Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ayıplı malın iadesi ve bononun iptali

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-08-2006, 23:07   #1
av_ozguroguz

 
Varsayılan Ayıplı malın iadesi ve bononun iptali

Sayın meslektaşlarım, şöyle bir problemim var. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Müvekkilim bir kepçe satın almış. Aldığı kepçeyi, çalıştıracağı kum ocağına getirip denediğinde kepçenin yükleme yapamadığını, ayıplı olduğunu anlamış. Ancak kepçenin bedelinin yarısını nakit olarak vermiş, diğer yarısı için ise bono imzalayıp vermiş. Şimdi; müvekkilim, ayıptan dolayı sözleşmeyi feshetmek, kepçeyi iade edip verdiği parayı geri almak, bonoyu geri almak, olmazsa bonoyu iptal ettirmek istiyor. Bu durumda nasıl bir yol izlemeliyim? Tavsiyelerinizi bekliyorum.
Old 17-08-2006, 01:51   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

4077 sayılı kanunun 4. maddesine dayanarak Tüketici Mahkemesinde dava aç.
Old 17-08-2006, 12:24   #3
hukukçu42

 
Varsayılan

Selam arkadaşlar;

Ben Sn. Selimbalku'nun cevabına katılamıyorum. Şöyle ki;

Davanın tüketici mahkemesinde açılamaması gerektiği kanaatindeyim. Davacı almış olduğu kepçeyi işi için kullanmaktadır. Dolayısıyla tüküteci sıfatı olmadığını düşünüyorum.

4077 sayılı kanunun 3/e maddesine göre
"Tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi" ifade eder.

Buradaki olayda meslek unsuru dikkate alınmalıdır. Olayımızda görevli mahkeme HUMK na göre genel kurallara göre belirlenmelidir.

Yargıtay'ın bu konudaki görüşü de aynıdır.


Alıntı:
"...davacının davalı ile yaptığı telefon abonelik sözleşmesi davacıya ait işyerine ait olup mesleki amaçla kullanıldığı ve 4077 Sayılı Yasa kapsamında tüketici olmadığı anlaşılmaktadır. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir...."


Yargıtay 13. HD. 2005/7945 E; 2005/14196 K sayılı ilamı aşağıdadır.

Alıntı:
Alıntı:
DAVA : Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, adına kayıtlı ve avukatlık bürosuna bağlı bulunan 212 2XX XX XX nolu telefonun Mayıs ayı döneminde 4.929.550.000 TL konuşma bedeli, tahakkuk ettirildiğini, tahakkuk ettirilen bedelin fahiş ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, talep halinde dosyanın İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesince karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde; "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlı ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 Sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımlan verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut olayda davacının davalı ile yaptığı telefon abonelik sözleşmesi davacıya ait işyerine ait olup mesleki amaçla kullanıldığı ve 4077 Sayılı Yasa kapsamında tüketici olmadığı anlaşılmaktadır. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Bu durumda mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken tüketici mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin harcın talep halinde iadesine, 29.09.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.(¤¤)

Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Old 17-08-2006, 15:27   #4
av_ozguroguz

 
Varsayılan Bence de tüketici sayılmaz

Bence de müvekkilim, 4077 sayılı kanunun 3. maddesindeki tanım karşısında tüketici sayılmaz. Bono iptali talep edeceğimiz için Ticaret Kanununun 4. maddesi gereğince bu dava, mutlak ticarî davalardandır ve Ticaret Mahkemesinde görülmelidir. Ancak benim asıl öğrenmek istediğim şu; satıcının, bonoyu bir üçüncü şahsa ciro ile devretmesini engelleyebilirmiyiz? İlginiz için teşekkür ederim arkadaşlar.
Old 18-08-2006, 01:37   #5
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

kesinlikle haklıısınız, dikkatimden kaçmış, teşekkürler...
Old 09-08-2007, 13:47   #6
Av.ZAFER İŞERİ

 
Varsayılan

Benzer bir sorunla ben de karşı karşıyayım. Müvekkilim, yapmış olduğu bir sözleşme ile inşaatı tamamlanmamış konut satın alıyor. Ancak sözleşme gereği yüklenici tarafından ifa edilmediğinden; hem ödemiş olduğu peşinat hem de vermiş olduğu bonoların kurtarılması gerekmekte. Bu husus, değerli Özgür Oğuz'un somut olayıyla benerlik arz etmekte. Ancak ben de şu anda neler yapılabileceğini düşünmekteyim. Bu nedenle katkılarınız benim için de yararlı olacaktır. Şimdiden teşekkürler.
Old 09-08-2007, 15:59   #8
SPARTACUS

 
Varsayılan

-- Ciroyu engellemek mümkün değil kanaatimce keşidecinin böyle bir hakkı yok
-- Şüphesiz alacak, lehtardan her halükarda alınacaktır(mal varlığı varsa tabi)
-- 3.Kişi yani hamil kötü niyetliyse veya ağır kusurluysa (ki bunu ispat etmek ayrı bir konu) keşideci sözleşmeden dönüldüğünü def-i yoluyla hamile, ileri sürebilir.
-- Bonoların bedelsizliği davası açılabilir.Fakat bu dava iyiniyetli hamili etkilemez .

-- SON OLARAK ;
Köti niyetli lehtar aleyhine bu yola başvurulabilir kanaatindeyim

BEDELSİZ SENEDİ KULLANMA
TCK Madde 156 - (1) Bedelsiz kalmış bir senedi kullanan kimseye, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası verilir.
Old 04-10-2009, 12:44   #9
Av.Serkan DAĞDEVİREN

 
Varsayılan

1-yazınızda bahsi geçen kepçe ticari amaçla alınmış bir üründür.Kazanç elde etme amacı taşıyor.Bu nedenle tüketici yasası hükümlerinin uygulanması sizin olayda mümkün değil.Davanın Ticaret mahkemesinde açılması gerekiyor.

2-Davanın içeriğine gelince; kepçenin ayıplı olması size ticaret kanunundan kaynaklı bir takım seçimlik haklar tanıyor.Sözleşmenin feshini ve bedel iadesini bu anlamda talep edebilirsiniz

Ancak öncelikle kepçenin ayıplı olduğunu bilirkişi marifetiyle acilen tespit ettirmenizde fayda var..bu tespitin yapılmasına müteakip tespit raporunu ihtar ekinde gönderip seçimlik talepte bulunabilirsiniz.İhtara rağmen sonuç alamazsanız dava yolu görünüyor.

ayıptan dolayı seçimlik haklarınızı kullanmak için ayıp ihbarını yasal süresinde kullanmanız şart.sizin olayda kepçedeki ayıp niteliği gereği kepçenin çalışmasıyla birlikte görülecek/anlaşılacak cinsten bir ayıp olduğundan AÇIK AYIP OLARAK KABUL EDİLİR.Dolaysıyla açık ayıbın teslimden itibaren 2 gün içerisinde bildirilmesi gerekli .Öyleki ticari işlerde ayıba dayalı açılacak davaların azami zamanşımı süresi teslimden itibaren 6 ay.yani her halukarda bu davanın teslimden sonra 6 ay içinde açılması zorunluluğu var.ancak davalı taraf açıkça ayıbı kabul etmişse artık bu durumda 6 aylık süre zorunluluğu ortadan kalkıyor.zaten bu nedenle tespit raporunu ihtar ekinde göndermenizde fayda var olurda ayıp kabul edilirse......

Devam edelim.... sorun sadece ayıbın tespiti ve sürelere uyulması ile de bitmeyecek.asıl sorun ve belki de en önemlisi sizin satıcıya verdiniz bononun bu işe karşılık verildiğine dair elinizde sözleşme,protokol yada benzeri bir belge olup olmadığı meselesi.

Zira,siz ayıp konusunda mahkemeye kanaat getirseniz dahi iadesini istediğiniz bononun bu ilişki sebebiyle verildiğini ispat edemez iseniz işiniz çok zor.Ancak bunun da yöntemleri yok değil tabiki.fakat bu yöntemleri sizinle paylaşabilmem için bazı ek bilgilere ihtiyacım olacak.

mesala aranızda kepçe ile ilgili satış sözleşmesi var mı,varsa sözlşemede bonoya dair hüküm varmı,yoksa sözleşmenin düzenlenme tarihi ile senedin tanzim tarihleri aynı/veya yakınmı yani sözleşme ile senet ilişkilendirilebilir mi, satıcı kişi yada firma ile aranızda başka bir borç doğurucu ilişki varmı, satıcı taraf gerçek kişimi tüzel kişimi,tüzel kişi ise bu satışı ve aldığı bonoyu defterlerine işledi mi ve size satışa karşılık fatura kestimi gibi soruların yanıtlanması gerekiyor. vereceğiniz yanıtları bekliyorum.

ayrıca ödediğiniz ve iadesini istediğiniz para konusunda da bazı ek bilgiler verirseniz davanın safahatı hakkında görüşlerimi sizinle paylaşabilirim. mesala nakit para satıcının banka hesabına yatırıldı yoksa elden nakit mi verildi gibi ..

cevaplarınızı bekliyorum.
Old 05-10-2009, 10:02   #10
av_ozguroguz

 
Varsayılan Teşekkür

Serkan bey, ilginiz için çok teşekkür ederim. Ancak davaya falan gerek kalmadan, satıcı kepçeyi geri alıp para ve bonoyu da iade etti. Herhangi bir problem kalmadı. Çok teşekkür ederim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ayıplı Mal -Ayıplı Otomobil- Konusunda Emsal Bir Hukuk Genel Kurulu Kararı Av. Levent Kıray Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu 16 13-08-2012 08:55
Bononun Kaybolması Nedeniyle İptal Davası ve Açık Bonunun Durumu Av.Ufuk Meslektaşların Soruları 5 01-08-2010 14:26
ayıpsız malın iadesi akif Meslektaşların Soruları 4 04-10-2009 16:07
Ayıplı aracın iadesi için BK hükümleri çerçevesinde başvurulcağimiz hükümler neler? av_mesutkaya Meslektaşların Soruları 6 26-12-2007 16:49
Bononun şarta bağlanamayacağı Brusk Meslektaşların Soruları 4 28-11-2006 21:29


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05550289 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.