Çocukların Korunması Ve Ülkelerarası Evlat Edinme Konusunda İşbirliğine Dair Sözleşme

2004/7087 Çocukların Korunması ve Ülkelerarası Evlat Edinme Konusunda İşbirliğine Dair Sözleşme’nin Onaylanması Hakkında Karar


Karar Sayısı : 2004/7087

Türkiye tarafından 5/12/2001 tarihinde Lahey’de imzalanan ve 14/1/2004 tarihli ve 5049 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan ekli “Çocukların Korunması ve Ülkelerarası Evlat Edinme Konusunda İşbirliğine Dair Sözleşme”nin onaylanması; Dışişleri Bakanlığı’nın 31/3/2004 tarihli ve KOPR/122967 sayılı yazısı üzerine, 31/5/1963 tarihli ve 244 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 5/4/2004 tarihinde kararlaştırılmıştır.

Sözleşme metni için bakınız :

Resmi Gazete 19 Nisan 2004 Sayı : 25438



Saygılarımla

Bir Dost

Ülkemizde kimsesiz çocukların korunması, eğitilmesi ve meslek edindirilmesi ve bu çocukların topluma yararlı insanlar olmasını sağlayıcı yeterli tedbirler alınmamaktadır. Devlet tarafından kurulmuş olan Çocuk Esirgeme Kurumu, Yetiştirme Yurtları, Çocuk yuvaları var ancak ekonomik,sosyal,eğitsel vb. nedenlerle yetersiz kalmaktadır. Bu çocuklar özellikle aile sevgisinden mahrum oldukları için maalesef agresif oluyorlar. Belli bir yaştan sonra devlet kurumlarından çıkarıldıkları için suç ve fuhuş odaklarının tuzaklarına düşmektedirler. Bu sorunların giderilmesi açısından evlat edinme kurumu bir çözüm olabilir.
Ülkeler arası evlat edinme ile ilgili olarak pek çok sorun yaşanabilir.Çocukların ailelerde istismar edilmesi ihtimali olduğundan evlat edinildikleri ailelerdeki çocukların yaşantısının denetlenmesi, gerekli tedbirlerin alınması nasıl gerçekleştirilecektir?
Ayrıca öncelikle kendi çocuklarımızın sorunlarının giderilmesi için gerekli çabanın gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. İnsanımızın özelliğidir, yabancı olan herşey ilgisini çeker...

26.05.2004
Evlat edinme hakkı Anayasa önünde
Evli çiftlerin evlat edinmeleri Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak, ‘Evli olmayanlara verilen tek başına evlat edinme hakkının, evli olan eşlerden birine verilmemesi, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırılık oluşturur’ gerekçesiyle iptal davası açtı.

Hákim Abdulkadir Arasan, başvuru gerekçesinde, Türk Medeni Kanunu’nun, eşlerin tek başına evlat edinemeyeceklerini düzenlediğini vurguladı. Gerekçede eski kanunun kural olarak bu hakkı tanıdığı, yeni Medeni Kanun’un ise kural olarak eşlerin birlikte evlat edinmesini düzenleyip tek başına evlat edinmeyi istisna olarak gösterdiği vurgulandı. Başvuru konusu kanun hükmünün, herkesin kanun önünde eşitliği kuralından hareketle, evli olmayanlara verilen tek başına evlat edinmeye izin talebi hakkının evli olan eşlerden birine verilmemesinin Anayasa’nın 10. maddesine aykırılık oluşturduğu savunuldu.

Hürriyet gazetesi

Yeni MEdeni Kanun'da eşlerin ancak birlikte evlat edinebilmesinin öngörülmesinin temelinde İsviçre Medeni Kanunu yatıyor. İsviçre'de, aile içinde huzursuzluk çıkmasının önlenmesi için eşlerin ancak birlikte evlat edinebilmesi gerektiği öngörülmüş. Çeşitli İsviçre hukuku kaynaklarında bu görüş belirtiliyor.

Kanımca yeni düzenleme daha doğru. Eşlerden sadece birinin evlat edinmesi durumunda, diğer eş ile çocuk arasında soybağı kurulmuyor. Bu durum da aile içinde kesinlikle huzursuzluk çıkaracaktır. Bunun karşısında "rıza verecek olan bir eşin iradesine önem vermemenin doğru olmadığı" da iddia edilebilir. Ancak ben söz konusu düzenlemenin doğru olduğu kanaatindeyim.

Evli olmayan kimseler nasıl birlikte evlat edinemiyorlarsa, evli çiftlerin de tek başına evlat edinememeleri yerindedir. Özellikle dikkat etmek gerekir ki, tek başına evlat edinecek kimse ile eşleri aynı hükümlere tabi tutmak aslında eşitlik prensibine aykırı olacaktır. Eşlerle, tek başına evlat edineceklerin aynı düzlemde işlem görmeleri kabul edilemez. Ancak Anayasa Mahkemesi ne karar verecek göreceğiz.