Türk hükümetine karşı dava açılabilir mi?

YİMPAŞ’ın Alman Interpolü’nce çıkarılan kırmızı bültenle Şubat 2005’ten bu yana aranan yönetim kurulu başkanı Dursun Uyar, bir türlü yakalanamıyor. Üstelik, bu süre içinde TBMM’ye gidiyor, elini kolunu sallayarak içeri giriyor, Meclis Araştırma Komisyonu’na ifade veriyor. Bu da yetmiyor, önceki gün Yozgat’a gidiyor ve AKP Yozgat Milletvekili İlyas Arslan’ın cenazesine katılıyor. İlginç yanı ise cenaze namazında en ön safta yer alırken, hemen yanında Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ve İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış ve AKP Grup Başkan Vekili Eyüp Fatsa bulunuyor. (internet haberden alıntı)
son günlerde tartışma konusu olan yukarıdaki durum akılda bazı soru işaretlerini bırakıyor.bunlardan bazıları site kuralları gereği tartışılması doğru olmayan türden.Ben konuşulması mümkün olanı sizlere açıyorum.
yukarıda adı geçen şahsın kırmızı bültenle aranmasına rağmen (üstelik bu hususta bir kararın varlığının kesinliğin rağmen)kolaylıkla yakalanma imkanı da varken yakalanmaması sebebiyle Türk hükümetine karşı dava açılması mümkünmüdür?
Açılabilirse ne gibi şartala gereklidir?
bu davayı kim açar?

--------------
saygılar...

1982 Anayasası'nın 40. maddesinin 2. fıkrası

Alıntı: Kişinin, resmi görevliler tarafından vaki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da, kanuna göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır.

hükmünü, 177. maddesinin (e) fıkrası ise

Alıntı: e) Anayasanın halkoylaması sonucu kabulünün ilanıyle birlikte yürürlüğe girecek hükümleri ve mevcut ve kurulacak kurum, kuruluş ve kurullar için yeniden kanun yapılması veya mevcut kanunlarda değişiklik yapılması gerekiyorsa bunlara ilişkin işlemler mevcut kanunların Anayasaya aykırı olmayan hükümleri veya doğrudan Anayasa hükümleri, Anayasanın 11 inci maddesi gereğince uygulanır.

hükmünü içermektedir.

Alıntı: "resmi görevlilerin haksız işlemleri sonucu zarara uğradığı"

iddiasında bulunan bir gerçek veya tüzel kişi Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine dava açabilir. Böylesi bir dava, 1982 yılı üzerinden geçer 24 yıla rağmen hala özel bir kanunda düzenlenmedi. Ama görev yönünden 469 sayılı Kanunun 3. maddesinde

Alıntı: Asliye mahkemeleri sulh mahkemelerinin salahiyetleri haricinde kalan bilcümle hukuk, ceza, ticaret davalarını usul ve kanuna tevfikan kabili temyiz olmak üzere görür.

hükmü var.
Birar araştırma kimi yargı kararlarına, örneğin, adli faaliyetin yeterince yerine getirmemesi nedeni ile "Türkiye Cumhuriyeti devletine izafeten Yargıtay Başkanlığı" aleyhine açılan bir grup davada,

Alıntı: bu konu kanunla düzenlenmediği için uğranılan zararların giderimi için dava açılmayacağı

içerikli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarına ulaşabilirsiniz.
İlgilenenlere önbilgi notudur.

yanıtınız için teşekkürler sayın Tural.Anladığım kadarıyla davacı olarak söz konusu olay bakımından mağdur olan kişileri kabul etmişsiniz.
işin birde uluslararası hukuk yönü var tabi(davacı kişi bakımından)ama biz ulusal yönünü halledemedikten sonra heralde bunu tartışmaya lüzum yok.böylesi önemli bir konunun anayasa ile güvence altına alınmış fakat kanunla düzenlenmemiş olması da büyük bir eksiklik yada yargıtay hukuk genel kurulunun 40.maddeye rağmen aldığı karara ne demeli bilinmez...
-------------
saygılar...

Dosyaların Frankfurt mahkemesine gönderildiğini belirten Mannheim Savcılığı, 'Türkiye, Uyar'ı iade etmediği sürece elimiz kolumuz bağlı' dedi

MEHMET AKTAN Frankfurt


Almanya'da Yimpaş davasını takip eden Mannheim Savcılığı'nın Basın Sözcüsü Thomas Pfeiffer, Yimpaş Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar'ın "Hakkımda tutuklama kararı yok. Almanya'ya gittiğim zaman sordukları sorulara cevap vereceğim" açıklamasını değerlendirdi. Sözcü, önceki gün yaptığı açıklamada, "Uyar görüldüğü yerde tutuklanacak. Bu başka ülkelere gitmesi halinde de gerçekleşecek ve Almanya'ya iade edilecek" dedi.
Türkiye Uyar'ı iade etmediği sürece ellerinin kollarının bağlı olduğuna dikkat çeken Pfeiffer, "Türkiye AB üyesi olsaydı da bu değişmezdi. Aynı sıkıntıları örneğin İtalya'yla da yaşıyoruz" diye konuştu.
Pfeiffer, Milliyet'e yaptığı açıklamada da Yimpaş'la ilgili dosyaları Frankfurt mahkemesine gönderdiklerini, söz konusu mahkemenin de Mannheim Mahkemesi'nin uluslararası tutuklama kararını üstlenebileceğini söyledi.

Alıntı: Almanya'da binlerce Türk'ü dolandırdığı iddia edilen Yimpaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar, kırmızı bültenle aranmadığını, hakkında bir tutuklama kararının da bulunmadığını söyledi. Uyar, "sadece ifade vermeye gidemediğim için, ifadem alınmak üzere, Alman polisinin elinde bir yazı var" dedi. Dursun Uyar, Yozgat'taki evinde düzenlediği basın toplantısında, şirketin genel müdürünün ve iki yöneticisinin mahkemede ifade verdiğini, sonrasında da serbest bırakıldığını söyledi. Uyar "Almanya'ya gittiğim zaman sordukları sorulara cevap vereceğim" dedi. Almanya'daki dört avukatın, Yimpaş ortaklarını, "mağdursunuz" diyerek kandırdığını savunan Uyar, şimdiye kadar 200 ortağın kandırıldığını, açılan 48 davanın hiçbirinin kendi aleyhinde sonuçlanmadığını söyledi. Uyar, 35 yıllık arkadaşı AK Parti Yozgat milletvekili İlyas Aslan'ın cenaze törenine katılmasının da istismar edildiğini savundu. Almanya'daki işçileri dolandırdığı iddia edilen Uyar, dört bakanla aynı karede görüntülenmesinin ardından dün de Yozgat Valiliği'nin bayramlaşma törenine Yimpaş yöneticilerinden Abdullah Örnek ve İdris Kartal ile birlikte katılmıştı. Törende Yozgat Valisi Amir Çiçek'in yanısıra belediye başkanı, emniyet müdürü ve alay komutanı da yer almıştı. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "bizim savcılara talimat verme hakkımız yok. Savcılar yayınları ihbar kabul edip işlem yapabilirler" demişti. Emniyet Genel Müdürlüğü önceki gün yaptığı yazılı açıklamayla konuya açıklık getirmişti. Alman interpolünden, yakalanıp iade edilmesi yönünde yazı aldıklarını doğrulamış, ancak yargılanabilmesi için gerekli evrakın kendilerine gönderilmediğini bildirmişti. Emniyet, evrak gelmediği için, Yimpaş yöneticisi hakkında yakalama emri gibi herhangi bir işlem yapılmadığını duyurmuştu.

http://www.cnnturk.com/TURKIYE/haber...haberID=250154