Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Anket Sonucu: Ceza hukukunda af müessesi
Hiç Olmamalı 471 49,22%
Olabilir 448 46,81%
Kararsız 38 3,97%
Oy Verenler: 957. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 285)

Suçluların Affedilmesi ve Ceza Hukukunda Af: Affetmeli Mi, Affetmemeli Mi?

Yanıt
Old 04-05-2010, 19:06   #91
Av.1911

 
Varsayılan

Sayın zynp.uyanik.ulker
Af mevzuundaki şekil,şartlar ve sair teferruatlar tartışılarak tesbit olunarak maddeleştirilerek Ceza kanununa vaz edilirse çekindiğiniz konular giderilmiş olur.saygılarımla
Old 06-05-2010, 14:21   #92
lawyer27

 
Varsayılan

Af olmamalı diyenlerdenim. Ceza yasalarımız yeterince caydırıcı değilken , suç işlemiş kişileri tekrar dışarıya çıkarmak yanlış olacaktır.Suç işlemiş bir kişi ,bir kere suç işledimi tekrar suç işlerken daha az düşünerek hareket ediyor. Bu yüzden bu tarz insanların affedilerek toplum içine gönderilmemesi gerekmektedir.

Affedilecekse bunun kararını yargı organları vermeli ,fakat bu kararı verirkende affedilecek kişilerin özenle seçilmesi ve aynı zamanda uzman psikologlardan çıkan şahısların buna uygun olup olmadığına dair görüş almalılar. Tekrar suç işlemeye yatkın olup olmadığının inlemesini yapmalılar, diye düşünüyorum.
Old 06-05-2010, 23:50   #93
Av.1911

 
Varsayılan

Sayın lawyer27
Ceza kanununda caydırıcılık unsurları yetersiz olması mağdurun af etme hürriyetine niye engel olsun ??
Kanun toplumun ahval ve şeraitine göre yeniden şekillendirilir ve eksik olan caydırıcılık unsurları takviye edilebilir.
Saygılarım ile.
Old 12-05-2010, 18:43   #94
Av.Rıdvan Ergün

 
Varsayılan

Okul yıllarında ceza hukuku derslerinde bir hocamız, af konusunu anlatırken "en iyi ceza en ağır ceza değil, uygulanan cezadır" demişti. Bu anlayış beynime yer etmiş olacak ki, bir hukukçu olarak uzun yıllar af müessesine karşı çıktı. Suçluların cezaevinden çıkartılıp aramıza salındığını düşündüm. Çok haksız da değilim.
Ama özellikle son yıllarda ceza ve usul kanunlarındaki değişikliklerin de getirdiği iş yükünün de etkisiyle klişeleşmiş birbirinni tekrarı niteliğindeki ve olayın ruhunu göz ardı ederek verilen adaletsiz ceza kararlarına şahit oldukça, buradaki ankete "olabilir" oyu kullandım.
Korkarım bu gidişle yakın bir gelecekte "af mutlaka olmalı" oyu kullananların sayısı artacaktır.
Old 13-05-2010, 23:49   #95
komser0606

 
Varsayılan

Arkadaşlar bu konunun Hukuki boyutunu bir tarafa bırakarak insani yönüyle baksak birde bazı olaylar duyuyoruz neymiş beş yaşındaki kız çoçcuğuna tecavüz etti ve öldürdü bu insanın kız çoçuğunun babasının rıza göstermesi ile af edilmesi ne kadar makul olabilir, yada toplumca ne kadar kabul edilebilir, bunun içindirki af kelimesi artık toplumumuzda telaffüz bile edilmemesi gereken konulardan biri olduğuna inanıyorum. İnsanlar işledikleri suçların cezalarını çekmeliler ki bu durum başka insanlarında kanun ve yasalara uyması için bir uyarı niteleği taşısın. İnanıyorumki RAHŞAN affı diye nitelendirdiğimiz olayda salıverilen insanların yüzde kaçı tekrar içeriye girmedi yada kaç müşteki (mağdur)bu konu ile ilgili devlete olan güvveni sarsılmadı.
Old 15-05-2010, 14:49   #96
Av.1911

 
Varsayılan

Sayın komser0606
Ceza Hukukunda mağdurun kullanabileceği bir af maddesinin olması, iktidarlarca çıkarılarak her mahkuma uygulanan genel bir af uygulaması demek değildir.Sadece mağdurun kulanabileceği bir af yetkisidirki bunu uygulamak mecburiyetide yoktur.
Old 16-05-2010, 17:11   #97
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.1911
Sayın komser0606
Ceza Hukukunda mağdurun kullanabileceği bir af maddesinin olması, iktidarlarca çıkarılarak her mahkuma uygulanan genel bir af uygulaması demek değildir.Sadece mağdurun kulanabileceği bir af yetkisidirki bunu uygulamak mecburiyetide yoktur.

Sayın Av.1911,
'Ceza hukukunda mağdurun kullanabileceği bir af maddesinin olması'nı istediğinizde, ve ona bu hakkı verdiğinizde, mağdur verdiğiniz bu hakla yetinmeyip,
'Ben benim kullanacağım ceza maddesi de isterim' derse cevabınız ne olacak?

Saygılarımla
Old 17-05-2010, 21:58   #98
Av.1911

 
Varsayılan

Sayın Gemici.
konu hakkındaki tüm görüşlerinizi ilgiyle takip etmekteyim.
Bildiğiniz gibi ceza hukukumuzda takibi şikayete bağlı suçlar bölümü bulunmaktadır.Yeni ceza kanunu uygulamasında uzlaşma maddeleri bulunmaktadır.Yine bilindiği üzere karakollarda dahi bazı şikayetlerde veya olaylarda tarflardan sulh yoluna gidilmesi yönünde telkinler olduğu bunların da dolaylı olarak neticede bir af uygulaması olduğu inkar edilemez.
Daha işin başında bu uygulamaların olması ceza hukukunun af konusunda açık kapılar bıraktığının bir tezahürüdür.
Fakat bu tür uygulamaların suçlu üzerinde etkili bir tesir bırakmadığı kanaatindeyim.
Buna karşılık savunduğumuz şekilde bir af müessesesinin ceza hukukunda yer alması daha ciddi sonuçlar temin edecektir.zira yargılanma safhasından sonra kanuni indirim vs uygulamalarında kullanılmasından sonra kesinleşen cezanın fiili uygulaması merhalesinde mağdurun kullanabileceği ( mutlaka kullanacağı değil ) bir af imkanının olması suçluda daha tesirli bir netice husule getirebilir ,
Mağdurun kullanabileceği ceza maddesi istemesi konusunda diyebileceğimiz şu ki Ceza hukukunda suçlar ve cezalar sayılmış olduğuna göre bunun dışında bir uygulama olması mümkün değilsede eğer kanun koyucu zaman içinde böyle bir düzenleme yaparsa niye olmasınki ?
Mesela şahsen ROMA HUKUKUNDA ki alacaklının borçluyu hapis hakkının bu günde düzenlenmesine taraftarım.Buda ayrı bir konu olarak yeni bir anket konusu olabilir.
Esen kalınız ..
Saygılarımla.
Old 19-05-2010, 11:01   #99
wellan

 
Varsayılan

Bir devlette hiçbir zaman suç işlemeyen birey olamaz.Devletin amacı ceza kanunları ve yaptırım getiren diğer kanunlarla suç oranını en aza indirgemektir.Ben burada özellikle bazı suçlar açısından af müessesinin getirilmemesi gerektiğini düşünüyorum.Sayın meslektaşımın sorusuna bende toplumsal zindeliği hala devam eden ve toplumda yankı uyandıran "Karabulut Cinayeti" ni örnek göstermek istiyorum.Sanığın affedilmesinin af müessesesi açısından nasıl bir toplumsal yararı olabilir ki?Belirli bazı suçlar açısından af müessesesinin getirilmemesinin uygun olduğunu düşünüyorum.
Old 19-05-2010, 12:13   #100
Av.1911

 
Varsayılan

Sayın wellan
Ceza kanununa konulabilecek suçluların mağdur tarafca kullanabilecekleri bir af maddesinin şekil şartları ve hangi suçlara vs teferruatının konu ile ilgisi olabilecek uzmanlarca tartışılarak tesbitinden sonra maddeleştirilmesini ve bu af imkanınında mağdur taraf açısından kullanma mecburiyeti olmadığı kullanılabilinecek bir madde olarak kalması gerektiğini konuya dahil olduğumdan bu yana savunmaktayım
Bu bakımdan karabulut cinayeti gibi olaylarda mutlaka af maddesi mağdurca uygulanacak değildir
Old 19-05-2010, 16:28   #101
f.a

 
Varsayılan

tarihteki gelişmelere bakıldığında devletle sosyal sözleşmeyi bizim özgürlüklerimizi korusun, bir durum ortaya çıktığında cezalandırma yetkisini bizim yerimize kullansın diye imzaladık.devlet bu cezalandırma yetkisini hak ve özgürükleri koruyacak şekilde kullanmalıdır. haliyle devlete devredilen cezalandırma yetkisidir; bundan dolayı af çıkarılması yerinde olmayacaktır,diye düşünüyorum.bundan dolayı af hiç olmamalı şıkkını tercih ettim.
Old 19-05-2010, 18:18   #102
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan f.a
tarihteki gelişmelere bakıldığında devletle sosyal sözleşmeyi bizim özgürlüklerimizi korusun, bir durum ortaya çıktığında cezalandırma yetkisini bizim yerimize kullansın diye imzaladık.devlet bu cezalandırma yetkisini hak ve özgürükleri koruyacak şekilde kullanmalıdır. haliyle devlete devredilen cezalandırma yetkisidir; bundan dolayı af çıkarılması yerinde olmayacaktır,diye düşünüyorum.bundan dolayı af hiç olmamalı şıkkını tercih ettim.

Sayın f.a,
'devletle sosyal sözleşmeyi' kimin ne zaman imzaladığına dair tarihi bilgileri nereden elde ettiniz?
Sizin af edilmesinler dediğiniz kimseler de bu anlaşmayı imazlamadı mı, eğer bu türden bir sözleşme varsa? Sadece siz mi imzaladınız bu sözleşmeyi?
Sizin af edilmesinler dediğiniz kimselerin de özgürlükleri yok mu?

Saygılarımla
Old 19-05-2010, 19:12   #103
f.a

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Sayın f.a,
'devletle sosyal sözleşmeyi' kimin ne zaman imzaladığına dair tarihi bilgileri nereden elde ettiniz?
Sizin af edilmesinler dediğiniz kimseler de bu anlaşmayı imazlamadı mı, eğer bu türden bir sözleşme varsa? Sadece siz mi imzaladınız bu sözleşmeyi?
Sizin af edilmesinler dediğiniz kimselerin de özgürlükleri yok mu?

Saygılarımla

bu cezalandırma yetkisi zaten hak ve özgürlükler korunacak şekilde gerçekleştirilmesi gerekiyor yoksa bir anlamı kalmaz sizin de belirttiğiniz gibi.bunları kant ve locke'un görüşlerine dayanarak dile getirmeye çalışmıştım. yanlış ifade ettiysem kusura bakmayın.ilettiklerim bir öğrenci olarak aldığım hukuk felsefesi anlayışından yansıyanlardır.
Old 19-05-2010, 19:16   #104
f.a

 
Varsayılan

gerçi ben ülkemizdeki ceza sisteminde haksız yere içerde olan ve "masumiyet karinesi"nden yararlanma hakkı olup da yararlanmayan bir çok kişi varken hukuk felsefesi açısından konuya yaklaşmak yanlıştır tabi. benim demek istediğim hukuk devletinin varlığını hissederek yerine getirilen bir ceza hukuku sisteminde af çıkarılmamasıdır. olan hukuk sistemimizde belki de gereklidir bu.??
Old 19-05-2010, 19:27   #105
wellan

 
Varsayılan

Cezaevlerinde müvekkilleri ile görüşmeye giden meslektaşlarımız bu konuyu çok iyi bilirler ki;ceza ve tutukevlerinde sağlıksız ve insanca yaşamdan uzak muamele ve davranışlarla orada kalan o kadar suçsuz kişi vardır ki!Günümüzn yargı sisteminde "makul şüphe" ile "kuvvetli şüphe" içiçe kullanıldığı için tutuksuz olarak yargılanan çok az kişi vardır.Neredeyse tutuklama asıl;tutuksuzluk istisna olmuştur.Vurgulamak istediğim hsusus ta tam bu noktada dır:Af müessesesi birtakım sosyal şartlar bağlamında gelmeli ancak genel af müessesesi gelmemelidir diye düşünüyorum.SAYGILARIMLA.
Old 19-05-2010, 19:33   #106
f.a

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan wellan
Cezaevlerinde müvekkilleri ile görüşmeye giden meslektaşlarımız bu konuyu çok iyi bilirler ki;ceza ve tutukevlerinde sağlıksız ve insanca yaşamdan uzak muamele ve davranışlarla orada kalan o kadar suçsuz kişi vardır ki!Günümüzn yargı sisteminde "makul şüphe" ile "kuvvetli şüphe" içiçe kullanıldığı için tutuksuz olarak yargılanan çok az kişi vardır.Neredeyse tutuklama asıl;tutuksuzluk istisna olmuştur.Vurgulamak istediğim hsusus ta tam bu noktada dır:Af müessesesi birtakım sosyal şartlar bağlamında gelmeli ancak genel af müessesesi gelmemelidir diye düşünüyorum.SAYGILARIMLA.

aslında benim de anlatmaya çalıştığımın bir açıklaması da budur...
Old 19-05-2010, 19:37   #107
wellan

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;hemfikir olduğumuza göre sorunda yok demektir.SAYGILARIMLA.
Old 19-05-2010, 23:25   #108
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan f.a
Alıntı 1: bu cezalandırma yetkisi zaten hak ve özgürlükler korunacak şekilde gerçekleştirilmesi gerekiyor yoksa bir anlamı kalmaz sizin de belirttiğiniz gibi.bunları kant ve locke'un görüşlerine dayanarak dile getirmeye çalışmıştım. yanlış ifade ettiysem kusura bakmayın.ilettiklerim bir öğrenci olarak aldığım hukuk felsefesi anlayışından yansıyanlardır.

Alıntı 2: gerçi ben ülkemizdeki ceza sisteminde haksız yere içerde olan ve "masumiyet karinesi"nden yararlanma hakkı olup da yararlanmayan bir çok kişi varken hukuk felsefesi açısından konuya yaklaşmak yanlıştır tabi. benim demek istediğim hukuk devletinin varlığını hissederek yerine getirilen bir ceza hukuku sisteminde af çıkarılmamasıdır. olan hukuk sistemimizde belki de gereklidir bu.??

Sayın f.a,

size karşı ilk mesajım biraz sert oldu kusura bakmayın.
af olur mu olmaz mı konusu, hukuk felsefesi açısından tabii hukuk ve sosyal sözleşme kurumlarına dayanarak açıklanamaz türünden bir yaklaşımı da doğru bulmuyorum. Toplumu oluşturan tüm bireylerin aynı tabii haklara sahip olduklarını düşündüğünüzde, af olsun mu olmasın mı konusunda bizi en tutarlı sonuca götürecek yollardan birisi tabii hukuk ve sosyal sözleşmedir bence. Mağdurun olduğu kadar failin de kişiliklerine bağlı belirli tabii hakları vardır ve bu hakların ceza ve af konusunda göz önünde bulunduırulması gerekir.

Teorik bir kurum olan sosyal sözleşme bireylere devletin kapısına dayanarak 'Ben sana haklarımı teslim ettim, bu hakları bana geri ver, kendim kullanacağım' türünden bir hak tanımaz. Bireylerin devlete karşı kullanabilecekleri haklar ne hükumetin, ne yasama organının ne de yargının dokunabilecekleri temel hak ve özgürlüklerdir. Tabii hukuk teorisine göre insanlar bu hak ve özgürlüklere doğuştan sahiptir Devlet bu haklara kendisi saygı göstermek ve bu hakların başkaları tarafından çiğnenmemesi için gereken tedbirleri almak zorundadır. Kişilerin devletten isteyebilecekleri haklar arasında mallarına veya canlarına zarar verenleri kendilerinin cezalandırmalarını istemeleri hakkı yoktur. Aynı durum af için de söz konusudur.

Alıntı:
Yazan Av.1911
Bildiğiniz gibi ceza hukukumuzda takibi şikayete bağlı suçlar bölümü bulunmaktadır.Yeni ceza kanunu uygulamasında uzlaşma maddeleri bulunmaktadır.Yine bilindiği üzere karakollarda dahi bazı şikayetlerde veya olaylarda tarflardan sulh yoluna gidilmesi yönünde telkinler olduğu bunların da dolaylı olarak neticede bir af uygulaması olduğu inkar edilemez

Sayın Av.1911,

şikayet hakkı ve ceza ve af yetkisini birbiri ile karıştırmamak gerekir. Devlet, toplum düzenine ve yasalara aykırı bir davranışı mağdurun o konudaki düşüncesine aldırmadan cezalandırır veya cezalandırmaktan imtina eder.

Saygılarımla
Old 20-05-2010, 15:25   #109
Av.1911

 
Varsayılan

Sayın Gemici.
şikayet hakkı ceza ve af yetkisi ile karışmış değildir.Şikayet etmeme bir olay müsebbibi hakkında neticede mağdur adına olayı sorgulayacak ,muhakeme edecek ve gerekli görürse yazılı cezayı vermek üzere harekete geçirecek gücü işlemleri başlatmayarak yetkisiz kılma olayıdır.Bu şikayet müessesesi değişik saiklere bağlı olarak tezahür edebilir .Mağdurun kendince zararı veya neticeyi mühimsememesi,devam edecek muhakeme sahalarından sıkılma , karşı taraftan çeşitli etkenlerle çekinme veya karşı tarafça bir şekilde aracıarla ikna edilme vs vs,
Neticede bir olay neticesi mağdur eden dolaylı bir şekilde af edilmiş olmaktave yaptığından hert zaman basit bir şekilde kurtulma yolu olduğunda + bir düşünce yapısına inanmakta ve pervasızlığı artmaktadır.
Evet şikayetsiz kalan bir suçta fail ceza müessesesi ile yüzleşmeden olaydan sıyrılmaktadır.
Ceza hukukunda mağdurun kullanabileceği bir af maddesinin uygulanmasına mağdur mecbur edilemiyecek fail yargılanacak cezası kesinleşecek bu safhadan sonra mağdur bu olaya isterse müdahale ederek af imkanını kullanabilecek eğer isterse tatmin olursa. detayları kanun çıkarılırken tesbit olunacaktırç
Sadece ceza hukukunda bir af olmalım olmamalımı sorusunda böyle kısıtlı bir imkanın olması suçlu üzerinde daha tesirli olacaktır.Peryodik aralıklarla çıkarılacak gemel aflara güvenen sayısız sabıkalı mağdurdan olumlu bir cevap alınmadıkça cezasını çekeceğini bilmelidir,,
oOnlatca kişye karşı suç iişleyip aflarla dışarıda suç makinası halinde gezen failleri düşünün bir genel af ile cezası düşüyor veya cezadan kurtuluyor. birde onlarca suçun mağdurlarının bir kısmının veya hepsinin af maddesini kullanmadığında cezadan kurtulma ümidi varmıdır?
Old 21-05-2010, 16:38   #110
Av.Ali Osman

 
Varsayılan

insanlar suç işleyebilir ve yaptıkları hatanın bir süre sonra hem kendileri hem zarar verdkleri insan açısından olumsuz neticelerini görmeye başladıkları anda pişman olabilrler.işte af müessesinin suçtan mağdur olan ve zarar görenlerin rızasını aldıktan sonra işletilmesi taraftarıyım.yoksa genel af çıkartıp koyun sürüsü gibi insanları dışarıya bırakmakta hiçbir maslahat göremiyorum.tam aksine insanları daha çok suç işlemeye meyilli hale getireceğine inanıyorum.
Old 23-05-2010, 00:18   #111
Av.1911

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ali Osman
insanlar suç işleyebilir ve yaptıkları hatanın bir süre sonra hem kendileri hem zarar verdkleri insan açısından olumsuz neticelerini görmeye başladıkları anda pişman olabilrler.işte af müessesinin suçtan mağdur olan ve zarar görenlerin rızasını aldıktan sonra işletilmesi taraftarıyım.yoksa genel af çıkartıp koyun sürüsü gibi insanları dışarıya bırakmakta hiçbir maslahat göremiyorum.tam aksine insanları daha çok suç işlemeye meyilli hale getireceğine inanıyorum.

Sayın Av.Ali Osman..işin özeti dediğiniz şekildedir.katılıyorum.Saygılarımla
Old 23-05-2010, 14:30   #112
f.a

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Sayın f.a,

size karşı ilk mesajım biraz sert oldu kusura bakmayın.
af olur mu olmaz mı konusu, hukuk felsefesi açısından tabii hukuk ve sosyal sözleşme kurumlarına dayanarak açıklanamaz türünden bir yaklaşımı da doğru bulmuyorum. Toplumu oluşturan tüm bireylerin aynı tabii haklara sahip olduklarını düşündüğünüzde, af olsun mu olmasın mı konusunda bizi en tutarlı sonuca götürecek yollardan birisi tabii hukuk ve sosyal sözleşmedir bence. Mağdurun olduğu kadar failin de kişiliklerine bağlı belirli tabii hakları vardır ve bu hakların ceza ve af konusunda göz önünde bulunduırulması gerekir.

Teorik bir kurum olan sosyal sözleşme bireylere devletin kapısına dayanarak 'Ben sana haklarımı teslim ettim, bu hakları bana geri ver, kendim kullanacağım' türünden bir hak tanımaz. Bireylerin devlete karşı kullanabilecekleri haklar ne hükumetin, ne yasama organının ne de yargının dokunabilecekleri temel hak ve özgürlüklerdir. Tabii hukuk teorisine göre insanlar bu hak ve özgürlüklere doğuştan sahiptir Devlet bu haklara kendisi saygı göstermek ve bu hakların başkaları tarafından çiğnenmemesi için gereken tedbirleri almak zorundadır. Kişilerin devletten isteyebilecekleri haklar arasında mallarına veya canlarına zarar verenleri kendilerinin cezalandırmalarını istemeleri hakkı yoktur. Aynı durum af için de söz konusudur.


Sayın Av.1911,

şikayet hakkı ve ceza ve af yetkisini birbiri ile karıştırmamak gerekir. Devlet, toplum düzenine ve yasalara aykırı bir davranışı mağdurun o konudaki düşüncesine aldırmadan cezalandırır veya cezalandırmaktan imtina eder.

Saygılarımla
Tamam belki günümüz koşullarında yukarıda dadeğinildiği üzere felsefi açıdan yaklaşmak yanlış olabilir ancak yine bahsettiğim sosyal sözleşmenin tarihi gelişimi içinde cezalandırma yetkisinin de devredildiği görülmektedir. Ama bu yetki sınırsız değildir tabiki sınırı yine temel haklardır.bu sınır şiddet tekelinin sınırsızlığını önlemek içindir. Ancak af yetkisinin devredildiği bu sosyal süreç içinde görülmemektedir.
Old 24-05-2010, 18:26   #113
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.1911
Ceza hukukunda mağdurun kullanabileceği bir af maddesinin uygulanmasına mağdur mecbur edilemiyecek fail yargılanacak cezası kesinleşecek bu safhadan sonra mağdur bu olaya isterse müdahale ederek af imkanını kullanabilecek eğer isterse tatmin olursa. detayları kanun çıkarılırken tesbit olunacaktırç

Sayın Av.1911

1. sözünü ettiğiniz 'af maddesi' sizin görüşünüz mü? Konuyu sizin görüşünüze uygun bir şekilde ele alan herhangi bir teori veya kaynak var mı?

2. Şikayete bağlı suçlarda, mağdurun kendisine zarar veren faili şikayet ettiğini ve yargının bu şikayete itibar etmediğini, soruşturmaya gerek olmadığı gerekçesiyle olayı kapattığını düşünelim. Bu durumda mağdur, af değil ceza istiyor(ki bütün mağdurlar canlarına veya mallarına zarar verenin cezalandırılmasını isterler) Af edecek olsaydı zaten şikayet etmezdi. Bu durum 'kişilere karşı suçlarda!, kişinin af etmesi gerekir' görüşünü çürütmüyor mu? Kişinin 'Af etmem illede CEZA' dediğine devlet 'ortada benim uğraşacağım cezalık bir konu yok' diyor. Bu durumu, mağdurun AF HAKKI olsun, görüşü bakımından nasıl açıklıyacağız? İlle de ceza isterim diyen mağdurun, insafa gelip af diyeceğine inanıyor musunuz? Eğer inanmıyorsanız: Mağdura kullanmıyacağı bir af yetkisi vermenin ne anlamı var?

Alıntı:
Yazan f.a
Tamam belki günümüz koşullarında yukarıda dadeğinildiği üzere felsefi açıdan yaklaşmak yanlış olabilir ancak yine bahsettiğim sosyal sözleşmenin tarihi gelişimi içinde cezalandırma yetkisinin de devredildiği görülmektedir.

Sayın f.a,
Sosyal Sözleşmeyi 'hukuk felsefesi'... dersinde kant ve locke'un görüşlerine dayanarak dile getirmeye çalışmıştım demişsiniz. Bu ifadeye göre 'sosyal sözleşme' felsefi bir kavramdır.
Soru: Felsefi bir kavramın tarihi gelişimi nasıl olur?


Saygılarımla
Old 24-05-2010, 21:03   #114
f.a

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Sayın Av.1911

1. sözünü ettiğiniz 'af maddesi' sizin görüşünüz mü? Konuyu sizin görüşünüze uygun bir şekilde ele alan herhangi bir teori veya kaynak var mı?

2. Şikayete bağlı suçlarda, mağdurun kendisine zarar veren faili şikayet ettiğini ve yargının bu şikayete itibar etmediğini, soruşturmaya gerek olmadığı gerekçesiyle olayı kapattığını düşünelim. Bu durumda mağdur, af değil ceza istiyor(ki bütün mağdurlar canlarına veya mallarına zarar verenin cezalandırılmasını isterler) Af edecek olsaydı zaten şikayet etmezdi. Bu durum 'kişilere karşı suçlarda!, kişinin af etmesi gerekir' görüşünü çürütmüyor mu? Kişinin 'Af etmem illede CEZA' dediğine devlet 'ortada benim uğraşacağım cezalık bir konu yok' diyor. Bu durumu, mağdurun AF HAKKI olsun, görüşü bakımından nasıl açıklıyacağız? İlle de ceza isterim diyen mağdurun, insafa gelip af diyeceğine inanıyor musunuz? Eğer inanmıyorsanız: Mağdura kullanmıyacağı bir af yetkisi vermenin ne anlamı var?


Sayın f.a,
Sosyal Sözleşmeyi 'hukuk felsefesi'... dersinde kant ve locke'un görüşlerine dayanarak dile getirmeye çalışmıştım demişsiniz. Bu ifadeye göre 'sosyal sözleşme' felsefi bir kavramdır.
Soru: Felsefi bir kavramın tarihi gelişimi nasıl olur?


Saygılarımla

galiba yanlış anlattım.şöyle açıklayayım.bu anlattıklarım sosyal sözleşmenin tarihi gelişimi değil tabiki. son aşamada ortaya çıkan durum sosyal sözleşmedir. yani kavramın tarihinden bahsetmeye çalışmamıştım.umarım açıklayabilmişimdir
Old 24-05-2010, 21:30   #115
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
galiba yanlış anlattım.şöyle açıklayayım.bu anlattıklarım sosyal sözleşmenin tarihi gelişimi değil tabiki. son aşamada ortaya çıkan durum sosyal sözleşmedir. yani kavramın tarihinden bahsetmeye çalışmamıştım.umarım açıklayabilmişimdir

Sayın f.a,
Sözünü ettiğiniz bu son aşama nerede ve ne zaman oluştu?


Saygılarımla
Old 26-05-2010, 10:43   #116
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Değişen toplum kuralları, örf ve adetler ile dünya düzeninin getirdiği bir takım yeni oluşumlar, hukukta da cezada da değişikliğe yol açabilir.

Nasıl ki, suç işlendiği zamanki kanunun sanığın lehine olup olmadığı hususu, insan haklarından gelen bir nitelendirme olarak kabul ediliyorsa; ceza hukukunda af da kabul edilebilir bir durum taşımalıdır. Her suçlu kasten suç işliyor diye nitelendiremeyiz. Ama kanunun suç saydığı durumların, kişilerin yaşam biçimleri ve toplumun genel kabulleri doğrultusunda yeniden şekillendirilmesi gerektiğinden af da bu anlamda bir şekillendirmedir.

Kaldı ki, buğün suç sayılan bir eylemden ceza alan kişinin infazı bitmeden, eylemi suç olmaktan çıktığında durum değişiyorsa, af durumunu da bir ödül değil; bir değişiklik olarak düşünebiliriz.

Ancak her konuda "af" olabilir diye bir iddiam yok. Ancak "af" müessesesi kötüye kullanılmadığı sürece bir ıslah unsuru da olabilir.

Özellikle adi suçlarda "af" müessesesi dikkatle irdelenmelive uygulanabilirliği sağlanmalıdır.

Gerçekten de "kader mahkumu" dediğimiz o kadar çok olay var ki, bu bir nevi bu tür kişilerin psikolojik olarak ruh hastası olarak cezaevinden çıkması, topluma bir şey kazandırmayacağından, bu tür kişiler üzerinde GENEL ANLAMDA OLMAMAKLA BİRLİKTE, "af" düşünülebilmelidir.
Old 28-05-2010, 10:35   #117
av.ismail ülken

 
Varsayılan

Değerli dost,Hüküm giymiş birisi Toplumdan tecrit edilmesi gereken biri anlamına gelmemeli.Suçu neden işlemiş olduğuna bakmak gerek.Zaruretten mi yoksa suç işlemekten zevk almaya alışmış bir nedenle mi suça itilmiş önce ona bakalım ve Af kavramını uygular iken veya uygulayşalım mı diye düşünür iken bu iki unsuru aynı kefeye koymamalıyız diye düşünüyorum.
Verilen cezaların tamamının Doğru ve yerinde verilmediği ortadadır.öyle olmasa idi verilen ceza kararları Yüksek yargı denetimine tabi tutulmazdı zaten.
Af konusunda yetki Sadece Yargı yetkisine sahip olan kesimde olmalıdır.Toplumun talepleri doğrultusunda ve ıslah olduğuna inanılan insanlar için bu konunun düşünülmesi gerekir diye düşünüyorum. Bu genel af anlamına gelmemeli ve suç işlemeyi itiyat haline getirmiş insanları da zorunluluk karşısında ve ıslah amacına uygun bir şekilde verilmiş olan cezayı da infaz etmiş insanlara belirli bir yaptırımın ardından da tekrardan topluma kazandırılabileceklerine inanılan Hükümlüler için bence bu kurumun çalıştırılması gerekir diye düşünüyorum. Saygılarımla. Av.İsmail ÜLKEN-MERSİN
Old 28-05-2010, 13:22   #118
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.ismail ülken
suç işlemeyi itiyat haline getirmiş insanları da zorunluluk karşısında ve ıslah amacına uygun bir şekilde verilmiş olan cezayı da infaz etmiş insanlara belirli bir yaptırımın ardından da tekrardan topluma kazandırılabileceklerine inanılan Hükümlüler için bence bu kurumun çalıştırılması gerekir diye düşünüyorum
Anlayamadım. Daha somut yazarsanız anlayabilirim umudundayım:
"tekrardan topluma kazandırılabileceklerine inanılan Hükümlüler " kimlerdir?
Old 30-05-2010, 16:34   #119
Gemici

 
Varsayılan

Bu alanda yazdıklarımı ve diğer katılımcıların yazdıklarının bir kısmını yeniden bir gözden geçirdim.
Tespitlerim:
* Af konusu beni en fazla ilgilendiren ve en fazla mesaj yazdığım konulardan birisi.
* Konu hakkında yazılan değerli mesajların yanında, hukuki düşünceye ve hukukun tarihi gelişimine ters düşen, bu gelişimi görmemezliğe gelen veya göremeyen mesajlar var.
* ankete şimdiye 890 kişi katılmış. En fazla katılım olan THS anketlerinden birisi olsa gerek.
* Katılımcıların yarısından fazlası affa karşı.
* Affa karşı olmak veya af yanlısı olmak herkesin kendi bileceği iş, beni veya başkasını alakadar etmez, eğer affa karşıyım veya af yanlısıyım diyen kişi:
1. Kişileri suç işlemeye iten toplumsal yapının ve koşulların farkında ise,
2. Suç derken sadece belirli suçları değil(dar kapsam), suç kapsamını geniş tutuyor ve örneğin siyasi suçlar ve adi suçlar ayırımını yapabiliyorsa,
3. Bizim mevzuatımızda suç olarak kabul edilen bazı fiillerin diğer ülkelerde suç olmadığını biliyorsa,
4. Mahkemelerimizin gerektiği şekilde ve hızlı olarak adalaet dağıttığına inanıyorsa,
5. Sayın Av.Barış'ın THS'deki Günlük Hukuk Haberleri alanını okuyor ve üzerinde düşünüyorsa(tüm mesajları ama özellikle 123 no lu mesajı)http://www.turkhukuksitesi.com/showt...t=39443&page=5
6. Pozitif hukukun çağdan çağa ve toplumdan topluma değiştiğini biliyorsa.

Saygılarımla
Old 31-05-2010, 18:54   #120
av.ismail ülken

 
Varsayılan Merhabalar... Av.İsmail ÜLKEN. Mersin

Sayın Meslektaşım, Tekrardan topluma kazandırılma ihtimali olan ve konunuzda bahsi geçen HÜKÜMLÜLER in kimler olabileceğine açıklık getirmemi istemişsiniz. Ben kendi fikrimi belirtiyorum.Bu düşünce her kesi kapsamıyor ve her kes tarafından da kabul görmesi gerekmiyor. ANCAK,
Tekrardan topluma kazandırılma imkanı olan kader mahkumları ve yanlış bir yargılama sonucu sadece DOSYA içerisine yansıyan eksik bilgi ve belgeler ile, ve yine malesef C:M:K. tarafından atanan bazı meslektaşlarımızın sadece ifade tutanakları ile devam ettikleri, dosya kapsamına dahil gerekli tahkikat evraklarının tamamını almadan böyle basit bir çalışma yapmaları sonucu Ceza alan vatandaşlarımız var.Bunların iyice irdelenmesi sonucu haksız bir ceza almalarına istemeden de olsa imkan tanınmış ise bunların tekrardan topluma kazandırılabileceklerine inanıyorum Ama asıl düşüncem ...Zaruret karşısında YÜZ KIZARTICI SUÇLAR HARİÇ OLMAK ÜZERE bir haklı sebep yüzünden Yasamızca cezai yaptırım öngörülen bir suçu işlemek zorunda kalmış insanların tekrardan topluma kazandırılmalarına olanak sağlanmasının önünün açılması gerekir diye düşünüyorum ana düşünce temam budur... Bunu kastetmiştim. Örneğin Kızı tecavüze uğramış bir aile bireyinin bu sanık veya sanıklara karşı yapmış olduğu eylemine verilen yaptırım sonucu HÜKÜMLÜ OLMASI GİBİ...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ceza Hukukunda Temyİz lawyer35 Meslektaşların Soruları 14 25-06-2011 21:00
Ceza Hukukunda Şikayet ... Burak_Cu Meslektaşların Soruları 3 31-05-2009 14:32
Ceza Hukukunda Direnme Ve İtiraz Av. Hulusi Metin Meslektaşların Soruları 0 17-03-2005 06:46


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09128308 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.