Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Acİz Vesİkasi Alindiktan Sonra Vergİden DÜŞme

Yanıt
Old 04-03-2007, 09:49   #1
Av.Ozan Kayahan

 
Varsayılan Acİz Vesİkasi Alindiktan Sonra Vergİden DÜŞme

Diyelim ki 10 000 YTL lik çeke istinaden icra takibi başlattık. Borçlu adresini terketmiş daha doğrusu toz olmuş. Sonrasında aciz vesikası alınmış.

Şimdi bu 10 000 YTL nin ne kadarı vergiden düşülür?

Bunu öğrenmek istiyorum.

Şimdiden teşekkürler

Saygılar...
Old 05-03-2007, 18:09   #2
Noyan Yiğit

 
Varsayılan

Bunu tanıdığınız bir mali müşavir veya banka Avukatı var ise onlara sorsanız sağlıklı bir cevap alırsınız diye düşünüyorum. Uygulamada genellikle banka vekilleri aciz vesikası alıyorlar. Bir de uygulamacı olarak mali müşavirler bilebilirler. Saygılarımla
Old 05-03-2007, 19:11   #3
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

emın olmamakla bırlıkte..bu konuda malı musavırımızın bır zamanlar yapmıs oldugu acıklamasını anlayabıldıgım ve hatırladıgım kadarı ıle aktarıyorum....
takıbe konu olan alacaklar süpheli alacaklara kaydedılır...vergıden takıp talebındekı toplam alacak ne kadar ıse dusulur takı tahsıl edılene kadar..her sene yenılenır her sene tekrar vergıden dusulur...musavır acız vesıkası bıle aranmadıgını soylemıstı hep takıp talebı ıle ıslerı halledıyordu...sımdılık hatırlayabıldıgım daha dogrusu anlayabıldıgım bundan ıbaret...ıyı calısmalar..
Old 06-03-2007, 10:53   #4
Av.Bülent Özkan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ozan Kayahan
Diyelim ki 10 000 YTL lik çeke istinaden icra takibi başlattık. Borçlu adresini terketmiş daha doğrusu toz olmuş. Sonrasında aciz vesikası alınmış.

Şimdi bu 10 000 YTL nin ne kadarı vergiden düşülür?

Bunu öğrenmek istiyorum.

Şimdiden teşekkürler

Saygılar...

Sn.Ozan Karahan;
Görüş bildiren değerli meslekdaşlarıma katılmaklabirlikte ek bilgiler vermek yerindeolacaktır.

VUK nun 322. maddesi değersiz alacaklardan bahseder. “Yargı kararına veya kanıtlayıcı bir belgeye göre tahsiline olanak kalmayan alacaklar değersiz alacak sayılır.” Değersiz alacaklar rakamsal değerleri üzerinden “zarar” yazılarak yok edilirler. İşletme hesabına göre defter tutanlar ise değersiz alacakları “gider” yazarak yok edebilirler.

İşte aciz vesikası VUK anlamında değersiz alacak olduğunu kanıtlayan bir belgedir . Bu nedenle aciz vesikası, üzerinde yazan tutar açısından ya “zarar” ya da “gider” gösterilerek fayda sağlar ve vergiden düşme imkanı yaratır.
Dikkat edilecek olur olur ise bir alacağın değersiz alacak sayılabilmesi için; alacağın tahsil kabiliyeti olmadığının belge ile ispatı gerekir. Takip talepleri alacağın tahsil edilemediğini ispat etmediğinden değersiz alacağın zarar veya gider yazılarak vergiden mahsubunda kullanılamaz kanaatindeyim. VUK 322.maddeye göre alacağın tahsil edilemediğinin ispatı ancak aciz vesikası ile sağlanabilir. Maddenin uygulanmasına (takip talebi ile bu işlemin yapılabileceğine) ilişkin bir tebliğname olup olmadığını araştırdım. Fakat sonuç açıkladığım gibi çıktı.

Not: Aciz vesikasında yazılı tutarın tamamı zarar veya gider yazılmaktadır.

Saygılarımnla......
Old 09-04-2007, 19:10   #5
mustafa_keles

 
Varsayılan

Banka takip memurları hacizlerde alacağı acize bağlatıyorlar biz vergiden ne kadar düşüldüğünü bilmiyoruz esasında pek de adil değil.Devlet bu külfeti niye kendisi sırtına alıyor ki devlet demek milletin kendisi demek.
Old 10-04-2007, 06:46   #6
Av.Turan

 
Varsayılan

sayın meslektaşım, aciz vesikası aldığın borcun tamamını muhasebede tahsil edilemeyen alacaklara yazılır. tahsil edilemeyen alacaklar bir nevi masraflar gibi kardan düşülür.yani siz kardan 10 000 YTL düşüp geri kalanı için ilgili oran üzerinden hesaplayarak vergi ödeyeceksiniz.
Old 10-04-2007, 07:15   #7
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

Tüm katılımcılara teşekkür ederim.

ACİZ VESİKASI
ŞÜPHELİ ALACAK (VUK Md. 323) – DEĞERSİZ ALACAK (VUK Md. 322)

ÖZET OLARAK FARKI:
DEĞERSİZ ALACAKLARIN tahsil edilebilme olanaklarının yol olmasından dolayı doğrudan doğruya DİĞER OLAĞANDIŞI GİDER VE ZARARLAR hesabına devredilerek KAYITLARDAN SİLİNMESİ VE BİLANÇODA GÖRÜLMEMESİ,
Buna karşılık tahsil olanakları ŞÜPHELİ OLAN ALACAKLARIN hem KARŞILIK GİDERLERİ hesabına devredilmesi hem de BİR HESAP DÖNEMİNDEN ÖTEKİNE AKTARILARAK BİLANÇODA GÖZÜKMESİDİR.
ACİZ VESİKASINA BAĞLANAN ALACAK, yerleşmiş içtihatlar gereği, DEĞERSİZ ALACAK SAYILIR VE KARŞILIK AYRILMAKSIZIN ZARAR YAZILIR (Danıştay 4. Daire: 02.12.1974 tarih ve E: 973/6440 ; K:974/4160 sayılı karar) .

1.DEĞERSİZ ALACAK (VUK Md.322):
VUK Md. 322; Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline imkân kalmayan alacaklar değersiz alacaklardır. Değersiz alacak artık kaybedilmiş, tahsiline artık imkân kalmamış, değeri sıfıra inmiş bir alacaktır. Bir alacağın tahsil kabiliyetini kaybederek değersiz hale gelebilmesi için kanun iki durumu kabul etmiştir.
a- Alacak kazai bir hükme göre tahsil kabiliyetini kaybetmiş olmalıdır. Kazai bir hükümden de anlaşılması gereken, alacak haklarından kanun yollarına başvurulmuş, icra takiplerinin yapılmış, bu müracaatlar ve takipler sonunda, alacağın ödenemeyeceği yargıç kararı ile tespit edilmiş olmalıdır (Aciz vesikası bu anlamdadır).
b- Bir alacağın değersiz sayılabilmesi için kanaat verici bir vesikaya bağlanması gerekir. Kanaat verici bir vesika teriminden ödemeyi imkânsız hale getirmiş hal ve sebepler sonucu ortaya çıkmış belgeler anlaşılmalıdır (Aciz vesikası).
VUK’nun 322.maddesine göre değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler.
Şüpheli alacak karşılığından farklı olarak, maddenin devamında yer alan hükümle, işletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerin de bu madde hükmüne giren DEĞERSİZ ALACAKLARINI GİDER KAYDETMEK SURETİYLE ZARAR YAZMALARINA İMKÂN SAĞLAMIŞTIR.

ACİZ VESİKASINA BAĞLANAN ALACAK, yerleşmiş içtihatlar gereği, DEĞERSİZ ALACAK SAYILIR VE KARŞILIK AYRILMAKSIZIN ZARAR YAZILIR (Danıştay 4. Daire: 02.12.1974 tarih ve E: 973/6440 ; K:974/4160 sayılı karar) .
Değersiz alacakların bu hale geldikleri yılda nazara alınması gerekmektedir. İlgili yılda zarara geçirilemeyen değersiz alacağın, sonraki yıllarda zarara geçirilmesine imkân yoktur. (bu alacağın tahsil edilmesi halinde, tahsil edildiği dönemin kazancına ilave edilmesi gerektiği tabidir).

2.ŞÜPHELİ ALACAK (VUK Md. 323):
VUK md. 323; Bazı hallerde bir alacağın, alacaklı yönünden tahsil kabiliyeti şüpheli durumda olabilir. Alacağın değersiz hale gelip gelmediğini kestirmek mümkün olamaz. Bu durumlarda alacağın şüpheli olduğu kabul edilmektedir. Aşağıda sayılan alacaklar şüpheli alacak hale girmiş sayılır.
a- Dava ve İcra Safhasında Bulunan Alacaklar:
Alacaklı ve borçlu arasında borç ilişkisi sebebiyle bir anlaşmazlık doğmuş ve alacak mahkemeye düşmüşse veya alacaklı icra takibine girişmiş, borç için teminat gösterilmişse, bunun satılması için borçlu müracaat ettiği hallerde alacak şüphelidir. Alacağın şüpheli sayılabilmesi için dava ve icra safhasında bulunması yeterlidir.
b- Yapılan Protestoya Veya Yazı İle Birden Fazla İstenilmesine Rağmen Borçlu Tarafından Ödenmemiş Bulunan Dava Ve İcra Takibine Değmeyecek Derecede Küçük Alacaklar:
VUK’nda dava ve icra takibine değmeyecek olan küçük alacaklar olarak soyut bir belirleme yapılmıştır. Bu belirlemeden, alacağın dava ve icra ile ilgili olarak yapılacak masraflardan fazla olmaması anlaşılmalıdır.
(02.03.2006 tarihli çalışmamdır).
Hepinize sevgiler
Old 10-04-2007, 07:50   #8
Mehmet Ovayolu

 
Varsayılan

Sayın Hulusi Metin, Vergi Usul Kanunununda hüküm altına alınan değersiz alacak ve şüpheli alacak konusunda yapmış olduğunuz açıklamalara katılmakla beraber, başımdan geçen bir olayda aciz vesikası almamıza karşın bu alacağımızı değersiz alacak yazıp direkt olarak dönem zararına atmıştık ve bize Danıştay 4. üncü Daire, Tarih: 10.01.1984, Esas No:1985/8216 karar No: 1984/98 kararında Aciz vesikasına bağlanan alacaklar değersiz alacak olarak kabul edilmez hükmüne göre ceza kestiler. Sizin yazmış olduğunuz Danıştay kararını yeni öğrendim. Bu durumda yapacağımız bi şey varmı?
Old 07-10-2008, 15:55   #9
Av.Selçuk Altay

 
Varsayılan

biraz araştırma yaptım ancak daha çok çelişki içinde kaldım bu aciz vesikası hakkında üstte birbiyle tamamiyle çelişkili iki karar verilmiş(Danıştay 4. Daire: 02.12.1974 tarih ve E: 973/6440 ; K:974/4160 sayılı karar ve Danıştay 4. üncü Daire, Tarih: 10.01.1984, Esas No:1985/8216 karar No: 1984/98) ancak ikisinede ulaşamadım acaba aciz vesikası alınmışsa a.ş. ve ltd. şti lerde vergiden düşme nasıl oluyor çünkü uygulmada banka vekilleri biliyor sanırım aydınlatabilirmisiniz
Old 08-07-2009, 08:35   #10
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

“…bir alacağın aciz vesikası veya aynı mahiyette başkaca bir belgeye bağlanması durumunda alacak son bulmamakta veya tahsili imkânsız hale gelmemektedir. Şüpheli alacak niteliğinde olan bir alacağın, değersiz olarak kabul edilerek değerlendirilmesinin şartlarından biri tahsilinin imkânsız hale gelmesi olduğu göz önünde bulundurulduğunda bahsi geçen belgelerdeki alacağın değersiz alacak olarak doğrudan zarar yazılması mümkün değildir. “

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

Sayı : B.07.1.GİB.0.04.99.16.01./01/VUK-322-2008-MUK-18 - 24.03.2008 / 8064
Konu: Değersiz alacak uygulamaları hk.
www.bmvdb.gov.tr
Old 08-07-2009, 16:43   #11
YALÇIN ÖNDER

 
Varsayılan

Kanunda şüpheli alacak ayrı, değersiz alacak ayrı tanımlanmıştır.

Değersiz hale geldiği kanunda sayılan belgelerle kanıtlanan bir alacak belgenin tarihinde doğrudan gider kaydedilir.

/////////////

Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
ÜÇÜNCÜ DAİRE 1986 930 1984 3371 19/03/1986

KARAR METNİ
ALACAĞIN ŞÜPHELİ SAYILABİLMESİ İÇİN İCRA YOLUYLA TAKİP YETERLİ OLUP KANUNDA ÖNGÖRÜLEN TÜRDE BELGE İBRAZ EDİLMEDEN DEĞERSİZ ALACAKTAN SÖZ EDİLEMEYECEĞİ HK.<

Uyuşmazlık, adına 1978 takvim yılı için ikmalen salınan gelir ve mali denge vergilerini; Vergi Usul Kanununun 323.maddesine göre bir alacağın şüpheli alacak sayılabilmesi için icra yoluyla takip edilmesinin yeterli olduğu, mükellefin anılan Kanunun 322.maddesi uyarınca değersiz alacaktan sözedilebilmesi için Kanunda öngörülen türde bir belge ibraz etmemiş olması sebebiyle, inceleme elemanınınca geçmiş yıllara ait olduğu saptanan şüpheli alacağın değersiz alacak da sayılamayacağı gerekçesiyle onayarak, kesilen kaçakcılık cezasını; matrah farkının mükellefin bilançosundan çıkarıldığı ve bu sebeple kasden vergi ziyaına sebebiyet verildiğinin kabul edilemiyeceği gerekçesiyle kusur cezasına çeviren İtiraz Komisyonu kararının; bozulması isteminden ibarettir.
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan İtiraz Komisyonu kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup davada ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından davanın reddine karar verildi.
BŞ/EK

///////////////

Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
ÜÇÜNCÜ DAİRE 1986 32 1984 2645 08/01/1986

KARAR METNİ
ALACAĞIN DEĞERSİZ SAYILABİLMESİ İÇİN TAHSİLİNİN İMKANSIZ OLDUĞUNU GÖSTEREN YARGI KARARI VEYA KANAAT VERİCİ BİR BELGENİN BULUNMASI GEREKTİĞİ HK.<
Uyuşmazlık; Mükellef adına 1972 takvim yılı için salınan gelir vergisi ile kesilen kaçakcılık cezasını, 213 sayılı Kanunun 322.maddesinde, kazai bir hükme ve kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkan bulunmayan alacakların değersiz alacak olduğu açıklanmış olup bir alacağın değersiz alacak sayılabilmesi için tahsilini imkansız kılan yargısal bir hüküm veya kanaat verici bir belgenin bulunması gerektiği,
olayda ise sözü edilen maddede sayılan bu şartları haiz olmayan şüpheli alacağın karşılık ayrılmadan doğrudan karar yazılmasında isabet olmadığı gerekçesi ile onayan İtiraz Komisyonu kararının bozulması isteminden ibarettir.

Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan İtiraz Komisyonu kararının vergi aslına ilişkin kısmı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup davada ileri sürülen iddialar kararın bu kısmının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığın
dan davanın vergi aslına ilişkin kısmının reddine;

Diğer taraftan, Vergi Usul Kanununun 322.maddesine göre değersiz alacak niteliğinde bulunmayan alacağı için karşılık ayırmadan 1972 takvim yılı kar-zarar cetvelinde zarar olarak gösterilen alacak sebebiyle ikmalen tarhiyatın konusu matrah farkı mükellefin defter ve belgelerinin incelenmesinden bulunduğu cihetle mükellefe kasıt izafesi mümkün olmadığından kaçakcılık cezasının kusura tahviline resen ve nihai olarak karar verildi.
(MS/EK)

http://www.danistay.gov.tr/kerisim/container.jsp
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Aciz Vesikasının Sakıncaları icra20 Hukuk Sohbetleri 15 07-09-2016 08:29
Düşme Hissiyle Uyanma Batu Han Site Lokali 13 27-03-2013 17:52
5 Yıl sonra yazılan ilk şiir.. Derebey06 Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. 9 02-03-2007 00:39
İade kararından sonra... AV.SERTANn Meslektaşların Soruları 9 06-11-2006 20:01
Protestodan Sonra Ciro Bilgen Hukuk Soruları Arşivi 1 17-06-2003 16:18


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06189895 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.