Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Site Lokali Edebiyat, Müzik, Spor, Sinema, Bilgisayar.. Site üyelerimizin hukukla ilgisiz konularda sohbetleri için. [Siyaset ve din bu sitede konu dışıdır!]

TÜrkcemİze Sahİp Cikalim

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-05-2006, 23:22   #1
akdevrim

 
Varsayılan TÜrkcemİze Sahİp Cikalim

Ben Atatürk hava limanı turizm danışma müdürlüğünde calışıyorum.İngilizce,Almanca biliyorum.Görevimizin gereği yabancılarla hep diyalog içerisindeyiz.Ancak zaman zaman Türk vatandaşlarıda ceşitli vesileler
le bize uğrarlar..Bir kaç gün önce 18 yaşlarında sanırım üniversiteli bir genc bana gelerek bir map versene dedi..Duymamazlıkdan geldim.Yüksek sesle 2.kez vurguladı.Pardon anlamadım dedim..İstanbul harıtasını verdim genc gitti...
Beynimde şimşekler caktı...Kutsal vatan toprağının birbaşka milletin eline
gecmesiyle eş anlamlıdır önüme cıkan tablo.Dilimiz ele gecirilmektedir,ses bayrağımız lekelenmektedir.Düşünen ve yazan beyinler bu anlayışa dur diyelim.Bu ve benzeri her tür oluşmlara tavır alalım.Yoksa en değerli iletişim kaynağımızı farkında olmadan lime lime katletmekteyiz..Bizler geçmişle gelecek arasında köprüyüz..Yabancı dil öğrenmeye evet,Türkcenin yabancılaşmasına hayır..Saygılarımla..... akdevrim
Old 25-05-2006, 09:07   #2
NİLGÜN SEYMEN

 
İnceleme Teşekkürler..

SN.ERDOĞAN,

Geçen hafta sadece merak ettiğim için,aldım elime REDHAUSE CD.sini
taktım bilgisayara,kaydederek ,
taradım a-dan z ye..
Karşıma korkunç bir tablo çıktı..
siz sadece <<map=harita >>..kelimesine isyan etmektesiniz ya..
inanın 800 kelime geçmiş ingilizce'den lisanımıza..
O çalışmayı yaptıktan sonra ,kendimi yakın kontrol altımda tutmaya karar verdim..
Aynı hatayı bizler de yapmaktayız..KARİZMATİK..DİKTE..STAR İMAJ,STAR..vs.vs..
Sanki ne kadar faili meçhul anlaşılmaz ing.kelime kullanarak konuşursak o denli kültürlü olmaktayız..

SİZE HAKVERİYORUM..Gerçekten değerli yazar, bilim adamı OKTAY SİNANOĞLU'nun da dediği gibi dilini küçümsemek ya da yok saymaya başlamak..
**************SÖMÜRGE IRKLARIN********************
yoludur..

Bizler TÜRK'üz..dilimiz de TÜRKÇE olarak özünü koruyarak yaşatılmalıdır diye düşünmekteyim..
Gerçekten de çok önemli bir konuya değindiğiniz için size çok teşekkürler
.
sevgiyle kalınız
BURSA
25.05.2006-10.07
Old 31-05-2006, 10:41   #3
MTL

 
Varsayılan

bence dilimize eğer bi sözcük yerleşmişse o türkçeleşmiştir artık.ancak türkçesi olduğu halde birebir yabancısını kullanmak...işte bu noktada yapılması gereken çok şey var
Old 31-05-2006, 11:45   #4
NİLGÜN SEYMEN

 
İnceleme mesela..!

mesela..?
*************

backgraund yerine alt yapı..
karizmatik yerine..göze hoş görünen..başarılı..
monütör yerine ekran
kompüter yerine bilgisayar..

daha nice örnekler..verilebilir bu konuda..
Old 17-06-2006, 00:52   #5
ertanhukukprogramlari

 
Varsayılan

Büyük uyanış


Derin bir uykudan uyandım. Rüya kafamda hâlâ taptazeydi; yeni görülmüş renkli bir filim gibi. Nasıl derin bir uyku idi ki o öyle. Sanki elli yıldır uyumaktaymışım.
Rüyamda, halk Türkiye'nin her bir köşesine kadar uyanmış. Herkesin gözünde bir parlaklık; yüzlerinden kendine güven fışkırıyor. Kadıköy'deyim, Beyoğlu'ndayım, Ankara'da Meşrutiyet Caddesi'ndeyim, Amasya'da, Antalya'da, Tekirdağ'da, Van'dayım: Sokaklarda insanlar hızlı hızlı işlerinin güçlerinin peşinde koşturuyor, ama yüzlerinde telâştan, endişeden eser yok; mutlu bir tebessüm, birbirleriyle sevecen selâmlaşmalar. Gençlerde azimli, zeki bakışlar. Bazıları düşünceli düşünceli yürüyor; sanki kafalarında çetin matematik meseleleri çözüyorlar. Dolaşırken baktım ki, hayret her yerde kahveler, iş saati, nerdeyse boş. Tek tük müşterili masalarda kağıt, ya da tavla oynayan görünmüyor. Bir gurup genç oturmuş, ciddi, ağırbaşlı tartışıyorlar; bazıları önlerindeki kağıtlara fizik formülleri yazıyor. Terbiyeli, saygılı gençler. Düşünüyorum: Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti'ni emanet ettiği gençler nihayet yetişmiş.
Ankara'dayım; güzel bir tramvay geçti; üstünde "Uluğ Bey Teknik Evrenkenti" yazıyor; şaşırdım: "Vay canına, yıllarca uğraşmıştım da, bir evrenkente böyle bir isim verdirememiştim". Birine sordum: "Bu ne? Yeni bir evrenkent mi kuruldu?". Adam soruma şaşırarak, "Yok" dedi, "Yıllar önce ABD telkiniyle kurulmuş bir evrenkent vardı ya, epey oldu, onun adı değiştirildi". Hangisi olduğunu anladım; "Eğitim dili İngilizce; değil mi?". Adamcağız yarı şaşkın, yarı öfkeli baktı: "Öyle şey olur mu yahu; burası artık çok şükür, sömürge değil!". Övünerek: "Burası Türkiye Cumhuriyeti". "Bizde, Atatürk'ün ısrarla üzerinde durmuş olduğu gibi, eğitim dili her seviyede ve tümüyle Türkçe'dir".
- Yâni yabancı dil öğretilmiyor mu?
- Allah Allah, siz nerden geldiniz böyle? Elbette her çeşit yabancı diller, meslek dalına göre, yabancı dil öğretimi uzmanlarınca ayrıca öğretiliyor. En çok Çince'ye, Rusça'ya, İspanyolca, sonra Almanca'ya rağbet var.
- Hayret; İngilizce furyasına ne oldu?
Adam gene yüzüme garip garip baktı: "Ooho, o eskidendi. O zamanlar kovboy Amerika görünüşte güçlüydü, kölelerine Tarzanca'yı dayatabiliyordu. Orada yuvalanmış "küresel kıraliyetçiler", sahte Avrupa Birliği, IMF gibi araçlarını kullanarak, ulus-devletleri parçalıyor, o da sökmezse bomba stoklarını tüketmek için saldırıyorlardı. O günler çoktan geçti evlât! Sonunda oyunlar ABD içinde de yoğunlaştı. ABD'yi 12 eyalet-devletçiğe böldüler. Sekizinin resmî dili İspanyolca, bir tanesinin Fransızca, biri İngilizce, iki eyaletinki ise, önemli bir Afrika dili olan Svahili. Yaa, işte böyle. Zaten berbat bir dil olan, bilime, tekniğe yetersiz İngilizce'ye yüz veren yok.
Çıktım, biraz yürüdüm. Eski dükkânlar, yeni dükkânlar, ama hayret hepsinin üstünde gayet güzel Türkçe isimler. O, aşağılık duygusu alâmeti, sömürge ruhu belirtisi yabancı dilde adlardan, yazılardan eser yok. "Fast Food" kepazeliği olmuş "Tez Yemek", "Cafe" (bana hep de "Cafer"i, o adı içeren ayıp tekerlemeyi hatırlatır) yerine "Çay Evi", ya da "Kahvehane".
Bir gazete aldım: Adı "Yıldız", dili tertemiz. İri başlık diyor ki: "Avrupa devletçiklerinden ziyaret". Altında: " Avrupa'nın ufak dukalıklarının başkanları, borçlarının faizlerini ödemekte zorluk çektiklerinden, yardım, en az azından faiz ertelenmesi talepleriyle Türk banka genel müdürlerini ziyaret edecekler. Hazır Ankara'da iken "Avrasya Birliği Para Fonu" AVRAP'ın Ankara'daki Genel Merkezi yetkilileriyle de görüşecekler. Olumlu bir sonuç almaları pek beklenmiyor, çünkü son verdikleri uyum taahhütlerini tam yerine getirebilmiş değiller. Basklar, Bretonlar, Korsikalılar, Keltler, Bakü'deki Avrasya Birliği İnsan Hakları Mahkemesine başvurup duruyor". Haber devam ediyor: " Bir de, aynı ülkelerden bir genelkurmay başkanları heyeti bekleniyor. Onlar da Türk Ülkeleri ve Rus, Çin, Birleşik Kore, Ukrayna, İran, Hint, Japon Askeri İşbirliği Kurultayı'na gözlemci olarak katılacaklar. Aralarda, teknoloji ihtiyaçlarını dile getirebilmeyi umuyorlar."
İşte böylece rüyam gözümün önünden geçerken yüzümü yıkamış, yarım bardak yağsız süt içip biraz muz yemiş, giyinmiştim bile. Sokağa çıkıp bakkaldan gazetemi aldım. Bir iki sokak ötedeki kahvehaneye girdim. Ama durakladım: Her zamanki, kağıt, ya da domino oynayan kalabalık yoktu. Bir masada birkaç genç oturmuş, dikkat kesilmişler, aralarında birinin bir deftere yazdıklarını izliyorlardı. Masanın yanından geçerken defter sayfasına gözüm ilişti: Bildiğim, araştırma düzeyinde derin bir fizik konusunun formülleri. Geçip boş bir masaya sandalye çektim. Çaycı gelirken, elimdeki gazeteyi açtım. Hayret: Gazetenin adı "Yıldız"dı; iri haber başlığı ise: "Avrupa devletçiklerinden ziyaret".
Demek "Büyük Uyanış" rüya değildi. Başlamıştı bile.
11 Mart 2002, Mühürdar, İstanbul.

Prof. Dr. Oktay sinanoğlu
Old 17-06-2006, 23:06   #6
akdevrim

 
Varsayılan

sn.corpus,saygı duyduğum bilim adamı sn.oktay sinanoğlunun bütün kıtaplarını okumuşumdur...güzel türkcemizin hep özgün kalmasından,yaşatılmasından yanayım.ben 4 yıl almanyada kaldım.yıllarcada turizmin içindeyim.ingilizce,almanca bilmeme rağmen kendimi en iyi türkce ifade ediyorum..toplumumuzda yabancı sözçük hayranlığına isyan ediyorum.gençlerimiz okumuyor.tv.proğramları beyinleri uyuşturuyor.medya maalesef bu konuda duyarlı değil.sn.oktay sinanoğluna da saygılarımı sunuyorum.duyarlılığınız için yürekten teşekkürler..saygılarımla..akdevrim.istanbul.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02868509 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.