Çocuk Teslİmİ-kesİnleŞme

İyi çalışmalar.
Evvelce veirlen bir boşanma kararı temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.
Ancak çocuk teslimine ilişkin kısım sonradan tavzih edilmiştir.
Tavzih üzerine çocuk teslimine dair verilen EK KARAR temyiz edilmiş ve
halen kesinleşmemiştir.
Kesinleşmemiş bu kararın icra takibine konu edilmesi üzerine kesinleşmediğinden bahisle tarafımızca itiraz edilmiştir.
Aile hukukuna ilişkin hükümlerden olması nedeni ile kesinleşmeden icraya konu edilemez.
Bu konuya ilişkin elinizde mevcut Yargıtay kararları varsa ve paylaşırsanız çok sevinirim.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/21349

K. 2005/24736

T. 12.12.2005

• ÇOCUKLA ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİ ( Boşanmanın Eklentisi Niteliğinden Olup Boşanma Kararı Kesinleşmeden İnfaz Olunamayacağı )

• BOŞANMA KARARININ EKLENTİSİ ( Çocukla Şahsi Münasebet Tesisi - İnfazı İçin Boşanma Kararının Kesinleşmesi Gerektiği )

• ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİ ( Çocukla - Boşanmanın Eklentisi Niteliğinden Olup Boşanma Kararı Kesinleşmeden İnfaz Olunamayacağı )

2004/m. 25

1086/m. 443/4


ÖZET : HUMK. uyarınca aile ve şahsın hukukuna mütedair hükümler katiyet kesbetmedikçe infaz olunamaz. Dayanak ilamda tarafların boşanmalarına ve müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye bırakılmasına, babanın da küçükle şahsi münasebet tesisine hükmedildiği anlaşılmaktadır. Şahsi münasebet tesisi boşanmanın eklentisi niteliğinden olup, boşanma kararı kesinleşmeden infaz olunamaz.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : HUMK.'nun 443/4. maddesi uyarınca aile ve şahsın hukukuna mütedair hükümler katiyet kesbetmedikçe infaz olunamaz, hükmünü içermektedir. Dayanak ilamda taraftarın boşanmalarına ve müşterek çocuk R.G.K.'nın velayetinin davacı anneye bırakılmasına, babanın da küçükle şahsi münasebet tesirine hükmedildiği anlaşılmaktadır. Şahsi münasebet tesisi boşanmanın eklentisi niteliğinden olup, boşanma kararı kesinleşmeden infaz olunamaz. O halde, mahkemece şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 12.12.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.