Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Güçlendirme Vakıfları - icra takibi - hacizden muafiyet

Yanıt
Old 28-05-2007, 20:42   #1
üye14072

 
Varsayılan Güçlendirme Vakıfları - icra takibi - hacizden muafiyet

devlet bir vakıf kurar,
adalet hizmetlerini güçlendirme vakfı (osmanlıyı yıkan on sebep varsa birisi de vakıflardır)
bu vakıf bir spor klübü kurar,
bu klüp antrönör ile sözleşme yapar,
ve fakat bir süre sonra antrönöre para ödemez
ödemez de ödemez,
soru?
ben vakfı icraya vereceğim,
hacizden muafiyeti varmıdır?
yoksa spor klübünü mü icraya vereyim?
saygılar
sevgiler
av. m. emin öztürk
Old 29-05-2007, 00:34   #2
Ayşe BİLGİÇ TAHTACI

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

E:1983/1608
K:1983/3043
T:19.04.1983



(2004 s. İİK K. m. 82)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki dorçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu isle ilğili dosya mahallinden daireye 7.4.1983 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüP düşünüldü :
Alacaklı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğuna göre duruşma yapılarak işin incelenmesi gerekir. İdareye ait mallar ve bunların gelirleri devlet malı gibi olduğundan haczi ve satılması mümkün değildir. Vakıf malları devlet malı mahiyetinde değilse de bunların da haczi ve satılması caiz değildir. Ancak hasılatı haczedilebilir. Haczedilen paranın mahiyetinin tespiti ile yukarıdaki esaslar ve 26.5.1935 tarih 78/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gözönünde tutularak, sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken tetkiksiz, evrak üzerinde talebin reddine karar verilmesi isabetsiz, temyiz itirazları yerinde görülmekle mercii kararının İİK.'nun 366 ve HUMK.'nun 428 inci maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 19.4.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.


(Kaynak: Yıl:0 Ay:0 Sayfa:0)

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

E:1983/148
K:1983/1147
T:17.02.1983



DAVA: YüKarıda tarih ve numarası yazılı merçii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 6.1.1983 tarihinde gonderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : Borçlu İdareye ait mallar devlet malı gibidir. Aynı ve gelirleri haczedilemez. Vakıf malları devlet malı niteliğinde değilse de aynının haczi, satılması caiz değildir, bunların sadece hasılatı haczedilebilir.

Bankadaki mevduatın idareye ait taşınmazların mı, yoksa vakıf mallarının geliri mi olduğu araştırılıp 26.5.1935 tarih 78/6 sayılı İçtihadi Birleştirme Kararı da gözönünde bulundurulmak sureti ile bir karar verilmesi gerekirken noksan inceleme ile evrak üzerinde şikayetin reddedilmesi isabetsiz ve temyiz itirazı bu nedenle yerinde görüldüğünden mercii kararının İİK. 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozmada oybirliğiyle, gerekçede oyçokluğuyla 17.2.1983 gününde, karar verildi.

KARŞI OY YAZISI
6760 sayılı kanuna göre, vakıflar genel müdürlüğü tüzel kişiliğe sahip bir devlet kuruluşudur. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından idare ve temsil edilen vakıflar ise, 2762 sayılı kanun uyarınca ayrı tüzel kişiliğe sahip ve gelirleri müstakildir. Bu gibi vakıf mallarının (haczinin caiz olmadığı, ancak bu malların varidat ve hasılatının haczedilebileceğine) dair 26.5.1935 tarihli İçtihadi Birleştirme Kararı, 2762 sayılı Kanun 19.6.1936 da yürürlüğe girmiş olması, anılan kanunun 8.9. maddeleri hükmü karşısında geçerliliğini yitirmiştir.

Vakıflar Genel Müdürlüğü, katma bütçeli tüzel kişilik olarak, bütçesinin belirli bölümünde gelirleri açklanırken, kira gelirlerine de yer verilmiştir.

Olayda, Vakıflar Genel Müdürlüğü adına açılmış hesapdaki paranın haczi bahse konudur. Bu paralar Vakıflar Genel Müdürlüğü hesabında yer almakla, 1050 sayılı kanunun 1. maddesi uyarınca Devlet malı hükmünde olup İİK. 82/1. maddesi gereği haczi kabil değildir. Bu durumda, anılan hesapdaki paranın menşei hakkında herhangi bir araştırma yapılmasına gerek kalmamaktadır.

SONUÇ : Açıklanan nedenle, borçlu idare vekilinin şikayetinin kabulü lazımdır. Bozma kararının gerekçesine bu nedenlerle katılmıyorum.


(Kaynak: Yıl: Ay: Sayfa

T.C.
YARGITAY
İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu

E:1935/78
K:1935/6
T:26.05.1935



DAVA : İcra ve İflâs Kanununun seksen ikinci mabdesinde yaZılı haczolunamıyacak Devlet malları meyanında evkaf idaresi mallarının da dahil olup olmadığı hususunda İcra ve İflas Dairesinin 12/10/933 tarih ve 4736/4826 numaralı ilâmiyle 934 senesi tatil muddeti içinde icra-iflâs ve acele hukuk işlerini tetkike memur olan heyetin 20/8/934 tarih ve 4667/4460 numaralı ilâmı arasında hâsıl olan içtihat ihtilâfının halli zımnında du babtaki evrak İcra İflâs Dairesinin 1/10/934 tarih ve 4834 numaralı müzekkeresiyle daireye verilmesi üzerine 26/5/935 pazar günü toplanan Genel Heyete kırk altı zatın iştirak ettiği görüldükten ve müzakere nisabı tahakkuk ettikten ve içtihat ihtilâfına esas olan mübayin kararlar okunduktan sonra söz alan:

Başkan fuat Hulûsi : Seksen ikinci maddede Devlet malı haczedilemeyeceği tasrih edilmiştir. Bu bir istisnadır. Bunu tevsi edemeyiz, Muhasebei Umumiye Kanunu devlet malını tasrih etmiştir.

Evkaf malı devlet malı değildir.

başkan Ali Himmet : Evkaf mallarının devlet malı olmadığı muhakkaktır. Devlet müessesesi addedilmesi bile cay' teemmüldür. Vakıf malları icraen satmak vakfın mevzuuna muhaliftir. Varidatı haczedilmelidir. Bu meseleyi kaydı hayat şartiyle yapılan iratlara kıyasen hal etmek mümkündür.

Başkan Fuat Hulûsi : Bu mallar haczedilir. İdare gelir, benim malımı satmayın, başka suretle temin edeceğim, derse haciz tehir edilir. İstibdal edilir.

Başkan Ali Himmet : Bazı zaruretlerde istibdal edilir, bundan satılacağı istidlâl edilemez.

Vakfın mevzuuna muhalif olur.

Başkan fuat Hulusi : Hiç haczolunmaz demek hem evkaf idaresinin kredisini bozar ve hem de halkın itimadını selbeder.

Müzakerenin yeterliği onaylandıktan sonra reye konarak sonucunda :

SONUÇ :İcar ve İflâs Kanunu mucibince haczedilemiyeceği beyan olunan Devlet mallarının ne gibi şeylerden ibaret bulunduğu Muvazenei Umumiye Kanunu ile tayin edilmiş olup bunlardan hariç kalan vakıf malların devlet malı addedilemeyeceği aşikâr ise de, Kanunu Medeninin sureti Meriyet ve Şekli Tatbiki Hakkındaki 864 numaralı Kanunun sekizinci maddesi medlûllüne göre Kanunu Medeninin meriyete vaz'ından evvel vücudagetirilen bu gibi evkaf hakkında esasatı sabıkanın tatbiki lâzım gelmesine ve bu esaslaricabınca borçtan dolayı vakıf malların hacz ve füruhtu vakıf mevzu ve mefhumuna muhalif ve münafi olacağı cihetle caiz olmamasına ve her hangi bir vakıftan alacaklı olan bir kimsenin alacağını irat ve hâsılatı vakıftan istifa edebileceğine binaen hâsıl olan içtihat ihtilafının mali vakfın emvali devletten olmadığının kabulile beraber aynın mali vakfın emvali devletten olmadığının kabuliyle beraber ayninin hacz ve füruht edilemeyeceği ve yalnız varidat ve hâsılatının haczi iktiza eyleyeceği suretinde tevhidine ekseriyle karar verildi.



KARŞI OY YAZISI

Borç taalluk ettiği vakıftan doğmuş ise haczolunur.

Aza

Sadi Bey


(Kaynak: Yıl: Ay: Sayfa


Biraz nostalji yaşattım ama durum bu. Tartışmalı. Yenilerde bu konuda karar bulamadım.

Saygılar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02723193 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.