Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

savunma hakkını savunmak için yardıma ihtiyacım var

Yanıt
Old 20-01-2009, 14:05   #1
Av.Ali Çelik

 
Varsayılan savunma hakkını savunmak için yardıma ihtiyacım var

Değerli üyeler, Saygıdeğer meslektaşlarım ;

Davalı vekili olarak görev yaptığım bir davada naib hakim hakkında şu ifadeyi kullanmıştım :

"Mahkemenin benzer durumlar altında vermiş olduğu birbiri ile çelişen ve zıt yöndeki arakararlar, naip hakimin yanlış da olsa standard bir uygulama içerisinde olmadığını, tersine kararların hatalı oldukları kadar aynı zamanda keyfi olduklarını göstermektedir"

Sanırım buradaki KEYFİ nitelemesi hakimi çok kızdırmış olacak ki, hakkımda yaptığı suç duyuru neticesinde, savunma sınırlarını aştığım gerekçesi ile TCK 125/3 maddesi gereğince hakkımda dava açıldı.

Savunma dokunulmazlığı ile ilgili Yargıtay kararları ile kriterleri biliyorum. Ancak, mutlaka benzeri olaylar yaşamış arkadaşlar vardır. Özellikle, dilekçelerinde mahkeme kararlarını keyfi olarak nitelemiş, hakkında dava açılmış ve beraat etmiş veya hiç dava açılmadan soruşturması kapanmış veya hakimin suç duyurusunda dahi bulunmadığı arkadaşlar, dilekçelerinden bir örnek ve olayın yaşandığı mahkeme adı ile dava numarasını mail olarak veya 0 242 247 8448 nolu fax numarasına gönderirlerse, savunmamı "KEYFİ" ifadesinin objektif olarak hakaret içermediği ve bir çok hakimin bu ifadeden alınmadığı, suç duyurusunda bile bulunmadığı, bu davadaki hakimin biraz aşırı alınganlık yaptığı üzerine kuracağım.

Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Saygılarımla ,

Av.Ali Çelik
Old 20-01-2009, 16:46   #2
avturker

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım benim başıma gelmemekle beraber bir avukat büyüğüm A.C.M. de görülmekte olan davasında kullandığı ifadelerden dolayı şikeyet edildi. Şikayete konu dilekçede hakaret unusur içerdiği iddia edilenbeyanlar;
' ....salıverme kararını saygı ile karşıladığımız söylenemez.... Mahkeme asli fail olarak ...... i mahkum edip diğer sanıkları müessir fiil suçlamasıyla düşük hapis ve para cezaları taktir etmekle geçiştirecektir. .... Sayın mahkemede bu dava ile birlikte iki davam mevcuttur. .... E sayılı dosyada bir yumruk darbesiyle ölen maktüle mukabil ölüm sebebine iştirak söz konusu olmadığı halde üç sanığın tutukluluk halleri devam etmektedir..... Mahkemenizin vermiş olduğu çelişkili kararlar kamunun adalete olan güven duygusunu sarsmaktadır. Şu davada ben görevimi yapmanın huzuru içindeyimm, yüksek kurulunuzunda tahliye kararı karşısında elini vicdanına koyup muhakeme etmesi sonucu aynı huzuru duyabilmesini temenni ediyorum.' şeklindedir.

Bu soruşturma sonucunda ilimize en yakın Elazığ A.C.M tarafından dilekçede şikayete konu edilen beyanların '...sözü edilen beyanların iddia ve savunma sınırları içinde kaldığı hakaret teşkil edici bir durum yaratmadığı gibi mahkemenin saygınlığına yönelikte küçük düşürücü nitelikte olmadığı avukat olarak mesleğinin gereğini yerine getirerek salıverme kararının hukuka uygun olmadığını ifade etmek durumundaki bu noktadaki hukuki görüşünü ileri süren avukatın sözü edilen beyanlar nedeniyle üzerine atılı suçların yasal unsurları oluşmadığı.....' sebepleriyle son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair karar verilmiştir.

Şu anda fax yada e-mail gönderemiyorum ancak bu kararın işinize yarayacağını düşünüyorsanız perşembe gününden sonra ulaştırabilirim.
Umarım yardımcı olabilirim. Yaşadığınız süreçten dolayı büyük üzüntü duyduğumu dile getirmek isterim.
Old 20-01-2009, 16:54   #3
FYLOZOF

 
Varsayılan

sayın meslektaşım size, Haksız Tutuklama sebebiyle Açtığım bir davada Sivas Ağır Ceza Mahkemesinin kararının bir kısmını buraya yazıyorum.
kararın bir paragrafı aynen şöyle;
'' Manevi tazminat miktarı tamamen göreceli, kişinin sosyal , çevre, işi, yaşı , yerinde cinsiyeti, ruh hali ve atılı suçun niteliği ile yargılandığı yerin dahi etkili olduğu bir tazminat tipidir. Genç kızın siyasi kadrolar tarafından u sebeplerle yada kaymakam tabir edilen idarecilerin keyfi uygulamaları ile çok rahat suçlanabildiği, SAVCILARIN İŞLERİNİ SAVARAK EYLEMİN NİTELİĞİNİN NE OLDUĞUNU TASVİF ETMEDEN, rapor almaya ve en azından yerel serbest bilirkişiler eliyle basit de olsa bir rapor alıp davayı ona göre açmadığı, YARGIÇLARIN GELEN DAVA DOSYALARINI TENSİPTE OKUMADIĞI NASIL OLSA HESAP SORULMAZ BİLİNCİ İLE TENSİP SONRASI HİÇ BİR ŞEY DEĞİŞMEDİĞİ HALDE, SUÇ VASFININ DEĞİŞME İHTİMALİNİ(!) yazarak KENDİ KARARLARINI YUTTUKLARI BİR ÜLKEDE manevi tazminatı aslında yüksek tutmak ve insan onuru ile dalga geçenlere RUCÜ etmek gerektiği anlaşılmaktadır.''
vs...
Bu karar bana tebliğ edildiğinde, gözlerime inanamadım. Bu kadar cesur ve kendi camiasını cesurca eleştiren hakimlerimiz de varmış dedim. saygılar...
Old 20-01-2009, 16:59   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU
E. 1994/4-14
K. 1994/44
T. 14.2.1994
• AVUKATIN HAKİME HAKARETİ ( Savunma sınırı )
• HAKİME HAKARET
• HAKARET ( Görevli hakime )
• SAVUNMA SINIRI ( Hakime hakaret )
• İHTİYATİ TEDBİR ( Hakime hakaret )
765/m.266/1
ÖZET : Aynı delillere dayanılarak hukuki sonuçlan farklı iki ayrı karar verilmesini, dosyaların yeterince incelenmesine ve hakimlerin taraflı davranmalarına bağlayan sanığın; bu durumu açıklamak için suça konu "Vukufiyetsizlik, tarafsızlık, adaletsizlik ve görevi savsama" sözlerini kullandığı; kullandığı sözlerle iddiasını vurgulayıp dikkat çekerek talebinin kabulünü sağlama çabasında olduğu saptandığına göre; bu oluşta müsnet suçun unsurları yoktur.

DAVA VE KARAR : Görevli Hakimlere hakaret suçundan sanık İbrahim Ceylan'ın TCK.nun 266 ncı maddesinin 1. fıkrasının 3. bendi uyarınca ( iki kez uygulanmıştır. ) Sonuçta 12 ay hapis ve 40.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Sakarya Ağır Ceza Mahkemesince verilen 15.9.1992 gün ve 51/179 sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen;

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 9.2.1993 gün ve 1992/8165-1993/634 sayı ile;

"... Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak: Sanığa yükletilen eylemler Sulh Hukuk Mahkemesince avukat olarak verdiği yargıcı red ve ihtiyati tedbir kararlarına itiraz dilekçelerinde yargıçlara "vukufiyetsizlik, tarafsızlık, adaletsizlik görevi savsama" gibi sözcükler kullanarak sövmekten ibarettir.

Sanığın bu suçlamaları olaylarla bağlantı kurarak yargıçların adaletsiz ve dosyaları incelemeksizin karar verdiklerini belirtmek için yazdığı C.Y.Y.nın 23. maddesine göre yargıçların yansızlığını yansıtma olgusuyla kullanılan bu sözcükler arasında zorunluluk ilişkisi bulunduğu ve böylece eyleminin hukuka uygunluk nedeni olan TCK.nun 486. maddesinin sınırları içinde kaldığı gözetilmeden hüküm kurulması" isabetsizliğinden üye M. Dinç'in oluşa, dosya içeriğine delillere ve gerekçeye göre mahkemenin ulaştığı sonuç usul ve yasaya uygun bulunduğundan hükmün onanması gerektiği görüşü ile sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum" biçimindeki karşı oyuyla kararı bozmuştur.

Yerel Mahkeme ise 8.4.1993 gün ve 89/68 sayı ile;

Hakimlere yönelik olarak dilekçelerde kullanılan söz sıfat ve atıflar dava ile ilgili olmayan savunma sınırlarını aşan yazı ve sözlerdir.

Bu nedenle sanığın kasıtlı olarak kullandığı sözlerin savunma sınırlan içinde kaldığı söylenemez" biçimindeki açıklamalarla önceki hükümde direnmiştir.

Bu hüküm de sanık ve C. Savcısı tarafından süresinde temyiz edildiğinden dosya Yargıtay C. Başsavcılığının onama istekli 7.1.1994 gün ve 4/58812 sayılı tebliğnamesiyle Birinci Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

YARGITAY CEZA GENEL KURULU KARARI:

İncelenen dosyaya göre;

Avukat olan sanığın davacılar vekili sıfatıyla Sulh Hukuk Mahkemesine verdiği hakimi red ve yeniden tedbir kararı verilmesi istemlerini içeren 25.8.1989 ve 29.8.1989 günlü dilekçelerde görevli hâkimlere yönelik olarak "Vukufiyetsizlik, tarafsızlık, adaletsizlik ve görevi savsama" gibi sözcükler kullanmak suretiyle onlara hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık sarfedilen bu sözlerin hakaret suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkindir.

Dosyanın incelenmesi sırasında bir kısım Üyeler "Sanık, mağdur hâkimleri idari yönden şikayet etmiştir. Bu şikayetlerin sonucu merciinden araştırılıp bundan sonra karar verilmesi gerekir." biçimindeki açıklamalarla hükmün eksik inceleme yapılması nedeni ile bozulması yönünde görüş bildirmişlerse de, yapılan oylama sonunda soruşturmanın genişletilmesine gerek olmadığına oyçokluğu ile karar verilip, işin esasının incelenmesine geçilmiştir.

İncelenen maddi olayda sanığın istemi doğrultusunda konulan tedbir kararının delillerde bir değişiklik olmadığı halde kaldırılmasına karar verilmiştir.

Aynı delillere dayanılarak hukuki sonuçları farklı iki ayrı karar verilmesini dosyaların yeterince incelenmemesine ve hakimlerin taraflı davranmalarına bağlayan sanığın, bu durumu açıklamak için suça konu sözleri kullandığı, kullandığı sözler ile iddiasını vurgulayıp dikkat çekerek red talebinin kabulünü sağlama çabasında olduğu saptandığına göre bu oluşta müsnet suçun yasal unsurları yoktur.

Bu itibarla yerel mahkeme direnme kararının bozulmasına karar verilmelidir.

Çoğunluk görüşüne katılmayan Kurul Üyeleri "direnme hükmünün haklı nedenlere dayandığını belirterek Onanması" yönünde oy kullanmışlardır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme direnme hükmünün isteme aykırı olarak ( BOZULMASINA ) oyçokluğu ile karar verildi.
Old 20-01-2009, 17:13   #5
sultanisik

 
Varsayılan

Bu konuyla ilgili CEZA HUKUKU ÇALIŞMA GRUBU'ceza davasında savunma içeriği nedeniyle açılan hakaret davası 'başlıklı kısımında size yardımcı olacağını düşünmekteyim.Kolaylıklar dilerim...Saygılarımla.
Old 21-01-2009, 16:55   #6
Av.Ali Çelik

 
Varsayılan teşekkürler

Öncelikle nazik cevabınız ve zaman ayırma inceliğini gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Bahsi geçen davalnın numarasını gönderebilirseniz, veya kararın bir örneğini 0 242 247 8448 nolu faksa gönderebilirseniz amacımıza ulaşmış oluruz. Saygılarımla . Av. Ali Çelik
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
çok acil yardıma ihtiyacım var konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 18-05-2008 22:32
yardıma ihtiyacım var verimli çalışma konusunda REX Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 2 22-04-2007 10:07
Sakarya Adliyesi'ndeki dosyamla ilgili yardıma ihtiyacım var avherdogru Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 2 09-11-2006 17:53
Antalya'dan ufak bir yardıma ihtiyacım var. kağanulaş Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 4 11-10-2006 09:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04809093 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.