Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sigorta Tahkim Komisyonuna Karşı Kanun Yolu

Yanıt
Old 24-10-2017, 10:02   #1
siloos

 
Varsayılan Sigorta Tahkim Komisyonuna Karşı Kanun Yolu

Merhaba,
Ben sigorta şirketi ile doğan anlaşmazlığımız için il önce Sigorta Tahkim Kuruluna başvurdum ve başvurum reddedildi. Devamla işbu red kararına itiraz ettim ve Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine başvurdum yine reddedildi
Ama haklı olduğumuzu düşünüyorum. Başvuru miktarı 40.000TL'nin üzerinde olduğu için kanun yolları açık, eskiden olsa temyize tabi diye biliyordum. Şimdi biraz araştırdım ve istinafa tabi olduğu yönünde karar buldum. Ancak aklımı karıştıran Ticaret Mahkemelerinin de görevli olduğunu söyleyenler.
Şimdi ben, Bölge Adliyesinin görevi ile istinafa mı başvuracağım yoksa başka bir yolu mu var açıkçası sizlere danışmak istedim.
Şimdiden cevap için teşekkürler
Old 24-10-2017, 10:50   #2
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Merhaba,

Temyiz içinse, Komisyon dosyayı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderiyor ve değişik iş esas numarası verir. Raportörden bu numarayı öğrenerek kararı temyiz edebilirsiniz.


İptal davası içinse Bölge Adliye Mahkemesinde dava açılmalıdır.

İyi çalışmalar.
Old 24-10-2017, 15:19   #3
siloos

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan ÖZMEN
Merhaba,

Temyiz içinse, Komisyon dosyayı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderiyor ve değişik iş esas numarası verir. Raportörden bu numarayı öğrenerek kararı temyiz edebilirsiniz.


İptal davası içinse Bölge Adliye Mahkemesinde dava açılmalıdır.

İyi çalışmalar.

Sevgili Meslektaşım,
Cevabınız için öncelikle çok teşekkürler.
Ben sonunda komisyonu aradım ve sizin de dediğiniz gibi kendilerinin dosyayı re'sen ticaret mahkemesine götürüp değişik iş numarası aldıktan sonra temyiz edeceğimizi söyledi.

Ancak sizin iptal davasından kastınızın ne olduğunu anlayamadım. Ben ilk önce sigorta tahkime başvurdum reddedildi, sigorta tahkimin itiraz hakem heyetine başvurdum "2 haftalık sürede yasal yollar açık olmak kaydı" şerhi eklenerek yeniden reddedildi. Yasa yolunu araştırdığımda istinaftan önce temyiz kanun yolu olduğunu dolayısıyla Yargıtay'a başvuru yapıldığını öğrendim. Ancak Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2017/2064 E. 2017/4128 K. Sayılı ilamını görünce artık tahkim kararlarının temyiz değil istinaf kanun yoluna tabi olduğunu öğrendim ve dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemelerine göndermem gerektiğini düşündüm.

Açıkçası tam aklımda yapmam gerekeni belirlemişken (Değişik İş Numarasını alıp, ticaret mahkemesindeki o dosyadan istinafa başvurarak Bölge Adliye Mahkemesine dosyanın gönderilmesini talep edecektim ki) şimdi de iptal davası ve temyiz olmak üzere iki farklı durumdan bahsetmeniz yine aklımı karıştırdı.

İptal davası ile temyiz yolu farklı mıdır, rica etsem daha açıklayıcı anlatabilir misiniz?
Old 24-10-2017, 15:29   #4
moltisanti

 
Varsayılan

sayın meslektaşım,

hmuk dönemi sonrası hmk ile artık tahkim uyuşmazlıklarına kanun yolu olarak ''iptal davası'' belirlendi.

hmuk döneminde ise kanun yolu ''temyiz''di.

ancak 5684 sayılı kanunun 30/12 fıkrası özel bir hüküm getirerek bu kanundan kaynaklanan tahkim kararları için seçimlik kanunyolu kabul edilmiştir. tam emin olmamak ile birlikte yargıtay da içtihatlarında iki yolun da tercih edilebileceğini kabul etmektedir.

iki kanunyolunun arasındaki pratik fark ise;

iptal davalarında mahkeme incelemesini hmk da yazan sınırlı sebepler üzerinden yürütürken (işin esasına olabildiğince girmeden, usuli inceleme yapıyor)

temyizde ise esasına girerek inceleme yapılıyor. dolayısıyla kanun yolu bir tercih meselesi.
Old 24-10-2017, 16:29   #5
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan siloos
Sevgili Meslektaşım,
Cevabınız için öncelikle çok teşekkürler.
Ben sonunda komisyonu aradım ve sizin de dediğiniz gibi kendilerinin dosyayı re'sen ticaret mahkemesine götürüp değişik iş numarası aldıktan sonra temyiz edeceğimizi söyledi.

Ancak sizin iptal davasından kastınızın ne olduğunu anlayamadım. Ben ilk önce sigorta tahkime başvurdum reddedildi, sigorta tahkimin itiraz hakem heyetine başvurdum "2 haftalık sürede yasal yollar açık olmak kaydı" şerhi eklenerek yeniden reddedildi. Yasa yolunu araştırdığımda istinaftan önce temyiz kanun yolu olduğunu dolayısıyla Yargıtay'a başvuru yapıldığını öğrendim. Ancak Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2017/2064 E. 2017/4128 K. Sayılı ilamını görünce artık tahkim kararlarının temyiz değil istinaf kanun yoluna tabi olduğunu öğrendim ve dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemelerine göndermem gerektiğini düşündüm.

Açıkçası tam aklımda yapmam gerekeni belirlemişken (Değişik İş Numarasını alıp, ticaret mahkemesindeki o dosyadan istinafa başvurarak Bölge Adliye Mahkemesine dosyanın gönderilmesini talep edecektim ki) şimdi de iptal davası ve temyiz olmak üzere iki farklı durumdan bahsetmeniz yine aklımı karıştırdı.

İptal davası ile temyiz yolu farklı mıdır, rica etsem daha açıklayıcı anlatabilir misiniz?

Değerli meslektaşım,

İptal davası, sınırlı sayıda durum için istisnai olarak gidilen bir kanun yoludur. HMK'daki iptal davası için belirtilen nedenler eğer sizin davanızda söz konusu değilse, size bildirilen D.İş dosyası üzerinden kararı Asliye Ticaret Mahkemesi kanalıyla temyiz etmeniz gerekir.
Old 24-10-2017, 18:18   #6
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

T.C.
Yargıtay
17. Hukuk Dairesi

Esas No:2017/2064
Karar No:2017/4128
K. Tarihi:

-K A R A R-
5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başlamıştır.

5684 Sayılı Sigortacılık Kanunun “Sigortacılıkta Tahkim” başlıklı 12. maddesinin son cümlesinde “Temyize ilişkin usul ve esaslar hakkında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun uygulanır” düzenlemesi, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 447/2 maddesi “Mevzuatta yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerinin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.” düzenlemesi ile sigortacılıkta tahkim ile ilgili kanun yolunda Hukuk Muhakemeleri Kanunun uygulanacağı anlaşılmaktadır. Ayrıca 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/5. maddesinde diğer kanunlarda temyiz edilebileceği veya haklarında Yargıtay’a başvurulabileceği belirtilmiş olup da bölge adliye mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işlere ilişkin nihai kararlarına karşı, bölge adliye mahkemelerine başvurulabileceği düzenlenmiştir.

HMK.’nın 439/1 maddesinde hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabileceği, iptal davasının ise tahkim yerindeki mahkemede açılabileceği, HMK’nın 410. maddesinde ise tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkemenin tahkim yeri bölge adliye mahkemesi olduğu düzenlenmiştir. HMK.’nın 361. maddesinde bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde temyiz yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir.

Ayrıca 28 Haziran 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 Sayılı Kanunun 45. maddesi ile 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası değiştirilerek 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa ve 21/6/2001 tarihli ve 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanununa göre yapılan tahkim yargılamasında; tahkim şartına ilişkin itirazlara, iptal davalarına, hakemlerin seçimi ve reddine yönelik davalar ile yabancı hakem kararlarının tanıma ve tenfizine yönelik davalara asliye ticaret mahkemesinin heyetçe karar vereceği düzenlenmiştir.

Bütün bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde HMK.’nın 439/1. maddesi gereği hakem heyeti kararlarına karşı yalnız iptal davası açılabileceği anlaşılmaktadır. HMK’nın 439. maddesinin 6. fıkrasında iptal davasına karşı temyiz yolunun açık olduğu belirtilmiştir. Ancak bu düzenleme HMK’nın 410. maddesi gereği tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkeme tahkim yeri bölge adliye mahkemesine uygun olarak yapılmış bir düzenlemedir.

Hakem heyeti kararlarına karşı açılacak iptal davalarında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 410. maddesi ile daha sonra yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 45. maddesi ile değişik 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında görevli mahkeme konusunda düzenlemeler bulunmaktadır. HMK.’nın 410. maddesinde hakem heyeti kararlarına karşı açılacak davada Bölge Adliye Mahkemelerini görevli sayılırken 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası asliye ticaret mahkemelerini görevli saymıştır. İptal davalarına ister HMK’nın 410. maddesi gereği bölge adliye mahkemesince bakılsın, ister 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası gereği asliye ticaret mahkemelerince heyet halinde bakılsın, HMK’nın 361. maddesi gereği temyiz yoluna başvurulabilmesi için bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Bu durum istinaf yargı yolunun getirilmesindeki amaç olan kararların iki dereceli denetim sistemine tabi olması ilkesine de uygun düşecektir.

Bu nedenle bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem heyeti kararları istinaf kanun yoluna tabi olup, inceleme bölge adliye mahkemesince yapılacağından dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 17/04/2017 tarihinde Üye B.Aydın'ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

Başkan Üye Üye Üye Üye
A.Ş.Sertkaya M.Özcan H.Tuztaş R.Eğri B.Aydın

(Karşı Oy)
03.06.2007 tarihinde kabul edilip 14.06.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 1.maddesinde belirtildiği gibi bu kanun amaçlarından birisi sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesine yönelik olarak sigorta tahkim sistemi ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Sigortacılık Kanunu'nun 30.maddesinde sigortacılık tahkiminin usul ve esasları düzenlenmiştir. Kanun'un 30/12 maddesinde “Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir” şeklinde hüküm mevcut olup 13.06.2012 tarihli 6327 Sayılı Kanun’un 58.maddesiyle bu hüküm “Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir. Ancak tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumda herhalükarda temyiz yolu açıktır.” şeklinde değiştirilmiştir
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nun 439.maddesine göre hakem kararlarına karşı sadece iptal davası açılabilir. Oysa sigortacılık tahkiminde geçerli kılınan kanun yolu açıkça temyizdir. Sigortacılık Yasasından sonra 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’dan dokuz ay kadar sonra 13.06.2012 tarihli 6327 sayılı kanunla yapılan değişiklik sonrasında da temyiz edilebilirlik hükmü değiştirilmemiş ve yeni temyiz gerekçeleri eklenmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun 341/5 maddesindeki düzenleme ilk derece mahkemelerince verilen kararlara ilişkin olup sigortacılık yasasına göre hakemlerin kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine hakem heyetince verilen kararlara karşı bu madde uygulanamaz. Yine HMK 361, 410 ve 439.maddelerinin de Sigortacılık Yasası'nın 30/12.maddesinde yapılan özel düzenleme karşısında uygulama yeri olmayıp özellikle sigorta tahkim yönteminin düzenlenmesinin temel amaçlarından birisinin yargılama sürecini hızlandırmak olduğuda dikkate alındığında kanun koruyucu tarafından sürecin çabuk sonuçlanabilmesi için iptal davası yoluna gidilmesinin arzu edilmediği anlaşılmaktadır. Aksi halde kanun koyucunun açık düzenlemesine rağmen HMK'da düzenlenen genel tahkim sistemine ilişkin iptal davası yoluna gidilmesi kanun koyucunun özel iradesine de aykırılık teşkil edecektir.
Açıklanan nedenlerle Sigortacılık Yasasında açıkça belirtilen kanun yolu temyiz olduğundan Sayın Çoğunluğun hakem kararlarına itiraz üzerine hakem heyetince verilen kararların istinaf kanun yoluna tabi olduğu görüşüne katılmamaktayım.
Üye
Belma Aydın
www.hukukmedeniyeti.org
Old 27-10-2017, 15:21   #7
siloos

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan ÖZMEN
Merhaba,

Temyiz içinse, Komisyon dosyayı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderiyor ve değişik iş esas numarası verir. Raportörden bu numarayı öğrenerek kararı temyiz edebilirsiniz.


İptal davası içinse Bölge Adliye Mahkemesinde dava açılmalıdır.

İyi çalışmalar.

Sayın Meslektaşım,
Size aynı konuda yeniden danışmak istiyorum.
Dediğiniz gibi komisyon dosyayı ticaret mahkemesine gönderdi ve değişik iş numarası aldı. ben de değişik iş numaralı dosyaya istinaf başvuru dilekçemi gönderdim ve harçlarını ödedim.
Değişik iş dosyasından karar çıktı ancak kararda dosyanın bölge adliye mahkemelerine gönderilmesine ilişkin herhangi bir karar yok. kararda "iptal davası davası açılıp açılmadığının bildirilmesi için taraflara tebliğ yapılmasına, dava açıldığının bildirilmesi halinde dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesini, dava açılmaması halinde ise dosyanın saklanmasına" yazıyor.
dediğiniz gibi iptal davası esasa girmeden şekli bir inceleme imiş, bense esasa girilmesini istediğim için istinaf yoluna başvurdurum. ancak değişik iş dosyasında buna ilişkin herhangi bir ibare yok. bir eksiklik mi var acaba? prosedürü biliyor musunuz?
Old 27-10-2017, 15:30   #8
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan siloos
Sayın Meslektaşım,
Size aynı konuda yeniden danışmak istiyorum.
Dediğiniz gibi komisyon dosyayı ticaret mahkemesine gönderdi ve değişik iş numarası aldı. ben de değişik iş numaralı dosyaya istinaf başvuru dilekçemi gönderdim ve harçlarını ödedim.
Değişik iş dosyasından karar çıktı ancak kararda dosyanın bölge adliye mahkemelerine gönderilmesine ilişkin herhangi bir karar yok. kararda "iptal davası davası açılıp açılmadığının bildirilmesi için taraflara tebliğ yapılmasına, dava açıldığının bildirilmesi halinde dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesini, dava açılmaması halinde ise dosyanın saklanmasına" yazıyor.
dediğiniz gibi iptal davası esasa girmeden şekli bir inceleme imiş, bense esasa girilmesini istediğim için istinaf yoluna başvurdurum. ancak değişik iş dosyasında buna ilişkin herhangi bir ibare yok. bir eksiklik mi var acaba? prosedürü biliyor musunuz?

Değerli meslektaşım,

Eğer işin esasına girilmesini istiyorsanız dosyayı temyiz etmelisiniz. İptal davası istisnai bir yoldur ve iptal davası istinaf mahkemelerinde açılır.

Bu nedenle, -işin esasına girilmesini istiyorsanız- Asliye Ticaret Mahkemesi kanalıyla dosyanızı temyiz etmeniz gerekiyor.

Saygılarımla
Old 27-10-2017, 15:51   #9
siloos

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan ÖZMEN
Değerli meslektaşım,

Eğer işin esasına girilmesini istiyorsanız dosyayı temyiz etmelisiniz. İptal davası istisnai bir yoldur ve iptal davası istinaf mahkemelerinde açılır.

Bu nedenle, -işin esasına girilmesini istiyorsanız- Asliye Ticaret Mahkemesi kanalıyla dosyanızı temyiz etmeniz gerekiyor.

Saygılarımla

Değişik İş numaralı dosyaya dosyanın istinafa gönderilmesini içeren dilekçemi verdim ve harçları yatırdım. O halde ticaret mahkemesi değişik iş sayılı dosya üzerinden başvurumu Bölge Adliye Mahkemesine gönderecektir. Böylelikle istinaf başvurumu da tamamlamış oluyorum.
Çok teşekkür ederim tekrar, iyi çalışmalar dilerim
Old 27-10-2017, 16:04   #10
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan siloos
Sayın Meslektaşım,
Size aynı konuda yeniden danışmak istiyorum.
Dediğiniz gibi komisyon dosyayı ticaret mahkemesine gönderdi ve değişik iş numarası aldı. ben de değişik iş numaralı dosyaya istinaf başvuru dilekçemi gönderdim ve harçlarını ödedim.
Değişik iş dosyasından karar çıktı ancak kararda dosyanın bölge adliye mahkemelerine gönderilmesine ilişkin herhangi bir karar yok. kararda "iptal davası davası açılıp açılmadığının bildirilmesi için taraflara tebliğ yapılmasına, dava açıldığının bildirilmesi halinde dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesini, dava açılmaması halinde ise dosyanın saklanmasına" yazıyor.
dediğiniz gibi iptal davası esasa girmeden şekli bir inceleme imiş, bense esasa girilmesini istediğim için istinaf yoluna başvurdurum. ancak değişik iş dosyasında buna ilişkin herhangi bir ibare yok. bir eksiklik mi var acaba? prosedürü biliyor musunuz?


Alıntı:
Yazan siloos
Değişik İş numaralı dosyaya dosyanın istinafa gönderilmesini içeren dilekçemi verdim ve harçları yatırdım. O halde ticaret mahkemesi değişik iş sayılı dosya üzerinden başvurumu Bölge Adliye Mahkemesine gönderecektir. Böylelikle istinaf başvurumu da tamamlamış oluyorum.
Çok teşekkür ederim tekrar, iyi çalışmalar dilerim

Emin olmak için tekrar belirtme ihtiyacı hissettim;

Eğer işin esasına girilmesini istiyorsanız dosyanızı temyiz etmelisiniz. Temyiz dilekçenizi, D.İş numarası veren Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla yapmalısınız. Bu durumda dosyayı inceleyecek olan kurum Yargıtay'dır.

Eğer iptal davası açarsanız dosyanız esas açısından incelenmeyecektir. İptal davası yargıtay değil, BAM tarafından incelenir.
Old 27-10-2017, 16:17   #11
siloos

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan ÖZMEN




Emin olmak için tekrar belirtme ihtiyacı hissettim;

Eğer işin esasına girilmesini istiyorsanız dosyanızı temyiz etmelisiniz. Temyiz dilekçenizi, D.İş numarası veren Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla yapmalısınız. Bu durumda dosyayı inceleyecek olan kurum Yargıtay'dır.

Eğer iptal davası açarsanız dosyanız esas açısından incelenmeyecektir. İptal davası yargıtay değil, BAM tarafından incelenir.

Cevabınız için çok teşekkür ederim,
Ancak sanıyorum ben bir türlü anlayamıyorum olayı.
İtiraz Hakem heyeti kararına karşı iki yol var;
1. iptal davası (hmk da açıkça yazıyor ve şekli inceleme yapıyor)
2. temyiz (ancak yukarıdaki yargıtay kararı doğrultusunda artık temyiz değil istinaf oluyor- yanlış anlamadıysam- ve dolayısıyla bölge adliye mahkemesine gönderiliyor- ayrıca eski kanunda temyize başvurulabileceği yazarken hmk da temyize yada istinafa ilişkin bir şey yazmıyor- sadece yukarıdaki yargıtay kararına göre istinaf yoluna başvurulabileceği için dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerektiği yazıyor)

yanlış mı anlıyorum?

ben dosyanın esastan incelenmesi için temyize (artık temyiz olmadığı için istinafa) başvuruda bulundum. yanlış mı yaptım? ticaret mahkemesinin kalemini aradım, tamam istinaf başvurunuz yapıldı biz dosyayı bölge adliye mahkemesine göndereceğiz dediler.
Old 27-10-2017, 16:30   #12
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan siloos
Cevabınız için çok teşekkür ederim,
Ancak sanıyorum ben bir türlü anlayamıyorum olayı.
İtiraz Hakem heyeti kararına karşı iki yol var;
1. iptal davası (hmk da açıkça yazıyor ve şekli inceleme yapıyor)
2. temyiz (ancak yukarıdaki yargıtay kararı doğrultusunda artık temyiz değil istinaf oluyor- yanlış anlamadıysam- ve dolayısıyla bölge adliye mahkemesine gönderiliyor- ayrıca eski kanunda temyize başvurulabileceği yazarken hmk da temyize yada istinafa ilişkin bir şey yazmıyor- sadece yukarıdaki yargıtay kararına göre istinaf yoluna başvurulabileceği için dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerektiği yazıyor)

yanlış mı anlıyorum?

ben dosyanın esastan incelenmesi için temyize (artık temyiz olmadığı için istinafa) başvuruda bulundum. yanlış mı yaptım? ticaret mahkemesinin kalemini aradım, tamam istinaf başvurunuz yapıldı biz dosyayı bölge adliye mahkemesine göndereceğiz dediler.

Sigorta Tahkim Komisyonu kararları için iptal davasında yukarıda meslektaşımızın paylaştığı yargıtay kararı uygulanır.

Ancak 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30. maddesi gereği, 40.000-TL'nin üstündeki Sigorta Tahkim Komisyonu hakem kararları için HMK'daki temyize ilişkin usul kuralları uygulanır.

Saygılarımla
Old 27-10-2017, 18:25   #13
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan siloos
Değişik İş numaralı dosyaya dosyanın istinafa gönderilmesini içeren dilekçemi verdim ve harçları yatırdım. O halde ticaret mahkemesi değişik iş sayılı dosya üzerinden başvurumu Bölge Adliye Mahkemesine gönderecektir. Böylelikle istinaf başvurumu da tamamlamış oluyorum.

17.HD. önce yayınladığım kararı ile ve ayrıca aşağıdaki kararında da görüleceği üzere , "hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabileceği, iptal davasının ise ,BAM'da açılıp bu mahkemenin kararına karşı ancak temyiz yoluna başvurulabileceği " hususunu benimsemiştir. Sigortacılık K.nun 30 maddesi gereği "doğrudan temyiz yoluna da gidilebileceği " görüşü karşı oy gerekçesinde yer almış fakat çoğunluk tarafından benimsenmemiştir. Bu yönden soru sahibinin yukarıdaki alıntıda ifade ettiği düşünce ve davranış biçiminin 17.HD.sinin içtihatına uygun olduğu görüşündeyim. Dosyanın Yargıtaya sevki halinde emsal kararlarda yazılı olduğu gibi talebin yargıtayca kabul edilmeyip GÖNDERME kararı verileceği ihtimali kuvvetlidir.

17. Hukuk Dairesi 2017/3318 E. , 2017/7291 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

-K A R A R-
5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başlamıştır.

5684 Sayılı Sigortacılık Kanunun “Sigortacılıkta Tahkim” başlıklı 12. maddesinin son cümlesinde “Temyize ilişkin usul ve esaslar hakkında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun uygulanır” düzenlemesi, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 447/2 maddesi “Mevzuatta yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerinin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.” düzenlemesi ile sigortacılıkta tahkim ile ilgili kanun yolunda Hukuk Muhakemeleri Kanunun uygulanacağı anlaşılmaktadır. Ayrıca 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/5. maddesinde diğer kanunlarda temyiz edilebileceği veya haklarında Yargıtay’a başvurulabileceği belirtilmiş olup da bölge adliye mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işlere ilişkin nihai kararlarına karşı, bölge adliye mahkemelerine başvurulabileceği düzenlenmiştir.

HMK.’nın 439/1 maddesinde hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabileceği, iptal davasının ise tahkim yerindeki mahkemede açılabileceği, HMK’nın 410. maddesinde ise tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkemenin tahkim yeri bölge adliye mahkemesi olduğu düzenlenmiştir. HMK.’nın 361. maddesinde bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde temyiz yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir.

Ayrıca 28 Haziran 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 Sayılı Kanunun 45. maddesi ile 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş
Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası değiştirilerek 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa ve 21/6/2001 tarihli ve 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanununa göre yapılan tahkim yargılamasında; tahkim şartına ilişkin itirazlara, iptal davalarına, hakemlerin seçimi ve reddine yönelik davalar ile yabancı hakem kararlarının tanıma ve tenfizine yönelik davalara asliye ticaret mahkemesinin heyetçe karar vereceği düzenlenmiştir.

Bütün bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde HMK.’nın 439/1. maddesi gereği hakem heyeti kararlarına karşı yalnız iptal davası açılabileceği anlaşılmaktadır. HMK’nın 439. maddesinin 6. fıkrasında iptal davasına karşı temyiz yolunun açık olduğu belirtilmiştir. Ancak bu düzenleme HMK’nın 410. maddesi gereği tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkeme tahkim yeri bölge adliye mahkemesine uygun olarak yapılmış bir düzenlemedir.

Hakem heyeti kararlarına karşı açılacak iptal davalarında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 410. maddesi ile daha sonra yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 45. maddesi ile değişik 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında görevli mahkeme konusunda düzenlemeler bulunmaktadır.

HMK.’nın 410. maddesinde hakem heyeti kararlarına karşı açılacak davada Bölge Adliye Mahkemelerini görevli sayılırken 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası asliye ticaret mahkemelerini görevli saymıştır. İptal davalarına ister HMK’nın 410. maddesi gereği bölge adliye mahkemesince bakılsın, ister 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkındaki Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası gereği asliye ticaret mahkemelerince heyet halinde bakılsın, HMK’nın 361. maddesi gereği temyiz yoluna başvurulabilmesi için bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Bu durum istinaf yargı yolunun
getirilmesindeki amaç olan kararların iki dereceli denetim sistemine tabi olması ilkesine de uygun düşecektir.

Bu nedenle bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem heyeti kararları istinaf kanun yoluna tabi olup, inceleme bölge adliye mahkemesince yapılacağından dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 07.07.2017 gününde Üye B.Aydın'ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

03.06.2007 tarihinde kabul edilip 14.06.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 1.maddesinde belirtildiği gibi bu kanun amaçlarından birisi sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesine yönelik olarak sigorta tahkim sistemi ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Sigortacılık Kanunu'nun 30.maddesinde sigortacılık tahkiminin usul ve esasları düzenlenmiştir. Kanun'un 30/12 maddesinde “Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir” şeklinde hüküm mevcut olup 13.06.2012 tarihli 6327 Sayılı Kanun’un 58.maddesiyle bu hüküm “Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir. Ancak tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumda herhalükarda temyiz yolu açıktır.” şeklinde değiştirilmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nun 439.maddesine göre hakem kararlarına karşı sadece iptal davası açılabilir. Oysa sigortacılık tahkiminde geçerli kılınan kanun yolu açıkça temyizdir. Sigortacılık Yasasından
sonra 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’dan dokuz ay kadar sonra 13.06.2012 tarihli 6327 sayılı kanunla yapılan değişiklik sonrasında da temyiz edilebilirlik hükmü değiştirilmemiş ve yeni temyiz gerekçeleri eklenmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun 341/5 maddesindeki düzenleme ilk derece mahkemelerince verilen kararlara ilişkin olup sigortacılık yasasına göre hakemlerin kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine hakem heyetince verilen kararlara karşı bu madde uygulanamaz. Yine HMK 361, 410 ve 439.maddelerinin de Sigortacılık Yasası'nın 30/12.maddesinde yapılan özel düzenleme karşısında uygulama yeri olmayıp özellikle sigorta tahkim yönteminin düzenlenmesinin temel amaçlarından birisinin yargılama sürecini hızlandırmak olduğuda dikkate alındığında kanun koruyucu tarafından sürecin çabuk sonuçlanabilmesi için iptal davası yoluna gidilmesinin arzu edilmediği anlaşılmaktadır. Aksi halde kanun koyucunun açık düzenlemesine rağmen HMK'da düzenlenen genel tahkim sistemine ilişkin iptal davası yoluna gidilmesi kanun koyucunun özel iradesine de aykırılık teşkil edecektir.
Old 28-10-2017, 10:34   #14
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Yücel Bey karar paylaşımı için teşekkür ederim. Bilgilerimizi sayenizde güncellemiş olduk.

Bize de çok yeni tarihli bir Bölge İdare Mahkemesi kararı geldi, kararda dosyanın Yargıtay incelemesine tabi olacağı yazıyor. Bizi de yanıltan bu oldu ama sanıyorum Yargıtay'ın kararı geçerli olacaktır.

Saygılarımla
Old 12-08-2020, 12:22   #15
baruter

 
Varsayılan

İSTANBUL BAM 8.H.D.2019/623 E. 2020/1851 K.

Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen karara karşı İstinaf yasa yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gönderilmiş ise de;

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 19/06/2020 tarih ve 2019/4 Esas - 2020/1 Karar sayılı Kararı gereğince, Sigortacılık Kanununu 30. Maddesi ile kurulan Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararlarına karşı yasa yolu olarak Bölge Adliye Mahkemelerine gidilemeyeceği, doğrudan Yargıtay'a Temyiz Kanun yoluna başvurulması gerektiğine içtihadı birleştirme yoluyla karar verilmiştir.

Bu durumda söz konusu Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu Kararı gereğince; dairemizce istinaf incelemesi yapılamayacağından ve yasa yolu incelemesi bakımından temyize ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki biçimde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;

Yukarıda esas ve karar sayısı yazılı dairemiz dosyasının, temyiz incelemesi yapılabilmesi için Yargıtay 17

. Hukuk Dairesine gönderilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,

Esasın bu şekilde kapatılmasına,

Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 01/07/2020
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
araç değer kaybı için sigorta tahkim komisyonuna başvuru nasıl yapılır avtegan Meslektaşların Soruları 6 24-02-2020 14:57
Sigorta Tahkim Kurulu Kararına karşı iptal davası? sailor1981 Meslektaşların Soruları 3 24-12-2016 20:19
Sigorta Tahkim Kurulu Kararına Karşı İzlenecek Yol denizgürcan Meslektaşların Soruları 0 08-08-2016 17:02
Kesin Karara Karşı Kanun Yolu hukkuk Meslektaşların Soruları 14 02-02-2016 11:02
icra mahkemelerince verilen tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı başvurulacak kanun yolu düzenlemeleri kanun koyucunun yetkisindedir Av. Hulusi Metin Hukuk Haberleri 0 13-03-2013 07:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05821109 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.