Boşanma davasını kabul, davacının davasını takip etmemesi

Merhaba,

Bir müvekkil hakkında açılan boşanma davasında, ilk celseden sonra davacı taraf ortak eve geri dönmüş, ancak bu defa davalı taraf evden ayrılmıştır. Davacı taraf, mahkemece bildirilen kesin süre içinde delil bildirmemiştir. Bu sebeple ikinci celseye gelmemiş ve davayı takipsiz bırakıp yeni bir sebeple dava açmak istemektedir.

Bu durumda davalı taraf davayı takip edip boşanma davasını kabul ettiğini beyan eder ve geçimsizliğe ilişkin tanık gösterirse, davacının davası takip etmemesine rağmen, davalının tanıklarının beyanıyla kabul edilir mi?

Zira davacı ikinci açacağı davada ilk davadakinden daha ağır bir sebep göstermek ve tazminat istemek niyetinde.

Cevaplar için teşekkürler. Saygılar

itaraf teşkili yapıldıktan sonra davacının takip eden celseye gelmemesinin sonuçları, davalının davayı takip edip etmemesine göre değişecektir.Öncelikle davalı da dosyayı takip etmek istemezse tabiki dosya müracata kalacaktır.Davalı davayı takip etmek isterse, süresi içinde açtığı karşılık davada ve bilahare birleştirme isteyerek veya iş bu davada kendisinin sunacağı farklı delillere dayanarak kusurluluğun davacıya aidiyetine dayanır, delilleri de tanıklarıda bunu teyid ederse lehine hükmedilecek tazminatla beraber boşanma kararı verilebilinir.Eğer delilleri davacının kusurluluğunu kanıtlamaya yetmezse davacının dosyaya sunulu delili de yoksa davanın reddi gündeme gelebilecektir.Kısaca davacının davaya gelmemesi davalının sunacağı delillere göere davanın görülmesine ve karar verilmesine engel değildir.

Bu olayda, karşı dava açmak istenmiyor. Davacının açtığı davayı kabul etmek isteniyor. Ancak davacı tanık sunamıyor, kesin delil süresi geçmiş, davalı davayı kabul ettikten sonra tanıklarını gösterir ve tarafların geçimsizliği sabit olursa boşanmaya karar verilir mi. Benim sorum bu. Teşekkürler.

boşanma davalarında delil sunma için verilen sürelerin kesinliğine fazla bel bağlamayın.Çünkü bu davalar kamu düzeni mülahazası ile alınması gerekli aile kurumunun yapısı ile hakime bazen müphem gördüğü bir hususta rezen bir bulgu veya husussu araştırma yetkisi vermekte.Tabi bu benim düşüncem.Ancak sayın hakimlerimiz diğer davalarda olduğu gibi kesin sınırlarla süre geçtiğinden bahisle delili dikkate almama yoluna da pek gitmiyorlar doğrusu.Bir kaç boşanma dosyasında usul hükümlerinin sayın hakimler tarafından daha esnek şekilde ele alındığını gözlemledim.açıklamalarınıza gelince; evet davacı duruşmaya gelmezse ve davalıda boşanmayı kabul ediyorsa o zaman hakimin bu davalı kabulünü tek başına yeterli sayarak karar vermesi mümkün değil , yani davalı delillerini hasredecek ki en azından onun delilleri ile davayı boşanma hükmü vererek sonuçlandırsın.Ancak burada dikkat edileck olgu, boşanmayı kabul olgusunun davalının kendi delilleri kendi sebeplerine(ancak açılan davanın dayanağı m.k.sebebini değiştiremeksiizn)dayandırıp dayandırmamasında farklılık yaratacaktır.Eğer örneğin evliliğin temelden sarsılmasına dayalı bir dava var ve sadece olaydaki gibi davacı gelmemiş ve sadece davalının delilleri karar verilecek yeterlilikte iseler ve davalıda boşanmayı kabul etmişse kararın açılan davayı kabul yönünde olacağı yüksek ihtimaldir.Ancak eğer boşanma istenmekle bereber, davacının açtığı davayı açma hakkının bulunmadığına yönelik bir iddia ileri sürülerek, kendi mazeretini kendi kusuruna dayanarak dava açmasına muhalefet edilirde, davalı asıl kusurun davacıda olduğuna ilişkin delilleri ileri sürüp boşanma hükmünü bu deliller göre talep edebilirse(eğer süresi içinde karşı dava açmamışsa) davanın tazminat istemli olarak sonuçlanmasını talep etmesi de mümkün olabilir sanırım.kolay gelsin

Talep sahibi davacıdır. Davacı, açtığı davayı takip etmiyor ise siz aynı davada karşılık davası olmaksızın kendi talebiniz doğrultusunda karar verilmesini isteyemezsiniz.

Çok yakında buna benzer bir olay ile karşılaştım..Arkadaşlarla konuyu tartıştık ama hala netice elde etmiş değilim.Biz davalı tarafız ve davacı taraf ilk celseye gelmedi.Davaya cevap verdik ancak süresi geçmiş olduğundan karşı dava açamadık.İlk celsede hakim davaya devam etmek isteyip istemediğimizi sordu.Biz de istiyoruz dedik.İlk celsede cevap dilekçemizdeki çocuklar ve anne için ayrı ayrı istediğimiz tedbir nafakaları kabul edildi ara karar verildi.Delil listemizin ibrazı için süre verildi.Şimdi bu aşamada karşı dava açıp birleştirme talebinde bulunmam pratikte işime yarar mı? Çünkü açacağım davanın konusu açılmış olan dava ile aynı olacak.Farklılık sadece kusurun ispatı için geçerli.Bir grup;açmanın ve davacı sıfatını kazanmanın faydalı olacağını söylüyor çünkü cevap dilekçemde,her ne kadar karşı dava açılmasa da;nafaka,velayet,maddi ve manevi tazminat taleplerim var.Bir grup da davacı sıfatını kazanmanın bir değişiklik oluşturmayacağını söylüyor..Fikirlerinizi beyan ederseniz çok memnun olurum..Herkese iyi çalışmalar..Syg.