Belirsiz alacak ve tespit davası

Müvekkillerimin murisinden kalan ve tapu kaydı bulunan taşınmaz orman kadostrosu sonucu Orman olarak tespit edilmiş ve açılan dava sonucu taşınmaz orman olarak hazine adına tescil edilmiştir.
Medeni Kanun 1007 maddesine dayanarak tazminat davası açmayı düşünüyorum.Ancak yeni usul kanunun MADDE 107. (1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir hükmü bulunmaktadır.
Taşınmazın değeri bir tespit davası ile belirlenebilir.madde de geçen kesin olarak belirlenebilirliği yaptırılacak tespit (kıymet takdiri) ile mümkünmüdür.farazi bir miktar ile açacağım dava belirsiz alacak davası niteliğinde olabilirmi.Nasıl bir yol izlemeliyim.
Tespit yaptırdığımda (kıymet takdiri) bu işlem zamanaşını kesermi.
Teşekkürler

Zamanaşımı sorununuzun olmadığını düşünürsek,
- arazinize emsal teşkil edebilecek bir arazini değeri üzerinden dava açmanızı tavsiye ederim. Ama emsali değerlendirirken şu anda orman olduğu gibi hususları göz önünde bulundurmanızı ve bedelini ona göre belirlemenizi tavsiye ederim.
-Tespit davası kanımca zamanaşımını kesmez. kaldı ki yanlış hatırlamıyorsam yeni HMK'DA tespit ve alacak davasının birlikte açılabileceği de hükme bağlanmış.

Tabii bu şimdilik çok afaki bir durum.
Konustuğum tüm hakimler de kısmi dava-ıslah/belirsiz alacak-talep artırımı kavramlarının kesin olarak ayrımını yapabilmiş değiller.

Ama şahsi kanaatimce sizin durumunuzdaki bir olayın belirsiz alacak davasına girmeyeceğini söylemek, değeri para ile ölçülebilen tüm iddiaların belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği anlamına gelir. Zira herkesin öncelikle bir tespit davavası açıp, sonra esas davaya geçmesi gerekir ki bu hem usul ekonomisi açısından hem de hayatın mutad kuralları açısından pek mantıklı bir çözüm olmaz.

Zira buradaki alacaklı sıfatlı müvekkil de değerin kesin olarak belirlemesinin kendisinden beklenilmeyeceği kişidir. Belirsiz alacak davası açıp, gelecek bilirkişi raporuna göre talebi artırmak(ıslah değil) gayet mantıklı.
Yani bence

Belirsiz alacak davasının kısmi davaya nazaran olumlu yönleri

1. Belirsiz alacak için zamanaşımı dava açıldığı anda kesilmiş sayılır.

2. Dava sırasında talep sonucunun arttırılması için ıslah ya da karşı tarafın iznine gerek yoktur.

3. Faiz talep edilmişse, belirlenemeyen alacak için faiz talep tarihinden itibaren işlemeye başlar.

4. Belirsiz alacak davası yerine, kısmi dava ile birlikte alacağının geri kalan kısmı için tespit davası açan davacı davayı kazanırsa, tespit davası sonunda elde ettiği hükme dayanarak ancak ilamsız icra takibi yapabilir. Çünkü tespit hükmü bir edayı içermediğinden ilamlı icra takibi yapılmasını mümkün kılmaz. Bununla birlikte takibe itiraz edilirse, alacaklı itirazın iptali ile birlikte borçlunun yüzde kırk inkar tazminatına mahkum edilmesinin isteyebilir.

Kısmi dava açabilecek olan, yani alacak miktarı belirli olmayan alacaklı üç dava açabilme seçeneğine sahip olacaktır:

Dilerse, alacağının bir kısmını(belirleyebildiği) talep edip, geri kalan kısmını saklı tutabilir.

Dilerse, belirsiz alacak davası açabilir.

Dilerse, alacağının bir kısmını kısmi davada talep edip, geri kalan kısmının tespiti için tespit davası açabilir.

"Prof. Dr.Hakan Pekcanıtez"