Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Alacak Hacizlerinde Bakiye Borç

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-03-2007, 14:58   #1
johnross

 
Varsayılan Alacak Hacizlerinde Bakiye Borç

Borçlunun maaş veya ücretlerinin haczi talep edilen takip tutarı kadar alacağın icra dosyasından çekilmesinden sonra kalan miktar için; yine borçlunun maaşını aldığı kuruma yazılan bakiye borç müzekkeresinin 1. sıradan başlayacağı ibaresi bir hukuki dayanağa sahipmidir? (Yargıtay Kararı veya bir Kanun maddesi) yoksa icra müdürünün vermiş olduğu bir kararmıdır?
Old 07-03-2007, 18:33   #2
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan

İcra Ve İflas Kanunu
Madde 83 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)

Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir.

(Değişik fıkra: 12/04/1968 - 1045/1 md.) Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.
Old 14-03-2007, 17:33   #3
kurt

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
Esas 2003 Karar
16878 21283
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : UŞAK İCRA TETKİK MERCİİ

Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
4077 Sayılı Tüketicinin korunması hakkındaki kanunda değişiklik yapılmasına ilişkin 4822 Sayılı Kanunun geçici 1. maddesinden faydalanabilmek için borcun, kredi veren ile kredi kullanan tüketici arasında düzenlenen kredi kartı sözleşmesinden doğması ve bu sözleşmeye dayanarak kredi kartı müşterisi tarafından kredi kartıyla alış-veriş yapılması ve nakit para çekilmesinden kaynaklanması gerekir.
Anılan yasanın son fıkrasına göre, tüketicinin kredi verene kanunun yayımı tarihinden 30 gün içinde (14.04.2003 dahil tarihine kadar) yazılı müracaat etmesi halinde bu madde hükümleri uygulanır.
4822 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesi, tahsil harcı, icra masrafları, faizin vergisi ve avukatlık ücretini ortadan kaldırmadığından, anılan madde gereğince temerrüt tarihindeki alacağa yıllık %50 gecikme faizi ve BSMV uygulanmak ve takipte istenen alacağı geçmemek suretiyle takip tarihindeki alacak üzerinden Harçlar Kanunu'nun 1 sayılı tarife ve Harçlar Kanunu'nun 23. maddesi gereği tahsil harcı ile Avukatlık ücret tarifesinin 21. maddesine göre icra nispi vekalet ücreti, takip masrafları ve 6802 Sayılı Gider Vergisi Kanunu'nun 28. maddesine göre, faizin BSMV'sinin borca ilavesi gerekir.
Borçlar Kanunu'nun 101. maddesine göre, kesin vadeli sözleşmelerde temerrüt tarihi, banka tarafından tüketiciye gönderilen son hesap özetinde belirtilen tarih olup, temerrüt tarihindeki ana para borcu ise tüketiciye gönderilen son ekstrede belirtilen borç tutarıdır.
Banka tarafından borçluya gönderilen hesap bildiriminde ödemek için süre verilmişse temerrüt tarihi, ihtarın tebliğinden sonra ihtarnamede verilen ödeme müddetinin bitim tarihidir.
Sözü edilen yasa gereği borç tutarı hesaplanırken, temerrüt tarihinde oluşan ana para üzerinden borçlunun 4822 sayılı yasadan faydalanmak için bankaya başvurduğu tarihe kadar yasa gereği %50 temerrüt faizi tahakkuk ettirilmeli, bu miktara icra masrafları ve BSMV ilave edildikten sonra, bankaya başvuru tarihine kadar borçlu tarafından yapılan ödemeler Borçlar Kanunu'nun 84. maddesi nazara alınarak mahsup edilmeli ve oluşan toplam alacak tutarı 12 eşit takside bölünmelidir.
Borçlu tarafından 31.03.2003 bankaya başvuru tarihinden önce ve sonraki tarihlerde ödemeler yapıldığından mercice bu ödemeler de gözönüne alınıp 4822 sayılı yasa gereği yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda gerektiğinde uzman bilirkişiden rapor da alınmak suretiyle bakiye borç tutarının hesaplanması ve buna göre anılan yasa uyarınca takibin durması gerekip gerekmediğinin tespiti gerekirken, mercice bu ilkelere aykırı şekilde hesaplanan aylık taksit tutarlarının ödenmemiş olması nedeniyle itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan mercii kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 25-03-2007, 16:57   #4
Bülent Güler

 
Varsayılan

Aşağıdaki Yüksek Mahkeme kararlarının konuya açıklık getirdiğini düşünüyorum.
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/2834
K. 2002/4303
T. 1.3.2002
• MAAŞ VE ÜCRETLERİN HACZİ ( Borçlunun Maaş Ve Ücretlerinden Kendisinin Ve Ailesinin Geçinmeleri İçin Lüzumlu Miktarın Tenzil Edilmesi Gerektiği - Sonuca Göre Kalan Miktarın Haczedilebileceği )
• HACİZ SIRASI ( Maaş Ve Ücretlerin Haczinde - Sırada Önde Olan Haczin Kesintisi Bitmedikçe Sonraki Haciz İçin Kesintiye Geçilemeyeceği )
• BORÇLU VE AİLESİNİN GEÇİMİ İÇİN LÜZUMLU MİKTARIN TENZİLİ ( Maaş Ve Ücretlerin Haczinde - Geriye Kalan Miktarın HAczedilebileceği )
2004/m.83
ÖZET : Borçlunun maaş ve ücretlerinden kendisinin ve ailesinin geçinmeleri için lüzumlu olan miktar tenzil edildikten sonra kalan miktar haciz olunabilir. Borçlunun maaşından başka icra müdürlüğünce kesinti yapıldığı görüldüğünden mercice borçlunun kendisinin ve ailesinin geçimi için gerekli miktar belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre karar vermek gerekir

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İİK' nun 83. maddesinde "borçlunun maaş ve ücretlerinden kendisinin ve ailesinin geçinmeleri için lüzumlu olan miktar tenzil edildikten sonra kalan miktarın haciz olunabileceği, bu miktarın ¼ 'ten az olmayacağı, birden fazla haciz var ise sıraya konulacağı, sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemeyeceği" öngörülmüştür. Somut olayda, borçlunun maaşından başka icra müdürlüğünce kesinti yapıldığı görüldüğünden mercice borçlunun kendisinin ve ailesinin geçimi için gerekli miktar belirlendikten ve anılan maddedeki koşullar değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca bozulmasına, 1.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/3985
K. 2001/6166
T. 4.10.2001
• MAAŞ VE ÜCRETİN HACZEDİLMESİ ( Hacze İştirakin Geçersiz Olması/Sıra Cetvelinin İptali Gereği - Haciz Sırasının Kesin Haciz Tarihlerine Göre Belirleneceği )
• SIRA CETVELİNE İTİRAZ ( Maaş Haczinde İştirak Kuralının Uygulanamayacağı - Haciz Sırasının Kesin Haciz Tarihlerine Göre Belirleneceği )
• HACZE İŞTİRAK KURALININ MAAŞ HACZİNDE UYGULANAMAMASI ( Haciz Sırasının Kesin Haciz Tarihlerine Göre Belirleneceği - Sıra Cetvelinin İptali Gereği )
2004/m.83,268
ÖZET :Paylaşıma konu para borçları ücret alacağı olup, maaş ve ücret haczine iştirak İİK.nun 83. maddesinde düzenlenmiştir. Hükme göre maaş ve ücret üzerinde birden fazla haciz varsa bunlar sıraya konulur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez. Anılan hükmünde öngörülen haciz, kesin haciz olup ödeme sırasının kesin haciz tarihlerine göre belirlenmesi gerekir. Mercii Hakimliğince, bu yön gözetilmeden İİK.nun 268. maddesine göre paylaştırma kararı verilmesi isabetsizdir.

DAVA : Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, borçlunun maaş ve ücret alacağı ile ilgili olarak sıra cetveli düzenlendiğini, oysa ücret ve maaş alacağına iştirakin mümkün olmadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı Celal K. vekili ücret ve maaş hacizlerinde ilk konulan kesin hacze öncelik verileceğini belirterek şikayetin reddini istemiştir.

Mercii Hakimliğince iddia savunma ve toplanan delillere göre maaş hacizlerinde birden fazla haczin sıraya konulacağı, sırada önce olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki sıradakine pay ayrılamayacağı, maaşa ilk haczin ihtiyati haciz olarak uygulandığı, bu haczin sonraki kesin hacze iştirak edeceği gerekçesiyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş, karar davalılar vekilince temyiz edilmiştir.

Paylaşıma konu para borçları ücret alacağı olup, maaş ve ücret haczine iştirak İİK.nun 83. maddesinde düzenlenmiştir. Hükme göre maaş ve ücret üzerinde birden fazla haciz varsa bunlar sıraya konulur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez. Anılan hükmünde öngörülen haciz, kesin haciz olup ödeme sırasının kesin haciz tarihlerine göre belirlenmesi gerekir. Mercii Hakimliğince, bu yön gözetilmeden İİK.nun 268. maddesine göre paylaştırma kararı verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 4.10.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vekalet Ücretinde Bakiye Için Ödeme Zamanı Dosyanın Tahsili Olarak Belirlenebilir mi av.nadireoksuz Meslektaşların Soruları 6 07-01-2013 05:48
Teminatların Paraya Çevrilmesi - Kalan Bakiye Ebru ÜNLÜ Meslektaşların Soruları 6 26-12-2006 18:02
Bakiye ilam harçları kimlerden alınmalıdır? Nusret Hukuk Sohbetleri 4 25-09-2006 23:35
Borç ( uğur Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 16:27
Borç Ödemeleri KADİR Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 04:07


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04270101 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.