Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sİgorta Davalarinda Yetkİlİ Mahkeme

Yanıt
Old 03-04-2008, 10:28   #1
-betül-

 
Varsayılan Sİgorta Davalarinda Yetkİlİ Mahkeme

Merhaba arkadaşlar.yaralamalı trafik kazasından dolayı tazminat davası açacağız.sigorta şirketi ve araç sahibine karşı.sigorta şirketine karşı açılacak davalarda davacının ikametgahı mah.kesin yetkimidir?davacının ikametgahı ve araç sahibi davalının ikamatgahı farklı yerler.Bu durumda sigorta şirketi ve araç sahibine karşı aynı yerde dava açabilirmiyiz? yanıtınız için teşekkürler
Old 03-04-2008, 10:40   #2
avmurat

 
Varsayılan

Her iki davalının da adresi farklı ise ancak ortak yetkili mahkemede aynı kişilerle ilgili dava açabilirsiniz ki bu da kazanın meydana geldiği yer mahkemesidir, saygılarımla.
Old 03-04-2008, 10:42   #3
Av.Turhan Demiroğlu

 
Varsayılan

*HUMK m.9/..Davalı birden fazla ise, dava bunlardan birinin ikametgahı mahkemesinde açılır.

*m.21/Haksız bir fiilden mütevellit dava o fiilin vuku bulduğu mahal mahkemesinde ikame olunabilir.

*TRAFİK SİGORTASI GENEL ŞARTLARI
Yetkili Mahkeme
Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde de açılabilir.

Saygılarımla.
Old 03-04-2008, 11:16   #4
avmurat

 
Varsayılan

Sayın Demiroğlu, görüşümde ısrar ediyorum zira HUMK m.9'u eksik olarak almışsınız.Alıntının devamı şöyledir:"..Şu kadar ki, kanunda dava sebebine göre davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belli edilmiş ise davaya o mahkemede bakılır." Bu hüküm karşısında kazanın olduğu yer mahkemesinin ortak yetkili olduğu düşünüldüğünde davanın burada açılması gerekmektedir.Aksi taktirde traflardan birinin itirazı halinde bu kişi yönünden yetkisizlik kararı verilir ve tefrik edilir.saygılarımla.
Old 03-04-2008, 11:28   #5
Av.Turhan Demiroğlu

 
Varsayılan

Sayın avmurat, görüş değil gerçeği ifade ediyorsunuz.
Katılıyorum. Ortak yetkili mahkemede (kaza mahalli) dava açılacaktır. 9. maddedeki istisnaya dikkat etmek gerekiyormuş.
Teşekkür ve saygılarımla.
Old 02-12-2010, 12:19   #6
Av. Ömer ÜNLÜ

 
Varsayılan

Konu eski ama faydalı olacağını düşündüğüm bir HGK kararı eklemek istedim.

Saygılarımla


T.C.
YARGITAY

Hukuk Genel Kurulu

Esas: 2002/11-1105
Karar: 2002/1102
Tarih: 25.12.2002

ÖZET: 1-İlke olarak bir davada, davalı sayısı birden fazla ise, dava bunlardan birisinin ikametgahı mahkemesinde açabileceği gibi haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir. Bunların yanında ve öncelikle 2918 s. Karayolları Trafik Kanunu´nun 110 maddesi uyarınca, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ait davalar, zorunlu ve ihtiyari sorumluluk sigortası yapan şirketler aleyhine de işleten ve sürücü ile birlikte açılması halinde hem bu yasa hemde HUMK.nun 9 maddesi uyarınca bu davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde de dava açılabilir.

2-Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinci dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açar ise, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
(2918 sayılı Trafik K. m. 110) (6762 sayılı TTK. m. 1301) (1086 sayılı HUMK. m. 9, 21)

KARAR METNİ:
Taraflar arasındaki "rücuan" tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;İstanbul Asliye 8. Hukuk Mahkemesince "yetkisizlik sebebiyle dilekçenin reddine" dair verilen 22.05.2001 tarih ve 2001/196-302 s. kararın tetkiki Davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 10.12.2001 tarih ve 6987-9645 s. ilamı ile; (....Davacı vekili, müvekkilleri kasko sigortasını yaptığı araca davalıların işleteni olduğu aracın çarparak hasarlandırdığını ileri sürerek, TTK.nun 1301. maddesi gereğince sigortalıya ödenen miktardan davalı sürücünün %78 kusuruna isabet eden 653.610.000.- liranın davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar Burhan ve Fuat vekili, davanın müvekkillerinin ikametgahı ve kaza yeri olan Ankara Mahkemelerinde açılması gerektiğini, savunarak yetki ve esas açısından davanın reddini istemiştir.

Davalı Akdeniz Sigorta A.Ş. yanıt vermemiştir.
Mahkeme, birden fazla yetkili mahkemenin bulunduğu davalardan davanın ortak yetkili olan kaza yeri mahkemesinde açılması gerektiği gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, TTK.nun 1301. maddesine dayanılarak açılmış rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, her üç davalı açısından ortak yetkili yer olan kaza yeri mahkemesinde davanın açılması gerektiği gerekçesiyle davalı Burhan ve Fuat vekilinin yetki itirazı kabul edilerek yetkisizlik kararı verilmiştir. Davalı Akdeniz Sigorta A.Ş.nin yetki itirazı bulunmadığı gibi, dava bu davalının merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açılmıştır. HUMK.nun 9/3. ncü maddesi gereğince birden fazla davalı bulunduğu taktirde davalılardan birinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde davanın açılması mümkündür. Meğer ki, sırf davalılardan birini kendi mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığına ait belirti veya delil varsa, onun hakkındaki davanın tefriki ile yetkisizlik kararı verilmesi gerekmektedir. Somut olayda, dava Akdeniz Sigorta A.Ş.nin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açıldığı, bu davalının yetki itirazının olmadığı yetki itirazında bulunan davalılar salt kendilerinin başka bir mahkemeye getirilmesi için sair davalının ikametgahında davanın açıldığını iddia etmedikleri gibi bu konuda delil ve emare de mevcut değildir.

O halde, usul hükümlerine uygun olarak yetkili mahkemede açılan dava için vaki yetki itirazının reddedilmesi gerekir iken, kabulü ve yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmediği gibi, yetki itirazında bulunmayan davalı Akdeniz Sigorta A.Ş. hakkında da yetkisizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Davacı kasko sigortacısı şirket vekili, müvekkilinin kasko sigortasını yaptığı araca davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın çarparak hasarlandırdığını ileri sürerek, TTK.nun 1301. maddesi gereğince sigortalıya ödenen miktardan davalı sürücünün %78 kusuruna isabet eden 653.610.000.- liranın 24.01.2001 ödeme gününden itibaren reeskont faizi, masraf ve ücreti vekaletle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar Burhan ve Fuat vekili, davanın müvekkillerinin ikametgahı ve kaza yeri olan Ankara Mahkemelerinde açılması gerektiğini, ifadeyle yetki ve esas açısından davanın reddini savunmuştur.

Davalı Zorunlu Mali Sigorta Sigortacısı durumundaki Akdeniz Sigorta A.Ş. yanıt vermemiş, delil de bildirmemiştir. Mahkeme, birden fazla yetkili mahkemenin bulunduğu eldeki davanın ortak yetkili olan kaza yeri mahkemesinde açılması gerektiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.02.1984, 11/772-153 s. kararının da bu doğrultuda olduğu, gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar vermiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Özel Dairece; yukarda açıklanan gerekçeyle "Davanın Akdeniz Sigorta A.Ş.nin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açıldığı, bu davalının yetki itirazının olmadığı yetki itirazında bulunan davalıların ise salt kendilerinin başka bir mahkemeye getirilmesi için sair davalının ikametgahında davanın açıldığı yönünde bir iddiaları bulunmadığı gibi, bu konuda delil ve emare de mevcut olmadığı, usul hükümlerine uygun olarak yetkili mahkemede açılan dava için vaki yetki itirazının reddedilmesi gerekir iken, kabulü ve yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmediği, ayrıca yetki itirazında bulunmayan davalı Akdeniz Sigorta A.Ş. hakkında da yetkisizlik kararı verilmesinin bozmayı gerektirdiği" kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Yerel Mahkeme; önceki gerekçelerine davalı Akdeniz Sigorta A.Ş.nin ikametgahını "Gayrettepe-Kadıköy" adresine naklettiğini de eklemek suretiyle ilk kararında direnmiştir. Direnme hükmünü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, TTK.nun 1301. maddesine dayanılarak açılmış rücuan tazminat istemine ilişkindir.

Davacı kasko sigortacısı şirket olup, şirket merkezi Tarabya/İstanbul adresindedir. Ankara'da meydana gelen trafik kazası sebebiyle sigortalısının uğradığı ve kendisi tarafından karşılanan zararın rücuan tazmini istemiyle kendisinin şirket merkezinin ve aynı zamanda dosyadaki belgelere göre dava gününde ve temyiz inceleme gününde Gayrettepe/İstanbul adresinde olan Zorunlu Trafik Sigortacısı davalı Akdeniz Sigorta Şirketinin şirket merkezinin bulunduğu İstanbul Merkez Adliyesinde eldeki davayı açmıştır. Sair davalılar kasko sigortalı aracın hasarlanmasına yol açan aracın sürücüsü Fuat ile aracın maliki ve mali mesuliyet sigortalısı Burhan ise Etlik/Ankara adresinde ikamet etmekte olup, davaya cevaplarında süresi içerisinde yetki itirazında bulunmuşlardır. Sair davalı Akdeniz Sigorta A.Ş.nin yetkiye ait itirazı bulunmamaktadır. Mahkemece, her üç davalı açısından ortak yetkili mahkeme olan kaza yeri mahkemesinde davanın açılması gerektiği gerekçesiyle Burhan ve Fuat'ın yetki itirazları kabul edilerek bütün davalılar bakımından yetkisizlik kararı verilmiştir. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; mahkemenin yetkisine ait olup; trafik kazasından kaynaklanan ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Şirketinin taraf olduğu davada davalıların ikametgahının farklı olduğu halde davacının davalılardan Zorunlu Mali Sorumluluk sigortacısı şirketin (aynı zamanda da kendisinin) ikametgahı mahkemesinde açtığı davada sair davalıların yetki itirazlarının(haksız fiilin olduğu yer ve kendi ikametgahları mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle) dinlenip dinlenemeyeceği, yetki itirazında bulunmayan davalı Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta şirketi yönünden davanın ayrılmasına karar verilmesinin gerekip gerekmediği, noktasında toplanmaktadır. Öncelikle uyuşmazlığın çözümüne esas alınacak kanun hükümlerinin irdelenmesinde yarar vardır.

1086 s. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 9. maddesinin 2.fıkrasında; " Davalı birden fazla ise, dava bunlardan birisinin ikametgahı mahkemesinde açılır. Şu kadar ki, kanunda dava sebebine göre davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirli edilmiş ise, davaya o mahkemede bakılır. Ancak davanın sırf davalılardan birini kendi mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı belirtiler veya başka delillerle anlaşılırsa mahkeme onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir." Denilmektedir. Yine, Aynı Kanunun 21. maddesinde ise "Haksız bir fiilden mütevellit dava o fiilin vukubulduğu mahal mahkemesinde ikame olunabilir." Hükümü yer almaktadır. Sair taraftan, 2918 s. Karayolları Trafik Yasasının "Hukuki Sorumluluk ve Sigorta" başlıklı sekizinci kısmının beşinci Bölümünde "Ortak Hükümler" ana başlığı altında "Yetkili Mahkeme" alt başlıklı 110 maddesinde ise ; "Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ait davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir." İfadesine yer verilmiştir.
Bu kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; trafik kazası sebebiyle oluşan hasar sebebiyle sigortalısının zararını karşılayan kasko sigortacısının ödediği miktarı davalı sürücü, işleten ve Zorunlu Mali Sorumluluk sigortacısı şirketten rücuan tazminine yönelik davanın temeli motorlu araç kazasından dolayı hukuki sorumluluğa dayanmaktadır.
Yukarıda açıklandığı gibi somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı sigorta şirketine sigortalı olan araca davalıların sürücü ve işleteni olduğu ve sair davalıya zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı aracın çarpmasından kaynaklanan tazminat (rücu) istemine ait bulunmaktadır. TTK.nun 1301 nci maddesi hükümü gereğince Kasko Sigortacısı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve bu nedenle sigortalı mal sahibinin hak ve yetkilerine sahip olur. Bu halefiyet ilkesi gereğince, sigortalı zarar sorumlusuna karşı tazminat davasını hangi yer mahkemesinde açması gerekiyor ise, kasko sigortacısının da rücu davasını aynı yer mahkemesinde açması gerekir.
Davada, işleten, sürücü ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısının yer aldığı durumlarda davanın hukuki dayanağı TTK. 1301 maddesi yanında 2918 s. yasanın 85 ve devamı maddelerinde yazılı hukuki sorumluluğa ait hükümlerin uygulanacağı açıktır. (2918 m.85 ve 110).

Bilindiği gibi ilke olarak bir davada, davalı sayısı birden fazla ise, dava bunlardan birisinin ikametgahı mahkemesinde açabileceği gibi (HUMK.9, 11. C.1) aynı Yasanın 21 maddesi uyarınca haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir. Bunların yanında ve öncelikle 2918 s. Karayolları Trafik Kanunu'nun 110 maddesi uyarınca, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ait davalar, zorunlu ve ihtiyari sorumluluk sigortası yapan şirketler aleyhine de işleten ve sürücü ile birlikte açılması halinde hem bu yasa hemde HUMK.nun 9 maddesi uyarınca bu davalılardan birinin ikametgahı mahkemesinde de dava açılabilir.2918/110 madde son cümlesinde yer alan kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de, dava açılabileceği kuralı kesin yetki kuralı olmayıp davacıya tanınan bir seçimlik haktır.

Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinci dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açar ise, o zaman seçme hakkı davalılara geçer. Yargıtay'ın kararlılık gösteren uygulamasında da davada Zorunlu Mali Sorumluluk sigortacısının yer alması halinde, sigorta rücu davasının bu davalının ikametgahında da açılmasının mümkün olduğu kabul edilmektedir. (Bkz. YHGK. 15.10.1997 tarih E:11/616 K:842, Y.4.H.D.1.3.1990 tarih E:11857, K:1827, Y.11.H.D.nin 28.1.1997 tarih E:9072 K:367)
Olayda 2918 s. Yasanın 110 maddesine uygun olarak Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısının ikametgahı mahkemesinde dava açıldığına göre, davanın haksız fiilin vuku bulduğu ortak yetkili yer mahkemesinde görülmesi gerektiğine ait yerel mahkemenin kabulü isabetli görülmemiştir.
O durumda dava yetkili mahkemede açılmış olup, bir kısım davalıların yetki itirazlarının reddi ile işin esasının tetkiki gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi ve bu kararda direnilmesi usul ve kanuna aykırı olup direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarda gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.12.2002 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çekte Yetkİlİ İcra Daİresİ hukukcu34 Meslektaşların Soruları 37 15-10-2019 16:08
İŞe İade Davalarinda İhtİyatİ Tedbİr Karari ISTANAZ Meslektaşların Soruları 2 19-07-2007 14:28
TEMYİZ mi? YETKİLİ MAHKEME mi? Av.ZAFER İŞERİ Meslektaşların Soruları 2 26-06-2007 14:46
Tahlİye Davalarinda Kefİlİn SorumluluĞu FTKY Hukuk Soruları Arşivi 5 20-11-2006 19:12
Kadastro Davalarinda Vekalet Ücretİ bsdbsdbsd Meslektaşların Soruları 2 18-06-2006 22:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04498506 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.