Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Soruları Arşivi THS Hukuk Soruları alanına 2000-2007 yılları arasında gönderilmiş eski soruların arşivlendiği forum alanımız. Bu alan yeni mesajlara ve yanıtlara kapalıdır ve sadece arşiv amaçlı olarak yayında tutulmaktadır.

Mal Beyanında Bulunmama

 
Old 27-02-2002, 20:24   #1
burak

 
Varsayılan Mal Beyanında Bulunmama

senet borcumdan dolayı icra emri geldi.Daha sonra mal beyanında bulunmamaktan dolayı hapis cezası çıktı.Ana para ve faiz 300.000.000. olmasına rağmen hapis cezası çıkaran avukat 550.000.000. para istiyor.Yoksa hapis cezasından vazgeçmezmiş.Ben parayı faiziyle ve de tüm masraflarıyla beraber icra dairesine yatırırsam hapis cezasının düşmesi için yine avukatın rızası gerekirmi?Yoksa mutlaka avukatın rızası gerekirmi?

10-10-2001 09:49:38
Old 27-02-2002, 20:25   #2
acekin

 
Varsayılan

Merhaba;
İcra dosyasını tüm ferileri ile birlikte ödendikten sonra, icra müdürlüğünden alacağınız borcun ödendiğine dair belgeyi İcra Ceza Hakimliği'ne (ceza aldığınız dosyaya) ibraz edersiniz ve cezayı tüm sonuçları ile ortadan kaldırısınız. Bu işlemler için avukatın muvakatına da ihtiyaç bulunmamaktadır.

Saygılarımla...


10-10-2001 11:20:41
Old 30-08-2006, 09:27   #3
kezzy

 
Varsayılan

ancak ana para ve faizlerde dosya borcu kapanmaz icrada yapılan masraflar ve vekalet ücretide sizden talep edilmekte aradaki fark bundan kaynaklanmıştır
Old 13-09-2006, 10:35   #4
av.hakandicle

 
Varsayılan

para konusundaki fark vekalet ücreti ve diğer masraflardan kaynaklanmıştır.icra hukukundaki hapis cezası avukatın rızasına gerek olmaksızızn sürenini sonunda hala mal beyanında bulunmamışsanız sona erer.ayrıca parayı ödemenize gerek olmaksızın mal beyanında bulunduğunuz anda serbest kalırsınız ancak haczin diğer safhaları işlemeye devam eder..
Old 13-09-2006, 15:53   #5
Av. Salim

 
Varsayılan

İcra dairesine giderek dosya borcunu tüm fer'ileriyle birlikte ödediğinizde ve ödediğinize dair yazıyı İcra Ceza Mahkemesine sunduğunuzda cezanız düşürülecektir. Avukat beyin sizden istediği toplam meblağda sanırım icra ceza dosyasının masrafı ve vekalet ücreti de var. Ancak icraya borcunuzu ödemekle cezanızı düşürebilmekle birlikte icra ceza davasının masraf ve avukatlık ücreti için ayrıca hakkınızda icra takibi yapılarak sizden avukat bey aynı parayı yine tahsil edebilir, hatta daha fazlasını ! Çünkü icra ceza masraf ve vekalet ücreti icraya konunca onun da icra masrafları ve vekalet ücreti çıkacaktır karşınıza
Karar sizin, bence avukat beyle konuşarak meselenizi çözüm. İcra ceza davasının masrafları da icraya konulmadan onları da (ki avukat beyin hesabı muhtemelen bunları kapsıyordur) ödeyin derim.
Ayrıca yukarıdaki meslektaşımın verdiği bilgiler eksiklik ve yanlışlık içeriyor. (av.hakandicle) Süresi geçtikten sonra mal beyanında bulunmakla cezanız kalkmaz, dosya borcunu ödeyene kadar.
Old 15-09-2006, 00:27   #6
alifatih

 
Varsayılan

Alıntı:
ayrıca parayı ödemenize gerek olmaksızın mal beyanında bulunduğunuz anda serbest kalırsınız ancak haczin diğer safhaları işlemeye devam eder..

Bu konuda bilgi verebilecek olan var mı acaba? Kişi borcu ödemeden nasıl çıkabiliyor? Mal beyanı için süre geçmiş olmuyor mu? Şimdiden teşekkürler...
Old 15-09-2006, 08:55   #7
Av.Nebi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan alifatih
Bu konuda bilgi verebilecek olan var mı acaba? Kişi borcu ödemeden nasıl çıkabiliyor? Mal beyanı için süre geçmiş olmuyor mu? Şimdiden teşekkürler...

Bu olayda mal beyanının yapılmamış olması ile borç arasında bir ilişki yok. Hapis cezası borcun ödenmemesinden cıkmıyor mal beyanının yapılmamış olmasından cıkıyor.. Sonuçta kımsa borcundan dolayı alıkonulamıyır Anayasa geregince de ...
Old 15-09-2006, 11:28   #8
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan burak
senet borcumdan dolayı icra emri geldi.Daha sonra mal beyanında bulunmamaktan dolayı hapis cezası çıktı.Ana para ve faiz 300.000.000. olmasına rağmen hapis cezası çıkaran avukat 550.000.000. para istiyor.Yoksa hapis cezasından vazgeçmezmiş.Ben parayı faiziyle ve de tüm masraflarıyla beraber icra dairesine yatırırsam hapis cezasının düşmesi için yine avukatın rızası gerekirmi?Yoksa mutlaka avukatın rızası gerekirmi?

10-10-2001 09:49:38

Soru bu değil mi?

Yanıtlardan birisi ise şu:

Alıntı:
Mesaj Sahibi:av.hakandicle

para konusundaki fark vekalet ücreti ve diğer masraflardan kaynaklanmıştır.icra hukukundaki hapis cezası avukatın rızasına gerek olmaksızızn sürenini sonunda hala mal beyanında bulunmamışsanız sona erer.ayrıca parayı ödemenize gerek olmaksızın mal beyanında bulunduğunuz anda serbest kalırsınız ancak haczin diğer safhaları işlemeye devam eder..

Bu mesajdan sonra Sayın alifatih yukarıdaki mesajdan da alıntı yaparak sorar;

Alıntı:
alifatih Alıntı:




ayrıca parayı ödemenize gerek olmaksızın mal beyanında bulunduğunuz anda serbest kalırsınız ancak haczin diğer safhaları işlemeye devam eder..



Bu konuda bilgi verebilecek olan var mı acaba? Kişi borcu ödemeden nasıl çıkabiliyor? Mal beyanı için süre geçmiş olmuyor mu? Şimdiden teşekkürler...

Sayın alifatih'e gecikmeden cevap gelir:

Alıntı:
Mesaj Sahibi:Av.Nebi



Bu olayda mal beyanının yapılmamış olması ile borç arasında bir ilişki yok. Hapis cezası borcun ödenmemesinden cıkmıyor mal beyanının yapılmamış olmasından cıkıyor.. Sonuçta kımsa borcundan dolayı alıkonulamıyır Anayasa geregince de ...

Şimdi...Verilen yanıtlar çok ilginç ama mevzuata ilişkin hiç bir bilgi yok. Bir tek "Anayasa" kelimesi geçmektedir.
Yanıt veren arkadaşlar avukattırlar. Bu forumu izleyen öğrenci, stajyer avukat, avukat üyeler olduğu gibi Sayın alifatih gibi hukuk sektöründen üyeler de bulunmaktadır. Hadi doğrusunu bir şekilde bir başka üye yazdı diyelim...Ama bir de Site'yi konuk olarak ziyaret edenler bulunmaktadır. O an bu cevapları gördüğünde "vay be artık M.B.B. ceza verilmemektedir. Ceza verilse de kimse alıkonulmuyormuş..." diye düşünecek...Ben de böyle düşünmeye başladım.

O halde İ.İ.K nun 337 inci maddesi ne olmuştur? İlga mı olmuştur?
Alıntı:
YÜKÜMLÜLÜKLERİN YERİNE GETİRİLMEMESİ:

MADDE 337.- (Değişik madde ve başlığı: 5358 - 31.5.2005 / m.7) Müddeti içinde beyanda bulunmak üzere mazereti olmaksızın icra dairesine gelmeyen veya yazılı beyanda bulunmayan borçlu, alacaklının şikayeti üzerine, on gün disiplin hapsi ile cezalandırılır. Alacaklının alacağını karşılayacak miktarda malın haczedilmesi veya borcun ödenmesi halinde, bu ceza düşer.

162, 209 ve 216 ncı maddeler hükümlerine muhalefet edenler hakkında da iflas idaresinin vereceği müzekkere üzerine, aynı ceza verilir. Bu maddelerde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi halinde, verilen ceza düşer.


Yukarıda ismini zikrettiğim üyeler beni aydınlatır mı?

Saygılarımla
Old 15-09-2006, 13:45   #9
*sinequanon*

 
Varsayılan

Sn. Ergin
Yazılanları ilk okuduğumdan beri internette dolaşıp duruyorum.Ne zamandan beridir bu şekilde hapisle tazyikin Anayasaya aykırı olduğu,kimsenin para borcundan dolayı özgürlüğünün kısıtlanamayacağı tartışılıyordu demek ki kanun değişti ve benim haberim olmadı diyordum.Şaşkınlık içindeydim nasıl haberim olmaz deyip duruyordum.
Aydınlattığınız için sağolun.Bende bir problem yokmuş demek ki.

Sn. meslektaşlarım çok ayrıntı veremiyorum çünkü o zamanlar öğrenciydim ama yanılmıyorsam olay şu;2001 yılında Anayasının 38. maddesine 7. fıkra eklendikten sonra Yargıtay'dan bu şekilde mal beyanında bulunmayan kimseye hapis cezası vermenin mümkün olmadığına,Anayasaya aykırılık teşkil edeceğine dair bir karar çıkmıştı.Ama daha sonra Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bunun sözleşmeden doğan bir borç değil adli merci emir ve kararlarına uymamaktan kaynaklı bir hapis cezası olduğu ve Anayasaya herhangi bir aykırılık olmadığı yönünde bir karara varmıştı.Sanıyorum kafanızın karışma sebebi bu.Yoksa kanunda "mal beyanında bulunana kadar hapis" şeklinde bir anlatım yok.

Saygılar...
Old 15-09-2006, 14:25   #10
Av.Nebi

 
Varsayılan

o zaman yanıt veremeyelim bi daha sayın Suat Ergin Yanlişimizi düzeltebilirsiniz öyle değil böyle diyerek Saygılar...
Old 15-09-2006, 16:20   #11
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nebi
o zaman yanıt veremeyelim bi daha sayın Suat Ergin Yanlişimizi düzeltebilirsiniz öyle değil böyle diyerek Saygılar...

Sayın Av.Nebi,

Ben mesajımı forum yöneticisi sıfatıyla değil, sade üye sıfatıyla yazmıştım. Mesaj yazıp yazmamak sizin takdirinizdedir. Size yanlış yazmışsınız da demedim. Sadece herhangi bir kanuna atıfta bulunmadan uygulamanın tamamen tersi bir yorumda bulunmanızı eleştirdim. Ülkemizde sürekli yasalar değişmektedir. Bizim bilmediğimiz sizin de bildiğiniz bir değişiklik var ise yararlanmak için soru sordum. Sormayayım mı?


Öte yandan soruya yanıt verenlerden av.hakandicle de 6183 Sayılı yasadaki M.B.B ile ilgili hükmü yazmıştır. Ancak soruyla alakası yoktur. Okuyanlar için yanlış anlamayı düzeltmek için ilgili maddeyi aşağıya aldım.

Alıntı:
KANUN NO: 6183
AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN
MAL BİLDİRİMİNDE BULUNMIYANLAR :

MADDE 60 - (Değişik: 251 - 13.6.1963) Kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu 7 günlük müddet içinde borcunu ödemediği ve mal bildiriminde de bulunmadığı takdirde mal bildiriminde bulununcaya kadar bir defaya mahsus olmak ve üç ayı geçmemek üzere hapisle tazyik olunur.

Hapisle tazyik kararı, ödeme emrinin tebliğini ve 7 günlük müddetin bitmesini müteakip tahsil dairesinin yazılı talebi üzerine icra tetkik mercii hakimi tarafından verilir.

Bu kararlar Cumhuriyet Savcılığınca derhal infaz olunur.
İcra tetkik mercii hâkimi tarafından verilen hapsen tazyit kararları her türlü harç ve resimden muaftır

Sayın *sinequanon*;

"mal bildiriminde bulununcaya kadar" deyimi burada geçmektedir.

Benim kafa karışıklığım kalmadı.

Saygılarımla
Old 15-09-2006, 16:36   #12
Av.Nebi

 
Varsayılan

Dogrusunuz en son kı mal beyanı konusundaki gelişmeyi bilmiyordum bi ara kaldırılmıştı hapıs tekrar uygulamaya konuldu demekki geriden takip ediyoruz kusura bakmayın sygılar..
Old 15-09-2006, 16:56   #13
*sinequanon*

 
Varsayılan

Sn. Ergin doğrudur "mal beyanında bulununcaya kadar" ibaresi var ama kamu alacaklarının borçluları için geçerli.Ben olaya sadece İcra-İflas Kanunu çerçevesinde yaklaşmıştım.Kamu alacakları aklımın ucundan geçmedi ne yalan söyleyeyim.Ama sayenizde yeni bir şey öğrenmiş oldum teşekkür ederim.

Saygılar...
Old 15-09-2006, 17:18   #14
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Tekrar kafam karıştı

T.C.
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/12708
K. 2006/565
T. 9.2.2006

• DİSİPLİN HAPSİ ( Mal Beyanında Bulunmamak Suçundan Yargılanan Sanığın Lehine Olduğundan Yaptırımın 5326 Sayılı Kabahatler Kanununun 24. Maddesine Göre İdari Para Cezası Olarak Belirlenmesi Gereği )

• LEHE KANUN UYGULAMASI ( Mal Beyanında Bulunmamak Suçundan Yargılanan Sanığın Lehine Olduğundan Yaptırımın 5326 Sayılı Kabahatler Kanununun 24. Maddesine Göre İdari Para Cezası Olarak Belirlenmesi Gereği )

• MAL BEYANINDA BULUNMAMAK SUÇU ( Yaptırımın 5326 Sayılı Kabahatler Kanununun 24. Maddesine Göre İdari Para Cezası Olarak Belirlenmesi Gereği )

• İDARİ PARA CEZASI ( Mal Beyanında Bulunmamak Suçundan Yargılanan Sanığın Lehine Olduğundan Yaptırımın 5326 Sayılı Kabahatler Kanununun 24. Maddesine Göre İdari Para Cezası Olarak Belirlenmesi Gereği )
2004/m.337
5237/m.7
5252/m.3,7/1
5326/m.24

ÖZET : 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 7/1. maddesi ile kanunlardaki hafif hapis veya hafif para cezaları idari para cezasına dönüştürülmüş, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 337. maddesindeki değişiklikle de 337. maddede düzenlenen mal beyanında bulunmamak suçunun yaptırımı disiplin hapsine çevrilmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7. maddesi gözönüne alındığında, 5252 sayılı Kanundaki düzenleme, mal beyanında bulunmamak suçundan yargılanan sanığın lehine olduğundan yaptırımın 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 24. maddesine göre idari para cezası olarak belirlenmesi gerekir.

DAVA : Mal beyanında bulunmamak suçundan sanık Nurullah'ın yargılaması sonucunda 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı TCK'nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'un 5349 sayılı Yasa ile değişik 7/1. maddesi uyarınca eylemin yaptırımının idari para cezasına dönüştürüldüğü ve görevli makamın Cumhuriyet Başsavcılığı olduğundan bahisle, gereğinin takdir ve yerine getirilmesi için dosyanın İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine dair, ( İzmir Sekizinci İcra Ceza Mahkemesi )nin 15.06.2005 gün ve 2005/112-1298 sayılı kararı ve dosyası incelendi;

Dosya kapsamına göre, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5358 sayılı Kanun'la değişik İİK'nın 337. maddesindeki yaptırım, disiplin hapsi olarak belirlenmiş olup aynı tarihte yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 5349 sayılı Kanun'la değişik 7. madde 1. fıkrasına göre, "Kanunlarda hafif hapis veya hafif para cezası olarak öngörülen yaptırımlar idari para cezasına dönüştürülmüştür" şeklinde düzenleme yer almış ise de, her iki Kanunun da aynı gün yürürlüğe girdiği, ancak, Yürürlük Kanunu'nun 7. maddesindeki bu düzenlemenin, İcra ve İflas Kanunu dışındaki özel kanunlarda yer alan hafif hapis veya hafif para cezaları yönünden geçerli olduğu, İcra ve İflas Kanunu'nun yasa koyucu tarafından ayrık tutularak hafif hapis cezaları için disiplin veya tazyik hapsi cezaları öngörüldüğü, bu durumda İcra ve İflas Kanunu'nun 5358 sayılı Kanun'la değişik, 337. maddesi uyarınca eylemin yaptırımının mahkeme tarafından disiplin hapsi olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 12.10.2005 gün ve 43135 sayılı Yazılı Emirlerine atfen Yargıtay C. Başsavcılığının 07.11.2005 gün ve Y.E.2005/182398 sayılı tebliğnamesiyle istenilmiş olmakla,

Gereği düşünüldü:

KARAR : Dosya kapsamına göre, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 5349 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile değişik 7. maddesinin 1. fıkrası ile "Kanunlarda hafif hapis veya hafif para cezası olarak öngörülen yaptırımlar idari para cezasına dönüştürülmüştür...", yine 1 Haziran 2005 tarihinde kabul edilip aynı gün mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 2004 sayılı İİK'da Değişiklik Yapılmasına Dair 5358 sayılı Kanun'un 7. maddesi ile İİK'nın 337. maddesindeki eylemin müeyyidesi 10 gün disiplin hapsine dönüştürülmüştür. Ancak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi göz önünde tutulduğunda 5349 sayılı Yasa ile değişik 5252 sayılı Kanun'un 7. maddesi sanığın lehine olduğundan aynı maddenin 1. fıkra 1. cümlesi ve 5326 sayılı Kabahatler Yasası'nın 24. maddesine göre müeyyidenin İcra Ceza Mahkemesince İdari Para Cezası olarak belirlenmesi gerekir.

SONUÇ : Bu nedenle, Yargıtay C. Başsavcılığının yazılı emre atfen düzenlediği tebliğname kısmen yerinde görülmekle ve Kanun'a aykırılık halinin giderilmesinin de başkaca halinin mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, uygulamada birliğin sağlanması amacıyla İzmir Sekizinci İcra Ceza Mahkemesinin 15.06.2005 gün 2005/112 Esas ve 2005/1298 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca ( BOZULMASINA ), müteakip işlemlerin mahallinde ifasına, dosyanın Yargıtay C. Başsavcılığına ( TEVDİİNE ), 09.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 15-09-2006, 17:27   #15
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan İmdat!!!

Yukarıdaki Yargıtay kararında dikkatimi çeken bir şey daha var. Kararı veren 16 HUKUK DAİRESİ...Neden? Karar Kazancı'dan alınmıştır. Firmanın hatası mı? Yoksa M.B.B. ilişkin verilen kararların denetim makamı değişti mi? Bilen var mı?

1 Haziran 2005 ten sonra bir kaç tane dosyamdan M.B.B. dolayı 10 gün disiplin cezası mahkumiyetine karar verilmişti. Temyiz edilmediği için kesinleşti.

Daha yeni kararlar alan meslektaşlar var mı? M.B.B. konusunda bugünkü tarih itibariyle son durum nedir?

Saygılarımla
Old 15-09-2006, 23:22   #16
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Ben kişisel son durumumu belirledim!

Artık MBB açmıyorum. Sinirlerim bozulmuyor ve vaktim de kaybolmuyor.

Banka, tapu, trafik haczi, o da olmadı menkul haczi yapıyorum.

Üstelik maddede geçen "yeterli haciz yapılana dek" ibaresi de, hacizden evvel pürtelaş MBB davası açma stresini ortadan kaldırıyor. Bir zahmet, zorlayan borçluya hacze gidiyorum. Hacze gidince yeterli haciz yapılınca yine ceza düşecek yeni madde metninden anlaşıldığına göre (gerçi henüz bunu talep edeni de duymadım)

Saygılarımla...
Old 15-09-2006, 23:26   #17
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Banka, tapu, trafik haczi, o da olmadı menkul haczi yapıyorum.



Tabii 33 adliyeli İstanbul'da ve diğer büyük kentlerde bu söylediğimi uygulamak ne kadar mümkün bilemiyorum.

Bu arada aklıma takılan bir soruyu sorayım: Bankaların genel müdürlüklerine haciz müzekkeresi yazmak mümkün mü, yoksa hala eski usul red yanıtı mı alınmakta?
Old 16-09-2006, 00:24   #18
Av.Nebi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.SEHPER


Tabii 33 adliyeli İstanbul'da ve diğer büyük kentlerde bu söylediğimi uygulamak ne kadar mümkün bilemiyorum.

Bu arada aklıma takılan bir soruyu sorayım: Bankaların genel müdürlüklerine haciz müzekkeresi yazmak mümkün mü, yoksa hala eski usul red yanıtı mı alınmakta?

Genel Müdürlüğe derken normal haciz müzekkeresinden farklı bir durumdan mı bahsediyorsunuz ?
Old 16-09-2006, 00:27   #19
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sn.Nebi,

Sorunuzu anlayamadım. Mevduat haczinden bahsediyorum.

(89/1 tartışmasına girmeyelim, veya soruyu her ikisi için kabul edelim)

Saygılarımla...
Old 16-09-2006, 01:26   #20
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Sn. Av. Suat Ergin
Sunduğunuz kararın kafa karıştırmasının nedeni tahminimce şudur. (Çünkü karardan suç tarihi tam olarak anlaşılamıyor.) Bildiğiniz gibi 5237 sayılı TCK 1 Nisan 2005 tarihinde yürürlüğe girecekken, yürürlüğü 1 Haziran 2005'e ertelenmişti. Kanun Resmi Gazetede ise 12.10.2004 tarihinde yayınlanmıştır.

Buna göre;

Zaman bakımından uygulama ilkeleri gözetildiğinde kişinin suçu 1 Haziran 2005 tarihinden önce işlediğini anlıyoruz.

1 Haziran 2005 tarihli değişikliklerle;
- Hafif hapis ve hafif para cezaları İdari para cezasına dönüştürülüyor.
- İİK 337'deki ceza ise Disiplin Hapsine dönüşüyor.

Sanık suçu işlediği tarihte İİK 337 eski hali ile hafif hapis cezası öngörüyor. Suç tarihi itibariyle sanık suçu işlerken Disiplin Hapsi diye bir düzenleme söz konusu değil. Öte yandan aynı gün yürürlüğe giren diğer yasa lehine olarak İİK 337'deki cezayı İdari Para Cezasına dönüştürüyor. Bu durumda hiç kimse işlendiği zaman yürürlükte bulunmayan bir kanuna göre cezalandırılamayacağından, sanık hakkında lehe olan yasanın uygulanması ile İdari Para Cezası veriliyor.

Ancak 1 Haziran 2005 tarihinden sonra işlenen suçlarda ise Disiplin Hapsine dönüşme durumu yürürlükte olduğundan, suçun yaptırımı Disiplin Hapsi olarak hükmediliyor.
Ancak 337'nin yeni düzenlemesindeki haciz halinde cezanın düşeceği kuralı gereğince alacağa yeter miktarda malın haczi anında ceza düşecektir.
Old 16-09-2006, 11:43   #21
Av.Nebi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.SEHPER
Sn.Nebi,

Sorunuzu anlayamadım. Mevduat haczinden bahsediyorum.

(89/1 tartışmasına girmeyelim, veya soruyu her ikisi için kabul edelim)

Saygılarımla...

Sayın Sehper Hanım
89/1 olayı değil yok. Normal dediğiniz gibi mevduat haczı muzekkeresini göderiyoruz halen şahsen. Para geldiğide çok oluyor o şekilde dosya ya
Saygılar.
Old 16-09-2006, 15:30   #22
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sayın Nebi,

Bankalara mevduat haczi müzekkeresi göndermede sorun yok.

Benim sorum Genel Müdürlüklere yazılması konusundaydı.
Old 16-09-2006, 17:01   #23
Av.Nebi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.SEHPER
Sayın Nebi,

Bankalara mevduat haczi müzekkeresi göndermede sorun yok.

Benim sorum Genel Müdürlüklere yazılması konusundaydı.

Anladım.

Ben O şekilde genel müdürlüğe yazmamıştım . açıklarmısınız ne mahiyette bir müzekkere oluyor ?
 


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
mal beyanında bulunmama avslh Meslektaşların Soruları 12 13-03-2008 16:25
mal beyanında bulunmama ideal hukuk Meslektaşların Soruları 7 03-05-2007 16:16
Mal Beyanında Bulunmama glossator Meslektaşların Soruları 5 17-04-2002 21:36
Mal Beyanında Bulunmama İlgili Hukuk Soruları Arşivi 1 12-02-2002 01:38


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06852102 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.