Vergi memurunun "Vekile" Polis Zoruyla Tebligat Yapmak Arzusu!

Değerli meslektaşlarım,

Bugün çok şaşırdığım bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bir müvekkilimizin Vergi mahkemesindeki davasını takip etmek için, büromuzda tüm avukatlar adına bir genel vekaletname çıkarıldı. Davayı büromuz takip ediyor.

Vergi mahkemesi dışında vekaleti hiçbir yerde kullanmadık.

Hal böyle olmasına rağmen, Bakırköy Vergi Müdürlüğünden gelen bir Vergi Memuru, müvekkile tebliğ etmek istediği bir tomar ödeme emrini, güya genel vekaletnamemizde "tebliğ-tebellüğe" ibaresi olduğundan bahisle bize tebliğ etmeye çalıştı.

Durumu kendisine izah ettik. "Bizim vergi dairesine sunduğumuz bir vekalet olmadığını, müvekkilimizin sadece davalarına bakmak üzere yetkilendirilmiş olduğumuzu, ancak vekil ile temsil edilen işlerde (TEb.K.11) vekile tebligat yapılabileceğini, oysa böyle bir durumun olmadığını… Kanuni temsilci ile vekilin farklı şeyler olduğunu vs..." söyledik.

"Ama biz bunu hep yapıyoruz." diye cevap verdi, ben de "o zaman demek ki yanlış yapmışsınız" dedim.

Tamam dedi gitti.

5 dakika sonra aşağıdan, santralden telefon açtı. telefona bakan avukat arkadaşımıza "Bunu getirip size tebliğ etmek zorundayım, amirim öyle emretti. Siz almazsanız gidip Polisi alıp gelirim…" dedi.

Avukat arkadaşımız da telefonda, "Bizi tehdit mi ediyorsunuz? Bu nasıl bir konuşma şeklidir?" diye şaşkınlıkla konuştu ve "buyrun istediğiniz şekilde hareket edin, o zaman" dedi.

Vergi memuru karakola gitti.

Bu ülkede kanun hükümleri mi yazılandan farklı uygulanıyor, yoksa bizde mi tuhaflık var… anlayamadık.

Kanun hükmü çok net. Ayrıca Vekile, Polis marifetiyle tebligat da ne demek oluyor???

Böyle bir olay yaşayan var mı? Yoksa da hazırlıklı olsun. Hukuk, maalesef ne yapacağını şaşırdı...

Alıntı: ..."Ama biz bunu hep yapıyoruz." diye cevap verdi...

Alıntı: ...Vergi memuru karakola gitti.

Vergi memurunun izleyeceği yol, vekile tebliğ yapılamadığını, vekilin tebliğden kaçındığını belirtmekten öteye gitmemeli idi (vekil kanuna aykırı hareket etmiş ise sonuçlarına katlanır) ancak teamül haline gelmiş ve fakat kanuna aykırı bir uygulamanın sınırlarını daha da zorlayarak durumu emniyete intikal ettirmiş.

Alıntı: ...Hukuk, maalesef ne yapacağını şaşırdı...

Yargıtay, vergi dairesi müdürlüklerinin uygulamalarına atıfta bulunarak içtihat oluşturacak yakında..

Alıntı: Yazan Av. Engin EKİCİ Vergi memurunun izleyeceği yol, vekile tebliğ yapılamadığını, vekilin tebliğden kaçındığını belirtmekten öteye gitmemeli idi (vekil kanuna aykırı hareket etmiş ise sonuçlarına katlanır) ancak teamül haline gelmiş ve fakat kanuna aykırı bir uygulamanın sınırlarını daha da zorlayarak durumu emniyete intikal ettirmiş. Yargıtay, vergi dairesi müdürlüklerinin uygulamalarına atıfta bulunarak içtihat oluşturacak yakında..

Son Dakika haberi…

Kapımızı açtığımızda yerde tomarla ödeme emrinin bırakılmış olduğunu gördük. Üzerinde de bir TUTANAK aynen Şöyle yazıyor:

Alıntı: "Bakırköy Vergi Dairesi Müdürlüğünün ______ Vergi sicil Nolu mükelleflerinden A____ A____ adına tarh edilen vergi ve ceza ihbarnameleri mükelelfin iş ve ikamet adreslerinde bulunamadığı için tebliğ yapılamadığı, ilgili ceza ihbarnamelerinin _____________ adresinde faaliyette bulunan avukat _________ 'ya 19.07.2011 tarih ve _____sayılı Fethiye 4.noterliğinden alınan genel vekaletnameye dayanarak işyerinde Av. ____ ___'ya tebliğ edilmek istendiği ancak şahsın imzadan imtina ettiği, bu nedenle evraklar belirtilen iş yeri adresinin kapısına ÇAKILMAK suretiyle tebliğ edilmiştir. Durumu belirleyen işbu tutanak 3 (üç) nüsha olarak 20.10.2011 tarihinde düzenlendi. ___ ___ _____ _____ Polis Memuru Vergi Yoklama Memuru

Buyrun…

Hangi vergi ve ceza ihbarnamesinin bırakıldığı bile yazılı değil. Bu nasıl hukuk anlayışı?

Bundan böyle, alacağımız dava vekaletnamelerinde "işbu vekalet sadece adliyelerden yapılacak tebligatlar bakımından teblğ/tebellüğ yetkisi verir…" yazmak zorunda kalacağız her halde.

Gönderdiğim linkin 7 ve 8. sayfalarında durumunuz incelenmiş Danıştay'ın lehinize kararları olduğundan bahsediliyor.
http://docs.google.com/viewer?a=v&q=cache:BBez1JVL9ysJ:www.baykaraymm.com /makaleler/makale/Vergi_Usul_Kanununa_Gore_Teblig_Yapilacak_Kimseler .doc+vergi+m%C3%BCkellef+%C3%B6deme+emri+kimlere&h l=tr&gl=tr&pid=bl&srcid=ADGEESizxfIouoF_o5h1U7gW0Z j8SQZn9LtTEtZxKLf-t1LaQM-L6gh4VSIDPXqOOwmb7U5xB4j-nVVENqn56yPQpY3qeJ817Opy1_dH88RIu4p_yP3iSLacX8qHB8 e5Rf7vPZhAKak7&sig=AHIEtbT5Iln3yh0XBTME31fjGS5NJD6 U1w


Size işletilmeye çalışılan hükümler şu şekilde sanırım...

VUK 94 gereğince;
Tebliğ yapılacak kimseler: Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır.

VUK 102 gereğince; muhatap tebelluğdan imtina ederse tebliğ edilecek evrak önüne bırakılmak suretiyle tebliğ edilir.

Yine aynı maddenin devamınca: " Yukarıdaki fıkralarda yazılı işlemler komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tesbit olunur. "

Alıntı: Yazan Zeytinn Gönderdiğim linkin 7 ve 8. sayfalarında durumunuz incelenmiş Danıştay'ın lehinize kararları olduğundan bahsediliyor. http://docs.google.com/viewer?a=v&q=cache:BBez1JVL9ysJ:www.baykaraymm.com /makaleler/makale/Vergi_Usul_Kanununa_Gore_Teblig_Yapilacak_Kimseler .doc+vergi+m%C3%BCkellef+%C3%B6deme+emri+kimlere&h l=tr&gl=tr&pid=bl&srcid=ADGEESizxfIouoF_o5h1U7gW0Z j8SQZn9LtTEtZxKLf-t1LaQM-L6gh4VSIDPXqOOwmb7U5xB4j-nVVENqn56yPQpY3qeJ817Opy1_dH88RIu4p_yP3iSLacX8qHB8 e5Rf7vPZhAKak7&sig=AHIEtbT5Iln3yh0XBTME31fjGS5NJD6 U1w Size işletilmeye çalışılan hükümler şu şekilde sanırım... VUK 94 gereğince; Tebliğ yapılacak kimseler: Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. VUK 102 gereğince; muhatap tebelluğdan imtina ederse tebliğ edilecek evrak önüne bırakılmak suretiyle tebliğ edilir. Yine aynı maddenin devamınca: " Yukarıdaki fıkralarda yazılı işlemler komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tesbit olunur. "

Vekile tebligat ile kanuni temsilciye tebligat farklı şeyler ama.

Alıntı: "Bakırköy Vergi Dairesi Müdürlüğünün ______ Vergi sicil Nolu mükelleflerinden A____ A____ adına tarh edilen vergi ve ceza ihbarnameleri mükelelfin iş ve ikamet adreslerinde bulunamadığı için tebliğ yapılamadığı, ilgili ceza ihbarnamelerinin _____________ adresinde faaliyette bulunan avukat _________ 'ya 19.07.2011 tarih ve _____sayılı Fethiye 4.noterliğinden alınan genel vekaletnameye dayanarak işyerinde Av. ____ ___'ya tebliğ edilmek istendiği ancak şahsın imzadan imtina ettiği, bu nedenle evraklar belirtilen iş yeri adresinin kapısına ÇAKILMAK suretiyle tebliğ edilmiştir. Durumu belirleyen işbu tutanak 3 (üç) nüsha olarak 20.10.2011 tarihinde düzenlendi. ___ ___ _____ _____ Polis Memuru Vergi Yoklama Memuru

Bu durumda kapınıza ÇAKILAN vergi ve ceza ihbarnameleri tarafınızca asile bildirilmez ise sorumluluğunuzun doğup doğmayacağı sorunsalı da var.

Alıntı: Yazan Av. Engin EKİCİ Bu durumda kapınıza ÇAKILAN vergi ve ceza ihbarnameleri tarafınızca asile bildirilmez ise sorumluluğunuzun doğup doğmayacağı sorunsalı da var.

Ya ya… aynen.

Bence asıl mühim sorunsal, biz nasıl istifa edeceğiz sorunsalıdır.

Alıntı: Yazan Av.Mehmet Saim Dikici Vekile tebligat ile kanuni temsilciye tebligat farklı şeyler ama.

Evet evet tabii ki farkli. Size kanuni temsilci muamelesi yapilmissa hepten yanlis... Ama memurun sifahen size kanuni temsilci terimini kullanmasi onemsiz. Kapiniza cakilan ( ? :P ) o seyde yazilandan anlasildigina gore genel vekaletnamenize yani 94'te yer alan umumi vekil hukmune dayanarak teblig yapmislar.

Danistay da demis ki: Vekaletnamede acikca vergi ile ilgili tebligleri almaya yetkili olunduguna dair hukum yoksa vekile tebligat yapilamaz demis. Yani iyi bir sey soyluyorum ben.

Alıntı: T.C. Danistay 4.Dairesi Esas: 1984/1534 Karar: 1985/235 Karar Tarihi: 02.02.1985 Dava, itirazsız kesinleşen amme alacağının vadesinde ödenmemesi nedeniyle düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesi hükmüne göne, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz Komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 13. maddesi hükümleri uyarınca itiraz Komisyonu deyimi, vergi mahkemesi, itiraz deyimi; vergi mahkemesinde dava açılması anlamım taşıdığından, madde hükmünün vergi mahkemelerinde dava açılması şeklinde anlaşılması gerekir. Maddede de belirtildiği gibi, ödeme emirlerine karşı açılan davalar, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı konularına inhisar etmektedir. Ödeme emri ile istenen vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin kendisine tebliğ edilmediğinin iddia edilmesi, böyle bir borcu olmadığı anlamına geldiğinden, sözü geçen 58. madde hükümleri uyarınca; ödeme emirleri dava konusu yapılabilir. Bakılmakta olan davada davacının, vergi ile ilgili her türlü işlemleri yapmak üzere oğlu C____ Ç____'yi vekil tayin ettiği, oğlunun bu vekaletnameye istinaden 1977 ve 1978 takvim yılları için re'sen tarhedilen vergi ve kesilen cezalara uzlaşma talebinde bulunduğu, 29.6.1982 tarihinde yapılan toplantıya katılarak uzlaşma tutanağını imzaladığı, uzlaşmaya varılan vergi ve cezaları ödediği anlaşılmıştır. C____ Ç____ Almanya'da geçici işçi olarak ikamet ettiği nedeniyle Berlin Başkonsolosluğunca düzenlenen 21.7.1981 tarihli «Hususi vekaletname» ile «işletme ruhsatı üzerinde olan 1296 Sokak No. 11 Basmane-İzmir adresinde bulunan otelini işletmeye, vergi beyannamelerini vermeye beyanlarda bulunmaya, gelir ve gider vergilerini ödemeye, makbuzlarını almaya, resmi dairelerde gerekli işlemleri yapmaya, gerekli belgeleri imzaya, bütün resmi dairelerde kendisini temsil etmeye ... H____ S____'yi vekil tayin etmiştir. Vekil tayin etme işlemi yukarıda anılan maddeler hükümlerine uygundur. Nitekim, bu vekaletnameye istinaden 1977 ve 1978 takvim yılları tarhiyatlarına ait ihbarnameler, davacının dilekçelerde gösterdiği adreste H____ S____'ya 18.6.1982 tarihinde tebliğ edilmiş, bu tarhiyatlar 28.6.1982 tarihli dilekçe ile uzlaşma konusu yapılmıştır. Davayı açan avukata da vekaletnameyi A____ Ç____ adına C____ Ç____ vermiştir. Bu durumlar davacı vekili C____ Ç____'nin başkasını tevkile de yetkili olduğunu göstermektedir. Bundan da, H____ S.'un davacı adına vergi ihbarları ile ilgili bildirimleri almaya yetkili bulunduğu sonucu çıkmaktadır. 94. maddenin son fıkrasında, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin bulunmaması halinde işyerinde memur ya da müstahdemlerinden birine tebliğ yapılacağı belirtilmiştir. Kendiside tebliğ yapılacak H____ S____'un bulunmaması nedeniyle tebliğin işçisi ___'a yapılmasında yasa hükümlerine aykırı bir durum yoktur. Bu sebeple, usulüne uygun olarak tarh edilip ihbarnamelerle tebliğ edilerek kesinleşen vergi ve cezaların vadesinde ödenmemesi nedeniyle ödeme emri düzenlenip tebliğ edilmesinde kanun hükümlerine aykırı bir durum bulunmamaktadır. Davacı vekili, ödeme emri ile istenen vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin müvekkiline tebliğ edilmediğini, dolayısıyla böyle bir borçları bulunmadığını iddia etmiş ise de, dava dosyasında mevcut belgelerden davacının, 13.4.1977 ve 30.6.1982 tarihli dilekçeleri ile İzmir’in Basmane semtinde bulunan "____ Oteli" ni kiraya verdiğini bildirerek mükellefiyet kaydını yaptırdığı, adres olarak ____ adresini verdiği, tüm yazışmaların ve tebliğlerin bu adrese yapıldığı, dava konusu ödeme emri ile istenen vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerinde, kanun hükümlerine uygun olarak bu adrese tebliğ edildiği ve vergi ve cezaların itirazsız kesinleştiği anlaşılmıştır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun <tebliğ yapılacak kimseler> başlığını taşıyan 94. maddesi hükümlerine göre; tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müstahdemlerinden birine yapılır. Maddede açıkça belirtildiği üzere, tebliğ yapılacak kimselerden birisi de mükelleflerin umumi vekilleridir. Vekalet müessesesi ile ilgili düzenlemelere Borçlar Kanunu'nun 386 ve müteakip maddelerinde ayrıntılı olarak yer verilmiştir. Kanunun 386. maddesinde; "Vekalet, bir akiddir ki onunla vekil, mukavele dairesinde kendisine tahmil olunan işin idaresini veya tekabül eylediği hizmetin ifasını iltizam eyler" denilmiş, 391. maddesinde de, Vekil salahiyeti haricinde başkasını tevkil ettikte onu fiilinden kendi yapmış gibi mesuldür. Vekil, başkasını tevkile salahiyettar olduğu takdirde, yalnız salahiyetim kullanırken ve talimat verirken takayyüt ve ihtimam göstermekle mükelleftir" hükmü yer almıştır. Vergi ihbarları ile ilgili bildirimlerin vekile yapılabilmesi için, vekaletnamede, vergi ile ilgili tebliğlerin vekile yapılabileceği hususunda açık hüküm bulunması veya genel olarak, vekilin mali konularda her türlü iş ve muameleleri takip ve intica yetkili bulunduğuna dair hüküm olması gerekir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın reddine, oybirliği ile karar verildi.

Karar da bu..

Ayrica bence esas sorun kapida hasar olup olmamasi. :P

Bir arkadaşımın bürosunu da polis basmıştı. Girdiği bir davada vekaletnameyi bahane ederek bürosunda müvekkili aramaya kalktı

Alıntı: Yazan Av.Suna SOYDAŞ Bir arkadaşımın bürosunu da polis basmıştı. Girdiği bir davada vekaletnameyi bahane ederek bürosunda müvekkili aramaya kalktı

O daha da renkliymiş.

Mehmet Saim Bey'in diğer çalışma arkadaşlarıyla maruz kaldığı, öncesi ve sonrasıyla ve neticeten neden ibaret olduğu belli olmayan belgelerin kapısına çakılmasıyla !! nihayet bulan bu eylem bir kamusal işlem ve tasarrufu değil bir dayatma ve zorbalığı andırıyor adeta!!

Bu emrivakiye, ben yaptım olduya ve karakuşiliğe vergi usul kanunu ve teamül falan dayanak olabiliyorsa; tanımıyorum ben o VUK.'u da teamülü de, derhal kaldırılmalıdır bu saçma yasa ve uygulama...

Tebligat yüzünden vekile reva görülen muameleye bak.

Size ve arkadaşlarınıza geçmiş olsun.

Alıntı: Yazan av-ufuk Karar da bu..

Kaldı ki bu karar içeriğinde avukat, müvekkili adına vergi dairesine dilekçe de vermiş. Bizim, vergi dairesine verdiğimiz bir dilekçe dahi yok! Sadece mahkemeye dilekçe sunup, vekaletimizi ekledik.

Sayın Dikici,

Hatalı tebligat nedeniyle, idari işlem, zaman aşımına uğramış olacağından, yoklukla malül olacaktır.

Müvekkiliniz sayenizde dava açmadan, vergi borcundan kurtulacaktır.

Alıntı: Yazan YALÇIN ÖNDER Sayın Dikici, Hatalı tebligat nedeniyle, idari işlem, zaman aşımına uğramış olacağından, yoklukla malül olacaktır. Müvekkiliniz sayenizde dava açmadan, vergi borcundan kurtulacaktır.

İyiymiş

Bir anlaşmalı boşanma davası.Davalı vekiliyim.Duruşma öncesi dosya kalemde hazırlanıyor.Katip: "Dava dilekçesini tebliğ edeceğiz" dedi."Alayım" dedim."Olmaz!Size veremem.Siz daha dosyaya vekil olarak kabul edilmemişsiniz" dedi. "Yahu vekaletname ibraz ettim.Birazdan duruşmaya gireceğiz.Vallahi vekiliyim" dediysem de dinletemedim.Anlaşmalı boşanma olduğu için müvekkil de oralardaydı.Onu getirip tebellüğ ettik. Umarım müvekkil "Avukata bak bir tebligatı bile ona değil bana yapıyorlar.Nerede kaldı avukatlığın" diye düşünmemiştir umuduyla duruşmaya girip, duruşmada da hakime durumu anlatmıştım.Hakim de bana hak vermişti.Sizin yaşadığınızı nereye benim yaşadığımı nereye oturtacağız.Keyfiliğin sınırları nerede biter...Siz yine de en azından tebligat yapılmak istenen durumundasınız.Değerinizi bilin sayın meslektaşım.

Alıntı: Yazan avmurat Bir anlaşmalı boşanma davası.Davalı vekiliyim.Duruşma öncesi dosya kalemde hazırlanıyor.Katip: "Dava dilekçesini tebliğ edeceğiz" dedi."Alayım" dedim."Olmaz!Size veremem.Siz daha dosyaya vekil olarak kabul edilmemişsiniz" dedi. "Yahu vekaletname ibraz ettim.Birazdan duruşmaya gireceğiz.Vallahi vekiliyim" dediysem de dinletemedim.Anlaşmalı boşanma olduğu için müvekkil de oralardaydı.Onu getirip tebellüğ ettik. Umarım müvekkil "Avukata bak bir tebligatı bile ona değil bana yapıyorlar.Nerede kaldı avukatlığın" diye düşünmemiştir umuduyla duruşmaya girip, duruşmada da hakime durumu anlatmıştım.Hakim de bana hak vermişti.Sizin yaşadığınızı nereye benim yaşadığımı nereye oturtacağız.Keyfiliğin sınırları nerede biter...Siz yine de en azından tebligat yapılmak istenen durumundasınız.Değerinizi bilin sayın meslektaşım.

Tamam sayın meslektaşım, biliyoruz artık.

Alıntı: Yazan YALÇIN ÖNDER Sayın Dikici, Hatalı tebligat nedeniyle, idari işlem, zaman aşımına uğramış olacağından, yoklukla malül olacaktır. Müvekkiliniz sayenizde dava açmadan, vergi borcundan kurtulacaktır.

Vergi dairesine karşı borçtan kurtulabileceğini hiç sanmıyorum ama usulsüz tebligat nedeniyle 2. ihbarnameden bir sonraki aşamaya geçilemeyeceğinden, belki hacze engel olunabilir.

Alıntı: Yazan Av.Mehmet Saim Dikici Vergi dairesine karşı borçtan kurtulabileceğini hiç sanmıyorum ama usulsüz tebligat nedeniyle 2. ihbarnameden bir sonraki aşamaya geçilemeyeceğinden, belki hacze engel olunabilir.

01.01.2012 günü zamanaşımına girdiğinde,yaptıkları hatalı anladıklarında iş işten geçmiş olacaktır.

Sayın Dikici,

Tebliğat kanuna göre talik yoluyla tebliğ edilen ödeme emirlerinde;

01. Vergi Dairesi müdürünün imzası var mıydı?
02. Dava açma süresi yazıyor mu idi ?
03. Ödeme emirlerine dayanak tahakkuk fişleri, ödeme emirlerinden önce usulüne uygun tebliğ edilmiş miydi?

gibi belki size "garip" gelebilecek sorular var ?