Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Araçta gizli ayıp,

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-07-2011, 14:21   #1
av_ispir

 
Varsayılan Araçta gizli ayıp,

Sayın meslektaşlarım; gizli ayıp bulunan bir aracın yenisi ile değiştirilmesi veya emsal rayiç bedelinin ya da faiz ilaveli bedelinin ödenmesini taleple dava açacağız.
Ancak; 1. Öncelikle bir ihtara gerek varmıdır?
2. Bu davaların terditli açılması halinde ne gibi sıkıntılar yaşayabiliriz?

Konu hakkında bilgisi ve tecrübesi olan, elinde emsal karar bulunan mesleşlarımın yardımları için şimdiden teşekkür ederim..
Old 30-07-2011, 14:25   #2
Av.Ali ŞAN

 
Varsayılan

AYIPLI MAL

MADDE 4.- (Değişik madde ve başlığı: 4822 - 6.3.2003 / m.4 - Yürürlük m.38) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.

Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.

İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. (Değişik 3. fıkra: 5582 - 21.2.2007 / m.22) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır. Konut finansmanı kuruluşları tarafından 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre verilen kredilerin devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.

Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.

Ayıplı malın neden olduğu zararlardan sorumluluğa ilişkin hükümler dışında, ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz.

Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde "özürlüdür" ibaresini içeren bir etiket konulması zorunludur. Yalnızca ayıplı mal satılan veya bir kat ya da reyon gibi bir bölümü sürekli olarak ayıplı mal satışına, tüketicinin bilebileceği şekilde tahsis edilmiş yerlerde bu etiketin konulma zorunluluğu yoktur. Malın ayıplı olduğu hususu, tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde gösterilir.

Güvenli olmayan mallar, piyasaya özürlüdür etiketiyle dahi arz edilemez. Bu ürünlere, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır.

Bu hükümler, mal satışına ilişkin her türlü tüketici işleminde de uygulanır.
Old 31-07-2011, 19:00   #3
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

]T.C.
YARGITAY
Onüçüncü Hukuk Dairesi
Esas No : 2008/1735
Karar No: 2008/7867
Tarih : 05.06.2008
• AYIPLI MAL DAVASI
• AVUKATLIK ÜCRETİ
• tüketicinin SEÇİM HAKKINI KULLANMASI
ÖZET : Davacı, depo yakıt ikmal kapağının değiştirilmesi ve ayıplı hizmetten kaynaklanan benzin giderinin ödenmesi talebi ile eldeki davayı açmış, bilahare aracın değiştirilmesi olmadığı taktirde bedelin iadesi istemi ile talebini ıslah etmiştir. 4822 sayılı kanunla değişik 4077 sayılı tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4 ve 4/A maddelerinde ayıplı mal ve ayıplı hizmetle ilgili tüketicinin seçimlik hakları sayılmıştır. Bu haklar kullanımla biten inşai haklardan olup, davacının onarım olarak kullandığı seçimlik hakkını ıslah ile değiştirmesi mümkün değildir. Bu nedenle davacı tarafından yapılan ıslah hukuki sonuç doğurmaz. Mahkemece, davacının onarım hakkı olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş olmasına rağmen, onarım hakkı ile ilgili dava gözetilerek avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, geçerli bir ıslah talebi varmış gibi araç bedeli gözetilerek davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
DAVA :
Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR :
Davacı, 19.9.2004 tarihinde O. AŞ den satın aldığı O. marka aracın depo seviye göstergesinde arıza olduğunu, 20 ye yakın servise gittiğini,arızanın giderilemediğini, son gidişinde depo yakıt ikmal kapağının değiştirilmesi gerektiğini, ancak garanti süresi bittiğinden ücretli değiştirileceğinin söylendiğini, garanti süresinin henüz dolmadığını ileri sürerek arızanın giderilmesini ve ayıplı hizmet nedeniyle harcadığı 500,00 YTL benzin parasının davalıdan tahsilini istemiş; ıslah dilekçesi ile de aracın değiştirilmesini veya bedelinin iadesini talep etmiştir.
Davalı O. AŞ, gerekli servis hizmetinin verildiğini bildirerek davanın reddini savunmuş, davalı G. Ms. Lt Şt aracın garanti kapsamında tamir edileceğini bildirmiş, her iki davalı da ıslah ile istenen taleplere yönelik davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, yakıt deposu kapağının yenisi ile değiştirilmesine, tüm malzeme ve işçilik giderlerinin davalılardan alınmasına,eski kapağın satıcıya iadesine, diğer taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2–Davacı, depo yakıt ikmal kapağının değiştirilmesi ve ayıplı hizmetten kaynaklanan 500,00 YTL benzin giderinin ödenmesi talebi ile eldeki davayı açmış, bilahare aracın değiştirilmesi olmadığı taktirde bedelin iadesi istemi ile talebini ıslah etmiştir. 4822 sayılı kanunla değişik 4077 sayılı tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4 ve 4/A maddelerinde ayıplı mal ve ayıplı hizmetle ilgili tüketicinin seçimlik hakları sayılmıştır. Bu haklar kullanımla biten inşai haklardan olup, davacının onarım olarak kullandığı seçimlik hakkını ıslah ile değiştirmesi mümkün değildir. Bu nedenle davacı tarafından yapılan ıslah hukuki sonuç doğurmaz. Mahkemece, davacının onarım hakkı olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş olmasına rağmen, onarım hakkı ile ilgili dava gözetilerek avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, geçerli bir ıslah talebi varmış gibi araç bedeli gözetilerek davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK 438/7. maddesi uyarınca kararın aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ :
Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 3 nolu bendinin hükümden çıkarılarak yerine ( 200,00 YTL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine ) kısmının yazılmasına, mahkeme kararının bu şekilde düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş iş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 05.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
----------------------------
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/17883
K. 2005/4535
T. 22.3.2005
• AYIPLI MAL DAVASI ( Tüketici Terditli Olarak Talepte Bulunamayacağından Talebinin Aracın Ayıpsız Misliyle Değiştirilmesine mi Yoksa Bedele mi Yönelik Olduğu Yönünde Açıklama İstenmesi Gereği )
• SATIN ALINAN ARACIN GARANTİ SÜRESİ İÇİNDE SÜREKLİ ARIZA YAPMASI ( Tüketici Terditli Olarak Talepte Bulunamayacağından Talebinin Aracın Ayıpsız Misliyle Değiştirilmesine mi Yoksa Bedele mi Yönelik Olduğu Yönünde Açıklama İstenmesi Gereği )
• TÜKETİCİNİN SEÇİMLİK HAKLARI ( Ayıplı Mal Davası - Tüketici Bedel İadesini İçeren Sözleşmeden Dönme Malın Ayıpsız Misliyle Değiştirilmesi veya Ayıp Oranında Bedel İndirimi ya da Ücretsiz Onarım İsteme Haklarına Sahip Olduğu )
• TERDİTLİ TALEPTE BULUNAMAMA ( Ayıplı Mal Davası - Tüketici Talebinin Aracın Ayıpsız Misliyle Değiştirilmesine mi Yoksa Bedele mi Yönelik Olduğu Yönünde Açıklama İstenmesi Gereği )
4077/m.4
ÖZET : Davacı satın alınan aracın 6-8 kez arıza yaptığını, bunun ilk 6 aylık süre içerisinde gerçekleştiğini ve süreklilik arzettiğini ileri sürerek, yenisi ve ayıpsızıyla değiştirilmesini istemiştir. Daha sonra verdiği ıslah dilekçesiyle de aracın yenisiyle değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde ödediği 38.500.000.000 TL.nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Tüketici, kendisine tanınan seçimlik haklardan sadece birini kullanabilecek, başka bir anlatımla terditli olarak talepte bulunamayacağından davacıdan talebinin davaya konu aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine mi yoksa bedele mi yönelik olduğu yönünde açıklanma istenmelidir.

DAVA : Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, 30.12.2002 gününde davalılardan bir araç satın aldığını, karşılığında 38.500.000.000 TL. ödediğini, aracın garanti süresi içerisinde 6-8 kez arıza yaptığını, bu arızaların ilk 6 aylık süre içerisinde gerçekleştiğini ve süreklilik arzettiğini ileri sürerek, yenisi ve ayıpsızıyla değiştirilmesini istemiş; 7.7.2004 gününde verdiği ıslah dilekçesiyle de aracın yenisiyle değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde ödediği 38.500.000.000 TL.nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalılar, garanti süresi içerisinde beş kez servise getirildiğini, arızaların giderildiğini, yararlanmamanın süreklilik arzetmediğini, aracın 31.500.000.000 TL.na satıldığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınmak ve satış tarihinden itibaren aracın ilk yedi aylık süre içerisinde 5 kez arıza yaptığı ve araçtan sürekli olarak yararlanılamadığı gerekçe gösterilerek aracın yenisiyle değiştirilmesine, olmadığı taktirde iadesine, ödenen 38.500.000.000 TL.nın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılarca temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun ayıplı mal başlıklı 4. maddesinin birinci maddesinin hangi malların ayıplı sayılacağı açıklandıktan sonra ikinci bendinde "Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği, bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlilik haklardan biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarar nedene olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahip olacağı" belirtilmiştir. Anılan bu yasa maddesi hükmünden de açıkça anlaşılacağı gibi tüketici, kendisine tanınan seçimlik haklardan sadece birini kullanabilecek, başka bir anlatımla terditli olarak talepte bulunamayacaktır. Hal böyle olunca davacıdan talebinin davaya konu aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine mi yoksa bedele mi yönelik olduğu yönünde açıklanma istenmeli, davasını bedele hasretmiş olması durumunda da dosya içerisindeki 30.12.2002 tarihli fatura kapsamından da anlaşılacağı gibi aracın 31.604.657.500 TL.na satıldığı kabul edilmeli, bu miktarla sınırlı olarak hüküm kurulmalıdır. Bu hususların gözetilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenle diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte belirtilen nedenlerle temyiz olunan kararın davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

-------------------------------------
Bence mutlaka ihtar çekmelisiniz. İhtarınıza seçimlik haklarınızdan hangisini seçtiğinizi belirtmeli ve davanızı da o taleple açmalısınız. Bu seçimlik haklar terditli olamaz.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
araçta çift kat boya olması gizli ayıp mıdır ? açık ayıp mıdır? Themis99 Meslektaşların Soruları 4 15-12-2011 19:02
Araçta Gizli Ayıp Av.Kübra YILDIZ Meslektaşların Soruları 7 03-04-2010 20:20
2.el araçta çıkan gizli ayıpta vekilin sorumluluğu av.şeyda müjdeci Meslektaşların Soruları 2 27-08-2009 10:46
Gizli Ayıp ve Kullanıcı Hatası Av. Tevrat DURAN Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu 4 30-06-2009 15:14
gizli ayıp ihbarı gerekli mi? avukat erdoğan Meslektaşların Soruları 1 02-07-2008 16:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04523492 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.