Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Geçersiz ön ödemeli konut satış sözleşmesi gereği verilen emre muharrer senetten dolayı menfi tespit davasında teminatsız ihtiyati tedbir

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-07-2019, 19:06   #1
manolimato_06

 
Varsayılan Geçersiz ön ödemeli konut satış sözleşmesi gereği verilen emre muharrer senetten dolayı menfi tespit davasında teminatsız ihtiyati tedbir

Herkese merhaba,

Müvekkilim tüketici ile satıcı arasında, şekil şartlarına aykırı olarak (geçersiz) bir ön ödemeli konut satış sözleşmesi düzenlenmiş, sözleşme gereği müvekkilin ödemesi gereken satış bedeli taksitler halinde emre muharrer senetlere bağlanmıştır. Henüz vadesi gelmeyen ve tüketici açısından geçersiz (geçersiz sözleşmeye istinaden verilmesi ve tüketici işlemlerinde emre muharret senet düzenlenemeyeceği için) bu senetler açısından menfi tespit davası açtık ve takibin önlenmesi amacıyla "teminatsız" olarak ihtiyati tedbir talep ettik. İİK.72/2'ye göre alacağın yüzde 15'i oranında teminat ile talebimiz kabul edildi. Tedbirin teminatsız olarak verilmesi talebiyle istinafa başvuracağız.

Bizim dayanağımız, HMK.nın "İhtiyati tedbirde teminat gösterilmesi" başlıklı 392. maddesi: "(1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır.
Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa,
mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir.
..."

Örneğin, aşağıda yer verdiğim BAM kararında da (her ne kadar takipten sonra açılmış bir menfi tespit davası olsa da) teminatsız şekilde tedbir kararı verilmiş. Bunun gibi başkaca kararlar arıyorum.

Şimdiden teşekkürler.

T.C.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18.HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI
ESAS NO : 2019/585
KARAR NO : 2019/385
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/01/2019
NUMARASI : 2018/421 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 07/03/2019
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında; ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği mahkememiz üye hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili ile davalı banka arasında herhangi bir kredi ilişkisi olmadığını, söz konusu senedin dava dışı …Yapı…A.Ş. ile müvekkili arasında 29/10/2010 tarihinde Büyükçekmece … Noterliği’nde tanzim edilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 250.000,00 TL + KDV ile anlaştıklarını, … Yapı…A.Ş.’nin söz konusu senedi tanzim edip ödemenin yapıldığını teyit ettiğini, … Yapı…A.Ş.’nin ekonomik sıkıntı nedeniyle bitiremediğini, iflas erteleme davasının devamında FETÖ yapılanmasıyla TMSF’ye devredildiğini, satış vaadi sözleşmesi incelendiğinde tüm ödemelerin yapılmış olmasına rağmen tapuda devir ve tescil yapılmadığını, müvekkillerinin mağdur olduğunu, TKHK m. 6/A’ya göre sözleşmeden ayrı olarak kıymetli evrak niteliğinde senet düzenlenecekse bu senetlerin herbir taksit ödemesi için ayrı ayrı ve nama yazılı düzenlenebileceğini, aksi takdirde geçersiz olacağını, müvekkilinin söz konusu senedin ciro edildiğinden habersiz olduğunu, ayrıca senedin zamanaşımına uğradığını belirterek, senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığını, emre muharrer senet olarak düzenlendiğinden geçersizliğine, kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile takip yapılamayacağını, söz konusu senet nedeniyle borçlu olunmadığını tespitine teminat karşılığında vezneye yatan paranın davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.İlk derece mahkemesince; 20/06/2018 tarihli ön inceleme tutanağında ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, ancak kararın gerekçesi yazılmadığı için dosyanın daha önce istinaf incelemesi için geldiğinde eksikliğin giderilmesi için mahkemesine geri çevrildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; … Yapı İnşaat…A.Ş. ile müvekkili arasında düzenlenen 29/10/2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 250.000.00 TL+KDV bedel ile taşınmaz satın aldığını, 29/11/2010 tarihli 50.000.00 TL bedelli senetin … Yapı…A.Ş. tarafından ödemenin yapıldığının teyit edildiğini, TMSF’nin cevabi yazısında dava konusu senedin dayanağı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin halen tapu devrinin yapılamadığının anlaşıldığını, tüm ödemeler yapılmasına rağmen taşınmazın tapuda devir ve temlikli yapılmadığı gibi takibe konu senedin …bankası A.Ş.’ye ciro edildiği ve banka tarafından müvekkili aleyhinde takip başlatıldığını, 2012 yılında satış bedelinin tamamının ödenmesine rağmen tapu devrinin gerçekleşmediğini, söz konusu senedin istenmesine rağmen iade edilmediğini ve akıbetini dahi öğrenemediklerini, müvekkili tarafından ödenen senedin davalıya ciro edildiğini öğrendiğini, 6502 sayılı Yasa’nın m. 6/a gereğince kıymetli evrak niteliğindeki senetlerin nama yazılı olarak düzenlenmesi gerektiğini, aksi takdirde geçersiz olacağının düzenlendiğini, oysaki dava konusu senetin emre yazılı olarak düzenlenerek geçersiz olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İstinaf talebine karşı davalının yazılı beyanda bulunmadığı anlaşılmıştır.Dava; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti talepli davada, teminat karşılığında icra veznesine yatan paranın davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir.Taşınmaz bedeli olarak davacı tarafından verilen 30/05/2012 vadeli 50.000.00 TL’lik senet 6502 sayılı Yasa’nın 4/5 maddesi gereğince nama yazılı olması gerektiği halde bu şekilde düzenlenmediğinden geçersiz olduğu anlaşılmıştır. Dava dışı müteahhit …rma tarafından dava konusu senet davalıya ciro edildiğinden davalı tarafından ise İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün .. esas sayılı dosyasıyla takibe konulmuş ve takibin de kesinleştiği anlaşılmıştır. 6502 sayılı Yasa’nın 4/5 maddesine göre şekil şartlarına uyulmadan düzenlenen senet nedeniyle icradan yapılacak tahsilat durumunda davacının ciddi zarara uğrayacağı göz önünde bulundurularak, İİK m. 72/3 gereğince icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilme şartları oluşmuşken mahkemesince red kararı verilmesi doğru olmamıştır. Davacı istinaf talebinde haklıdır.
Bu itibarla; istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1.İstinaf başvurusunun kabulüne, HMK m. 353/1-b-2 uyarınca mahkeme kararının kaldırılmasına,
2.İhtiyati tedbir talebinin kabulü ile İİK m.72/3 gereğince takdiren teminatsız olarak, icra veznesine yatan paranın davalı alacaklıya ödenmemesi için İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA,
Gereğinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
3.Davacının yatırmış olduğu 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4.İşin duruşmasız olarak incelenmesi nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 07/03/2018 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
Old 05-07-2019, 05:40   #2
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

Merhaba sayın meslektaşım,

HMK.m.392

(1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır.
Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez.


T.C.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/2047
K. 2018/1587
T. 6.7.2018
"...Dava, endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğü davasıdır. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir kararına yöneliktir. Mahkemece davacı tarafın talebi üzerine davaya konu tasarımdan doğan hakların üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Davalı vekilince bu ihtiyati tedbire yapılan itiraz da reddedilmiştir. Söz konusu ihtiyati tedbir dosya içeriğine uygun olduğu gibi bu şekilde verilen bir ihtiyati tedbir kararı da ileri de meydana gelmesi muhtemel taraf değişikliğini önlemeye yönelik olup bu itibarla usul ekonomisine de uygun düştüğünden ve de söz konusu ihtiyati tedbir kararıyla davalının ticari faaliyetleri kısıtlanmadığından davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde değildir.

Öte yandan bu şekildeki bir tedbir kararı ile davalının ne ölçüde zarara uğrayacağı ortaya konmadığından teminata hükmedilmemiş olmasında da bir isabetsizlik görülmemiştir...."
http://www.kazanci.com/kho2/ibb/file...-2018-2047.htm

Kolay gelsin...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Menfi tespit davasında alınan ihtiyati tedbir kararının İcra takibine etkisi Avukat22 Meslektaşların Soruları 5 04-12-2017 13:46
menfi tespit-ödemeden men-ihtiyati tedbir aykutyigit Meslektaşların Soruları 1 28-06-2012 11:13
menfi tespit davasında verilen ihtiyadi tedbir kararı, maaş haczini durdurur mu? imperium Meslektaşların Soruları 2 12-09-2011 11:52
İİK 72 Md ye göre açılan menfi tepit davasında ihtiyati tedbir sevcengiz Meslektaşların Soruları 1 17-11-2008 17:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04190397 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.