Alkol cezası tartışması

Üsküdar Belediyesi görevlileri tarafından park ve koruluklarda içki içenlere ceza kesilip bu kişilerin aynı zamanda belediye internet sitesinde teşhir edilmesi tepki çekti. Uygulamanın yasal olmadığı belirtiliyor
Üsküdar Belediyesi, Salacak Sahili ile park ve korularda açıkta alkol alan birçok vatandaşa para cezası kesiyor ve kadın erkek ayrımı yapmadan belediyenin resmi internet sitesinde teşhir ediyor. Uygulama yasal olmadığı gerekçesiyle tepki ve eleştiri alıyor.
1.5 yıllık uygulama
Üsküdar Belediyesi, 1930'da kabul edilen 1608 sayılı "Umuru Belediyeye Müteallik Ahkamı Cezaiye Hakkında 16 Nisan 1340 Tarih ve 486 Numaralı Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanun"un 1. maddesini dayanak alarak ceza kesiyor. Söz konusu maddede, açıkta alkol içilmesini yasaklayan açık bir hüküm olmamakla birlikte gönderme yaptığı Zabıta Yönetmeliği'nin birinci maddesinin "i" fıkrasında şöyle deniyor: "Parklardaki kanepelerde yemek yemek, içki içmek ve yatmak" yasaktır.
1.5 yıldır süren uygulama kapsamında Encümen, sadece ağustosta aralarında kadınların da bulunduğu 220 kişiye "açıkta alkol" aldığı için 132'şer YTL para cezası kesti. Bunu da belediyenin internet sitesinde, 'encümen kararı' olarak yayımlandı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Kemal Akar, "Uygulamanın hukuki boyutu yok. Pikniğe giden insanın eğlenirken biraz alkol alması kimseyi rahatsız etmez. 4. Murat döneminden kalma anlayış. İlkel bir mantık" dedi.

'Dava açabilirler'
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Erdener Yurtcan da "Kabahatlerden dolayı idari para cezası kesilmesi için yasal dayanak gerekir. Anayasa'nın 38. maddesinde devlet, suçu ve cezayı kanunla belirlemeyi taahhüt etmektedir. Yönetmelikle suç belirlenip ceza kesilemez" dedi.
Ceza verilen kişinin internet sitesinde isminin yayımlanmasının "teşhir" olduğunu belirten Prof. Yurtcan, "Adamı mahkum edersin, hapse atarsın ama bunu internette yayımlamazsın. Bu kişiler, kişilik haklarına tecavüz edildiği için manevi tazminat davası açalabilirler" diye konuştu.

Tek teşhir Üsküdar'da
Öte yandan İstanbul'da Üsküdar dışındaki 32 ilçe belediyesinin resmi internet sitelerinde belediye encümenlerince kesilen cezaların teşhir edildiği bir bölüm bulunmadığı görüldü.


Başkan Çakır: Caydırıcı oluyor

Üsküdar Belediye Başkanı Mehmet Çakır, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
"İhbar üzerine gidiliyor. Bu işle görevli dört zabıta var. Yanlarında polis var. Başka ilçeler ceza uygulamayarak yanlış yapıyor. Faydasını gördüm, tavsiye ediyorum."
Çakır, "Ceza kesilenlerin internette teşhiri kişilik haklarına aykırı değil mi?" sorusunu da "Dikkate alacağım. Eğer varsa yanlışımızdan döneriz" dedi.
http://www.milliyet.com.tr/2006/11/14/guncel/agun.html

KABAHATLER KANUNUNDA Sarhoşluk BAŞLIĞI ALTINDA
35. MADDEDE - (1) Sarhoş olarak başkalarının huzur ve sükununu bozacak şekilde davranışlarda bulunan kişiye, kolluk görevlileri tarafından elli Türk Lirası idarî para cezası verilir. Kişi, ayrıca sarhoşluğun etkisi geçinceye kadar kontrol altında tutulur. DEMEKTEDİR,,,NİTEKİM MÜVEKKİL NE BAŞKASININ HUZUR VE SÜKUNUNU BOZMUŞ, NE DE SARHOŞLUĞUNDAN ÖTÜRÜ KONTROL ALTINA ALINMIŞ, NE DE 50 YENİ Turk LİRASI CEZAYA ÇARPTIRILMIŞ,,, YANİ KANUNA DAYANAN BİR CEZA VERİLMEMİŞ....


KALDI Kİ KOLLUK KUVVETİ (ZABITA) Sarhoşluk MADDESİNE’ E DAYANARAK CEZA YAZMAKLA BİRLİKTE, SARHOŞLUĞUN TANIMI:

; alkollü içki veya keyif verici bir madde sebebiyle kendini bilmeyecek durumda olan (kimse), esrik, mest, sermest olarak tanımlanabilir[3]. ŞEKLİNDE GEÇMEKTEDİR. BUNA İSTİNADEN kanunda GEÇEN sarhoşluk maddesine dayanmak için BİRİNİN ALKOL İÇERKEN GÖRÜLMESİ YETERLİ OLMAYIP BU TANIMA UYGUN BİR DURUMUNUN OLMASI ARANIR.. Müvekkilin sosyal durumu da göz önüne alındığında bu duruma mahal verebilecek biri de olmadığı dikkati çeker...

"Kanunsuz suç ve ceza olmaz" ilkesi ihlal edilerek, keyfiyete yaklaşımın bir örneği daha. Siyasi iktidar ideolojisinin, toplumunda temayülü ile birleşerek, kararlar alırken ve uygulumalar yaparken "hukuk devleti ilkesi"nin ihlal edilmesinde tereddüt edilmemişe benziyor. Teşhir edilenler haklarını aramalı diye düşünüyorum. Bu konuda bir kanuna ihtiyaç varsa usulüne uygun olarak çıkartılır.
Yönetmelikler, bilindiği gibi yasa ve Anayasaya uygun; ve içeriği dayandığı kanunun kapsam ve amacını aşmayan biçimde olmalıdır. Bir yönetmelik kendini var eden kanundan daha güçlü olamaz.

Siyasi İktidar kelimelerine açıklık getirmek istiyorum. Üsküdar Belediye Başkanı kimdir, hangi partidendir bilmiyorum. Ama "Yerel yöneticiler kendilerini seçen yerel halkın talepleri doğrultusunda hareket eder" mantığı karşısında duran çoğulcu demokrasi, cumhuriyet ve temel insan hakları taşlarından örülü bir duvar olan hukuk devletinde olmaması gereken uygulamalardır diye düşünüyorum.