değişiklik evrakta sahtekarlık olur. ancak adi senet olarak ilamsız takibe geçin başka bir yol yok.
Old 06-03-2008, 16:46   #5
TRINITY

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

Esas: 1990/12-593
Karar: 1991/10
Karar Tarihi: 23.01.1991

ÖZET: Takip dayanağı senedin 1.3.1988 tanzim tarihini taşıdığı, takip talepnamesinde belirtildiği gibi, dosyadaki fotokopisinde de görülmektedir. Tarihin noterce düzenlenmiş protesto evrakına yazılmamış olması gerçekte ve tedavüle çıkarılırken mevcut olmadığını göstermez. Tamamen doldurulmadan bono düzenlenebileceği, aradaki anlaşmalara aykırı doldurulduğunun bir belge ile kanıtlanması gerektiği düşünülmeden takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir; gerekçesiyle bozulan dosya, yeniden yapılan yargılamada; noterden protesto evrakına ait kartonlar getirtilip, tetkik edilmiş ve noter dinlenmek suretiyle direnme kararı verilmiştir. Tetkik merciince verilen kararın, yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı hususu, önsorun olarak ele alınmış ve gerekçenin genişletilmiş olduğu sonucuna varılarak,direnme kararı olarak incelenmesine karar verilmiş, öneki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

(6762 S. K. m. 592, 690)

Dava: Taraflar arasındaki "takibin iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 1. İcra Tetkik Merciince davanın kabulüne dair verilen 20.12.1989 gün ve 286-2327 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 12.3.1990 gün ve 1285-2480 sayılı ilamı:

(....Takip dayanağı senedin 1.3.1988 tanzim tarihini taşıdığı, takip talepnamesinde belirtildiği gibi, dosyadaki fotokopisinde de görülmektedir. Bu tarihin noterce düzenlenmiş protesto evrakına yazılmamış olması gerçekte ve tedavüle çıkarılırken mevcut olmadığını göstermez. TTK. 690 madde yoluyla uygulanması gerekli 592. maddesine göre tamamen doldurulmadan bono düzenlenebileceği, aradaki anlaşmalara aykırı doldurulduğunun bir belge ile kanıtlanması gerektiği düşünülmeden yazılı biçimde takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Karar: Tetkik merciince verilen kararın Yargıtay'ca bozulması üzerine noterden protesto evrakına ait kartonlar getirtilip, tetkik edilmiş ve noter de olayla ilgili olarak dinlenmek suretiyle direnme kararı verilmiştir. Bozmadan sonra tetkik merciinde yapılan bu işlemler sonucu verilen kararın, yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı hususu, önsorun olarak ele alınmış ve Hukuk Genel Kurulunca ilk hükümden dayanılmayan yeni olgular değil, önceki kararın alınmasındaki genel espriye uygun biçimde gerekçenin genişletilmiş olduğu sonucuna varılarak, Mercii Kararının, direnme kararı olarak incelenmesine üçte ikiyi geçen oy çoğunluğuyla karar verildikten sonra, hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine geçilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Sonuç: Davalı (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 23.1.1991 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 07-03-2008, 16:31   #6
Av.Hakan Var

 
Varsayılan

Protesto varakasına dayanılarak evrekta sahtecilik suçundan ceza verilmediğini zira protesto varakasının kıymetli evrak niteliğinin bulunmadığını belirtir Yargıtay Ceza Dairesi kararlırının olduğunu biliyorum.Saygılar sunarım.
Old 07-03-2008, 22:03   #7
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Açık bono olarak protesto edilen bono

karar bence açık poliçe hükümlerine uygun. Ama ben genellikle tersine kararlarla karşılaştım. En az 3 4 tane de kendi dosyalarımda var.

tabii burada eksik poliçe ile açık poliçeye ilişkin tartışmaya da girmek gerekecektir. Dosyanın tümü elimizde olmadığı için fazla tartışamıyoruz. Ama ben Ankara'da bir avukat arkadaşın protestodan sonra tanzim tarihi attğı için ceza aldığını ve avukatlıktan atıldığını biliyorum.

Yargıtayın düşüncesi bu yönde gelişiyorsa bence olumlu.
Old 08-03-2008, 15:37   #8
TRINITY

 
Varsayılan

Sayın Erdoğan,
Av.Nazif Kaçak'ın Bono-Poliçe ve Çek kitabında okuduğum üzere Yargıtay kararları genellikle bu doğrultuda. Yargıtay bononun sonradan doldurulduğunun yazılı bir belgeyle kanıtlanması gerektiğini düşünüyor. Bu da sanırım alacaklının ve şayet senedi dolduran avukatsa avukatın lehinedir.
Saygılar...
Old 10-03-2008, 14:10   #9
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Açık bono olarak protesto edilen bono

Sn. TRINITY Burada sorun daha farklı;

Siz ağırlıklı olarak senedin sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunun yazılı belge ile kanıtlanması gerektiği üzerinde duruyorsunuz. Benim anladığım soru ise "unsurları eksik olan bir bunonun protestodan sonra unsurlarının tamamlanmasına ilişkin.

Bildiğiniz üzere eksik poiçe ve boş poliçe şeklinde bir ayırım vardır. Eksik poliçe bilerek unsurları tamamlanmadan verilen poıliçedir. Bunun unsurlarının sonradan tamamlanması anlaşmaya aykırılık olduğu için geçersizdir. Boş poliçe ise muhataba sonradan unsurlarını tamamlama yetkisi verilerek düzenlenen poliçedir. Burada tamamlama yetkisi verildiği için hukuka aykırılık yoktur.

Eksik unsurların anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunun yazılı belge ile kanıtlanması gerekir. Buraya kadar bir anlaşmazlık yok. Eksik unsurların ne zaman tamamlanabileceği ise ayrı bir sorundur.

Ben eksik unsurların senet tedavüle çıkmadan önce tamamlanması gerektiğini söyledim. Buradaki düşüncemin temelini en başta ancak kambiyo senedi niteliğine sahip bir senedin ciro yolu ile el değiştirebileceği düşüncesi yatmnaktadır. Yan hukuki olarak senet kambiyo senedi niteliğinde değilse ciroya ilişkin hükümlere göre değil alacağın temliki hükümlerine göre el değiştirebilir. Bu da cirodan (tedavülden) önce senedin unsurlarının tamam olmasını gerektirir.

Burada açık senedin yetki ile beraber devredilebileceği ileri sürülebilirse de bu tartışma dışı.

Tedavülün son aşaması protestodur. Protestodan sonra ciro (temlik cirosu) yapılamaz. Senet el değiştiremez.

Olayımıza dönersek;
Alacaklı tarafından yapılmış bir protesto vardır. Bu protesto ile senedin eksikler içerdiği saptanmıştır. Bence bu saptama resmi memur tarafından alacaklının da katılımı ile yapılmış bir saptama olup yazılı belge niteliğindedir. Sorun Eksik unsurların protestodan sonra doldurulup doldurulamayacağı noktasında düğümlenmektedir. Benim özetlediğim genel bakış açımla bu konuya yanıtım hayırdır.

Verdiğiniz kararda da 12. Hukuk dairesinin şöyle bir ifadesi var. "Bu tarihin noterce düzenlenmiş protesto evrakına yazılmamış olması gerçekte ve tedavüle çıkarılırken mevcut olmadığını göstermez."

Bu ifadeden Yargıtay'ın da eksik unsurların tedavüle çıkmadan önce tamamlanmış olması gerekitiğini kabul ettiği anlaşılmaktadır.

Bu nedenle protestodan sonra tanzim tarihi atılabileceği gibi bir sonuç bana ters geliyor. Burada karşımıza şöyle bir tartışma çıkar. Senetteki unsurlar tamam mı idi, sonradan mı tamamlandı. Ben protesto belgesi nedeni ile artık gerçekte tamam olduğunu kanıtlamanın alacaklıya düşeceğini düşünüyorum. Çünkü ortada yazılı bir noter belgesi vardır.
Old 11-03-2008, 09:24   #10
TRINITY

 
Varsayılan

Sayın Erdoğan,
Size katılmakla birlikte bir nüansı atladığımı söylemeliyim. Öncelikle açık bono ve eksik bono arasındaki farkı tespit etmemiz gerekir. Çünkü dediğiniz gibi ikisinin sonradan doldurulması ayrı yaptırımlara tabi tutulmakta.

Açık bono(Beyaz bono): Eğer senetteki eksikliğin sonradan alacaklı tarafından senede konulması kararlaştırılmış ise burada 'açık bono'dan söz edebiliriz. Açık bononun doldurulup, tedavüle çıkarılması mümkündür. Eklediğim Yargıtay kararı da açık bonoyla ilgilidir.

Eksik bono: Eğer senet düzenlenirken, senetteki noksanlığın sonradan alacaklı tarafından tamamlanması kararlaştırılmamışsa burada 'eksik bono' vardır. Eksik bonoya alacaklı daha sonra düzenleme tarihi, vade tarihi vs. ekleyerek senedi tedavüle çıkaramaz. Aksi halde özel evrakta sahtecilik suçu oluşur.

Beni uyardığınız için size ayrıca teşekkür ediyorum Muzaffer bey...
Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
bonoda , malen ya da nakden yazılmazsa sakıncası var mı Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 8 10-12-2011 11:16
bono Av. Aylin Kaya Meslektaşların Soruları 11 07-02-2008 21:31
vade tarihi açık bono düzenlenmesi yer-sub Meslektaşların Soruları 3 05-01-2008 01:47
Çevre Eyleminde Protesto Eden De Edilen De Gözaltında Av.Suat Ergin Hukuk Haberleri 1 17-12-2006 23:53
protesto/bono hidayet Meslektaşların Soruları 5 02-08-2006 12:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05528498 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.