Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İmar Kirliliğine Neden Olma

Yanıt
Konu Notu: 5 oy, 4,00 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-05-2007, 17:58   #1
Av.Selim Balku

 
Varsayılan İmar Kirliliğine Neden Olma

Alıntı:
İmar Kirliliğine Neden Olma
MADDE 184 - (1) Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(4) Üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde uygulanır.
(5) Kişinin, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak yaptığı veya yaptırdığı binayı imar planına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde, bir ve ikinci fıkra hükümleri gereğince kamu davası açılmaz, açılmış olan kamu davası düşer, mahkum olunan ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkar.

Herkese selam

Müvekkil bir apartmanın zemin dairesini satın almıştır, satın aldıktan sonra fark ederki ruhsata aykırı olarak apartmanın ortak yerinden olan arka bahçesinden 2 metrelik bölüm kendi dairesine dahil olmuştur, bu eylemi önceki malik yapmıştır, her nasılsa durumu farkeden belediye yetkililerinin müracatı neticesinde TCK 184 Maddesine dayanarak ceza davası açılır. Müvekkil de dairesini hemen satar...

TCK 184. Maddesi gereğince müvekkilimin kendisi yapmadığı halde ruhsata aykırı olarak dairesine eklenmiş alanla alakalı olarak söz konusu maddeye göre sorumluluğu var mı?

Daireyi sattığı için 5. fıkraya göre etkin pişmanlıktan faydalanamıyor, yeni malik daireyi ruhsata uygun hale getirirse, eski malik olan müvekkilime açılan dava düşer mi?

Benim kanaatime göre TCK 184. Madde gecekonduları önlemeye yönelik getirilmiş bir maddedir, yukarıda izah etmeye çalıştığım "suçun" hukuki dayanağı TCK 184 değil de apartmanın ortak alanlarına müdahele gerekçesiyle Gayrimenkul kiraları hakkında kanun ya da başka bir hüküm olmalıydı. Bu sebeple müvekkilim söz konusu eylemi yaptığını düşünsek bile bu madde hükmüne göre yargılanmamalı.

Yukarıdaki görüşümün hakkında fikirleriniz nelerdir?

Herkese saygılarımı sunuyorum...
Old 29-05-2007, 18:48   #2
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Av. Selim Balku

Derin bir yarayı deştiniz:
Alıntı:
TCK 184. Maddesi gereğince müvekkilimin kendisi yapmadığı halde ruhsata aykırı olarak dairesine eklenmiş alanla alakalı olarak söz konusu maddeye göre sorumluluğu var mı?
Cezaların şahsiliği kuralına göre, ruhsatsız yapıyı kim yaptıysa o sorumlu olmalıdır. Müvekkilin ifadesine göre sorumlu olan eski maliktir.
Alıntı:
Daireyi sattığı için 5. fıkraya göre etkin pişmanlıktan faydalanamıyor, yeni malik daireyi ruhsata uygun hale getirirse, eski malik olan müvekkilime açılan dava düşer mi?
Düşer. Önemli olan ruhsata aykırılığın kimin tarafından giderildiği değil, ruhsata aykırılığın giderilmesidir.
Alıntı:
Benim kanaatime göre TCK 184. Madde gecekonduları önlemeye yönelik getirilmiş bir maddedir, yukarıda izah etmeye çalıştığım "suçun" hukuki dayanağı TCK 184 değil de apartmanın ortak alanlarına müdahele gerekçesiyle Gayrimenkul kiraları hakkında kanun ya da başka bir hüküm olmalıydı. Bu sebeple müvekkilim söz konusu eylemi yaptığını düşünsek bile bu madde hükmüne göre yargılanmamalı.

Bu maddenin metninde ‘Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak yapılan her bina’ dediğine göre ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak yapılan her bina madde kapsamındadır.

Maddenin yorumlanmasında sizin düşündüğünüz gibi karar veren bazı asliye ceza mahkemeleri ‘’bina’’ kavramını İmar Kanunu’nda yazdığı biçimiyle tanımladılar. TCK’nın maddesini İmar Kanunu’ndaki tanımlara göre yorumladılar:

İmar Kanunu’nun 5.maddesine göre :
Yapı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesislerdir.
Bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme ve dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarıyan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır.
Bu nedenle bazı mahkemeler bina tanımına girmeyen hacim büyütme, duvar ekleme, duvar yıkma, balkon kapatma gibi tadilatları beraatle sonuçlandırdılar. Hatta bazı mahkemeler kaba inşaatı bitmiş binaları bile içinde henüz oturulmadığından binadan saymadılar. Beraat kararları temyiz edildi.

Kişisel görüşüme göre kanun koyucu gecekonduları önlemek için değil, yapı ruhsatı alınmadan yapılan inşaatları cezalandırmak istemiştir. Ceza hukukunda yapı-bina ayırımı olmadığından bina sözcüğünü kullanmıştır. Uygulamacı ceza hukukçularının maddedeki bina sözcüğüne İmar Kanunu’ndaki anlamı yüklememeleri gerekir. Aksi halde bir evden daha yüksek olan ve içinde insan hayvan veya eşya bulunmayan büyük tesisler madde kapsamı dışında kalacaktır. Hatta kapısı pencersi takılacak aşamadaki bitirilmemiş binalar bile kapsam dışı kalacaktır. Bu da büyük bir adaletsizlik olacaktır.

İlginç olan şudur ki, TCK 184.maddesi hakkında görülen davalardan hiç biri Yargıtay’dan dönmedi. TCK’nın yürürlüğe girmesinden bu yana geçen 2 yıl boyunca Yargıtay’a giden dosyalar hala geri gelmedi. Böyle giderse Yargıtay Ceza Dairesi demek yerine Bermuda Ceza Üçgeni demek daha doğru olacak.

Saygılarımla
Old 29-05-2007, 18:57   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Sayın Balku,

Yorumunuzun ilk bölümüne katılıyorum. Müvekkilinizden önce yapılmış bir bina bulunmaktadır. Maddeyi aktarmışsınız ama ek fıkrayı aktarmamışsınız. Ek fıkra şöyledir:

(Ek fıkra: 5377 - 29.6.2005 / m.21) (6) İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri, 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılmış yapılarla ilgili olarak uygulanmaz.

Ek fıkraya göre, 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılmış olan binalarla ilgili olarak, 2 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri uygulanmaz. Buradan 1 inci fıkra ve diğer fıkralar uygulanır anlamı çıkmaz mı? Oysa eski TCK'da bu konuda(İmar kirliliği) bir maddeye rastlamadım. Bana göre 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılan binalara tüm madde uygulanamaz.

Elimdeki kitapta 184 üncü maddenin gerekçesine bakınca beni teyit ediyormuş gibi geldi. Şöyle denilmektedir:

" İşaret edilmek gerekir ki, bu yönde bir düzenleme, bir af olarak nitelendirilemez. Zira, ceza kanunlarının zaman bakımından uygulama alanına ilişkin kuralların gereği olarak; bu madde hükümleri, ancak yürürlüğe girdikleri tarihten sonra yapılacak olan ruhsatsız veya ruhsata aykırı binalar açısından uygulama kabileyit olacaktır. ceza kanunlarının zaman bakımından uygulama alanına ilişkin kuralların gereği olarak; bu madde hükümlerinin yürürlük tarihinden önce yapımı tamamlanmış olan ruhsatsız veya ruhsata aykırı binalarla ilgili olarak, bu suç dolayısıyla cezalandırma yoluna gidilmez."

Binanın yapım yılını ve müvekkilinizin satın aldığı tarihi yazmamışsınız ama madde gerekçesine göre, kanunun yürürlük tarihinden önce tamamlanmış binalar nedeniyle ceza verilememesi gerekmektedir.

Ek fıkrayla, diğer madde metni tartışmaya açık...

Öte yandan,
Alıntı:
Benim kanaatime göre TCK 184. Madde gecekonduları önlemeye yönelik getirilmiş bir maddedir
diyorsunuz ama ben katılmıyorum. Madde gerekçesinden küçük bir alıntı yapayım:" Kamu hizmet binaları da dahil, ülkemizdeki binaların büyük bir kısmı yapı ruhsatiyesi olmadan inşa edilmiştir." Gecekondu terimine bunları da sokuyorsanız onu bilemem.

Binanın yapılış tarihine göre, bu madde geçerli olabilecektir.

Saygılarımla
Old 29-05-2007, 21:30   #4
Av.Nazlı Yolaç

 
Varsayılan

Sn.Konyalı ve Sn.Ergin'in yanıtlarına tamamen katıulıyorum. Ancak ilaveten diyorum ki, TCK'nın yürürlük maddesi olan 344.maddesine göre;
"MADDE 344- (1) Bu Kanunun;
a) “İmar kirliliğine neden olma” başlıklı 184 üncü maddesi yayımı tarihinde, yürürlüğe girer."
Bu nedenle kanunun yayımı tarihi olan 12.10.2004 tarihinden önce yapımı tamamlanmış binalar için zaten suç oluşmamakta. Bu nedenle binanın hangi tarihte yapıldığı suçun oluşması açısından önemli.
Ayrıca maddede ruhsatsız binayı yapan veya yaptıran bu suçu işlemiş olur. Binayı sonradan satın alanların hiçbirisi bu suçtan sorumlu tutlamaz bence. Bunun dışında bu suçlarda kasıt unsurunun da önemli bir yeri vardır. Kastın varlığı suçun oluşmasında en önemli unsurdur.

Saygılarımla,
Old 30-05-2007, 10:46   #5
köktaş

 
Varsayılan

imar kirliliğine ilişkin bir yargıtay kararı olsa çok iyi olur meslektaşımızı yönlendirmede
saygılar
Old 30-05-2007, 11:55   #6
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Soruyu dün müvekkilim bürodan çıktıktan hemen sonra yazdım, dosyayı görmemiştim, bugün dosyaya baktım, katılan vekili AV.ARMAĞAN KONYALI...

Büroya gelirken acaba dedim, Üstad cevap verdi mi, verdiyse ne yazdı? Cevabı okudum, yazıcıdan çıkartıp, dava dosyasına koysam lehime bişey çıkartamam, "bakın karşı yan böyle düşünüyor diye" zira cevap o kadar objektif ve bir o kadar tecrübe...

Teşekkürler Sayın Konyalı bilgilendirici oldu ama aleyhinize delil olarak kullanacağım yine bişey vermediniz.

Sayın Ergin, mesajınızdan sonra dayanaklarımı, yavaş yavaş bulmaya başladım,düşününce katılmamak elde değil, tarihleri araştıracağım...

Sayın Yolaç, 344. maddeden haberim bile yok, aklıma bile gelmedi, Bu site adamı tembelliğe iter, herşeyi hazır bir şekilde önümde görünce.

Sayın Köktaş, Sayın Konyalı'nın dediği gibi ben de henüz yargıtay kararına rastlamadım, ilginiz için teşekkürler...

Herkese tekrar saygılar...
Old 30-05-2007, 12:00   #7
medenikal

 
Varsayılan

Yapılan inşaatta iskan alındıktan sonra; müteahhit elini çektikten sonra malikler tarafından yapılan değişiklik;ekleme ,büyütme gibi imar kanununa aykırı işlemlerin Yukarda belirtilen madde kapsamında olduğunu düşünmüyorum.

Müteahhit ruhsata aykırı olarak ,proje dışına çıkmışsa yani fazladan kat eklemiş; yada binanın oturacağı alanda büyütme yapmış; yani belediyenin vermiş olduğu proje onayı dışına çıkmışsa bu durumda madde uygulanmalıdır.

Kanunda da açık olarak binadan bahsedilmiş; yoksa bağımsız bölümlerden değil.Alan malikin bunda oynama yapması idari ve hukuki sorumluluk getirir.

Belediye şikayet ile para cezası ve yıkma; Kat Mülkiyeti Kanunu gereğincede Diğer maliklerin ortak yere müdahale nedeniyle hukuksal mücadelesi ;sonucu yıkma söz konusu olabilecektir.
Old 30-05-2007, 12:41   #8
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan medenikal
Kanunda da açık olarak binadan bahsedilmiş; yoksa bağımsız bölümlerden değil
Alıntı:
Yazan TCK
İmar Kirliliğine Neden Olma
MADDE 184 - (1) Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Sayın medenikal

Bir binanın belli bir katındaki bağımsız bölümde yapı ruhsatına aykırı bir tadilat yapıldığında , bu bina ruhsata aykırı duruma düşer. Ruhsata aykırı olarak sıfırdan bina yapana ceza verilirse ruhsata aykırı değişiklikle bina yapana da ceza verilir.

Bir binanın sadece yapılırken ruhsata aykırılıkların cezalandırılması ama binanın inşaatı bittikten sonra ruhsata aykırı değişiklikler yapılmasının cezalandırılmaması adalete uygun düşmez kanısındayım.

Amacımız binaların bilim ve fenne uygun olarak güvenli yapılması olduğuna göre başkaca yorumlar kanunun amacına aykırı düşer. Kanunun amacı “müteahhitleri denetlemek” değil, binaların plan ve projeye uygun yapılmasını sağlamaktır.

Saygılarımla
Old 30-05-2007, 13:09   #9
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Soruyu dün müvekkilim bürodan çıktıktan hemen sonra yazdım, dosyayı görmemiştim, bugün dosyaya baktım, katılan vekili AV.ARMAĞAN KONYALI...
Keşke her davada böyle olsa. Hakim C.Savcısı Katip ve Yargıtay Hakimleri de sitemizde yazsalar. Duruşmaları ve hatta temyiz incelemesini de burada yapardık.

Saygılarımla
Old 30-05-2007, 13:11   #10
medenikal

 
Varsayılan

''Bina yapmak'' ile ''Bağımsız bölümün tadilatı '' farklı kavramlardır.

İmar Kanununa görede tadilat halinde de belediyeden ruhsat alınır.Hükmü gereği olarak alınmaması halinde belediye yıkım ve idari para cezası verir.

İMAR KANUNU
CEZA HÜKÜMLERİ:

Madde 42 - Ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve müteahhidine, istisnalar dışında özel parselasyon ile hisse karşılığı belirli bir yer satan ve alana 500 000 TL.' dan 25 000 000 liraya kadar para cezası verilir. Ayrıca fenni mesule bu cezaların 1/5'i uygulanır.

Birinci fıkrada belirtilen fiiller dışında bu Kanunun 28, 33, 34, 39 ve 40 ıncı maddeleri ile 36 ncı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen mal sahibine, fenni mesule ve müteahhide 500 000 TL.'dan 10 000 000 liraya kadar para cezası verilir.

Birinci ve ikinci fıkralarda belirtilen fiillerin tekrarı halinde para cezaları bir katı artırılarak verilir.

Yukarıdaki fıkralarda gösterilen cezalar, ilgisine göre doğrudan doğruya belediyeler veya en büyük mülki amir tarafından verilir.

(İptal fıkra: Anayasa Mah. 15/05/1997 - E:1996/72, K:1997/51 S. K.)

İlgili idarenin Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla sulh ceza mahkemesine başvurması üzerine, bu mahkemelerce ayrıca, yukarıdaki fıkralara göre ceza verilen fenni mesuller ve müteahhitler hakkında bir yıldan beş yıla kadar meslekten men cezasına da hükmolunur.

Bu husustaki mahkeme kararları ilgili idarelerce Bakanlığa ve meslek mensubunun bağlı olduğu meslek teşekkülüne bildirilir.

Bu maddeye göre belediyelerce verilen cezalar dolayısıyla tahsil olunan paralar belediye bütçesine irad kaydolunur
Old 20-06-2007, 14:20   #11
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Söz konusu dava ile ilgili bilirkişi raporunu verdi, buna göre;

Suç konusu taşınmazda yapılan eklemenin İmar Yasası 5. maddesine göre bina olduğunu,

İlaveler için ruhsat alınması gerektiği

Suça konu olan ilavelerin 12.10.2004 tarihinden sonrayapıldığını tespit etmiştir.

Müvekkil sanık, gayrimenkulü 24.03.2006 tarihinde satın almıştır, söz konusu eklemenin bilirkişi raporunda beyan edildiği gibi, imar kirliliğine neden olan ruhsatsız bir bina olduğunu kabul etsek bile, bu ilavelerin sanığın yaptığına dair bir delil kanımca yoktur.

Zira ruhsatsız eklemelerin 12.10.2004 tarihinden sonra yapıldığını kabul etsek dahi, müvekkilim binayı 2006 tarihinde almış olduğu, yani suçun 2006 ile 2004 tarihleri arasında önceki malik tarafından da yapıldığı ihtimali de çıkmaktadır diye düşünüyorum.

Bu göre, sözkonusu davaya önceki malik de dahil edilmeli mi?

Ruhsatsız binanın şimdiki maliki de, ruhsatsız binaya sahip olduğu için davaya dahil edilmeli mi?

Ya da mahkemenin -bilirkişinin bu şekilde verdiği rapora karşı- süreci hakkında bir yorum yapabilir misiniz?

Paylaşmak istedim...
Old 20-06-2007, 16:02   #12
avonder

 
Varsayılan

kanun metninde suçun maddi unsuru olarak aynen aktarmak gerekirse "bina yapan veya yaptıran"diyor.biz bunu "binaya ek yapan,mevcut binayı değiştiren" şeklinde yorumlarsak adaletsiz olacağı düşüncesindeyim.'yapma fiili' ile "değiştirme",'ekleme"aynı mıdır?Yasa metni hazırlanırken daha açık bir düzenleme yapılabilirdi.maddeyi mevcut metinle düşündüğümde Ben medenikalin düşüncelerine katılıyorum.sonradan yapılan değişikliklerin İmar yasası kapsamında değerlendirilmesi gerektiği fikrindeyim.ruhsatlı bir binaya ek yapılması durumunda suç oluşmayacaktır.
Old 21-06-2007, 18:52   #13
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın avönder

Kanunun lafzi yorumu da, gai yorumu da bizi kanunda BİNA diye ifade edilen şeyin İNŞAAT olduğu gerçeğine götürmekte. Aksi halde:

- Zavallı bir adam ailesinin başını sokacağı bir göz oda yapsa, bina olduğu için 10 ay hapis cezası alacak.
- Buna karşılık ruhsatlı evinin üstüne ruhsat almadan dört kat daha çıkan hödüğün yaptığı bina sayılmayacak ve cezasız kalacak.

Maddenin yorumundan böyle bir sonuç çıkmamalı. Madde başlığı ‘imar kirliliği’ olduğuna göre imar kanununa aykırı olan her inşaat madde kapsamında düşünülmelidir.

Saygılarımla
Old 17-05-2012, 15:15   #14
Av. Aslı Kaya

 
Varsayılan

Konunun açılmasından bu yana fazlasıyla bir zaman geçmiş olsa da konuyla bağlantılı bir sorumu burada paylaşmak istedim.

Müvekkil ile müteahhitler arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Bunun sonucunda yeni yapılan apartmanda proje onaylanmış ve oturma ruhsatları alınmıştır. Ancak daha sonra apartmanın ön bahçesinden çıkan giriş merdivenleri, müvekkilin dairesinin zemin-1.katta olması nedeniyle mutfağını küçülttüğünden tüm kat maliklerinin de onayı ile merdivenler kırılmış giriş merdiveni apartmanın yan bahçesinden olacak şekilde yeniden müteahhite yaptırılmıştır.
Bu durumda herhangi bir şikayet olması halinde müvekkilin TCK hükümleri gereğince cezalandırılması yoluna gidilebilir mi?

Apartmanın giriş merdiveninin yerinin değiştirilmek sureti ile sonradan yapılan bu tadilat ruhsata aykırı olarak bina yapma kavramına dahil edilebilir mi?

Teşekkürler.
Old 24-01-2013, 17:46   #15
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
...hacim büyütme, duvar ekleme, duvar yıkma, balkon kapatma gibi tadilatları beraatle sonuçlandırdılar...

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 08.02.2010 T., E: 2008/7912, K: 2010/1544: "...sanığın soruşturma evresindeki ifadesinde "2005 yılında, evinin üstünde bir kat daha yapıp, üzerini çatı ile kapattığını" söylemesi ve bilirkişi raporunda da "tutanak tarihinden sonra davaya konu teras katın sıvası yapılıp, pencerelerinin takıldığı, teras katın 2005 yılı mart-nisan aylarında yapıldığının" açıklanması karşısında, davaya konu teras katın "bina" niteliğinde ve yapımının ruhsata tabi olduğu gözetilmeden ... yasal olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı..."

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 01.06.2011 T., E: 2009/3046, K: 2011/7468: "... 5237 sayılı TCY'nin 184/1. maddesinde yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişinin eyleminin suç sayılması karşısında bina balkonunun alüminyum doğrama ve cam ile kapatılmasının anılan maddede öngörülen ruhsatsız veya ruhsata aykırı bina yapmak suretiyle imar kirliliğine neden olma suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden ..."

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 28.03.2012 T., E: 2010/9713, K: 2012/7321:"... Sanık hakkında her ne kadar kiracı sıfatı ile bulunduğu ... adresindeki işyerine ruhsat ve eklerine aykırı olarak asma kat inşa ettiğinden bahisle ...kamu davası açılmış ise de, ... sanık tarafından kiracı sıfatı ile kullanılan dükkan içerisinde bulunan asma katın arka yola bakan galeri boşluğuna ilave döşeme yapılarak asma kat alanına dahil edilmiş, ancak yapılan işlemlerin hepsinin daha önce mevcut dükkan alanı içerisinde yapıldığı, bu büyütmenin bina dışına taşmadığı ve diğer ana yapının ortak yerler kapsamına giren bölümlerine tecavüz etmediği, bağımsız bölüm hacmi içinde bir değişiklik yapıldığı ve bağımsız bölümün dış noktaları olan hacminin dışına bir taşma yapılmadığı, yapılan bölümlerin bu hali ile imar mevzuatına aykırı ise de, TCK. nun 184. maddesinde belirlenen bina vasfında kabul edilemeyeceği, TCK. nun 184. maddesinde söz konusu yapılan ruhsatsız bölümün bina vasfında bulunması gerektiği suçun unsuru olarak kabul edilmiştir. Mevcut bina içerisinde herhangi bir taşma olmaksızın binanın bölümleri ayrılarak bina vasfını taşımayan değişiklikler yapılmasının bu yasa maddesi kapsamında kabul edilmesinin mümkün görülmediği anlaşılmakla, sanığın müsnet suçtan beraatine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenler İle;
Sanık hakkında her ne kadar imar kirliliğine neden olmak suçu nedeni ile cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, sanığa isnat edilen suçun unsurları itibari ile oluşmadığı anlaşılmakla,..."

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
... Hatta bazı mahkemeler kaba inşaatı bitmiş binaları bile içinde henüz oturulmadığından binadan saymadılar. Beraat kararları temyiz edildi...

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 25.10.2011 T., E: 2009/15716, K: 2011/18169: "...Ceza Kanunları’nın kapsamı, yasa metni yanında metin başlığı, gerekçe, ve maddenin uygulanmasındaki ilgili mevzuatla da belirlenir, ve TCK 184. maddesinin başlığının "imar kirliliğine sebep olma .." biçiminde olması, maddenin gerekçe kısmında belirtildiği üzere "...imar mevzuatında belirlenen usul ve koşullara aykırı inşaa faaliyetinde bulunmak suç olarak tanımlanmıştır..." denmesi, İmar Yasası’nın 32. maddesinin "...ruhsat alınmadan yapıya başlanması...ruhsata aykırı yapıları..." da kapsadığı gözetilip somut olayda ruhsata aykırı olarak 1. katın kaba inşaatı yapılırken zabıt tutulduğunun oluşa uygun kabulü karşısında, TCK 184/1. maddesiyle hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, madde metnindeki "bina" tanımını sözel anlamda dar yorumlayıp "...dava konusu 1. katın bina niteliğini kazanmadığı yapı niteliğinde bulunduğu ... yasa metninde yapının cezalandırıldığına ilişkin bir hüküm bulunmaması..." biçiminde yasaya aykırı gerekçeyle karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve katılan Konak Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden ..."

ve önce:

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 27.10.2009 T., E: 2008/2606, K: 2009/17255: "...Bilirkişi tarafından ibraz edilen raporda; suça konu yerin belediye mücavir alan içerisinde kaldığının belirtilmesi ve 3194 sayılı İmar Yasası'nın 5. maddesinde mücavir alanın; “... imar mevzuatı bakımından belediyelerin kontrol ve mesuliyeti altına verilmiş olan alanlardır.” şeklinde tanımlanması karşısında, mücavir alanlardaki binaların ruhsatsız yapılmasının suç olduğu, yapı ruhsatiyesi alınmadan bina yapımına başlanmakla imar kirliliğine neden olma suçunun da tamamlandığı gözetilerek, sanığın ruhsatsız bina yapmak suretiyle imar kirliliğine neden olma suçundan hükümlülüğü yerine, su basmanı seviyesindeki yapının bina olmadığı biçimindeki yasal olmayan gerekçe ile beraatine karar verilmesi, Yasaya aykırı..."

ve sonra:
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 06.06.2011 T., E: 2009/8724, K: 2011/7697: "...5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 184. maddesi ile ...yalnızca belediye sınırları veya özel imar rejimine tabi yerler içerisindeki ruhsatsız veya ruhsata aykırı bina yapılması eylemlerini suç olarak düzenlediğinin anlaşılmasına ve mücavir alandaki kendi taşınmazı üzerinde ruhsatsız bina yapma eyleminin TCY’nın 184/1. maddesindeki suçu oluşturmayacağının anlaşılmasına karşın..."

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Kanunun lafzi yorumu da, gai yorumu da bizi kanunda BİNA diye ifade edilen şeyin İNŞAAT olduğu gerçeğine götürmekte...Maddenin yorumundan böyle bir sonuç çıkmamalı. Madde başlığı ‘imar kirliliği’ olduğuna göre imar kanununa aykırı olan her inşaat madde kapsamında düşünülmelidir...


Saygılar...
Old 25-02-2014, 17:53   #16
Kemal Yıldırım

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
E. 2010/9713
K. 2012/7321
T. 28.3.2012
• İMAR KİRLİLİĞİNE NEDEN OLMA SUÇU ( Mevcut Bina İçerisinde Herhangi Bir Taşma Olmaksızın Binanın Bölümleri Ayrılarak Bina Vasfını Taşımayan Değişiklikler Yapılmasının Bu Suçu Oluşturmayacağı )
• BİNA VASFI ( İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu – Yapılan Ruhsatsız Bölümün Bina Vasfında Bulunmasının Suçun Unsuru Olduğu )
5237/m.184
ÖZET : TCK. nun 184. Maddesinde yapılan ruhsatsız bölümün bina vasfında bulunması gerektiği suçun unsuru olarak kabul edilmiştir. Mevcut bina içerisinde herhangi bir taşma olmaksızın binanın bölümleri ayrılarak bina vasfını taşımayan değişiklikler yapılmasının bu yasa maddesi kapsamında kabul edilmesi mümkün olmadığından, sanığın beraatine karar verilmesi hukuka uygundur.

DAVA : Yerel Mahkemece verilen imar kirliliğine neden olmak eylemine ilişkin beraat hükmü temyiz edilmekle ,başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:

KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ,belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

SONUÇ : Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan B… Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz ididaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

YEREL MAHKEME İLAMI

SUÇ TARİHİ : 19.01.2007

İDDİANAME : Yukarıda açık kimliği yazılı bulunan şüphelinin kiracı sıfatıyla bulunduğu Sunullah Mahallesi … adresindeki işyerine ruhsat ve eklerine aykırı olarak asma kat inşaa ettiği, suça konu yapının 3194 Sayılı İmar Kanunun 5. maddesinde belirtilen bina tanımına uyduğu, binanın yıkılmadığı gibi, eski haline de getirilmediği,inşaatın tamamlandığı, belediye sınırları içerisinde bulunduğu,böylelikle şüphelinin atılı suçu işlediği tüm soruşturma dosyası kapsamından anlaşılmakla; Şüphelinin mahkemenizce yargılanmasının yapılarak TCK 184/1 maddesi gereği hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında TCK 53/1-2 maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur.19/11/2007

MAHKEME KARAR GEREKÇESİ:

Sanık hakkında her ne kadar kiracı sıfatı ile bulunduğu … adresindeki işyerine ruhsat ve eklerine aykırı olarak asma kat inşa ettiğinden bahisle TCK. Nun 184/1. Maddesi gereğince cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, mahkemece yapılan keşif mahallinde yapılan gözlemler ve dosyaya sunulan bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere, sanık tarafından kiracı sıfatı ile kullanılan dükkan içerisinde bulunan asma katın arka yola bakan galeri boşluğuna ilave döşeme yapılarak asma kat alanına dahil edilmiş, ancak yapılan işlemlerin hepsinin daha önce mevcut dükkan alanı içerisinde yapıldığı, bu büyütmenin bina dışına taşmadığı ve diğer ana yapının ortak yerler kapsamına giren bölümlerine tecavüz etmediği, bağımsız bölüm hacmi içinde bir değişiklik yapıldığı ve bağımsız bölümün dış noktaları olan hacminin dışına bir taşma yapılmadığı, yapılan bölümlerin bu hali ile imar mevzuatına aykırı ise de, TCK. Nun 184. Maddesinde belirlenen bina vasfında kabul edilemeyeceği, TCK. nun 184. Maddesinde söz konusu yapılan ruhsatsız bölümün bina vasfında bulunması gerektiği suçun unsuru olarak kabul edilmiştir. Mevcut bina içerisinde herhangi bir taşma olmaksızın binanın bölümleri ayrılarak bina vasfını taşımayan değişiklikler yapılmasının bu yasa maddesi kapsamında kabul edilmesinin mümkün görülmediği anlaşılmakla, sanığın müsnet suçtan beraatine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenler İle;

Sanık hakkında her ne kadar imar kirliliğine neden olmak suçu nedeni ile cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, sanığa isnat edilen suçun unsurları itibari ile oluşmadığı anlaşılmakla, müsnet suçtan CMK. 223/2-a. maddesi gereğince sanığın BERAATİNE dair 06.03.2008 tarihinde karar verilmiştir.
Old 25-02-2014, 20:11   #17
Av. Buse

 
Varsayılan

Av. Selim Bey, Anayasa Mahkemesi "cezaların şahsiligi" ilkesi gereğince kanunda "yapı sahibi" ile kast edilenin yapıyı yapan oldugunu ve malikin her halukarda cezalandirilmayacagina karar vermiştir. Yani olayınıza gore müteahhitin cezalandırılması gerekmekte olupmüvekkilinizin sorumluluğu bulunmamaktadır.

Bu karari temin edemezsiniz mail olarak atabilirim. Mahkemeye sunmanız lehinize olacaktır.
Old 27-02-2014, 14:07   #18
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Buse
Av. Selim Bey, Anayasa Mahkemesi "cezaların şahsiligi" ilkesi gereğince kanunda "yapı sahibi" ile kast edilenin yapıyı yapan oldugunu ve malikin her halukarda cezalandirilmayacagina karar vermiştir. Yani olayınıza gore müteahhitin cezalandırılması gerekmekte olupmüvekkilinizin sorumluluğu bulunmamaktadır.

Bu karari temin edemezsiniz mail olarak atabilirim. Mahkemeye sunmanız lehinize olacaktır.

Teşekkür ediyorum meslektaşım, avukatselimbalku@hotmail.com adresine mail olarak gönderirseniz sevinirim.

Saygılar sunuyorum...
Old 27-02-2014, 16:59   #19
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Teşekkür ediyorum meslektaşım, avukatselimbalku@hotmail.com adresine mail olarak gönderirseniz sevinirim.

Saygılar sunuyorum...
7 sene olmuş, davayı bitiremedin mi?
Old 28-02-2014, 05:54   #20
Av.Dursun KARACA

 
Varsayılan

SAyın Av.Buse, Anayasa Mahkemesi'nin karar sayısını veya metnini burada paylaşırmısınız?
Old 28-02-2014, 11:55   #21
Av. Buse

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Dursun KARACA
SAyın Av.Buse, Anayasa Mahkemesi'nin karar sayısını veya metnini burada paylaşırmısınız?

Sayın Av. Dursun, Anayasa Mahkemes'nin 10/01/2013 tarihli 2012/93 E. 2013/8 K. sayılı karardır.
Old 28-02-2014, 13:18   #22
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
7 sene olmuş, davayı bitiremedin mi?

Bu ve benzeri davaları yargıtay bekletiyordu. Mesela bu davanın kararı henüz gelmedi...
Old 28-02-2014, 13:29   #23
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Bu ve benzeri davaları yargıtay bekletiyordu. Mesela bu davanın kararı henüz gelmedi...
Old 20-06-2017, 17:23   #24
AVOY

 
Varsayılan

Anayasa Mahkemesi'nin 2012/93 E. sayılı kararıyla paralel, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca inşai faaliyetin müteahhit tarafından yapıldığı, dolayısıyla cezaların şahsiliği ilkesi gereğince yapı sahibi teriminden inşai faaliyetleri gerçekleştiren kişilerin anlaşılması gerektiği ile ilgili Danıştay kararı var mıdır?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çevre Eyleminde Protesto Eden De Edilen De Gözaltında Av.Suat Ergin Hukuk Haberleri 1 17-12-2006 23:53
Çevre Hukuku abinitiolaw Hukuk Soruları Arşivi 2 23-03-2006 00:59
Çevre Vahşeti Hakkında Bir Kaç Rakam Armağan Konyalı Site Lokali 0 26-12-2004 11:22
Bir Sene Neden 12 Aydır Ve Şubat Ayı Neden Cüce Kalmıştır? Gemici Site Lokali 3 30-03-2004 08:26
Çevre Ve Sağlık peleki Hukuk Soruları Arşivi 1 01-03-2002 21:57


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07604289 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.