Şizofreni İddiası ile Kadının Mal Varlığını Ele Geçirmek

Ağustos 2015'te evimizde, erkek kardeşim ve annemin yıllar önce boşandığı eski eşi (biyolojik babam!) tarafından planlı bir baskınla saldırıya uğradık. Eve izinsiz girerek bizi sopa vs ile darp ettiler, hakaret tehdit vs., hastanelik olduk ve darp raporu aldık. Haklarında 6 aylık uzaklaştırma kararı çıkarıldı ve karşılıklı suçlamayla dava açıldı...
Bu olaydan bir yıl önce anneannemi kaybetmiştik ve mirası anneme kalmıştı. O tarihten beri hatta öncesinde de babam anneme akli dengesi yerinde değildir diye rapor aldırmak için bana ve kardeşime baskı yapıyordu ki kardeşimi biraz tehdit biraz iknayla kazandı. Bu arada annem sağlıklı bir insan, ancak kardeşlerinin şizofreni hastası olması 30 yıllık bir psikolojik şiddet bahanesiydi babam için, şimdi de kardeşimin üzerinden annemin mallarını yönetmeyi planlıyor.
Hukuki açıdan danışmak istediğim konu şöyle; Daha başladığında karşılıklı yaralama (çünkü biz direndik ve mücadele sırasında onlar da darbe aldı) gibi nedenlerle başlamışken, babam ve kardeşim "biz şikayetçi değiliz, ancak (annem için) o şizofreni hastasıdır, tehlikelidir, tedavi görmesini istiyoruz dediler. (Karakoldaki tutanaklarında benim için de aynı şeyleri iddia etmişler, 4 yıldır araş. gör. olarak çalıştım ve ders verdim, yurt dışına yerleşmek için yeni bıraktım..) Hakim, bunun dava konusuyla ilgili yoktur demedi ve itirazlarımıza rağmen annemi hastaneye sevk etti, annem temiz bir rapor aldı, bu defa hakim "doktor bunu yanlış anlamış, cezai ehliyeti var mı buna bakmak gerekiyor" diyerek bu defa erenköydeki hastaneye yönlendirdi ve şimdi bize şiddet uygulayan insanlar gezerken annem bir haftadır hastanede gözetim altında. Hakime itiraz ettiğimden cevabı "böyle bir iddia var, cezai ehliyeti var mı bilmemiz gerek önce" oldu, baskına uğrayan, defalarca polisi arayan biziz!..
Sonuç olarak bu dava sadece ilk saldırının cezalandırılması için verdiğimiz bir mücadele olmaktan çıktı ve erkeklerin sesinden bizi duymayan bir hakimin verdiği kararlara da itiraz etmemizi gerektirir bir hale geldi ancak olanlardan sonra çok güçsüz hissediyoruz ve nereye nasıl itiraz edebiliriz bilmiyoruz.

Sn.Katılımcı,

Ceza yargılamasında karşılıklı suçlama varsa anneniz de müşteki sanık durumundadır.

Sanıkların bir suçtan cezalandırılması için cezai ehliyetinin olması gerekir.Ehliyeti yoksa ceza verilmez.Güvenlik önlemi alınır.

Mahkeme bu iddia konusunda sevk yapılmış olup sonuca göre mahkemece karar verilecektir.

Bu yönde sevkin yapılması diğer sanıkların cezasız kalacağı anlamına da gelmez.

Mahkemeye vereceğiniz bir dilekçe ile tarafınıza avukat atanmasını istemeniz yararınıza olacaktır.