Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

35'e göre yapılan tebligatın iadesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-10-2010, 12:12   #1
miryusufhan

 
Varsayılan 35'e göre yapılan tebligatın iadesi

Değerli meslektaşlar
Şirket aleyhine gönderilen ödeme emrinin bila dönmesi üzerine, Ticaret odasından adreslerin celbini talep ettik. Gelen adresle ödeme emrindeki adres aynı olduğundan 35'göre tebliğ yaptık. Ancak bu defa 'iade edilemez' yazımıza rağmen; söz konusu yerin boş arsa olduğundan beyanla çıkış merciine iadesine karar verilmiştir denilip muhtar tasdikiyle ödeme emri tekrar iade edildi.
Durumu bir meslektaşıma anlattırken Kendisi 35'e göre tebliğin iade edilemeyeceğini, söz konusu adresin park olması durumunda dahi tebligatın yapılması gerektiğine dair eski tarihli bir yargıtay kararı okuduğunu söyledi. Ancak uzun zamandır aramama rağmen o yöndeki kararı bulamadım. (kendiside aradı ancak bulamadı) Konu ile ilgili siz değerli meslektaşlarımın görüşüne başvurmak istedim.
Yardımcı olabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim
Old 10-10-2010, 18:56   #2
Av.Gökmen KESKİNSOY

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım; 35. maddenin 2. fıkrası:
"Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve yeni adres tebliğ memurunca da tespit edilemediği takdirde tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi, tebliğ tarihi sayılır" şeklindedir.
Asılacak bir kapı olmadığında bu kanun hükümlerini uygulamak mümkün değildir diye düşünüyorum.
Old 10-10-2010, 21:23   #3
BALDIRAN

 
Varsayılan

Kanımca burada, borçlu şirket ticaret siciline böyle adres vermişse ve böyle bir adres gerçekte yoksa, borçlunun kötü niyetli olduğu aşikar olup, bu kötü niyet korunmamalıdır.Ben, zabıta araştırmasından sonuç alınamazsa, bu adrese 35.e göre tebligat yapılabilir diye düşünüyorum. Aksi halde borçlulara, hukuka karşı dolanma yolu açılmış olur. Hatta hatta, burada, şirket yetkilisinin, cezai sorumluluğuna dahi gidilebilir.(TCK-Şirket/kooperatifler hakkında yanlış bilgi vermek, TTK, tescili gereken hususların (adres değişikliğinin) tescil edilmemesi vs.saygılar
Old 11-10-2010, 00:39   #4
kapgan

 
Varsayılan

Eski bir Postacı (Dağıtıcı) olan babamın bu konulardaki sohbetlerimizden daha onceden bahsettiklerine göre, 35'e göre tebliğ istenen yer boş bir tarla dahi olsa, parcayı tarlanın ortasına-görülecek bir yerine taşın altına falan bırakacaksın derdi.Neye göre bilmiyorum ama aklıma gelmişken yazayım dedim.demek ki uygulamada oluyor.
Old 11-10-2010, 07:12   #5
erturkerdal

 
Varsayılan

Yargıtay'ın adreste kapı numarası olmadığından tebligatı geçirsiz kıldığına dair bir karar görmüştüm
Old 11-10-2010, 15:53   #6
av.esengül çördük

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

Esas: 2006/12-481
Karar: 2006/482
Karar Tarihi: 28.06.2006

ÖZET: Tüzel kişilik olan borçlu Şirketin Ticaret Sicilinde kayıtlı bulunan <…………..> adresinin, bilinen en son adresi olduğu; takibin açıl*masından ve Ödeme emirlerinin gönderilmesinden önce borçlu tarafından Ticaret Siciline, tebliğ merciine ya da alacaklıya adres değişikliğine dair bir bildirimin de yapılmadığı anlaşıldığından, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca borçlunun Ticaret Sicilinde gösterilen adresinde yapılan tebliğ işlemi usulüne uygundur.


(7201 S. K. m. 10, 15, 35) (6762 S. K. m. 35)

Taraflar arasındaki <şikayet> davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 6. İcra Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.4.2005 gün ve 33-239 sayılı kararın incelenmesi davalı-alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargı*tay 12. Hukuk Dairesinin 28.11.2005 gün ve 2005/20012 E. 23405 K. sayılı ilamı ile, (....Alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine kira alacağına dayalı genel haciz yoluyla başlatılan icra takibinde örnek (51) no.lu ödeme emirlerinin kira sözleşmesinde belirtilen <…………………….> adresine gönderildiği, bila tebliğ dönmesi üzerine ticaret sicilinden yapılan tahkikatta borçlu şirketin ticari merkezinin aynı adres olduğunun tespit edilmesi nedeniyle T. K.35. maddesi uyarınca tebliğ işleminin tamamlandığı anlaşılmak*tadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunun 10. maddesinde tebligatın ilgilinin bilinen en son adresine yapılacağı öngörülmektedir.

Borçlu; tüzel kişi olup tebligat çıkarılan yer borçlunun ticaret sicilinde gösteri*len adresi olduğuna göre bu adrese tebliğ işlemi yapılmasında yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır.

Borçlu şirketin daha sonra iş adresini Bodrum'a taşıdığından bahisle kiralayana gönderdiği ihtarnamede yeni adresi bildirmiş ise de anılan ihtarın takibin açılmasın*dan ve borçluya ödeme emirlerinin gönderilmesinden sonra alacaklıya ulaştığı gö*rülmektedir. Bu durum karşısında mahkemece istemin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsiz ve hükmün nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.....) gerekçesiyle bo*zularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahke*mece önceki kararda direnilmiştir.

Temyiz Eden: Davalı vekili

Hukuk Genel Kurulu Kararı

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edil*diği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayalı şikâyete ilişkindir.

Davacı-borçlu Ö. Metal San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; davalı tarafça müvekkili aleyhi*ne kira alacağı ve tahliye istemiyle girişilen icra takiplerinde örnek 51 no.lu ödeme emir*lerinin, kira sözleşmesinde yazılı <………………….> adresine usulsüz olarak tebliğ edildiğini; halbuki müvekkili Şirketin uzun bir süreden beri <…………………..> adresinde faaliyetini sürdürmekte olup, aynı binanın başka dairesinde avukatlık yapan davalının da bu durumu bildiğini, ayrıca davalıya 28.12.2004 tarihinde tebliğ edilen İhtarname ile adres değişikliği bildirildiği halde, davalının kötü niyetli ve usulsüz tebliğ işlemleri ile icra takiplerinin kesinleşmesini sağladığını ileri sürerek, ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı alacaklı vekili; davacı şirketin, Ticaret Sicilinde kayıtlı bulunan adresine yapılan tebliğ işleminin geçerli olduğunu; adres değişikliği bildiriminin ise, davacıya ödeme emirlerinin tebliğinden sonra müvekkiline ulaştığını savunarak, davanın red*dine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.

Mahkemenin, <davacı şirketin Ticaret Sicilindeki adresini değiştirdiği halde, bu değişikliği Ticaret Siciline bildirmediği ve kira sözleşmesinde de tebligat adresi olarak aynı adresin gösterildiği anlaşılmış ise de; davacı Şirketin faaliyet gösterdiği sonraki adrese komşu işyerinde avukatlık yapan davalının, adres değişikliğini bildiği halde ödeme emirlerini davacının eski adresine tebliğe çıkartmakla iyi niyet kurulla*rına aykırı davrandığı, bu itibarla tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunun anlaşıldığı> gerekçesiyle, <Örnek 51 no.lu Ödeme emirlerinin 28.01.2005 öğrenme tarihinde tebliğ edildiğinin kabulüne> dair verdiği karar, özel Dairece yukarıda yazılı gerek*çeyle bozulmuş; Yerel Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Davalı-alacaklı tarafından, davacı-borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye iste*miyle 28.10.2004-25.11.2004 tarihleri arasında girişilen icra takiplerinde, örnek 51 no.lu ödeme emirlerinin, kira sözleşmesinde yazılı ve Ticaret Sicilinde kayıtlı <………………> adresine gönderildiği, bila tebliğ dönmesi üzerine ticaret sicilinden yapılan tahkikatta borçlu şirketin ticari merkezinin aynı adres olduğunun tespit edilmesi nedeniyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca tebliğ işleminin tamamlandığı; bilahare davacı Şirket tarafından keşide ve 28.12.2004 tarihinde davalıya tebliğ edilen ihtarnamede, Şirketin Bodrum'a taşındığından bahisle adres değişikliğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.

Açıklanan maddi olgu, bozma ve direnme kararlarının kapsamları itibariyle uyuşmazlık; örnek 51 no.lu ödeme emirlerinin davacı Şirkete usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.

7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinde, <Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.> hükmü öngörülmüştür.

Aynı Kanunun <Adres değiştirmenin bildirilmesi mecburiyeti> başlığını taşıyan 35. maddesinde ise, muhatabın adresini değiştirmesi halinde tebligatın ne şekilde yapılacağı düzenlenmiştir. Buna göre muhatap, kendisine veya muhatabın adresinde tebligat yapılabilecek kimselerden birine usulüne uygun olarak tebligat yapıldıktan sonra adresini değiştirirse, yeni adresini hemen tebliği yaptırmış olan yargı merciine bildirmek zorundadır. Bu mecburiyeti yerine getirmiş olan muhataba, bundan sonra tebligat yapılması gerekirse, tebliğ bildirmiş olduğu yeni adresine yapılır.

Muhatabın, yeni adresini bildirmemiş olması halinde ise; tebliğ memuru, muhatabın yeni adresini tespit edemezse tebliğ evrakını bunu çıkaran mercie iade eder. Bu mercie muhatabın yeni adresi bir diğer ilgili tarafından bildirilirse, tebliğ evrakı bu bildirilen yeni adrese gönderilir. Tebliğ evrakı kendisine iade edilen mercie muhatabın yeni adresinin kimse tarafından bildirilmemesi halinde, bu merci, ayrıca soruşturma yapmaksızın, tebliğ olunacak evrakın Özel örneğe göre düzenlenecek bir nüshasını (Teb. Niz. 6 no.lu örnek) eski adrese ait kapıya diğer nüshasını da kendi divanhanesine astırır. Muhatabın eski adresinin kapısına asılma tarihi, tebliğ tarihi sayılır.

Bu noktada, Tebligat Kanunu 35 ve Tebligat Nizamnamesi m.55 de yazılı merasim yerine getirilmeden yapılan tebligat usulsüzdür. (Prof. Dr. Baki Kuru. Hukuk Muhakemeleri Usulü 6. Baskı 5. Cilt. s. 5526)

Somut olayda, davacı Şirketin kira sözleşmesinde belirtilen <………………..> adresine gönderilen ödeme emirleri, adresten taşındığından bahisle bila tebliğ iade edilmiş; İcra Müdürlüğünce Ticaret Sicilinden yaptırılan araştırmada aynı adresin kayıtlı olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, yukarıda açıklanan merasim yerine getirilerek, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca tebliğ işlemi tamamlanmıştır.

Şu hale göre; tüzel kişilik olan borçlu Şirketin Ticaret Sicilinde kayıtlı bulunan <…………..> adresinin, bilinen en son adresi olduğu; takibin açıl*masından ve Ödeme emirlerinin gönderilmesinden önce borçlu tarafından Ticaret Siciline, tebliğ merciine ya da alacaklıya adres değişikliğine dair bir bildirimin de yapılmadığı anlaşıldığından, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca borçlunun Ticaret Sicilinde gösterilen adresinde yapılan tebliğ işlemi usulüne uygundur.

Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, aynı yöne işaret eden ve Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen özel Daire Bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle Önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Sonuç: Davalı-alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararı*nın yukarıda ve özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK' un 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 28.06.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Old 11-10-2010, 15:55   #7
av.esengül çördük

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
7.Hukuk Dairesi

Esas: 2008/76
Karar: 2008/1224
Karar Tarihi: 25.03.2008

ÖZET: Davalı şirkete dava dilekçesi ve duruşma oturum gününün mevzuata uygun şekilde tebliğ edilmesi gerekir. Ayrıca davalı şirkete ödeme emri tebliğ edilememiş olsa dahi itirazın iptali isteminin tahsil istemini de içerdiği dikkate alınarak davanın tahsil davası olarak görülüp sonuçlandırılması gerekir.

(2004 S. K. m. 67) (1086 S. K. m. 73) (7201 S. K. m. 35)

Dava: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca tetkiki davacı tarafça istenilmiş olup, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla; dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:

Karar: 1- Dava niteliği ve içeriği itibarıyla tacir yada tacir sayılan taraflar arasında haksız fiilden kaynaklanan rücu tazminatı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali istemine ilişkindir.

İddia ve savunmaya, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere, bu yolla saptanan dava niteliğine, dosya kapsamında toplanıp değerlendirilen delillere, delillerin takdir, tahlil ve tartışımına ait hükümde gösterilen gerekçelere, Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabından davalı Tatlıoğulları şirketinin nevi veya unvan değiştirerek sair davalı şirketlere dönüşmesinin sözkonusu olmadığının ve tüzel kişiliğinin devam ettiğinin anlaşılmasına göre mahkemece davalı Deniz Elektrik İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ve Çukurova Elektrik Enerji İmar İnş. Taah.Ltd.Şti. hakkında açılan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı tarafın anılan şirketlerle ilgili olarak verilen hükme yönelik yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile bu davalılar yönünden verilen hükmün ONANMASINA,

2- Davacı tarafın Tatlıoğulları Elektrik Tesis Ticaret Ltd. Şti. ile ilgili olarak verilen hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece icra dosyasında henüz ödeme emri tebliğ edilmeden dava açıldığı gerekçesiyle bu davalı hakkındaki davanın da reddine karar verilmiş ise de, verilen hüküm usul ve kanuna uygun değildir.

HUMK. 73. maddesi hükmünde çok açık bir biçimde vurgulanan temel hukuk kuralına göre, hakim tarafları dinlemeden, onları iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez.

7201 s. Tebligat Yasası ve bu yasanın uygulanmasını göstermek üzere çıkartılan Tebligat Tüzüğü tamamen şekli ve emredici hükümler içerdiğinden, geçerli bir tebligattan söz edilebilmesi için tebligatın en ufak ayrıntısına kadar yasa ve tüzükte belirtilen yönteme uygun şekilde yapılması, tebligatın yöntemine uygun şekilde yapıldığının da belgelendirilmesi zorunludur.

Dosyanın incelenmesinde, tebliğ memurunca adresinden ayrıldığı belirlenen ve yeni adresi de tesbit edilemeyen davalı Tatlıoğulları Elektrik Tesis Ticaret Ltd. Şti.'ne dava dilekçesi ve duruşma oturum gününün Niğde Ticaret Sicil Müdürlüğünce bildirilen <İlhanlı Mahallesi, Yokuşköprü Sokak, Niğde> adresinde 7201 s. Tebligat Yasasının 35. maddesi hükmüne göre tebliğ edildiği ve esasa girilerek davanın esası yönünden hüküm verildiği anlaşılmaktadır. Anılan madde hükmüne göre tebligat çıkartılabilmesi ve yapılan tebligatın geçerliliğinden söz edilebilmesi için maddede aranan sair koşullar yanında tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının kapısına asılacağı bina numarası da belirli olan bir adresin bulunması gerekir. Ne var ki Ticaret Sicil Müdürlüğünce bildirilen adreste kapı numarası yazılı değildir. Bir sokakta farklı numaralarda pek çok binanın bulunacağı gözetildiğinde tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının kapısına asılacağı binanın bunlardan hangisi olduğunun tebliğ memurunca bilinemeyeceği ve mahkemece de tebligatın doğru adreste yapılmış olup olmadığını denetleyemeyeceği kuşkusuzdur. Bu olgular dikkate alındığında dava dilekçesi ve duruşma oturum gününün davalı şirkete tebliği usulsüzdür. Koşulları oluşmadan usulsüz olarak yapılan tebligatla taraf teşkili sağlanmış olmayacağından böyle bir tebligatla davanın esasına girilemez ve savunma hakkı kısıtlanarak hüküm verilemez.

O halde, mahkemece öncelikle davalı şirketin müdürlüklerinde bina numarasını da içerecek biçimde tam adresinin bulunup bulunmadığı, şirket yöneticilerinin kimlik ve adres bilgileri Niğde Ticaret Sicil Müdürlüğünden sorulup saptanmalı, ilgili Vergi Dairesi ve Ticaret Odası Başkanlığından da davalı şirketin en son faaliyet adresi sorulmalı, bina numarasını da içerecek adres bildirilmesi halinde bina numarası da yazılarak davalı şirketin bildirilecek bu adreslerine dava dilekçesi ve duruşma günü Tebligat Yasasının 35. maddesi hükmüne göre tebliğe çıkartılmalı, Tebligat Yasasının 35. maddesi hükmüne göre tebligat çıkartılabilecek adres bulunamaması halinde yöneticilerinden sorularak şirketin en son faaliyet adresi zabıta aracılığıyla araştırılıp soruşturulmalı, şirketin Mersin'de şubesinin bulunduğu gözetilerek bu adresten de aynı araştırma ve soruşturma yapılmalı, en son faaliyet adresinin bu biçimde belirlenmesi halinde davalı şirket adına belirlenecek bu adreslerde normal yolla tebligat çıkartılmalı, tüm araştırma ve soruşturmalara rağmen davalı şirketin tebligat yapılabilecek adresinin belirlenememesi halinde ilanen tebligat yolu düşünülmeli, davalı şirkete dava dilekçesi ve duruşma oturum günü Tebligat Yasası ve Nizamnamesine uygun şekilde tebliğ edildikten sonra esasa girilmeli, geldiğinde davalı şirketten davaya karşı diyecekleri, taraflardan delilleri sorulup saptanmalı, gösterilecek deliller toplanmalı, daha sonra toplanan ve toplanacak bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm verilmelidir.

Mahkemece böylesine bir araştırma ve soruşturma yapılmadan usulsüz olarak yapılan tebligatla davanın esasına girilerek yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de davalı şirkete ödeme emri tebliğ edilememiş olsa dahi itirazın iptali isteminin tahsil istemini de içerdiği dikkate alınarak davalı Tatlıoğulları Elektrik Tesis Ticaret Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın tahsil davası olarak görülüp sonuçlandırılması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi dahi isabetsiz, davacı tarafın temyiz itirazları bu sebeple yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin ödenen temyiz harcının istem halinde davacı tarafa iadesine, 25.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Old 12-10-2010, 11:30   #8
seyyare

 
Varsayılan

Tebligatı yaptıktan sonra usulen hacze gidin haczi kabil malvarlığı bulumayacaksınız lakin akabinde İTO ve vergi dairsinden şirketin faal olduğına dair bilgi ve belge toplarsanız ticareti terkten İcra Mahkemesine şikayet edebilirsiniz belki bu sizi sonuca götürebilir....
Old 12-10-2010, 13:29   #9
Müge T.

 
Varsayılan

sayın seyyare,
malesef artık hakimlerin büyük çoğunluğu ticareti usulüne aykırı terk etme suçundan yapılan şikayetlere beraat kararı veriyor.
Old 01-06-2017, 13:05   #10
av.nergis

 
Varsayılan

Sayın miryusufhan, sorunuzun üzerinden epey zaman geçmiş ama aynı konulu bir sorun yaşamaktayım. Sorununuzu nasıl hallettiniz acaba ?
Old 10-12-2018, 12:23   #11
Lawyerdds

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan miryusufhan
Değerli meslektaşlar
Şirket aleyhine gönderilen ödeme emrinin bila dönmesi üzerine, Ticaret odasından adreslerin celbini talep ettik. Gelen adresle ödeme emrindeki adres aynı olduğundan 35'göre tebliğ yaptık. Ancak bu defa 'iade edilemez' yazımıza rağmen; söz konusu yerin boş arsa olduğundan beyanla çıkış merciine iadesine karar verilmiştir denilip muhtar tasdikiyle ödeme emri tekrar iade edildi.
Durumu bir meslektaşıma anlattırken Kendisi 35'e göre tebliğin iade edilemeyeceğini, söz konusu adresin park olması durumunda dahi tebligatın yapılması gerektiğine dair eski tarihli bir yargıtay kararı okuduğunu söyledi. Ancak uzun zamandır aramama rağmen o yöndeki kararı bulamadım. (kendiside aradı ancak bulamadı) Konu ile ilgili siz değerli meslektaşlarımın görüşüne başvurmak istedim.
Yardımcı olabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim
Aynı sorunu ben de yaşıyorum sayın meslektaşım. Borçlunun ticaret sicil müdürlüğünde kayıtlı adresine TK 35 e göre tebligat gönderdik ama tebligat çıkış merciine iade edildi. Bunun iadesi mümkün değil diye biliyorum. Bu durumda ne yapmam gerektiğini siz değerli meslektaşlarıma sormak istiyorum. Şimdiden teşekkür ederim
Old 20-02-2019, 11:56   #12
Av.Kuş

 
Varsayılan

Alıntı:
Aynı sorunu ben de yaşıyorum sayın meslektaşım. Borçlunun ticaret sicil müdürlüğünde kayıtlı adresine TK 35 e göre tebligat gönderdik ama tebligat çıkış merciine iade edildi. Bunun iadesi mümkün değil diye biliyorum. Bu durumda ne yapmam gerektiğini siz değerli meslektaşlarıma sormak istiyorum. Şimdiden teşekkür ederim

Sayın meslektaşım Lawyeredds, aynı sorunla şu anda ben de karşılaştım. Sorununuzun çözümüne nasıl ulaştınız? Uygulamada nasıl bir yol izlenmekte? Bir bilginiz varsa aydınlatabilir misiniz? Cevabınız için teşekkür ederim.
Old 27-02-2019, 18:49   #13
Av. Suat

 
Varsayılan

Bu tür tebligatların üzerine... yasa gereği iade edilmemesi gerektiği, buna rağmen iade edenler hakkında yasal işlem yapılacağı ...şeklinde ŞERH düşülerek sonuca gidilebilir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
35'e göre tebligat formu savunman85 Meslektaşların Soruları 15 14-03-2012 14:50
TK.35'e göre yapılan tebliğ mazbatasına adres yazılmaması durumu hukukav Meslektaşların Soruları 3 22-09-2010 11:32
35'e GÖre Teblİgat Ve İstİhkak Goldan Meslektaşların Soruları 5 10-02-2009 17:40
35'e göre tebligat avukatde Meslektaşların Soruları 7 24-11-2008 17:18
35'e göre tebligat acil tiyerianri Meslektaşların Soruları 1 07-08-2008 14:00


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06470895 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.