Acil-TENFİZ

Öncelikle tüm meslektaşlarıma saygılar.
Benim fikrinizi almak istediğim mevzuu şudur. Taraflar , Türkiyede evleniyorlar bilahire Türk vatandaşı iken Alman vatandaşlığına geçiyorlar. Taraflar Türk Vatandaşlığını 403 sayılı T.V.K 20 maddesince 2006 tarihinde kaybediyorlar. Alman mahkemelerinde de boşanıyorlar.Taraflar halen T.C Nüfus Kayıtlarında yer alıyorlar fakat kayıt kapalı. Ayrıca bu kayıtta taraflar halen evli gözüküyorlar.Benim müvekkilim kayıtta yer alan evli ibaresinin kaldırılmasını istiyor.Bunun için malumunuz olan tenfiz davası açmak istiyorum fakat tarafların Türk Vatandaşı olmamaları buna engelmidir?Diğer bir deyişle yukarıda izah ettiğim durum karşısında Türkiyede , Alman mahkemesinin vermiş olduğu boşanma kararının tenfizi isteyebilirmiyim.İlginiz için şimdiden teşekkürler ve saygılar.

Normalde, türk vatandaşlığından çıkan, şahısların, Türkiyedeki nufus kayıtları kapatılır. vatandaşlık aldığı ilgili ülkeye gönderilir.
Şimdi siz bu kararı tenfiz ettirseniz bile, nufus müdürlüğünde, bu kararın icrai kaabiliyeti olmayacak, çünki nufusa işleyemiyecek(nufus kaydı kapalı olduğundan)
Ancak, müvekkiliniz, vatandaşlıktan kendi isteği ile çıkmış ise, bunlara ilgili ülke türk konsolosluğu tarafından pembe kart verilir.
pembe kartı olan vatandaşlarımız, Türkiyede seçme - seçilme ve askerlik dışında, türkiyede diğer vataddaşların yararlandığı tüm haklardan yararlanırlar(MÖHUK da bununla ilgili bir düzenleme yapıldı)
Bu nedenle, siz yine tenfiz talepli davanızı açın, ve kararı nufusa gönderin, Nufus müdürlüğü buna göre işlem yapacaktır. kararı verecek hakimin , bu konularda biraz agah olması lazım, yoksa, '' bunlar buranın vatandaşı deyip'' redddebilir.

Bence en başta hukuki yarar olmamasından bu dava red edilecektir. Gerçi son değişiklik hakkında bilgim yok henüz yeni öğrendim. Sanırım müvekkilin sözüedilen pembe kartı da yok.

sayın fylozof bahsettiğiniz değişikliye ulaşamadım. Elinizde mevcut madde numarası vs. var ise bilgilendiebilirseniz sevinirim.

403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu 29. maddede bahsi geçen husus düzenlenmiştir.

Sayın meslaktaşlarım. İlk başta ortada hukuki yarar yok gibi gözüksede kişinin nüfus kaydı kapalı olmasına karşın yer alan kayıtta evli olarak gözükmek istememesi bir mana ifade etmez mi ? Kişi bu kaydın gerçeğe uygun hale gelmesini istemesinde yarar yok mu?
Kaldı ki tenfiz aslında bir tespit davası Türk mahkemelerinin yabancı mahkeme kararını tenfiz etmesinin kanaatimce bir sakıncası olmasa gerek diye düşünüyorum.Fakat düşüncelerime paralel düzenleme bulamadım. Her ne kadar sayın agah 403 sayılı yasanın 29 maddesini konunun çözümü için işaret etsede ilgili hüküm incelendiğinde bir takım istisnaları tahditi olarak saydıktan sonra "....sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış hakları saklı kalmak ve bu hakların kullanımında ilgili kanunlardaki hükümlere tabi olmak şartıyla Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanmaya devam ederler..."hükmü yer almakta.Benim ilgili maddeden anladağım kişilerin daha çok emeklilik,sigortalı olma nevinden haklarının korunma altına alınmak istenmesi. Bu nedenle kişilerin şahsi hallerine ilişkin talebe dayanak teşkil edeçek gibi durmuyor.Ne dersiniz?

Alıntı: Yazan agah 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu 29. maddede bahsi geçen husus düzenlenmiştir.

Sayın agah genel başlık altındada düşüncelerimi dile getirdim ama bu madde sizce kişilerin emeklilik,sigortalılık gibi hakların korunması amacına yönelik değil mi ? Bu maddeye istinaden kişi tenfiz talep edebilir mi ? ilginiz için tekrar teşekkür eder ,saygılarımı sunarım.

Bir stajyer avukat olarak sizi yanıltmak istemem ama bu maddeden anladığım kadarı ile kendi isteği ile vatandaşlıktan çıkarılanlar askerlik,seçme seçilme,kamu görevlerine girme gibi Türk vatandaşlarına tanınan haklar haricinde sosyal güvenlik ile ilgili kanunlardaki hükümlere aykırı olmamak kaydı ile diğer haklardan aynen yararlanabilirler.Diğer taraftan maddede geçen "Türkiye Cumhuriyetinin kamu düzenine ilişkin hükümleri saklı kalmak kaydı ile" ibaresi kafa karıştırıyor.Yani Nüfus kayıtları kamu düzenine ilişkin kabul edilip, kayıt ta kapalı olduğundan talep reddedilebilir.

bkn: (Tanıma-Tenfiz, Zeynep Z.A.nın sorusu )
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=29624

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 2007/20375
Karar: 2008/4214
Karar Tarihi: 27.03.2008

ÖZET: Taraflar Türk olmasalar bile hukuki menfaatlerinin bulunması koşuluyla yabancı ilamın tenfizini veya tanınmasını isteyebilirler. Davacının, tenfiz ve tanıma istemesinde, miras, velayet, nafakalar, mal rejiminin tasfiyesi yönünden hukuki yararı bulunmaktadır. Bu açıklamalar karşısında mahkemece deliller değerlendirilmek suretiyle ulaşılacak sonuç uyarınca bir hüküm kurulması gerekir.

(5718 S. K. m. 50, 54, 58) (403 S. K. m. 20, 29)

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar: Davacı, Alman Mahkemesi’nce verilen boşanma kararının tenfizine ve tanınmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece istek, reddedilmiştir.

Mahkeme, tarafların Türk vatandaşı olmadığını nüfus kayıtlarının kapalı olup, kararın işleneceği bir kaydın bulunmaması nedeniyle hukuki yarar yokluğunu gerekçe göstermiştir.

Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Yasanın 50. maddesi, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş olan ve o devlet kanunlarınca kesinleşmiş ilamların Türkiye'de icra olunabilmesinin verilecek tenfiz kararma bağlı olduğunu, 58. maddesi de yabancı ilamın kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesinin, ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlı bulunduğunu, ancak tanımada 54. maddenin (a.) bendindeki koşulun aranmayacağını hükme bağlamıştır.

Yabancı ilam 22.6.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Dosyadaki belgelerden, ilam kesinleşmeden tarafların 403 Sayılı Kanunun 20. maddesine göre Türk vatandaşlığından çıkmalarına izin verildiği, çıkma belgelerini aldıkları 23.7.2003 tarihinde Türk vatandaşlığını kaybettikleri anlaşılmaktadır.

Yabancı mahkeme ilamının tanınması veya tenfizine karar verilebilmesi için ilamın taraflarının veya en azından birinin Türk vatandaşı olmasına gerek bulunmamaktadır. Taraflar Türk olmasalar bile hukuki menfaatlerinin bulunması koşuluyla yabancı ilamın tenfizini veya tanınmasını isteyebilirler. Kaldı ki, taraflar doğumla Türk vatandaşı olup, 29.6.2004 tarihli 5203 Sayılı Kanunla değişik Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 29. maddesi gereğince, izinle Türk vatandaşlığından çıkmış olanlar bu maddede sayılan haklar dışında Türk vatandaşlarına tanınan haklardan yararlanmaya aynen devam ederler. Bu bakımdan davacının, tenfiz ve tanıma istemesinde, miras, velayet, nafakalar, mal rejiminin tasfiyesi yönünden hukuki yararı bulunmaktadır. Bu açıklamalar karşısında mahkemece deliller değerlendirilmek suretiyle ulaşılacak sonuç uyarınca bir hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile ret hükmü kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Değerli arkadaşlar, aynı durumda olan dosyam vardı, hakim kabul kararı vermişti. yukarda yanlışlıkla MÖHUK ta yapılan değişiklik demişim , ama vatandaşlık kanunu 29. madde olacaktı.
Vatandaşlık kanunu 29 maddenin uygulanması için, müvekkilinizin izin ile vatandaşlıktan çıkması gerekir.