hukuk fakültelerinde öğrenci çokluğu

Avukatlık sınavı bence de şart."Her hukuk fakültesi mezunu hukukçu değildir." sözü bu durumu çok iyi açıklıyor bence.

Alıntı: Yazan yigit289 galiba artık avukatlık sınavı hakkında sizinle aynı konuda düşünmeye başlayacağım.Yoksa biz iş bulamayacağız : ((

Aslında kendime öz güvenim tam, avukatlık mesleğini de seviyorum ama işin uzmanı olmadığını için bu mesleğin prestijini düşürmesi muhtemel hukuk fakültesi mezunları olduğu için, sınava tabii olmayı yeğliyorum. Yarın, bir gün avukatlık mesleğini icra edemeyenler yüzünden insanların hem bu güzel mesleğe hem de bana bakış açısının değişmesini istemem. Böyle konuştuğuma bakmayın belki de ben vasıfsız bir hukuk fakültesi mezunu olacağım, bu mesleğin prestijini düşürmeye ne hakkım var...

arkadaşlar kontenjan artışı bu yıl çok oldu.o da ihtiyaçtan dolayı olduğunu düşünüyorum.

ve şuanda 40 üniversitede hukuk fakültesi var.kontenjanları 6bini buluyor bu yıl bu sayı 9bine çıktı.

bence çok tedirgin olmaya gerek yok.

Alıntı: Yazan enginkır arkadaşlar kontenjan artışı bu yıl çok oldu.o da ihtiyaçtan dolayı olduğunu düşünüyorum. ve şuanda 40 üniversitede hukuk fakültesi var.kontenjanları 6bini buluyor bu yıl bu sayı 9bine çıktı. bence çok tedirgin olmaya gerek yok.

Söz konusu ihtiyaçlardan bahsedebilir misiniz biraz?

Kişisel hesaplarıma göre, şu an 60bin olan avukat sayısı, on yıl sonra 120bine 15 sonra ise 170binin üzerine çıkacak. Sizi endişelendirmiyor olabilir ama ben endişelenmeye başladım.

Alıntı: Yazan Raşit Tavus Söz konusu ihtiyaçlardan bahsedebilir misiniz biraz? Kişisel hesaplarıma göre, şu an 60bin olan avukat sayısı, on yıl sonra 120bine 15 sonra ise 170binin üzerine çıkacak. Sizi endişelendirmiyor olabilir ama ben endişelenmeye başladım.

sayın raşit , ne olabilirdi ki..yani şuanda 60bin olan avukat sayısı on yıl sonra 30bin olmayacak herhalde.gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde her zaman artar her meslekte arttığı gibi.

mesleğinize güveniyorsanız , aldığınız eğitime güveniyorsanız endişelenmeye hiç gerek yok.

şuanda bile avukatlık bürosu açıpta yeterince çalışamayıp başka alternatifler üzerinde duran kaç avukat vardır.bu yüzden önemli olan rakibinizin kaç kişi olduğu veya artan nüfusa parelel olarak artan avukatların kaç kişi olacağının pek bir önemi yok , eğer siz yeterince iyi olacağınızı düşünüyorsanız.

ayrıca 10 yıl sonra 120bin avukat olacak ama 75 milyon türkiye nufüsu da 75 milyon olarak kalmayacak.

Alıntı: Yazan Raşit Tavus Aslında kendime öz güvenim tam, avukatlık mesleğini de seviyorum ama işin uzmanı olmadığını için bu mesleğin prestijini düşürmesi muhtemel hukuk fakültesi mezunları olduğu için, sınava tabii olmayı yeğliyorum. Yarın, bir gün avukatlık mesleğini icra edemeyenler yüzünden insanların hem bu güzel mesleğe hem de bana bakış açısının değişmesini istemem. Böyle konuştuğuma bakmayın belki de ben vasıfsız bir hukuk fakültesi mezunu olacağım, bu mesleğin prestijini düşürmeye ne hakkım var...

Sayın Tavus çok dertlisiniz.4 yıl sonra Türkiye aynı Türkiye mi olacak bu soruya dertlenin derim

Alıntı: Yazan enginkır bence çok tedirgin olmaya gerek yok.

sanırım İstanbul Hukuk'lu değilsiniz
eğer sizin fakültenizim öğrenciye ihtiyacı varsa biz size yardımcı olalım ,aktarma yapalım

2 Ağustos 2009:

Alıntı: Yazan Raşit Tavus Bu arada, an itibariyle yaklaşık 60 bin avukat büyüğümüz varmış. Hesaplarıma göre 4 yıl sonra sayı yaklaşık 80bin, 10 yıl sonra da 150bine yaklaşacak.

7 Ağustos 2009:

Alıntı: Yazan Raşit Tavus Kişisel hesaplarıma göre, şu an 60bin olan avukat sayısı, on yıl sonra 120bine 15 sonra ise 170binin üzerine çıkacak. Sizi endişelendirmiyor olabilir ama ben endişelenmeye başladım.

Sayın Raşit Tavus, sizin artışınız kontenjan artışından daha yavaş olmuş...

Alıntı: Yazan Özgür KARABULUT 2 Ağustos 2009: 7 Ağustos 2009: Sayın Raşit Tavus, sizin artışınız kontenjan artışından daha yavaş olmuş...

İlk mesajda yanlış yazmışım o kadar geri de düzeltemedim maalesef.

Alıntı: Yazan Denizcan Sarıkaya Sayın Tavus çok dertlisiniz.4 yıl sonra Türkiye aynı Türkiye mi olacak bu soruya dertlenin derim

Sayın Denizcan Sarıkaya;

Haklısınız ama sırf işsizlik oranını azaltmak için, mesleğin marjinal faydasını düşürmenin, vasıfsız hukuk fakültesi mezunu topluluğu oluşturmanın da mantığı yok, haksız mıyım?

Genelde ülke meseleleri pek ilgimi çekmiyor açıkçası, burası Türkiye

Alıntı: Yazan alıntı İspanya'nın nüfusu 40 milyon civarında. Fakat avukat sayısı 151.000'i bulmuş. Bay Perez, bu kadar fazla avukat olmasını, tüm hukuk mezunlarının çok kolay biçimde avukat olabilmesine bağlıyor. İspanya'da hukuk eğitimi 5 yılmış. Bunun sonunda yapılacak 1 yıllık staj sonunda herkes avukat olabiliyormuş. Avukat olabilmenin tek yükümlülüğü, 200-600 Avro arasında değişen bir yıllık ücret ödemek. Ancak bu sistem, 2013 yılından sonra değişecekmiş. Bunun yerine avukat olmanın biraz daha zorlaştırıldığı bir sistem yürürlüğe konacak.

beterin beteri var bir yerde daha okumuştum (hatta bir avukatın sitesiydi) Amerik'da avukat sayısı 1 milyona yakınmış, yanlışım varsa düzeltin lütfen.

gelişen en azından gelişmekte olan bir ülkede yaşıyoruz e haliyle artık hizmet sektörü birincil ekonomik faaliyet olacak yavaş yavaş. He bende kontenjanlar gereğinden fazla arttırıldı diyorum ayrı mesele.

teşekürler.

Anayasa mahkemesinin dünkü iptal kararına göre avukatlık sınavının önü açıldı.Hayırlı olsun.

Alıntı: Yazan -YOL- Anayasa mahkemesinin dünkü iptal kararına göre avukatlık sınavının önü açıldı.Hayırlı olsun.

Olması gereken de bu avukatlık sınavı şart zaten.

Alıntı: Yazan Raşit Tavus Olması gereken de bu avukatlık sınavı şart zaten.

Avukatlar da girerse daha adil olur diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan -YOL- Avukatlar da girerse daha adil olur diye düşünüyorum.

bence de

Alıntı: Yazan -YOL- Avukatlar da girerse daha adil olur diye düşünüyorum.

Kazanılmış hakları mevcut, girmeleri adil olmaz aslında. Şimdi Anadolu Öğretmen Lisesinden mezun olmak için bir sınav getirilse, (bu liseden mezun ve bu lisede diğer liselerden farklı olarak eğitim formasyonu verildiği için böyle bir örnek veriyorum) şimdi bütün mezunların geri çağrılıp sınava tabii tutulması adillik mi? Türkiye'de 65bin avukat büyüğümüz varken, onların böyle bir sınava girmelerini talep etmeyi pek yakışık alan bir şey olarak görmüyorum. Ayrıca zaten anayasal hakları var, böyle daha adil bence. DAha ayrıntılı bilgi için http://www.turkhukuksitesi.com/makale_811.htm bağlantısında olan makaleyi okumanızı tavsiye ederim, iyi forumlar.

avukatlık sınavı gelsin de herkes avukat olamasın artık.özel üniversite öğrencileri ve gerektiği gibi çalışmayan devlet üniversitesi öğrencileri de elensin.Bu durum özel üniversitelerin işine gelmeyecek çünkü şimdiye kadar hakimlik savcılık sınavlarında 0 çekmelerine verdikleri cevap bizim öğrencilerimiz avukat olmak istiyordu.Şimdi o avukat olmak isteyen öğrencileri göreceğiz.3 yıl içinde özel hukuk fakülteleri kapanmaya başlayacak göreceğiz...

Alıntı: Yazan yigit289 avukatlık sınavı gelsin de herkes avukat olamasın artık.özel üniversite öğrencileri ve gerektiği gibi çalışmayan devlet üniversitesi öğrencileri de elensin.Bu durum özel üniversitelerin işine gelmeyecek çünkü şimdiye kadar hakimlik savcılık sınavlarında 0 çekmelerine verdikleri cevap bizim öğrencilerimiz avukat olmak istiyordu.Şimdi o avukat olmak isteyen öğrencileri göreceğiz.3 yıl içinde özel hukuk fakülteleri kapanmaya başlayacak göreceğiz...

benim yerime bir başka arkadaş bir başka konuda bir başka cevap vermiş, ben de bu cevabı bir başka konuya ondan izinsiz ekiliyorum bir başka şekilde.

Alıntı: Yazan Tuğba Sinem Özsaygılı Bir de bir arkadaşımız vakıf üniversitelerinden hakimlik ve savcılık sınavlarına girenlerin yazılı sınavları bile geçemediğinden bahsetmiş .. Bu vakıf üniversitelerinde okuyan öğrencilerin mezun olmalarının akabininde boşuna hakimlik ve savcılık sınavlarına girmemelerinin tembihlendiğini ve bu yüzden vakıf üniversitelerinden katılımların bu kadar az olduğunu biliyorlar mı ? Bu öğüt bana tam 40 senedir bu mesleğe kendini adamış , devlet üniversitesi mezunu , Türkiye'nin çok başarılı avukatlarından biri tarafından verildi.. Genç ve hırslı olmam sebebiyle kendisine neden beni bu şekilde yargıladığını açıkca sorma fırsatım da oldu üstelik .. Verilen cevap çok açık ve mantıklıydı .. " Yazılı sınavı geçseniz bile mülakat sonucunda size o ünvanı vermemeye karar vereceklerdir . Kurul bir vakıf üniversitesinde okuyan öğrencinin en alt bölgeden başlayarak , senelerce , az maaşla , bilmediği bir kültürde hakimlik yapabileceği görüşünde değildir .Kurul öncelikli olarak bölgeyi tanıyan , bilen , o şartlarda yaşamaya alışkın , daha çok memur ve devletin kendisine vereceği statü ile hayatını kurmaya ---- psikolojik ---- olarak da hazır olan ögrenciyi mülakatta öncelikli görüyor . " Sanırım bu cevap sizlere ne demek istediğimi açıkca göstermiştir. Başka bir karşılaştırma yaparak devlet üniversitesinde ki arkadaşlarımın içini kişisel olarak rahatlatmak istiyorum. Zira onlar kişisel olarak , kişilere yönelik yargılamalarıyla bazı sonuçlara varmışlar. Hiç bir sınavıma soruları önceden bilerek girmedim. Hiç bir sınavıma 10 sayfalık bir not üzerinden çalışmadım. Hiç bir zaman devlet üniversitesinde okuyan arkadaşlarım gibi sınavlardan bir hafta sonra bütünlemelere girme şansım olmadı. Hiç bir zaman bu bütünlemelerin " çan eğrisi " üzerinden değerlendirilmesi sebebiyle 20 puan alarak bir dersi verme şansım olmadı. Hiç bir zaman sınav takviminde 2 sınav arasında 3-4 gün aram olmadı. 13 derste alsam 7 gün içersinde 13 tane sınava girmek zorunda kaldım . Devlet üniversitelerinde de ders veren hiç bir hocam , vakıf üniversitesinde yaptığı sınavda öğrencilerine fırsat eşitsizliği yaratacak notlar vermedi. 4. sınıfa kadar hiç bir sınavda kanun açarak , kanundan faydalanarak ya da kendi tuttuğum notları sınava sokarak sınav geçmedim . Arkadaşlarımızın bahsettiği " hocam xxx vakıf üniversitesinde çok kolay sormuşsunuz , onlara sorduğunuzu biz pratik olarak çözüyoruz " gibi bir durum söz konusu olmadı. Çünkü bize göre de onlara yapılan sınav soruları daha kolaydı ( psikolojide ; sınav stresi altında olmadan sınav sorularına bakınca o sınavdan 100 alıcağını düşünen öğrenci) , bizde onlara yapılan sınavlardan pratik derste uygulama yapıyorduk. Hiç bir arkadaşımın boş kağıt vererek , 2 soru yaparak bir dersten geçtiğini görmedim gözlemlemedim. Adli tıp dersinden okulu 2 dönem uzayan arkadaşımda oldu , mazeret raporu kabul edilmediği için 4 finale giremeyip okulu uzatan da , tek ders sınavında geçemeyip bir sene daha uzatan da .. Bunların olmadığını iddia eden arkadaşlarımın ne kadar bilgisizce konuyu eleştirdiğinin kanıtı sanırım bunlar olmalı ..

Alıntı: Yazan Raşit Tavus Ben ilerdeki başarının kişisel gelişimle olacağı kanaatindeyim üstelik bizim öss sistemizde genelde daha başarılı öğrencilerle aramızdaki fark matematik yapabilme becerimizden kaynaklanıyor ve fakat naçizane görüşüm matematiği iyi olmadığı için iyi hukuk fakültelerine yerleşemeyen sözel alandan daha başarılı olan bir öğrencinin doğal olarak hukukta daha başarılı olcağıdır. Saygılarımla..

alâkası yok. benim matematiğim tartışılmayacak kadar kötü ve bu nedenledir ki mat2'den 14,5 mat1den 22 net yapmıştım. üstelik dandik bir düz lisenin mezunuydum okul puanıda tahmin edemeyeceğiniz kadar az gelmişti Ama Allah'a şükür İstanbul Hukuk kazandım.

Alıntı: Yazan Ali_Hukuk alâkası yok. benim matematiğim tartışılmayacak kadar kötü ve bu nedenledir ki mat2'den 14,5 mat1den 22 net yapmıştım. üstelik dandik bir düz lisenin mezunuydum okul puanıda tahmin edemeyeceğiniz kadar az gelmişti Ama Allah'a şükür İstanbul Hukuk kazandım.

Bu netlere kendi okuluma girebildiyseniz ikinci öğretim öğrencisi olmalısınız.Gerçi ikinci öğretimler için bile az netler bunlar.Tabi bunun yanında sözel netleriniz çok yüksek muhtemelen...Kalite giderek düşüyor özellikle istanbul hukuk'un ikinci öğretim açması hiç iyi olmadı bence.Zaten yeterince geniş bir kontenjanı var.Bu kadar hukuk öğrencisine hiç gerek yok.İyi olanlar elbet iyi işler bulacaktır ama yine de mesleğin geleceği açısından durum vahim.

Alıntı: Yazan Raşit Tavus benim yerime bir başka arkadaş bir başka konuda bir başka cevap vermiş, ben de bu cevabı bir başka konuya ondan izinsiz ekiliyorum bir başka şekilde.

Orada yazanların tersini söylebilen bir sürü hukukçuda ben bulabilirim.Ben öyle düşünmüyorum bu kadar basit!Her yazılana cevap yetiştirmek zorunda değilsiniz.

Alıntı: Yazan yigit289 Orada yazanların tersini söylebilen bir sürü hukukçuda ben bulabilirim.Ben öyle düşünmüyorum bu kadar basit!Her yazılana cevap yetiştirmek zorunda değilsiniz.

Orada yazılanların tersini söyleyen hukukçuların forumda yazıları varsa ekleyiniz kendi tezinizi güçlendiriniz.

Şayet yapmayacaksınız cevap atma yükümlülüğünüz yok. Orada vakıf üniversitesi mezunu bir kişi bir kaç soru sormuş, kendi yaşadıklarını anlatmış, onun kadar meseleye hakimseniz kendi tezinizin doğruluğunu ve bizi ikna etmenizi beklerdim.

Her mesaja cevap atmak zorunda olmadığımın farkındayım da siz neden ortamı germe zorunluluğu hissediyorsunuz orasını anlayamadım? Burası bir forum, tartışmak, bilgi alışverişi yapmak için kullanılır, amacına uygun kullanmak istemiyor olabilirsiniz ama ortamı germenin lüzumu yok, iyi forumlar.

Alıntı: Yazan Ali_Hukuk alâkası yok. benim matematiğim tartışılmayacak kadar kötü ve bu nedenledir ki mat2'den 14,5 mat1den 22 net yapmıştım. üstelik dandik bir düz lisenin mezunuydum okul puanıda tahmin edemeyeceğiniz kadar az gelmişti Ama Allah'a şükür İstanbul Hukuk kazandım.

Herkes sizin kadar zeki olamayabilir, benim söylediklerim çevremde gözlemlediğim genel geçer bir durum. Ea-2 de en sıkıntılı alan say-2dir. Gerçi sizin dönemizde hukuk kazanmak bir önceki yıla nazaran %50 kolaylaşmış olsa da yine de taktir edilecek bir başarınız olduğu ortada. Ama her insanı bu şekilde düşünemez ve mat-2 sıkıntısı çektiği için hukuk fakültesine yerleşememe sorunu olan kişileri yok sayamazsınız.

Alıntı: Yazan yigit289 Bu netlere kendi okuluma girebildiyseniz ikinci öğretim öğrencisi olmalısınız.Gerçi ikinci öğretimler için bile az netler bunlar.Tabi bunun yanında sözel netleriniz çok yüksek muhtemelen...Kalite giderek düşüyor özellikle istanbul hukuk'un ikinci öğretim açması hiç iyi olmadı bence.Zaten yeterince geniş bir kontenjanı var.Bu kadar hukuk öğrencisine hiç gerek yok.İyi olanlar elbet iyi işler bulacaktır ama yine de mesleğin geleceği açısından durum vahim.

Kesinlikle katılıyorum.
ben mat1 full ve mat2 26net ile neredeyse sonlarda girmiştim İstanbul Hukuk Fakültesine..
Kalite dibe vuracak gibi gözüküyor.Tabi ki kalite tamamen ne kadar net yaptığınızla alakalı değildir;ancak seçicilik için önemli bir kıstas.
Umarım kendinizi çokluk içinde geliştirmeyi başarırsınız.
Bu konuya çok uygun bir atasözü biliyorum ancak kendime saklasam daha iyi olacak

2009 öss'de her testte 25 netin üzerine çıktım ve ist. hukuka orta sıralarda yerleştim.
Hiçbir devlet üniversitesindeki hukuk fakültelerinin puanı düşük değil. Eşit ağırlıkta o puanları almak kolay değil hepimiz biliyoruz.. Peki eşit ağırlık bölümünde hukukun dışındaki birçok bölümün düştüğü durumlara ne dersiniz.? Sınava yoldan geçerken uğradım edasıyla giren bir kişi birkaç soru karaladığında herhangi bir üniversitenin işletme iktisat kamu yönetimi gibi iktisadi idari bilimler fakültesine dahil bölümlerine girebiliyor. Birçok fakülte vasfını yitirdi, artık potansiyel işsiz yetiştiren fakülteler halini aldı.. Olaya bu pencereden bakarsak hukuk fakülteleri yine çok yüksek puanlarla öğrenci alıyor ve girilmesi çok ta kolay olayan bir fakülte mahiyetinde.

Farklı farklı yorumlar getiriliyor.. Tabiyatiyle sistemin basitliğinin, düzensizliğinin ve ilkelliğinin ceremesini yine öğrenciler çekiyor.. iki ucu kirli değnek..

Bu ego problemini anlayabilmiş değilim.
Benim puanım da İÜHF'yi tutuyordu ancak gitmedim,oradan puanı biraz daha düşük olan DEÜHF'ye geldim.Puanım AÜHF'yi de tutmuyordu.Ne yani şimdi AÜHF'yi tutamayacak kadar puan alamadım diye oradaki öğrenciler benden daha mı zeki,daha mı gayretli daha mı bilgili daha mı azimli?Ya da İÜHF'nin taban puanı takdir edersiniz ki AÜHF'den daha düşük,o zaman AÜHFliler sizden daha seçkin öğrenciler yani değil mi?Madem yüksek net yapmak seçicilik kıstası olarak kabul ediliyor.
ÖSS'de yüksek puanla giriyorsun diye hukukta illa başarılı olacaksın diye bir şey yoktur.Bizim fakülteye birincilikle giren arkadaşın alttan bir sürü dersi varken benim alttan hiç dersim yok.Ortalamam da daha yüksek.
Dedim ya insanlar egolarını törpüleseler keşke biraz,keşke ünvanlara ve isimlere bu kadar takılmasalar.
Mesajım umarım ulaşmıştır.Saygılar.

Alıntı: Yazan ElSu Bu ego problemini anlayabilmiş değilim. Benim puanım da İÜHF'yi tutuyordu ancak gitmedim,oradan puanı biraz daha düşük olan DEÜHF'ye geldim.Puanım AÜHF'yi de tutmuyordu.Ne yani şimdi AÜHF'yi tutamayacak kadar puan alamadım diye oradaki öğrenciler benden daha mı zeki,daha mı gayretli daha mı bilgili daha mı azimli?

Bu başlıktaki mesajlardan böyle bir anlayışı nasıl çıkardınız onu da açıklar mısınız?

Alıntı: Yazan ElSu Bu ego problemini anlayabilmiş değilim. Benim puanım da İÜHF'yi tutuyordu ancak gitmedim,oradan puanı biraz daha düşük olan DEÜHF'ye geldim.Puanım AÜHF'yi de tutmuyordu.Ne yani şimdi AÜHF'yi tutamayacak kadar puan alamadım diye oradaki öğrenciler benden daha mı zeki,daha mı gayretli daha mı bilgili daha mı azimli? ÖSS'de yüksek puanla giriyorsun diye hukukta illa başarılı olacaksın diye bir şey yoktur.Bizim fakülteye birincilikle giren arkadaşın alttan bir sürü dersi varken benim alttan hiç dersim yok.Ortalamam da daha yüksek. Dedim ya insanlar egolarını törpüleseler keşke biraz,keşke ünvanlara ve isimlere bu kadar takılmasalar. Mesajım umarım ulaşmıştır.Saygılar.

Sonuna kadar destekliyorum.

400 kişilik kontenjan ile 400ü ikinci öğretim olmak üzere toplam 1200 kişilik kontenjan arasında,bu kontenjanlarla gelen öğrenciler arasında bir fark olmayacağını söylüyorsanız ben sadece gülerim.

Alıntı: Yazan ElSu Bu ego problemini anlayabilmiş değilim. Benim puanım da İÜHF'yi tutuyordu ancak gitmedim,oradan puanı biraz daha düşük olan DEÜHF'ye geldim.Puanım AÜHF'yi de tutmuyordu.Ne yani şimdi AÜHF'yi tutamayacak kadar puan alamadım diye oradaki öğrenciler benden daha mı zeki,daha mı gayretli daha mı bilgili daha mı azimli?Ya da İÜHF'nin taban puanı takdir edersiniz ki AÜHF'den daha düşük,o zaman AÜHFliler sizden daha seçkin öğrenciler yani değil mi?Madem yüksek net yapmak seçicilik kıstası olarak kabul ediliyor. ÖSS'de yüksek puanla giriyorsun diye hukukta illa başarılı olacaksın diye bir şey yoktur.Bizim fakülteye birincilikle giren arkadaşın alttan bir sürü dersi varken benim alttan hiç dersim yok.Ortalamam da daha yüksek. Dedim ya insanlar egolarını törpüleseler keşke biraz,keşke ünvanlara ve isimlere bu kadar takılmasalar. Mesajım umarım ulaşmıştır.Saygılar.

Tebrik ederim sizi..Ben de 2 yıl Erzincan Hukuk Fakültesinde okudum, daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne yatay geçiş yaptım. Anlayacağınız 2 yıl orada 2 yıl burada okudum. Hukukta başarılı olmanın ne ÖSS ile ne üniversitenin adı ile alakası var. Tamamen kişisel çabalamadır.

Şimdi bir çok karşı çıkan olacak lakin İstanbul Hukukta arkadaşlarımın çoğu kitap almaz, derslere fotokopi ders notundan çalışırdılar. Kitap okuyan hukukçu ile 50 sayfa ders notu okuyan hukukçu arasında ki farkı ayırtedebilecek yeteneğe sahibiz. Okumanın hukukçu için en kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bizim Erzincan Hukukta böyle bir fotokopi imkanımız yoktu, iyi ki de yokmuş..Onun için fakültelerin isimlerine bakıp övünmeyi ya da dövünmeyi doğru bulmuyorum..İyi çalışmalar hepinize..