Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Site Lokali Edebiyat, Müzik, Spor, Sinema, Bilgisayar.. Site üyelerimizin hukukla ilgisiz konularda sohbetleri için. [Siyaset ve din bu sitede konu dışıdır!]

Anılarla TRABZON...

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-05-2007, 10:55   #31
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Karadenize kıyısı olan ülkeler Tiyatro Festivali kapsamında şehrimizde 15 gün boyunca oyunlar sergileniyor.Bende elimden geldiğince katılmaya çalışyorum.Herkes kendi dilinde oynadığı için ve yan tarafta karınca duası gibi yazzılarla çevirisi yapıldığı için yorulan ve sıkılan seyirciler oyunu terk etmeye başlıyor.Ancak emeğe saygısızlık olarak addeden ilahi adalet tecelli ediyor.Dün gece Bulgaristan Tiyatrosunun oyunundan kaçmaya çalışan herkes(Şaka değil herkes)Merdivenlerden yuvarlandı.Sandalyelerin üstüne düşenler izleyicilerin üstüne düşenler dram konulu oyunu tam bir komediye çevirdi.
İkinci bir noktada bu sene festivale Çin Halk Cumhuriyeti de katıldı.Önce mantığını anlayamadım Kardenize Kıyısı olan ülkeler festivali neticede.Sonunda mantığı yakaladım.Her deniz Okyanuzla bağlantılıdır ve bu durumda Tüm ülkelerin Karadenize kıyısı vardır.
Seneye festivalde izdiham bekliyorum.))
Old 29-09-2007, 17:08   #32
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Geçen Perşembe günü Yıldız Kenter in "Ben Anadolu" isimli oyunu Trabzon daydı.Tiyatro hayranı ben ve arkadaşlarım en ön sıradan biletlerimi aldığımız gibi erkenden de tiyatronun önünde buluştuk.Konuşurken bir araba yaklaştı ve içinden 2 erkek ve bir kadın indi.Kadına baktım sıradan bir kıyafet içinde başında dallı güllü bir tülbent(yemeni).Ay dedim arkadaşlara bir de köylü diye dönüp bakmassınız.Görüyormusunuz kadını tiyatro izlemeye gelmiş.Arkadaşlarda yok canım tiyatronun temizlikçisidir falan dediler.Sonra kadın bize döner gibi oldu bir baktık Yıldız Kenter in ta kendisi.Tanınmamak için kılık değiştirmiş meğer

Çok utandık ve çok güldük

İki dak içinde ööle senaryolar yazmışız ki hayal gücümüzün sınırları yokmuş meğer.Acaba bu Trabzon lu olmamamızdan mı kaynaklanıyor

NOT:Oyun muhteşem di.Nerelerde turneye devam eder bilemem ama görme şansı olanlar mutlaka izlemeli
Old 29-09-2007, 19:26   #33
Gülümse

 
Varsayılan

Yildiz Kenterin kendine gore boyle hos usulleri verdir.. Talebeleri anlata anlata bitiremez..
Old 30-09-2007, 22:15   #34
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Lise son sınıfta üniversiteye hazırlanıyorum ve dersaneye gidiyorum.Kuzenimle sınıfta önlü arkalı oturuyoruz.Dersin ortasında arkasını dönüp bana bir şey söylerken hiç sevmediğim fizik öğretmenimiz elindeki tebeşiri kuzenime fırlattı.(Konuştuğu için)Kuzenim o sırada kenara çekildi ve tebeşir abartmıyorum anlımın ortasında patladı.O sinirle ayağa kalktım ve bağırmaya başladım.Öğretmen de ne yapayım sana denk geldi sende konuşacaktın önceden uyarmış oldum demez mi...Dedim ki hocam siz kendinizi NAsreddin Hocayla karıştırdınız testiyi de benim kafam da kırdınız...(Bir daha da dersine girmedim)

----------------------------------------------------------
Kardeşim ilkokula gidiyor.Bir gün öğretmeni annemle babamı okula çağırdı.Annem de yine bizim oğlan ne yaptı diye hayıflanırken öğretmen anlatmaya başlamış.Dün Melih yanıma gelip "öğretmenim elinizi bana uzatır mısınız" dedi.Ben de uzattım.Meğer arkasında benim çubuğumu saklıyormuş.Tüm gücüyle elime indirdi.Çok canım yandı.Tam kızacaktım ki " Yaaaa öğretmenim siz de bana vurduğunuz da benim de canım böyle acımıştı" dedi.Demiş.Meğer bir gün önce öğretmen çocuklar yaramazlık yaptı die tüm sınıfın cubukla ellerine vurmuş.Benim kardeşim de intikamını almışBabam da kusura bakmayın hocam ama haketmişsiniz demiş.
----------------------------------------------------------
İlkokulda bende çok dayak yemişimdir öğretmenimden(Şimdi gülüyorum ama ne kadar yanlış dövmek yada dövülmek)
Benim dayak yediğim noktalar hep dersle ilgiliydi evde 2 günde bütün kitabı okur bitirirdim.Okulda öğretmen ders anlatırken de ileriki ve görmediğimiz konulardan soru sorup arkadaşlarımın kafasını karıştırınca ve bütün testleri önceden deftere çözüp ödev kontrolünde arka yaprakları gösterdiğimde öğretmenim onu kandırdığımı düşünür ve beni döverdi.Hatta bir seferinde sizin kıznız hiç ders çalışmıyor beni kandırıyor deyip aileme şikayette bile bulunmuştu.Yıllar sonra öğretmenimi bu sene ziyarete gittim.O korktuğum,gözümde büyüttüğüm kadın aslında benden daha kısa boylu,şive ile konuşan bir insanmış.Bir çizgifilm karakterinin dediği gibi:8 yaşındaysanız hayat insana çok büyük gözükür.
Old 01-10-2007, 22:39   #35
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Yarım saat önce eve gelirken dolmuşta yanımda bir teyze oturuyor.Kısık bir sesle "Uşuğum haurda at beni" dedi.Tabi şoför bey duymadı ve ilerlemeye devam etti.Hırçın Karadenizin Hırçın kadını teyzem bir an kaçırıldığını düşünmüş olacak ki,"endir diyrim duymaymisin,ne gada geçtuk biliymisin,ben oriya nasi gidecım...." söylendi.Adamcağız da mecburen yolun orta yerinde durdu panikten.KAdın söylene söylene inip yoluna gitti.Düşündüm de bizim(Trabzon)insanımız fevkalade tez canlı.Biz "dur" dediysek o dolmuş duracak.Olur da iki tererlek fazla döndürür.Aman Allah ..............Böyle teyzelerin,amcaların hışmına uğrar
Old 01-10-2007, 22:43   #36
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Size "Bir Biskrem versem"reklamının bizim ailenin eseri olduğunu ispatlayabilirim
Nasıl mı?
Kuzenim İstanbul da yeni tanıştığı bir kızla sahilde oturuyor sohbet ediyorlar.Kız karnım acıktı bana bir paket Biskrem alırmısın diyor.Bizimki de centilmen ya koşa koşa alıp geliyor.Kız bizimkine de ikram ediyor.Sonra kuzenim sabah sahilde gözlerini açıyor.Bir bakıyor ki ne araba ne de kız.Meğer bizimki ilaçlı bisküvileri yiyince sızmış.ARaba da vııınnnnnnnnnnn

Şimdi düşünüom da reklamın yaratıcısı ya benim kuzenin arkadaşı ya da onunda arabası zamanın da çalındı
Old 01-10-2007, 23:00   #37
Gülümse

 
Varsayılan

Kuzeninize uzuldum.. Sonra araba bulundu mu? Yada casko amca imdada yetisti mi?
Old 01-10-2007, 23:03   #38
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Bulundu,kuzenimin dayısı komserdi.1 hafta sonra bulmuşlar arabayı.Üzülmeyin biz ailece hala çok gülüyoruz
Old 05-10-2007, 10:46   #40
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Bir arkadaşım anlattı.Tiyatrocu komik bir arkadaşı varmış.İstanbulda arkadaşlarıyla yemek yemeğe gitmişler.Arkadaşları Koç Yumurtası istemiş,buna da çok güzel,zengin yemeğidir iç demişler.Bu arkadaşta tamam ama benimkinin sarısı olmasın demiş
Old 24-10-2007, 23:23   #41
Gülümse

 
Varsayılan

Sayın Duygu Keleş,

Yaklaşık 20 gündür formunuz öksüz yetim kaldım.. Tabi bizlerde nerelerdesiniz? Umarız iyi hallerdesinizi..

Sevgi ve saygı ile
Old 16-11-2007, 08:19   #42
Gülümse

 
Varsayılan

Trabzon'da hayat durdu mu? Z amca emekliye mi ayrıldı? Hey Trabzon biz buradayız siz nerelerdesiniz?
Old 16-11-2007, 17:18   #43
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Trabzon bugün güneşli ve güzel bir gün yaşadı.Havalardan mıdır nedir insanlarda büyük bir rehavet vardı. Vukuatsız bir gün geçirdik diyebilirim.
Old 18-11-2007, 22:03   #44
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Trabzonla ilgisi olmasa da Trabzonlu biri olarak yurtdışında yaşadığım komik şeyleri unutamıyorum.Üniversiteyi kazandığım sene babam beni ödüllendirmek için Almanya ya amcamın yanına gönderdi.O zamanlar havam büyük.Yeşil pasaportum var.(Hala var da allah bilir nerde)Bileti aldım.Doğru ALmanya ya.Ama dil bilmem yol bilmem.Babam beni uçağa bindirdi.Ben sanıom ki amcamın kucağına bırakacaklar beni nerdeeeeeeee18 yaşını doldurmadığım için boynumda bir tasma vazifesi gören etiketle uçağa girdim.Trabzon havalimanında sorun yok.Ama İStanbul aktarmalı gideceğim ve nedense görevliler benim pasaporta takmış durumda.Hele bir tanesi boş bulunduğundan mıdır nedir bunun nerden aldın diye sorduYani pazardan indirimden aldım dememek için zor ttutum kendimi.Bir de üstüne üstlük ALman Pasaportlarıda bu yeşillere çok benziyor.Neyse dağıtmayayım.Uçağa bindim ki uçakta 10 yolcu hariç kalanların hepsi 60 yaş üstü.Eyvaaaahhhhh dedim.Bir de bunların eceli geldiyse arada kaynayacağızÖmrümde uçak inerken alkışlandığını ilk de fa gördüm.Bir de pilot bu sevgi seline karşılıksız kalmayızp mikrofondan teşekkürlerini bildirdiği andan dedim ben nereye geldim böyle.Neyse uçaktan indik.Son kapıdan çıkacağım artık amcamları görüyorum camekanın arka tarafında.Kabinde bir bey var ve ısrarla bana birşeyler soruyor.ARkamda bir yığın TÜrk var ama inatla bir tanesi bile bana ne dediğini söylemiyor.Sanki ben orda yokmuşum gibi davranıyor.Eksiğim de yok biletimi kartlarımı kimliğimi pasaportumu herşeyimi verdim görevliye.Delireceğim ne diyor bu adam diye.Sonunda Almanca konuşmaktan vazgeçti İngilizceye döndü ki biliyorum desem bişey sorar bana cevap veremem mahçup olmayım şimdi Almanlara dedim.İngilizce de bilmiyorum dedim hemde İngilizce olarak.Çocuk gülmeye başladı en sonunda.Neyse bana Türkçe tanıştığıma memnun oldum iyi günler diyerek gönderdi.Almanlara Türkçeyi söktürdüm valla

---------------------------------------------------------

Tabi bu yolculuğun bir de aynı sancılı dönüşü olacaktı.İlk güvenlik kapısına geldiğimde görevli bana bir sepet uzattı ve üzerimdeki tüm metalli eşyaları çıkardım sepete koydum.Ama görevli geçmeme müsaade etmiyor ve almanca bişeyler söylüyor.Tek anladığım kelime Metal gibi bişey.Yok ,mok diyorum kapıdan geçmeme müsaade etmiyor.Sinirden gözlerim kararmak üzere artık.Gözlerimi pörtletip adama bakıyorum.Adam anlamsızca bakıp "Saatinizi çıkarırmısınız" diyor."Ne saat mi evet ya saatim kolumda ama ben onu farketmiyorum bile adama sabahtan beri saat diye çırpınıyor" ları kafamdan geçirirken adama hışımla dönüp madem Türkçe biliyorsun ne eziyet ettin bana deminden beri diyorum.Adam da ne bileyim hanımefendi diyor ve en sonunda kapıdan geçmeme müsaade ediyor.O zamandan beri yurtdışına asla çıkmadım ve çıkmayı da düşünmüyorum.Dil bilmemek kadar kötü bir şey olamaz.
Old 20-11-2007, 02:07   #45
Gülümse

 
Varsayılan Yabancı dil kabusu.. 1

Yaşım ilerlediğinden mi yoksa yabancı dile yeteneğim olmadığından mı, yoksa gerçek anlamda kafama takmadığımdan mı bilmem bir türlü dil problemini bu güne kadar halledemedim..

Bilirsiniz bıçak kemiğe dayanınca zorunlu olarak harekete geçmek gerekir.. En son Amerika kaybolunca, kendime o kadar kızdım ki bana yabancı dil öğrenme hırsı geldi..

Önce kendime Ingiliz bir bayan buldum. Kızcağız o kadar az Türkçe biliyordu ki mecburen dil problemimi çözmek zorunda kalacaktım.. Ama planladığım gibi olmadı..

Baştan sıkı sıkı çalıştığım derslerimi sonradan boşlamaya ardından da ders kaynatmaya başladım.. Benim Ingilizcem kaplumbağa hızı ile ilerlerken sevgili Ingilizce hocam dev adımlarla Türkçe öğrendi..

Sonunda baktım hem Türkçe öğretiyorum hem de üstüne para veriyorum dersleri kesmek zorunda kaldım..
Old 20-11-2007, 02:19   #46
Gülümse

 
Neşeli Yabancı dil kabusu.. 2

Sonunda baktım bu böyle olmayacak kendime yeni bir hoca aramaya başladım.. Ve beni yakından tanıyan dostum bana harika bir Ingilizce hocası buldu..

Aslında şimdiki hocam hem ing hem almanca hem de fransızca hocası..
Benim anladığım kadarı ile Türklerin neden yabancı dil öğrenemediğine kafa yorup kendine göre bir yöntem bulmuş ve o yöntemle öğrencilerine dil öğrentiyor..

Adam inanılmaz bir inatçılığa ve büyük bir sabıra sahip.. Bazen canım sıkılıyor dersi kaynatmaya kalkıyorum ne mümkün.. Ben kaçtıkça o kovalıyor.. O gün hedeflediği dersi öğretmeden gitmiyor.. Hocam geç oldu diyorsunuz yok illa size öğretecek.. Hayır saat başına para almadığı için kızamıyorsunuzda.. 1 saat kalsa aynı para 5 saat kalsa aynı parayı alıyor..

Bakıyorsunuz kaçarınız yok bükemediğiniz eli öpüp öğrenmek zorunda kalıyorsunuz..

Yani anlayacağınız ben Ingilizce öğrenmiyorum.. Hocam zorla beynimi açıp içine İngilizce'yi yerleştiriyor.. Üstelik ürkütmeden ve bıktırmadan
Old 20-11-2007, 08:46   #47
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Ben de dayanamadım ve İngilizce kursuna yazıldım.Kursumuz harika bir yerdeydi.Tarihi bir yapı.Kocaman bir portakala ağacının süslediği bahçe içinde bir yer.Hava güneşli.Bir derse git.İki derse git.Ay çok yoruldum portakal ağacının gölgesinde serinleyeyim derken bir de baktım ki İngilizceden uzaklaşmışım.Aklım fikrim ağaçaltı çay içmekKurs beni bırakmadan ben onu bırakmaya karar verdim.
Old 20-11-2007, 08:49   #48
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Köpeğim tehlikede!!!
SEvgili babamın köpeğime koyduğu isim içler acısı.
Cinsi:KURT
Adı: KURT

Herkes aaaaaaa kurt deyince bizimki kuyruğunu sallaya sallaya yalamaya gidiyor.Sonunda biri alıp götürecek bizim haylazı
Old 23-11-2007, 15:04   #49
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Dün adliye de Aile Makemesinin önünde damatlığını giyinmiş genç bir bey vardı.Herkes onu konuşuyor çeşitli yorumlar yapıyordu.Biz düşündük ki gelin düğünden kaçtı,nikah da düğünden önce yapıldı.Çocuk da o hışımla adliyede aldı soluğu Meğer bu kişi eşinden boşanacakmış ancak boşanmak istemiyormuş.Mahkemeyi etkilemek için de aklınca böyle bir yola başvurmuşCanım Türkiyemin manzaraları
Old 23-11-2007, 20:44   #50
Gülümse

 
Varsayılan

Bence damat gelini almaya adliyeye geldi çünki kız adliyede çalışıyordu..
Old 24-11-2007, 11:41   #51
Gülümse

 
Varsayılan

Bir başka senaryo... Gelin evlendikten sonra pişman oldu.. Ben seni hemen boşayacağım diye ortadan kayboldu.. Damat Adliyenin kapısında geline engel olmak için bekliyor
Old 25-11-2007, 00:18   #52
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Bu da bir ihtimal tabi kiAdliyede asker üniforması giyeni de gördüm mahkemeyi etkilemek için ama damat görünce pes dedim.
Old 02-12-2007, 14:53   #54
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Bu sabah babamın kuzenleriyle Trabzon işi bol tereyağlı bir kahvaltı yaptık.Kahvaltıda babamın dayılarının komik anıları anlatılıyordu.Çok eğlenceliydi.Arabanın çok zenginlerde olduğu dönemde dayı bey İzmir de arsa satıp kendisine taksi almış.İZmirde taksicilik yapıyormuş ama önde eşi,arkada çocukları Her seferde sadace bir yolcu alabiliyormuş taksiyeAkşama kadar her turda bir yolcu taşıyabiliyormuş eşi ve çocuklarıyla akşama kadararabayla geziyormuşBabam diyor ki napsın nerde bulacaklar başka arabayıgeziyorlar))))
Old 29-12-2007, 23:43   #55
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Geçenlerde bir akrabamız askerlik anılarını anlatıyormuş.Askerliğini komando olarak yapmış.Hele öyle bir laf demiş ki babam gülmekten anlatamıyordu American filmlerinde dublörler dahi yapamaz.Uçağın kanadında ağzında kasatura gitmiş)))Gör de inan şimdi
Old 27-02-2008, 13:26   #56
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Dün arkadaşımla PetShop a gittik.Kasada sırada beklerken önümdeki hanımefendinin mağaza sahibiyle konuşmasına kulak kabarttım.Hanımefendi bir balık almış mağazadan ve aldığı gün balık bizlere ömür olmuş:Hanımefendi hastalıklı balık iddiasını sürdürürken uyanık esnaf.Eviniz sobalı mı kalorifer li mi diye sordu.Sobalı cevabını bekleyen esnaf arkadaş kaloriferli olduğunu öğrenince önce zaman kazanmak için bir HIıımmmm dedi.Sonra peki merkezi sistem mi kat kaloriferi mi diye sordu.Arkadaşımla birbirimize baktık ve gülmeye başladık ne diyor bu diye.Hanımefendi kat kaloriferi dedi.Uyanık esnaf Hahh işte o cins balık kat kaloriferli ortmada yaşamaz demez mi)))) Kendimi mağazadan dışarı atmak istedim.Dilimi tutamayacağım diye korktum.5 liralık balığın parasını iade etmemek için adamın kendini düşürdüğü durum hem çok komik hemde acınası idi.Ama en çok güldüğüm hanımefendinin iki balık daha isteyip kat kaloriferine dayanıklı olan cinsten istemesi oldu

Canım Trabzonum dan insan manzaraları....
Old 04-03-2008, 22:23   #58
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Çok az kaldı...Herkesin bir gün Trabzon a dair anıları olacak
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Trabzon Adliyesinde Dosya İncelenecek Kadir COŞKUN Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 6 05-04-2007 12:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07216311 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.