İşkence İlk Kez Mahkum Oldu

Sayın Hukukçular:

Manisa davası zamanaşımına üç ay kala sonuçlandı.
Yedi yıldan uzun süren Manisa Davasını hukukun zaferi olarak yorumlamak ne kadar doğru bilmiyorum. Ben bir hukukçu olarak, hukuk adına, Manisa'lı gençlere karşı utanç içindeyim.

Ama bu karar olumlu bir gelişmenin ilk adımı olarak tarihe geçecek: İlk kez bir işkence davasında mahkumiyet kararı verildi.

Gerçi daha önce de işkence ile adam öldürenler mahkum oldular ama suçları işkence yapmak değil, adam öldürmekti:
Bir yetkilinin ifadesine göre ''Beceriksizlik etmişler, konuşturamamışlar, herifleri telef etmişlerdi. ''

Beni de konuşturamayacaksınız!!! Onca acıya karşın konuşmak istemiyor canım. Konuşulması gerekenleri Can Dündar'ın köşe yazısından alıntılarla aktarıyorum. Can Dündar çok efendi biri;
bana benzemiyor...

Saygılarımla

Bir Dost

.......Can Dündar.... 05 Nisan 2003 Cumartesi www.milliyet.com

Dün işkence ilk kez mahkûm oldu


Yargıtay, işkenceci 10 polisin cezasını, zamanaşımına 3 ay kala onayarak "Ankara’da hâkimler var" dedirtmiştir.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in alkışlanacak açıklaması tarihi önem taşıyor:
"Şu andan itibaren işkence yapmaya kalkışacak olanlar 9 defa düşünmelidir."
Aynı açıklamanın İçişleri Bakanı tarafından da dile getirilmesini ve halen 5’i görevde olan 10 işkencecinin bir an önce cezalandırılmasını bekliyoruz.
***
Türkiye’nin kaderini değiştirecek bir "simge dava"ydı "Manisa yargılaması"...
Sadece 16 gençle, onlara işkence yapan 10 polis arasında cereyan etmedi; "Türkiye’de işkence sürsün" isteyenlerle, "dursun" diyenler arasında bir ip çekme yarışına dönüştü.
CHP’li Sabri Ergül’e göre dünkü karar "Türkiye’de Avrupa kıstaslarıyla verilmiş ilk işkence mahkûmiyet kararıdır".
***

***
Bu davayı kamuoyu kazanmıştır.
Zafer tacını, öncelikle işkence gören gençler hak etmiştir. Onlar, yaşadıkları dehşeti cesaretle anlatıp duruşma salonlarında (aileleriyle birlikte) dimdik durarak bu insanlık suçunun hesabını sordu.
Avukatları yıllarca yılmadan müthiş bir hukuk savaşı verdi.
Sabri Ergül, kendini bu davaya adayarak, bir milletvekilinin ne büyük işlev görebileceğini kanıtladı.
Basın, davayı titizlikle takip ederek kamuoyunu uyanık tuttu.
Davaya ekimdeki AB İlerleme Raporu’nda değinilmesi ve Dışişleri’nin devreye girmesi çözümü hızlandırdı.
Türkiye gördü ki Manisa’da masaya yatırılan, sadece 10 gencin değil, kendisinin de istikbalidir.
***
Şimdi reform zamanıdır.
Yargı son sözünü söylemiş, yürütme tavrını koymuştur.
Bugünden itibaren bir yandan işkencenin üzerine kararlılıkla giderken bir yandan da bürokrasinin direncini yenmek ve eğitime hız vermek gerekiyor.
Son söz; dava sürecinde tanıştığım, acılarını paylaştığım gençlere...
Manisa davası kiminin hayatını dağıttı, kimini hepten bileyip avukat yaptı.
Kendileri feda oldular, ama mücadeleleriyle bundan sonrakileri işkence tezgâhından aldılar.
Hepsini alınlarından öpüyorum.
Devlet, onlara önce bir özür, sonra bir ömür borçludur