Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Limited Şti. ve Ortaklıktan Çıkma

Yanıt
Old 13-08-2007, 13:25   #1
Av. D. Koca

 
Varsayılan Limited Şti. ve Ortaklıktan Çıkma

Herkese İyi Günler.

2 ortaklı limited şirketten bir ortak (A) aralarında çıkan anlaşmazlıklar sonucu 2006 Aralık ayında kurulan şirketten, 2006 Ağustos'unda (%49 paylı) ayrılmak ister ve %51 payı olan ortakla (B) ve payı alacak olan C ile belli bir ücrette sözlü olarak anlaşırlar.

A: ayrılmak isteyen: %49
B: C ile beraber payı almak isteyen (%51)


B ile C amca ve yeğendirler. Beraber hareket etmektedirler.

(Şirket 10 bin Ytl ile kurulmuştur. Şirket , kargo acentalığı yapmak için kurulduğundan dolayı, kurulurken mecburi demirbaş ve taşıma aracı alımı yapılmıştır.)

B ve C , A ile yaptıkları sözlü anlaşmaya aykırı olarak şirket kurulurken eksik ödediği sermaye ve kuruluş masrafları ve %49 payın bedeli olarak ödemesi gereken ücreti ödememiş , sadece eksik sermaye ve kuruluş masrafları için gereken tutarı ödemiştir.

Geri kalan parayı da vermemek için oyalamışlar ve bahaneler öne sürüp, daha düşük bir para vermek istemişlerdir.



Bu arada ayrılmak isteyen ortak, bu oyalanma sürecinde anlaşmazlıklar had sayfaya çıktığı için limited şirketin bürosuna da uğramaz.

Muhasebeci üzerinden bilgi edinir.

Bu oyalama sürecinde A, 2006 Ağustos ayında TTK'ya aykırı olarak 3/4 nisabına uymayarak, payının % 10'ununu C'ye devreder. C'yi 20 yıllığına şirkete müdür atar.

Pay devrine ilişkin bir sözleşme yoktur ve ödenen tutarda şirket kuruluşunda eksik ödenen tutara ilişkindir.

2006 yılının kar payı henüz dağıtılmamıştır.

Şirketin kar ettiği muhasebe ve kargo acentasının ilgili kayıtlarında gözükmektedir.

Sorular:

1-)

3/4 nisabının ihlali halinde, karar, yok hükmünde midir yoksa 3 aylık zamanaşımına tabi, iptal edilebilir kararlardan mıdır?

2-)

Kar payı dağıtılmadığı taktirde ne tür bir dava açmak gerekir; noter ihtarı + Ticaret Mahkemesi'nde "???" davası.

Kar payı dağıtıldı ise ve müvekkilime bu durum haber verilmedi dava bir alacak davası olarak Hukuk Mahkemesi'nde mi açılır? ( noter ihtarı+?)

3-)

Ortaklıktan Çıkma Davası Dilekçesi'nde ayrıca belirtilmesi gerekn bir husus var mıdır yoksa konuya "ortaklıktan çıkma" yazıp, sebeplerini sıralamak yeterli midir?

Yardımcı olan arkadaşlara ve büyüklerimize şimdiden teşekkürler.
Old 14-08-2007, 00:20   #2
bilal_deu

 
Varsayılan

bildiğim kadarıyla 2 ortaklı bir limited ortaklıkta, bir ortağın çıkması demek, ortaklığın infisah etmesi demektir Yargtay kararlarına göre. Mahkemeden böyle bir talep halinde mahkeme ortaklığın infisah ettiğine karar verir. Kolay gelsin...
Old 14-08-2007, 01:47   #3
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/13520
Karar: 2004/7211
Karar Tarihi: 28.06.2004
ÖZET: İki kişilik bir limitet ortaklıkta ortaklardan birinin çıkarılmasına mahkemece izin verilmesi, sonucu itibariyle, tek kişilik limitet şirketin devamına imkan tanıma neticesini doğuracağından, TTK. nun 551/2 nci maddesindeki çıkma hakkının ancak ikiden fazla ortaklı limitet şirketlerde uygulanmasının mümkün olacağının kabulü gerekir. İki ortaklı limitet şirkette ortaklardan biri şirketten çıkarmasına izin verilmesini isteyemeyeceğinden, bu ortak ancak aynı maddede düzenlenmiş bulunan fesih hakkını kullanabilir.
(6762 S. K. m. 551)
Dava: Taraflar arasında görülen davada Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 20.06.2003 tarih ve 2003/7 - 2003/169 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı şirket müdürü tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi D. Çakıroğlu tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Karar: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 16 hisse payı sahibi olduğunu, şirketin kuruluşundan beri yaklaşık 5 yıl geçmesine rağmen hiç kar payı dağıtılmadığını, şirket kötü yönetildiğinden sürekli zarar ettiğini, şirket yönetiminin kendilerine bilgi vermediğini, hesapları incelettirmediğini ileri sürerek, müvekkilinin haklı nedenle şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, halen şirketin davacı dışında iki ortağı daha bulunduğu, TTK. nun 551 nci maddesi gereğince ortakların muhik nedenlere dayanarak şirketten çıkabileceği, davalı şirketin zarar ettiği, dolayısıyla iyi yönetilmediği, kar dağıtılmadığı ve hesap verilmediği tespit edildiğinden muhik nedenlerin gerçekleştiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket müdürü temyiz etmiştir.
Dava, muhik sebeplerle ortaklıktan çıkma isteğine ilişkindir. Davalı şirket, 19.08.1998 tarihinde 5 ortaklı olarak kurulmuş olup, kurucu ortaklardan Ö. Karakaya 13.10.1998 tarihinde şirketteki tüm hissesini diğer ortak İ.Fevzi Tiftik'e devredip şirketten ayrılmıştır. Dosyada mevcut 23.08.2000 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayınlanan 05.07.2000 tarihli ortaklar kurulu kararına göre, İ. Fevzi Tiftik hisselerini diğer 3 ortağa devrederek ortaklıktan ayrılmış, Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/372 Esas ve 2001/231 Karar sayılı ilamı ile 01.10.2001 tarihinde ortak S. Yılmaz'ın ortaklıktan çıkarılmasına izin verilmesiyle şirkette sadece davacı R. Dikmenlioğlu ile İ. Özen ortak olarak kalmıştır. İki kişilik bir limitet ortaklıkta ortaklardan birinin çıkarılmasına mahkemece izin verilmesi, sonucu itibariyle, tek kişilik limitet şirketin devamına imkan tanıma neticesini doğuracağından, TTK. nun 551/2 nci maddesindeki çıkma hakkının ancak ikiden fazla ortaklı limitet şirketlerde uygulanmasının mümkün olacağının kabulü gerekir. İki ortaklı limitet şirkette ortaklardan biri şirketten çıkarmasına izin verilmesini isteyemeyeceğinden, bu ortak ancak aynı maddede düzenlenmiş bulunan fesih hakkını kullanabilir. Bu nedenle davacı R. Dikmenlioğlu'nun limitet şirketten çıkarılmasına izin verilmesine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken anılan devir ve mahkeme kararları gözetilmeksizin şirkette davacı dışında iki ortağın daha bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirket müdürü İ. Özen'in temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 28.06.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 14-08-2007, 14:05   #4
av.murat kalkan

 
Varsayılan

Sn. Koca,kanaatimce
1- Limited şirketlerde hisse devrinin geçerli olabilmesinin şartları, hisse devri sözleşmesinin noterde yapılması, ardından bu sözleşmenin 3/4 pay ve paydaş tarafından onaylanarak durumun ortaklar kurulu kararına geçirilmesi ve en sonunda da bu kararın ticaret sicilinde yayınlanmasıdır.

Bu hususların olmadığı bir durumda hisse devri geçersizdir.

2- Kar payı dağıtılmaması halinde direkt olarak mahkemeye gidilemez. Kar payının dağıtılması ancak ortaklar kurulu kararı ile ve paydaşların talebi ile yapılabilir. Bunun için de öncelikli olarak toplantı talep etmeniz ve toplantı konusu olarak da kar payı dağıtılmasını talep etmeniz gerekmektedir. Direkt olarak mahkemeye yapacağınız bir başvuru maalesef red ile sonuçlanacaktır.

3- Diğer meslektaşlarımın da belirtmiş olduğu üzere ortaklıktan ayrılma prosedürü ancak 3 veya daha fazla ortaklı bir limited şirkette vuku bulabilir. Yukarıdaki Yargıtay kararında açıkça anlatıldığı üzere 2 ortaklı bir limited şirkette ancak - şartları oluşmuşsa- şirketin feshi talep edilebilir. Yargıtay'ın bu konuda bir çok kararı var diye hatırlıyorum.

Saygılarımla,
Old 16-08-2007, 09:46   #5
Av. D. Koca

 
Varsayılan

1-)

3. ortak, TTK'nın " 3/4 pay ve paydaş tarafından onaylanma" şartına aykırı olarak işlemlerini yapmış.

Ticaret Sicili'nde de yeni ortaklık yayınlanmış.

Kararın fotokopisini aldım; devreden ile devralanın imzaları var, müvekkilimin imzası yok.

Ticaret odası memurları da ilginç bir biçimde yasaya aykırı olduğu halde başvuruyu kabul etmişler!

2-)

Kar payı ile ilgili yorum için teşekkürler. Sanırım toplantı çağrısnı noter aracılığıyla yapmalıyım ki mahkemede delil olsun.

3-)

2 ortaklı limited şirketten ayrılma yerine fesih davası davası açılması gerektiği yorumlarını bu sitede başka başlıklara da yazılmıştı.


Ben de o yorumlara dayanarak 3. kişinin TTK'ya aykırı ortaklığına itiraz etmeyi düşünmüyordum.

Şu an resmi kayıtlara göre şirket 3 ortaklı.

Böylece fesih yerine çıkma davası açabileceğim.

Mahkemede de TTK'ya aykırı yapılmış olan bu işlemi müvekkilim ile diğer ana ortak arasındaki "güvensizliğe" delil göstericeğim.


*

Poroy/Tekinalp/Çamoğlu'nun kitabında; haklı sebeplerin varlığında

-a) mahkemede haklı sebeplere dayanarak çıkma davası açılabilir,
-b) haklı sebepler bildirilerek LO'ya çıkma bildiriminde bulunulur...Kabul edilmezse ortak mahkemeye başvurur,

deniyor.

Ama doğrudan dava açılırsa mahkeme kötü niyetli görebilir belki, o yüzden b şıkkını uygulamak doğru sanırım.


Cevaplar için teşekkürler
Old 16-08-2007, 13:00   #6
bilal_deu

 
Varsayılan

Bence şuan söz konusu ortaklık 3 ortaktan oluşmamaktadır. Kurucu unsur olan ortakların onaylama şartı olmadan ticaret siciline yapılan böyle bir tescil, 3. ortağı ortak haline getirmez. Sicil memurunun işlemine karşı yargı yoluna gidilmelidir.
Old 16-08-2007, 13:38   #7
Av. D. Koca

 
Varsayılan

Sicil memurunun kararına karşı yargı yoluna gitmek benim için yararlı bir eylem değil ki.

Aksine bu durum benim işime geliyor, bu sayede "çıkma davası" açabileceğim.
Old 16-08-2007, 22:49   #8
bilal_deu

 
Varsayılan

Tabiki, ben mevcut olan durumu söylüyorum. Hangi yola başvuracağınız size kalmış bir durum.
Old 17-08-2007, 12:28   #9
Av. D. Koca

 
Varsayılan

İlginiz için sağolun.

Peki sizin dediğiniz yöntemi yapsaydım; butlan davası mı açacaktım? ( tabi bu durumda zamanaşımı da olmazdı).

İlk kafamı kurcalayan bu olmuştu; iptal davası mı butlan mı diye...
Old 12-09-2007, 21:52   #10
Av. Nasıroğlu

 
Varsayılan

Benim de bu konuda açtığım bir dava var usulsüz hisse devri ile ilgili ve karar iptal edildi.Ayrıca hisse devri sonucunda şirkette hisse alan yeni ortak ile eski ortağın birlikte aldıkları (müdürlük) temsil yetkisi de iptal edildi.Şu an yargıtayda.Hisse devri konusunda kanun 3/4 pay ve paydaş çoğunluğu şartını getirmiştir.

Limited şirketlerde Pay devri, ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek koşuluyla sonuç doğurabilir. Şirkete bildirme, pay devrinin muvafakatine yönelik olup, ortaklar kuruluna sunulması gerekmektedir.( Poroy –Tekinalp- Çam oğlu, Ortaklıklar Hukuku 2. cilt s.261)

Pay devri, limited şirketlerde şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek koşuluyla sonuç doğurur. Pay devrinin pay defterine kaydedilmesi için ortaklardan en az dörtte üçünün devre izin vermesi ve bunların esas sermayenin dörtte üçüne sahip olması gerekmektedir. Bu maddedeki sermaye ve ortak çoğunluğunun iki ortaklı limited şirketlerde uygulanması ancak oybirliğini gerektirir. Bu Maddede öngörülen sermaye ve ortak çoğunluğu, iki ortaklı Limited ortaklıklarda uygulanabilir mi?
Maddedeki çoğunluğun ikiden fazla ortaklıklarda uygulanması düşünülebilir. Maddedeki çoğunluğun iki ortaklıkta uygulanması ancak oybirliğini gerektirir .Bu nedenle maddedeki (3/4 çoğunluk) iki ortaklı limited ortaklıkta aranmaz.

( Ek 1 GÖNEN ERİŞ Açıklamalı -İçtihatlı Ticari İşletme ve Şirket II. Cilt )

Muvafakat, Pay devrinin pay defterine kaydedilmesi için de ¾ sermaye ve sayı çoğunluğuna sahip ortakların muvafakati gerekir. Sayıdaki ¾ oranı, ortakların iki kişi olduğu durumlar da bir kişi değil ikidir; ortakların üç kişi olduğu durumlarda iki kişi değil üç kişidir. Diğer bir ifade ile ortakların dörtten az olduğu durumlarda tüm ortakların oybirliği gerekmektedir.

Ayrıca Limited ortaklıklarda ortaklar kurulu (Genel Kurul) un nasıl yapılacağı T.T.K 538. maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre, Toplantıya ve yazılı olarak rey vermeye davet şirket mukavelesinde gösterilen şekilde ve eğer mukavelede bu hususta hüküm yoksa taahhütlü mektupla ve toplantıdan en az beş gün önce gündemi belirlemek suretiyle yapılır.Bu bilgiler doğrultusunda öncelikle hisse devrinin iptali ile temsilcinin yetkisizliğinin tespitinin istenmesi gerekir.

İki ortaklı Ltd Şirketlerinde en az iki ortak olması gerektiğinden ortaklıktan çıkma şirketin infisahı sonucunu doğuracaktır. Bu durumda yapacağınız şey şirketin muhik sebeplerden dolayı TTK 549. maddesi gereğince fesih ve tasfiyesini istemek olacaktır.
Old 17-09-2007, 13:17   #11
Av. D. Koca

 
Varsayılan

Yazdığınız tespitlere ben de katılıyorum ama benim niyetim şirketi fesh etmek değil, bu durumda değeri düşer.
Ama TTK'ya aykırı bir biçimde yapılmış olan pay devrine karşı çıkmazsam, şirket 3 ortaklı gözükecek.
Bu durumda hem çıkma davası , fesih davasına göre daha kolay olduğu için hem de ortaklıktan çıkma da devam eden şirketin payları daha değerli olacacağı için bizim yararımıza olacaktır.
Anladığıma göre biz itiraz etmediğimiz sürece TTK'ya aykırı geçkelmiş olan devir işlemine yargıç ta yargılamada resen müdahale edemeyecek.
Biz de davada bu durumu çıkma için gerekli bir muhik sebep yani güvensizliğe delil olarak göstericeğiz.
***
Araştırma yaptığım bir kitapta (Ortaklıklar ve Koop. Hukuku -Poroy-Tekinalp-Çamoğlu) esasen ihtar çekilmesine gerek olmadan da dava açılabileceği yazdığı halde ben yine de noterden ihtar çektim.
Hem kar payını istedim hem de çıkma için izin istedim.
Kar payını da hiçbir gerekçe olmadan dağıtmıyorlar.

Bu davanın (çıkma) dilekçe örneği verebilir misiniz?
Old 18-09-2007, 22:26   #12
Av. Nasıroğlu

 
Varsayılan

Yargıtay 11. HD 7401 E. 948 K.sayılı kararında özetle;TTK'nın 520.md.son fıkrası uyarınca payın devri hakkındaki sözleşmelerin yazılı şekilde yapılması ve imzaların noterce tasdik edilmesi gerektiği hükme bağlanmış olup , aksi halde geçersiz olduğu öngörülmüştür.Bu şekil şartı tamamen bir muteberlik şartıdır.Bu husus taraflarca ileri sürülmemiş olsa bile, mahkemece resen nazara alınması gerekir denmiştir.Taraflar arasındaki sözleşmeyi bu yönden incelemenizi tavsiye ederim.Sözleşmede şekil şartına uyulmamış ise ortaklık iki kişilik sayılacağından çıkma değil ancak tasfiye talep edebilirsiniz.
Kar payı hakkında ise,TTk 553.md sinde şirket mukavelesinde aksine hüküm bulunmadıkça ortaklar sermaye koyma borçlarını yerine getirdiği nispetle yıllık bilançoya göre elde edilmiş safi kardan pay alacakları öngörülmüş isede 534.md yollamasıyla 469.md sinde, kanuni ve ihtiyari yedek akçelerle kanun ve sözleşme hükümlerince ayrılması gerekli diğer paralar safi kardan ayrılmadıkça, kar payı dağıtılamayacağı belirtildiği gibi, aynı şekilde kar payı dağıtılmasına genel kurulca karar verilmedikçe kar payı dağıtılmayacağı öngörülmüştür.Ayrıca şirket sözleşmesinde kar payının ne şekilde dağıtılacağı düzenlenmişse bu da dikkate alınmalıdır.
Anlattığım hususları değerlendirerek tasfiye ya da çıkma kararını siz verin.Çıkma ile ilgili dilekçe hem ortaklık hem de ortakların tamamı aleyhine birlikte açılmalı, somut olayları belirterek (haklı nedenlerinizi)müvekkilinizin ortak olduğu limited şirketten çıkma ve bunun neticesinde sermaye ve kar payının ödenmesine karar verilmesi talebinizi yazacaksınız.
Old 22-09-2007, 14:20   #13
Av. D. Koca

 
Varsayılan

Mahkeme re'sen nazara alıcaksa mecbur fesih davası açmam gerekecek.

Bu bilgi için teşekkürler.
Old 08-12-2011, 14:50   #14
Av. D. Koca

 
Varsayılan

*Dava hala devam ediyor...

*Biz itiraz etmedik, hakim re'sen dikkate almadı.

*Şirket 3 ortaklı sayıldığından, çıkma davası açılabildi.


*Davalı taraf(lar) vekili tasfiye payının dava tarihinden itibaren hesaplanmasını talep etti.

Biz ise Yargıtay'ın ilgili kararına dayanarak:

Alıntı:
" ...Ortağın, limited şirketten çıkarılmasına ilişkin mahkeme kararı inşai nitelikte olduğundan karar tarihinde hüküm ifade edecektir.Bu durumda, çıkarılan ortağın sermaye payı hesaplanırken, şirketin hüküm tarihine en yakın bir tarihteki sermayesinin rayiç değerinin belirlenmesi ve dolayısıyla davalının tasfiye payının da, bu tarihe göre hesaplanması gerekecektir...." -11. Hukuk Dairesi 2003/492 E., 2003/5870 K."

hüküm tarihinin esas alınmasını talep ettik.

*Bilirkişi raporları de bu yönde hazırlandı.

*Ancak bilirkişi raporlarında şöyle bir sorun ortaya çıkıyordu:

Bilirkişi raporunu 31 Aralık tarihli bilançolara göre hesaplayabiliyor.

Duruşmaların uzun aralıklarla yapılması ve raporlara itiraz sonucu, rapor güncelliğini yitirmiş oluyor.

Mesela 2008 Ekim ayında dosyaya bilirkişiye gidiyor, 2009 Şubat'ında duruşmada raporlar davacı ve davalılara sunuluyor, iki taraftan biri ya da ikisi itiraz için mehil talep diyor. Dava 2009 Mayıs'ına erteleniyor.

Ama eldeki rapor 2007 31 Aralık tarihli bilançoya göre olduğundan aradaki 1 yıl ( 2008 31 Aralık) eksik kalmış oluyor.

* Bu bir örnekti. Bundan başka raporun geç gelmesi, rapora başka sebeplere itirazlar...vb olaylardan da rapor güncelliğini yitirebiliyor.

* Davalı tarafn şirketin kar etmediği iddiasına rağmen ilk raporda kar ettiği ortaya çıkmıştı.

Ancak aradan geçen süre nedeniyle raporun hüküm tarine en yakın sermaye rayiç bedelinin hesaplanabilmesi için güncellenmesi talebinde bulunduğumuzda son yıl şirketin zarar etmesi(?) nedeniyle tasfiye payımız yükseleceğine düştü.

* Şirketin kasti olarak zarara uğratıldığına şüphe etmemize neden olan hususlar için bilanço üzerinden bazı örneklerle itiraz ettik, bilirkişi sözkonusu hususların vergi dairesince incelenebileceğini ve bu yönde tespiti olursa raporda değerlendirebilecekleri yanıtını verdi.

* Ayrıca davalıların vergi ve prim borçlarını da dava boyunca ödemediklerini yakın zamanda gelen tebliğlerle öğrendik.

* (Bazı nedenlerden kayyum talebinde de bulunmamıştık)

Benzer bir davayı benim gibi ilk defa açacaklar için özetledim ki, karşılarına çıkabilecek sorunlar hakkında bilgi sahibi olsunlar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Limited Şirketlere Ortaklıktan Çıkarma MGDurbin Meslektaşların Soruları 7 18-02-2006 14:05
Ortaklıktan İhraç Uzaklaştırma ahmetsancar Hukuk Soruları Arşivi 0 29-09-2004 20:43
Limited Sirkette Ortaklıktan Cıkma yaso Hukuk Soruları Arşivi 7 22-04-2002 00:37


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05442905 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.