Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Vergide Kazanılmış Hak

Yanıt
Old 06-11-2009, 11:02   #1
emine ersoyu

 
Varsayılan Vergide Kazanılmış Hak

Merhaba,bildiğiniz gibi 5084 sayılı Yatırımların ve İstihtamın Teşviki Hakkında Kanunla teşvik kapsamındaki illerde işverenler çalıştırdıkları personel için gelir vergisi stopajı teşvikinden yararlanmaktadır(5084 3. madde)Buna göre işveren işçilerin ücretleri üzerinden hesaplanan gelir vergisini muhtasar beyanname ile tahakkuk eden vergiden terkin etmekteydi.Ancak 5615 sayılı kanun ile gvk'ya eklenen 32 maddeyle getirilen Asgari Geçim İndirimi uygulaması sonrasında işverenlerce işçi ücretinden asgari geçim indirimi mahsup edildikten sonra kalan tutar terkin edilmekte bu da işveren açısından ekstra bir külfet oluşturmaktadır(eski duruma göre) Bu durumda bazı işverenlerce 5084 sk ile kendilerine tanınan hakkın kazanılmış hak olduğu (teşvik süresince)ve bu hakkın AGİ uygulaması nedeniyle zedelendiği ve uygulamanın bu haliyle Anayasa'nın 2.maddesine aykırı olduğu ileri sürülmektedir.Konu çok ilginç ve teknik.Sizin de yorum ve düşüncelerinizi öğrenmek istiyorum. Teşekkürler...İyi çalışmalar.....
Old 09-11-2009, 16:26   #2
Av. Mehmet Toprak

 
Varsayılan

5084 sayılı yasa ile getirilen teşvik, hesaplanan gelir vergisi üzerinden işlemektedir..

Teşvik sisteminin işleyişi, sorumlu sıfatı ile ödenen gelir vergisi kesintilerinin ödenmeyip işveren kasasında kalması şeklindedir.

Yani bu teşvik ile vergi alacaklısı devlet, vergi sorumlusu olan işveren tarafından toplanmış hazine gelirinden vazgeçmektedir.

Yani devlet işçiden toplanmış vergi alacağını işverene hibe etmektedir.

Burada hibe edilen verginin doğumuna yol açan olay işverenin şahsı ile bağlantılı olmayıp doğrudan işçinin elde ettiği ücret geliri kapsamında ödenmesi gereken gelir vergisidir.

İşveren bu paraları, vergi alacaklısı devlet adına işçiye ödediği ücretten kesip sorumlu sıfatı ile vergi dairesine yatırmak üzere kasasında tutmaktadır.
Yani işveren bir aracıdır.

İşçinin cebine girmesi gereken bir para işçiye ödenmeyerek devlete ödeneceği gerekçesi ile kesilmekte ancak muhtasar beyanname verme zamanı geldiğinde vergi sorumlusu olan işverene eh ödeme istersen denmektedir.

Asıl uygulanan bu teşvik sisteminin kendisi Anayasamızda ifadesini bulan vergi ödevi ve bütçe hakkına ilişkin tüm ilkelerinin topluca ihlalidir diye düşünmeden edemiyorum.

Teşvik sisteminin temelinde hesaplanan verginin mahsubu esastır. En az geçim indirimi sayesinde işverence işçiden kesilip işçi adına vergi alacaklısı olan devlete ödenmesi gerekli tutar azalmaktadır. Yani gerçekte vergi mükellefinin(işçinin) ödemesi gereken vergi azalmaktadır.

Bahsi edilen sistem değişikliğinin işverene ne gibi bir zararı olabilir?
Benim kişisel tespitlerime göre sorunun temelinde işçilerin bilinçlenmiş olması yer almaktadır. İşvereni teşvikten yararlansın ya da yararlanmasın net ücret üzerinden anlaşmış bir işçi eline geçen maaşa bakar.
Maaşından ne kesiliyor ne kesilmiyor bilmez. Hemen hiç bir işçi gelir vergisi mükellefi olduğunun dahi farkında değildir. Zaten sistemde bunun üzerine kuruludur.

Ancak en az geçim indiriminin basında çok fazla yer alması sonucu işçiler, işverenle aralarındaki anlaşma net ücret üzerinden olsa dahi, bu paraların kendilerine ödenmesini istediler. Bu para ödenmedi diye işçilerin topluca işten ayrıldığı işyerleri oldu. Bu nedenle işverenler bu farkı işçiye ödemek durumunda kaldılar.

Bu değişiklik sonucunda teşvik sisteminden yaralanarak, işçilerden kestiği gelir vergisi kesintisini işçilere iade etmemek hakkına kavuşan işveren açısından istenmeyen bir durum doğacağı açıktır. Zira işveren, kasasında kalacağını umduğu bir paranın asgari geçim indirimi tutarı kadarından vazgeçmek durumunda kalmaktadır.

Bu olay işverenlerin vergi sorumlusu sıfatı ile verginin asıl mükellefi haline getirildiği vergi sistemimizin çarpıklığını gözler önüne seriyor.

İşverenler üzerindeki ağır vergi yükünün hafifletilmesi için, bir teşvik modeli getiriliyor. Ama getirilen model bütçe ve vergi hukukunun tüm ilkelerini ihlal ediyor. Ardından getirilen farklı bir düzenleme ile de sağlanan kolaylık anlamsız hale getiriliyor.

Vergi kesintisi (stopaj) teşviki gibi palyatif önlemlerin, gerek hukuka aykırı sonuçları ve gerekse sonradan yapılan düzenlemelerle asıl amaçlarından saptırılması nedeni ile gerekli yararı sağlamaktan uzak olduğuna inanıyorum.

Her türlü ödemenin banka üzerinden yapılıp, bankaca kesintinin otomatik olarak uygulandığı, tüm mükelleflerin isteğe bağlı gelir vergisi beyannamesi vererek her türlü giderlerini ve kanunen tanınan sosyal amaçlı (en az geçim indirimi gibi) indirimleri de bu beyannamelerde göstererek yıl içinde fazla kesilen paraları iade alabildikleri, bir vergi sistemine geçilmesinin bu sorunları temelli çözeceği acizane kanaatindeyim.
Selamlar. Başarılar.
Old 11-11-2009, 09:58   #3
emine ersoyu

 
Varsayılan

Çok teşekkürler...Çok güzel tespitlerde bulunmuşsunuz.
Old 25-11-2009, 00:07   #4
YALÇIN ÖNDER

 
Varsayılan

Tartışmalı GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 267) inden sonra yeni bir düzenleme yapıldı mı bakmak gerekiyor?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tatil hediye çeki-kazanılmış hak mı? devrimali Meslektaşların Soruları 3 12-06-2009 11:56
vergide zamanaşımı FIRAT_34 Meslektaşların Soruları 2 16-12-2008 20:57
kazanılmış hak melahat Hukuk Soruları Arşivi 5 15-11-2006 17:29
Kazanılmış hak müessesesi Nesrin D. Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 0 16-08-2006 13:35
Kazanılmış Hak solo Hukuk Soruları Arşivi 0 25-09-2002 21:06


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04519606 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.