kooperatif evrakı resmi evrak mıdır, yoksa özel evrak mıdır?

Herkese Merhabalar;
Sanık, Kooperatif üyesi ancak temsile yetkisi yok.Sanık Koperatif yönetim Kurulu Başkanı adına bir dilekçe düzenliyor ve altına kendisi imza atarak Kaymakamlığa veriyor.Bu belge resmi belge mi yoksa özel belge mi, ayrıca burada suç oluşur mu?
Tüm meslektaşlarıma teşekkürler.

dilekçenin içeriği nedir?

imzayı taklit ettiği için tabiki burada her halükarda suç vardır.

ama dilekçe içeriğine göre suç değişir.

sözünü ettiğiniz belge özel evraktır.

Alıntı: sözünü ettiğiniz belge özel evraktır

.

Neden? Yani hukuki gerekçeniz nedir?

tabi ki özel evraktır. resmi belge olması için düzenleyenin kamu görevlisi olması gerekir.
ayrıca kullanılmadan suç teşkil etmez.

Kooperatif kanunu madde 62'ye göre:

"Yönetim Kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumludurlar. Bunların suç teşkil eden fiil ve hareketlerin- den ve özellikle kooperatifin para ve malları bilanço, tutanak, rapor ve başka evrak, defter ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı "Devlet memur- ları" gibi ceza görürler."

Bu anlamda koopaeratif yönetim kurulu üyesinin düzenleyeceği belge memurun düzenlediği belge gibi olur. (Bir de bu belge resmi makamlara sunulması zorunlu belge olduğunu düşünürsek bu kadar kolay cevap vememiz gittikçe
zorlaşır)

Doç. Ahmet Gökçen'e göre de

"Kuruluş kanunlarında, suç işleyen personelinin memur gibi cezalandırılacağına dair hüküm bulunan müesseselere ait evrakın resmi belge sayılıp sayılmayacağı doktrinde tartışılmıştır. Düşüncemize göre konuya ilişkin açıkça hüküm bulunmayan hallerde, sadece suç işleyen personelin memur gibi cezalandırılacağına dair hüküm, o kuruluşta tanzim edilen belgelere resmi nitelik vermez. Çünkü bu yöndeki hükümler faillerin memur gibi cezalandırılmasına ilişkin olup o kurumca düzenlenen belgelerin niteliğini değiştirme amacı taşımaz. Ancak bu konuda Yargıtay içtihatlarında istikrar yoktur. Yüksek Mahkeme 01.05.1984 tarihinde vermiş olduğu bir kararında, kanununda kendisine ait malların devlet malı sayılacağına ve bu mal aleyhine suç işleyen kuruluş mensuplarının devlet memuru gibi cezalandırılacağına ilişkin özel bir hüküm bulunmasının aynı kuruluşa ait evrakın resmi evrak sayılmasına yeterli olmadığını belirtmiştir . Başka bir kararında ise kuruluş kanunlarında bu yönde hüküm bulunan kurumlara ait belgeler, istisnasız olarak resmi evrak sayılmıştır. Kararda; “2834 sayılı Kanunun 11. ve 3202 sayılı Kanunun (mülga Ziraat Bankası Kanunu) 54.maddeleri sahte olarak düzenlenen kredi borç senetlerinin resmi evrak sayılacağını amir bulunmasına göre, TCK’nun 342/1.maddesi yerine 345.maddesiyle hüküm kurulması, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır “ denilmektedir.


Yani kolayca kestirip atılacak bir konu değildir.

Bir konuya da açıklık getirmek istiyorum:

Burada bahsedilen Kooperatif yönetim kurulu üyesi olmayan bir kişinin işlediği bir suç. Ancak Yönetim kurulu üyesi ve başkanı adına işlenmiş bir suç. Yani buradaki mesele, (Yönetim kurulu üyesi sıfatına haiz olmasa da) Yönetim kurulu üyesinin düzenleyebileceği bir evrak olduğu için resmi evrak olabilir.

T.C. YARGITAY
6.Ceza Dairesi
Esas: 1979/8045
Karar: 1979/8391
Karar Tarihi: 14.12.1979


(765 S. K. m. 339, 345, 347) (1163 S. K. m. 62)
Dava: Sınırlı Sorumlu...... Yapı kooperatifinde çalıştıkları sırada hususi evrakta sahtekarlıktan sanık Mustafa ve Ali haklarında yapılan duruşma sonunda; beraatlerine dair Konya İkinci Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 11.9.1979 tarihli hükmün temyizen tetkiki katılan vekili tarafından istenilmiş ve para depo edilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığı Yüksek Makamından bozma isteyen 26.11.1979 tarihli tebliğname ile 3.12.1979 tarihinde daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü :
Karar: 1163 sayılı kooperatifler Kanunun 62. maddesinde, yönetim kurulu üyeleriyle kooperatif memurlarının kooperatife ait mal ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan ötürü devlet memurları gibi cezalandırılacakları belirtilmiş olup sair kişilerin özellikle kooperatif üyelerinin işledikleri suçlardan bu maddenin uygulanmayacağına dair resmi belge niteliğinden sayılacağına dair sözü edilen kanunda herhangi bir hüküm mevcut olmamasına nazaran tebliğnamedeki görev cihetine ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilememiştir. Ancak;
Sanıkların üyesi bulundukları kooperatiften almaya hak kazandıkları ve fakat yapılan ilave inşaatın sakıncalı görülmesi nedeniyle kendilerine verilmesi geciktirilen dükkanın tapuda kendi adlarına tescilini temin için bir diğer şahısla ilgili dükkan hakkında tapuya yazılmış özel evrak niteliğindeki belge üzerinde sahih bir keyfiyetin esbabı subutiyesini tedarik maksadına matuf olacak tahrifat yapmak suretiyle TCK.nun 347. maddesinin uygulanmasını gerektirir şekilde aynı kanunun 345. maddesinde yazılı özel evrakta sahtecilik suçunu işledikleri düşünülmeden isabetsiz gerekçelerle beraatlerine hükmolunması,
Sonuç: Bozmayı gerektirmiş ve müdahil vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, depo parasının geri verilmesine 14.12.1979 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************